1. 1.
    +2
    @17 yazcaktımda ilgi yok diye sıkıldım panpa, ama senin hatrına yazcam.
    ···
  2. 2.
    +1 -1
    ayraç koyuyom buraya başka yazan olursa eksi versin bana
    ···
  3. 3.
    +2
    ananın amcığı bunlar ne
    ···
  4. 4.
    +1
    ÖRNEK 10
    Bu olayı geçen yıl Bodrum da tatil yapan bi arkadaşıma kaldıkları pansiyonun sahibi anlatmış. Hatta adam, Bak hastane bile şurdaki özel, Kazım Beyin yeri. inanmazsan git ona sor, o anlatsın diyerek yüzde yüz doğru olduğunu iddia etmiş.
    Anlattığına göre evvelsi yıl bi çift gece yarısı kanlar içinde acile gelmiş. Kadın kafasına aldığı bi darbeyle şoktaymış. Bütün kafası, vücudunun üst tarafı kan+revanmış. Adamın da, söylemesi ayıp, şeyinde ciddi bi hasar varmış. Yani anlayacağın nerdeyse kopmuş da sade bi gıdım deri tutuyomuş şeyi. Hemen ameliyata alıp dikmişler adamınkini. Bu arada kadına da gereken müdahale yapılmış, o da hayati tehlikeyi atlatmış.

    Böyle enterasan bi durummuş yağni. Çift tedavileri bitince hemen hastaneden ayrılmak istemiş ama nöbetçi doktorlar bu arada polisleri çağırmışlarmış bile. Böyle şüpheli durumlarda polis çağırılırmış mutlaka. Neyse uzatmayım, polislerin aldığı ifadeden sonra çiftin nasıl bu hale geldiği de ortaya çıkmış.

    Meğerse bunlar yeni evli bi çiftmiş. Adam gece acıkınca omlet yapmak istemiş. Sahana yağ koymuş, yumurtaları hazırlamış. Bu arada, yeni evlenmişler ya, kadın adama sırnaşmaya başlamış. Bunlar oracıkta yani ocağın başında olmadık şeylere girişmişler. Kadın dizlerinin üstüne çökmüş, adama oral ciks yapmaya başlamış. Talihsizlik işte, tam o sırada da sahandan kocaman bi yağ sıçrayıp kadının tam gözüne gelmiş. Zavallı yeni gelin ağzında o an ne olduğunu unutmuş ve can havliyle hart diye ısırmış şeyi. Adam da refleksle elindeki tavayı kızın kafasına indirmiş. Ancak öyle açabilmiş karısının kilitlenen çenesini. Sonra da bu hale gelmişler işte. Tedavileri bitip, ifadeleri alındıktan sonra sarmaş dolaş ayrılmışlar hastaneden.
    ···
  5. 5.
    +1
    ÖRNEK9,
    Alışverişten dönen bi kadın, evin garaj kapısının açık olduğunu farketmiş. Kocasının her zaman olduğu gibi yine arabayla uğraştığını düşünerek, eve girmeden garaja gitmiş. Bi yandan da kocasının sürekli arabasıyla zaman geçirdiğinden hayıflanarak, "Ne yapsam da ilgisini çeksem" diye söyleniyormuş. Garaja girdiğinde, kocasının bu sefer olayı iyice abarttığını görmüş. Adam, tamirci gibi arabanın altına uzanmış, tak tuk bi'şeyler yapıyomuş.

    Kadının o anda kafasında bi şimşek çakmış ve, hem en büyük fantazisini hayata geçirmek, hem de kocasına bi hoşluk yapmak istemiş. işveli bi sesle, "Hep araban, hep araban! Benimle hiç ilgilenmiyosun. Şimdi cezanı çekeceksin" demiş. Kocasının fermuarını indirip, oracıkta oral ciks yapmaya başlamış. Adamcağızın yarısı arabanın altında olduğundan, önce bi irkilmiş, ayaklarını falan çırpmış ama sonra durulup, işin keyfini çıkarmaya başlamış.

