1. 1.
    +1
    efsaneleri paylaşıyoruz. ünide, lisede, abinizden, kardeşinizden, çevrenizden duyduğunuz, komik, ilginç, sıra dışı hikayeleri paylaşıyoruz.

    örnegin;
    Bir arkadaşım istanbul'a sevgilisi ile buluşmaya gideceği gün ishal olmuş. Fakat ne çare ki gitmek zorunda. Deniz otobüsüyle zorlu bir yolculuktan sonra (habire tuvalete taşınarak) buluşma yerine ulaşmış. Beklemeye başlamış.
    Çok sıkıştığı bir anda tam tuvalet arayacakken kız arkadaşının geldiğini görünce gidememiş. Ancak o sırada epey bir miktar altına kaçırmış. Renk vermemek için "Buraya kadar gelmişken gel bir pantolon alalım" diyerek kızı bir mağazaya zütürmüş.

    Tezgahtarın tüm ısrarına rağmen hiç denemeden mağazadan bir pantolon alıp ayrılmış. Gittikleri bir kafede "içime sinmedi. Ben şunu tuvalette bir deneyeyim" demiş. Hemen kirlenmiş çamaşırını ve pantolonunu daracık havalandırma boşluğundan atmış.

    Rahatlamanın verdiği huzurla çantanın içindeki poşette duran yeni pantolonu almak üzere eğilmiş. Fakat o da ne! Poşette bir kazak varmış! Gözlerine inanamayan arkadaşım hemen kafasını havalandırmadan sokarak eski pantolonuna ulaşmaya çalışmış ama becerememiş.

    Bu arada tuvaletin önünde uzun bir kuyruk oluşmuş. Kapıyı vurmalarına rağmen içeriden tepki gelmeyince kafenin işletmecisi "Bir delikanlı tuvalete girdi çıkmıyor. Sanırım içeride eroin kullandı" diyerek polis çağırmış. Emniyet güçleri geldiğinde tabii acı gerçek ortaya çıkmış!
    ···
  1. 2.
    0
    @1 hikaye doğrumu lan.
    ···
  2. 3.
    +1
    @2 olabilir panpa
    ···
  3. 4.
    0
    böyle hikayelerin sonunda ne olduğu belli olmuyor ya uyuz oluyorum a.q
    ···
  4. 5.
    0
    @3 doğruysa güzelmiş lan. çok gibik bi durum.
    ···
  5. 6.
    0
    @5 aynn panpa yok mu amk sizdede bişeyler paylaşında gülek, eğlenek, keyiflenek.
    ···
  6. 7.
    0
    upupuppuup
    ···
  7. 8.
    0
    harbi ilginçmiş
    ···
  8. 9.
    +1 -1
    ayraç koyuyom buraya başka yazan olursa eksi versin bana
    ···
  9. 10.
    0
    örnek 2;
    izmir'de genç güzel bir kadın otobüs durağında gündüz saatinde bekliyormuş. Durakta kendinden başka üç adam daha varmış. Derken adamlardan iyi giyinimli olanı yanına gelmiş ve "Buranın yabancısıyım. Balçova'ya buradan otobüs var mı?" diye sormuş. Kız "Var" deyip otobüsün numarasını falan söylemiş. Adam teşekkür edip diğer adamların yanına gitmiş.

    Biraz sonra yeniden kızın yanına gelmiş "Afedersiniz. Sanırım randevuma geç kalıyorum. Saatim de yok. Saat kaç acaba?" demiş