    Kadın işini bitirdikten sonra kocasına, "Oh olsun sana. inşallah bu ceza aklını başına getirir. Eğer akıllanmadıysan ben duştayım. Gel de gör bakalım dünyanın kaç bucak olduğunu" demiş ve mutlu bi biçimde evine girmiş. Ama salona girer girmez bir de ne görsün; kocası televizyonun karşısında, her şeyden bi haber oturuyomuş. Kadın panik içinde, "Sen bur'daysan, garajdaki kiiim?" diye bağırmış. Adam gözünü televizyondan ayırmadan, "Tamirciiii" demiş, "Ne yani bu işlerden anlıyosam, koca karbüratörü de sökecek değilim ya!" Kadın, "Ama, ama... Ben onu... Sen... " diye geveleyince adam bi hışımla yerinden fırlamış. Kadın, kaçacak yeri olmadığından, yaptığını anlatmak zorunda kalmış.

    Hemmen bi hışımla, garaja gitmişler. Tamirci, kadının bıraktığı yerde öylece yatıyomuş. Bizimkiler, adam kalp krizi filan geçirdi diye paniğe kapılmışlar. Arabanın altından çıkardıklarında, bi bakmışlar ki, kafasından oluk oluk kan sızıyomuş. Meğer adam fermuarı açılınca, heyecandan kafasının arabanın tabanına geçirmiş. Taabi doğru hastaneye. Görünmez kaza anlayacağınız. Vay be. Neler oluyo şu hayatta valla.
    ···
  6. 6.
    +1
    örnek11,
    Bir kız yurdunda kalan kızlar, artık temizlik görevlisine olan kıllıklarından mıdır yoksa nerden çıktığı belli olmayan bir yurt geleneğinden midir, her sabah dudaklarına ruj sürdükten sonra aynaya öperek iz bırakıyorlarmış.

    Yurt müdürü ne yaptı ettiyse bu alışkanlığı ortadan kaldıramamış. Diğer yandan temizlik görevlileri de iyiden baş kaldırmaya başlamışlar. Sonunda müdürün aklına parlak bir fikir gelmiş. Hemen bir duyuru yapıp, kızları toplantıya çağırmış. Neyse toplanmış bunlar. Müdür "Buyrun tuvalete" demiş. Hep birlikte, temizlik görevlisinin beklediği umumi tuvalete girmişler. Aynalarda sabahki ruj izleri hala duruyormuş.

    Müdür "Arkadaşlar" demiş, "Bazılarınız dudaklarına ruj sürdükten sonra aynaları öperek çıkması güç izler bırakıyor. Temizlik görevlilerimiz bunları temizlerken zorlanıyor. Sizleri görevlimizin bu temizliği yaparken ne kadar zorlandığını bizzat görmeniz için topladım. Bakın ve görün". Sonra görevliye bir işaret çakmış. Bizimki gayet sakin bir şekilde tuvalet fırçasını almış, klozetteki suya daldırmış ve aynayı temizlemiş. O günden sonra bir daha o yurtta tuvaletlerde dudak izine rastlanmamış.
    ···
  7. 7.
    +1
    ÖRNEK5;
    Marlboro firması ilk kurulduğunda işleri çok kötü gidiyomuş. Şirket iflasın eşiğindeyken bi adam gelmiş, “Satışları bir ayda 3 katına çıkarırım ama bunun karşılığında da şirketin yarısına ortak olurum. Yok çıkaramazsam ömrümün sonuna kadar fabrikada bedava tütün sararım” demiş.

    Malbora’nın sahipleri zaten çıkmaz sokaktaymış, “Bi haftaya kalmaz batıcaz, kaybedicek neyimiz var ki” diyerek kabul etmişler teklifi. Adamın bunlardan tek isteği binlerce boş Malbora kutusuymuş. Zaten depoda milyonlarcası varmış, talebini karşılamışlar hemen. Sonra bizimki bütün paketleri tektek ezmiş ayağıyla, gece 12’den sonra da hepsini uçaktan bütün Amarika’nın üstüne atmış.

    Sabah millet uyanınca bi bakmış ki her tarafta boş malbuş kutuları. “Yav, bu sigara bu kadar çokiçildiğine göre vardır bi hikmeti” diyerek tekel bayilerine akın etmişler. Şirket o ay 3 değil 5katı satış yapmış. Taabi bizim adam da şirketin yarısına ortak olmuş. O kişi de Philip Morris’in takendisiymiş.
    ···
  8. 8.
    +1
    efsaneleri paylaşıyoruz. ünide, lisede, abinizden, kardeşinizden, çevrenizden duyduğunuz, komik, ilginç, sıra dışı hikayeleri paylaşıyoruz.

    örnegin;
    Bir arkadaşım istanbul'a sevgilisi ile buluşmaya gideceği gün ishal olmuş. Fakat ne çare ki gitmek zorunda. Deniz otobüsüyle zorlu bir yolculuktan sonra (habire tuvalete taşınarak) buluşma yerine ulaşmış. Beklemeye başlamış.
    Çok sıkıştığı bir anda tam tuvalet arayacakken kız arkadaşının geldiğini görünce gidememiş. Ancak o sırada epey bir miktar altına kaçırmış. Renk vermemek için "Buraya kadar gelmişken gel bir pantolon alalım" diyerek kızı bir mağazaya zütürmüş.

    Tezgahtarın tüm ısrarına rağmen hiç denemeden mağazadan bir pantolon alıp ayrılmış. Gittikleri bir kafede "içime sinmedi. Ben şunu tuvalette bir deneyeyim" demiş. Hemen kirlenmiş çamaşırını ve pantolonunu daracık havalandırma boşluğundan atmış.

    Rahatlamanın verdiği huzurla çantanın içindeki poşette duran yeni pantolonu almak üzere eğilmiş. Fakat o da ne! Poşette bir kazak varmış! Gözlerine inanamayan arkadaşım hemen kafasını havalandırmadan sokarak eski pantolonuna ulaşmaya çalışmış ama becerememiş.

    Bu arada tuvaletin önünde uzun bir kuyruk oluşmuş. Kapıyı vurmalarına rağmen içeriden tepki gelmeyince kafenin işletmecisi "Bir delikanlı tuvalete girdi çıkmıyor. Sanırım içeride eroin kullandı" diyerek polis çağırmış. Emniyet güçleri geldiğinde tabii acı gerçek ortaya çıkmış!
    ···
  9. 9.
    +1
    örnek 15,
    Muğla'nın Milas kazasında orta yaşlı bir adam, bir gece rüya görmekledir. Kendisi ölmüştür. Yıkarlar, kefenlerler ve mezara defnederler. Rüya çok net ve berraktır. Adam mezara konduktan ve üzeri örtüldükten sonra kapkaranlık bir yerde kalır. Bir müddet sonra sağ tarafında bir menfez açılır ve iki kişi girer. Bunlar kendilerini münker ve nekir olduğunu söylerler. Kendisini alıp o menfezden geçirerek geniş bir sahaya, pazar gibi bir yere getirirler.

    Bir üzüm tezgahının başına geçirerek karşısından gelen bir zata üzüm satmasını söylerler. Münker ve nekir de kendisinin sağ ve solunda muhafız gibi durarak satışa nezaret ederler. Kendisinin alışverişte cüzi bir haksızlık yaptığını gören münker ve nekir hemen tezgahın başından alarak çok büyük bir kapının yanına getirirler. Kapı kale kapısı gibi çok büyüktür. Kapının yanına gelir gelmez kapı kendiliğinden açılır. Rüya sahibinin o anda gördüğü manzara çok korkunçtur. Müthiş bir yangın ve içerisinde yanan insanlar vardır, insanlar bir taraftan yarmakta, bir taraftan da derileri ve vücutları tazelenmektedir. Yanan insanların çıkardıkları feryatlar dayanılır gibi değildir. Münker ve nekir adamı, meydanın tekrar ortasına getirirler. Kendisine cezanın orda görüldüğü gibi yanarak mı, yoksa bir başka şekilde verilmesini mi istediğini, hangisine razı olduğunu sorarlar. Adam gördüğü o müthiş yangında yanan insanların yanmasındaki cezaya razı olmayıp bir başka cezaya razı olduğunu söylemesi üzerin birdenbire vücudunda binlerce derece bir hararetin baş gösterdiği bütün bir dehşetiyle hisseder. Dayanılmaz bir ızdırap, çekilmesi mümkün olmayan acı ve azap başlamıştır. Avazı çıktığı kadar feryat ve figana başlar. (Bu anda dönelim rüyanın geçtiği adamın evine, adam gerçekten avazı çıktığı kadar bağırmaya başlıyor, vakit gece yarısı, karısı uyanıyor, bitişik odadaki yetişkin iki oğlu uyanıyor. Konu komşu duyup geliyor, adam bağırıyor, yanındakiler uğraşıyorlar, fakat bir türlü uyandıramıyorlar. Bütün uğraşmalar nafile, adam bir türlü uyanamıyor.) Dönelim gene rüya içindeki adamın hararetten yani içerisine düştüğü yangından bütün vücudu fokur fokur kaynıyor ve dayanılmaz bir hal alıyor. Feryatlar dayanılmaz şekilde... Bir müddet sonra münker ve nekir'in müdahalesiyle ceza tatbiki sona erdiriliyor. Ve adama deniliyor ki, "işte gördün ve anladin ki ufak bir hatanın cezası bu. Şimdi seni tekrar, dünyaya iade ediyoruz. Bundan sonra yaşayışını buna göre tanzim et. Bu müsaadeden sonra rüya sahibi uyanır amma, simsiyah olan saçlarıda rüyanın dehşetiyle bembeyaz olur...
    Tümünü Göster
    ···
  10. 10.
    +1
    beyler shaggy... yok söyleyemicem :(
    ···
  11. 11.
    +1
    ÖRNEK6
    Pgibologa basvuran adam ;
    -geceleri uyuyamiyorum efendim ,sürekli yatagin altinca biri varmis gibi geliyor yatagin altina iniyorum bu seferde sanki yatagin üzerinde birileri varmis gibi geliyor doktor ;
    - alti aylik bir çalisma sonucu bu sorunu hallederiz.
    - peki vizite ücreti ne kadar ?
    - seans basi 50 dolar , haftada üç seans.
    Tabi adamin gidis o gidis doktor bir kaç ay sonra hastaya sokakta rastlamis gicik bir sekilde gülerek
    - ne oldu hastaliktan kurtulabildin mi?
    Adam da gülerek;
    - evet ... hemde bir sise saraba hallettim.
    Doktor çok sasirmis ;
    - nasil yani ?
    - sizden çiktiktan sonra birahaneye ugradim, birami içerken yanimdaki berdusla dertlestik ,ona bir sise sarap ismarladim o da bana karyolanin bacaklarini kesmemi tavsiye etti...
    ···
  12. 12.
    +1
    örnek 4;
    Amerika'nın kuzeyinde bir yerlerde yeni tanışmış iki genç haftasonu kaçamağı için bir kayak merkezine gidiyorlarmış. Dışarıda fena bir soğuk varmış, acayip de kar yağmaktaymış. Çift tanışma çabaları içinde hafiften flört vaziyette, kikirdeyerek, oynaşarak hava koşullarının elverdiği ölçüde yol almaktaymış.

    Ancak kızın çişi gelmiş. Delikanlı biraz dayanmasını rica etmiş. Bir süre daha gitmişler ama kız dayanamaz hale gelmiş: "Duralım, ben arabanın arkasında hallederim" demiş. Durmuşlar, kız inmiş arabayı kendisine siper etmiş, pantolonunu indirip işini görmeye başlamış. Çocuk centilmen bir tavır içinde kafasını çevirip bir kez bile bakmadan kızı beklemiş. Beklemiş... Beklemiş...

    Kızcağız işini bitirmiş ama ayağa kalkmaya çabalıyor, ama bir türlü kalkamıyormuş. Çünkü çömelirken kalçasını metal tampona yaslamış, hava sıfırın altında olduğundan yapışıp kalmışmış. Pantolonu inik bir vaziyette olduğundan, yeni tanıştığı çocuğa da seslenip yardım istemekten utanıyormuş. Arabayı itmiş, montunu çıkarıp, kalçasına sürterek ısıtmaya çabalamış ama nafile... En sonunda can havliyle "imdaaat" diye haykırmış.

    Delikanlı zaten iyice meraklandığından kopup gelmiş ki, manzara fena. Bir süre apışıp kaldıktan sonra, durumu anlayıp kızı kurtarmaya çabalamış. Ne yaptılarsa olmamış. En sonunda çocuğu aklına bir fikir gelmiş, ama bu yaşadıkları rezaleti ikiye katlayacağından, söyleyemiyormuş. Kız yerde kıçı-başı açık otururken donma raddesine geldiğinden, fazla dayanamamış ve aklına gelen çözümü kıza açmış. Kız haliyle duyar duymaz "Hayıır! Olamaz" şeklinde nida etse de; biraz düşününce başka çare olmadığını kabul etmiş. Böylece delikanlı fermuarını indirip, kızın kalçasına işemeye başlamış. Sonuçta kız kurtulmuş. Ama çift kayak merkezine kadar birbirleriyle tek kelime konuşmadan gitmiş ve ayrı odalar tutmuşlar. Böylece muhtemel bir beraberlik, son yılların en garip sakarlığı yüzünden başlamadan bitmiş.
    ···
  13. 13.
    +1
    @2 olabilir panpa
    ···
  14. 14.
    0
    @1 olm hangi siteden copy paste yapıyosan söle ordan okuyalım kendini yorma
    ···
  15. 15.
    0
    örnek 17,
    Öncelikle 34 yasinda ve çok iyi bir sirkette, iyi bir görevde oldugumu belirtmek isterim. Hayatimi, yasayabildigim derecede modern sartlarda yasayip, gece kluplerinden, partilerden çok zevk alan, sosyal yasantisi çok renkli bir hanim oldugumu da. , Sizlere sadece 1 olay degil, birbirini takip eden bir kaç olayi anlatmaya çalisacagim. Aslinda yillardir bunlari unutmaya çalismis ve en yakinlarimla bile paylasmaya cesaret edememistim. Ama sizlerin hikayelerini okuduktan sonra, benim, yasadiklarimin ne kadar gerçek ve de aslinda ne kadar ürkütücü olduklarini bir kez daha kavradim.
    Bizler, asla... Yalniz degiliz...

    5 yaslarindayken geceleri korkuyla uyanir hale geldim. Sebebi belirsizdi.. Hatirladigim tek sey gece yataga yatip, gözlerimi kapatmaya korktugum.. Bir an da kapinin arasindan yattigim odayi kara kara agir, bulutumsu seyler kapliyordu ve ben nefes alamiyordum. Bu olaylar her gece olmaya basladi. Kimseyi bunlara inandiramadim. Çocukça kapris sandilar. Ve her ne sandilar ise.. Bilemiyorum. En sonunda odama gitmeye korkar hale geldim. Çünkü beni oarada, bekleyen, görünmeyen, agir bir sey vardi... Gecelerim aglamakla ve korkuyla geçmeye baslamisti ki... Ailem..(Annem Yugoslav Arnavut, babam Yunan asillidir ) batil inançlara sahip degildir..Öyle olduklari halde , eve yasli birini getirip, kursun döktürdüler, okuttular, bir süre boynumda küçük bir kuran tasidim. Sonra yavas yavas bitti bu olay.. Bu bir karabasan miydi? Bilmiyorum. Halen bilemiyorum
    ···
  16. 16.
    0
    örnek 16,
    Su an 17 yasindayim ve olay bundan 3-4 sene evvel YASANMISTIR. O yaz en büyük zevkimiz arkadaslarla gece asagi inmek idi ve hemen hemen indigimiz her gece birbirimize korku hikayeleri anlatirdik. Anlattigimiz hikayeler genelde kendi hayal ürünümüz olurdu fakat anlatirken sanki yasamis gibi anlatirdik ve kendi uydurdugumuz hikayeye o ortamin verdigi gerilimle kendimiz de inanir ve korkardik. Içimizde en çok hikaye anlatan Nedim diye bir arkadasimiz idi. Nedim yasça bizden büyüktü ve bizi korkutmayi iyi basariyordu açikçasi. Yine böyle bir gecede Nedim bize çok ilginç bir hikaye anlatti. Hikayeye göre bazi insanlar sebepsiz yere içlerinden gelen bir atesle küle dönüsecek kadar yaniyorlarmis. Bu yanma o kadar çabuk gerçeklesiyomuski, kendisini kurtarmaya zamani olmuyormus kurbanin. Ayrica bu olay kurban yalnizken gerçeklesiyormus, yani görgü tanigi olmuyormus hiçbir zaman. Bu anlattigi hikaye ilginç oldugu kadar inandirici gelmemisti çogumuza. Fakat Nedim evinden getirdigi angiblopedi de yazilanlari bize gösterince tüylerimiz diken diken olmustu hepimizin. Bu olaylar gerçek yasanmis olaylar olarak anlatiliyordu angiblopedide kanitlari ile. O gece eve kosar adimlarla çiktim ve bütün gece gözlerime uyku girmedi. Ertesi gün ise belki hepimiz için hayatimizin en korkunç günü olmustu. Gelen habere göre Nedim bir sokak arasinda ölü bulunmustu ve isin ilginç yani Nedim'in gömüldügü mezarlikta 1 hafta sonra yangin çikmisti ve bütün mezarlar yok olmustur. Inanmayan arkadaslar eski gazeteleri karistirabilirler. Tarih: 3 Eylül 1997, Mersin mezarligi orman tarafinda onlarca mezar yanmistir
    ···
  17. 17.
    0
    olay bitliste tatvanda geçiyor. bana anlattılar ama ne kadar doğru bilmiyorum. adamın biri viagra alıyor. 1000mg lık kutunun yarısını içiyor. adam cahil bilmiyor yani. adamı sabah arabasının içinde kanlar içinde ve ölü buluyorlar. gibi kazık gibi kalmış. ölüm katılığı yüzünden gib keser sapı gibi ayaktaymış. adam sürekli çekmiş ama azgınlığı gene dinmemiş. en son parçalanmış gibi ve . sürekli kan pompaladığından gibe kan kaybından gitmiş adam. doktor ölen adamın arkasından şu yorumu yapmış. o adam öküz gibse bile gene kurtulamazdı.
    ···
  18. 18.
    0
    örnek 14
    1970'lerde, saçları dimdik, yukarıya doğru kalıp gibi yaptırmak moda olmuş. Buna uymak için insanlar saçlarını yaptırıyo, haftalarca da yıkamıyolarmış. Bir liseli kız, okulundaki en yüksek saç yarışmasını kazanmak için saçlarını bu şekilde yaptırmış. Eve dönerken saçları örümcek ağına takılmış ama farketmemiş. Okuldaki yarışmayı kazandıktan sonra saçlarını birkaç hafta yıkamamış. E havasını atacak ya, banyoya kafasına bi torba geçirip giriyomuş.

    Bi gün okulda sınav olurken kız aniden, şak diye bayılmış. Hastaneye kaldırmışlar, fakat maalesef kurtaramamışlar. Doktorlar ölüm nedenini anlamak için otopsi yaparken, kızın saçlarını aralayınca morgu binlerce örümcek basmış. Meğerse kızın takıldığı ağdaki örümcek, kafasının içine yumurtlamış ve o örümcekler sonraki birkaç hafta da kızın kafa derisini kemirip beynine girmişler. Bu olaydan sonra Amerika'da, saçlarını öyle havaya doğru yapanlara rastlanmamış
    ···
  19. 19.
    0
    örnek 13
    Adamın biri, bi cumartesi gecesi evine dönüyomuş. Birden 15-16 yaşlarında sevimli bi kızın yolun kenarında otostop yaptığını görmüş. Adamın da aynı yaşlarda iki kızı varmış. Hemen arabayı kızın yanına yanaştırmış, “Gece yarısı böyle ıssız bir yerde n’apıyosunuz Allah aşkına? Bu saatte otostop mu yapılır?” demiş. Kız, “Uzun hikaye. Rica etsem beni evime ***ürür müsünüz? Buraya çok yakın. Bu iyiliğinizi ömür boyu unutmam” diyerek arka koltuğa oturmuş.
    Kızın üzerinde cicili bicili, hoş bi elbise varmış. Evinin adresini vermiş. Gerçekten de yakınmış ev. Adam eve vardığında önünde durmuş, “işte geldik küçük hanım” diyerek arka koltuğa dönmüş ama arkada hiç kimse yokmuş. Gözlerine inanamamış taabi. Hemmen arabasından inip evin kapısını çalmış. Beyaz saçlı, çok yorgun görünen yaşlı bi kadın açmış kapıyı. Adam heyecanla, “Bana inanmayacaksınız ama yoldan küçük bi kız aldım. Bana buranın adresini verdi ama tam geldiğimizde... ” Yaşlı kadın adamı susturmuş, “Biliyorum, biliyorum” demiş, “Sonra da ortadan kayboldu di’mi? Bu başımıza ilk defa gelmiyo. Her cumartesi akşamı aynı şey olur... ”

    Meğer kız bi cumartesi gecesi diskodan dönerken trafik kazası geçirmiş ve oracıkta ölmüş. Şimdi her cumartesi gecesi kazada öldüğü yerden otostop yapıp evine gelmek istiyomuş ama bunu bugüne kadar başaramamış. Kadın bunları anlatırken adamın gözü piyanonun üzerindeki kızın fotoğrafına ilişmiş. Evet, kız aynı kızmış ve üzerinde de aynı elbise varmış.
    ···
  20. 20.
    0
    panpa yaz sen.. ilgiyle hepsini okuyorum helal lan! tek tek de şukuluyorum
    ···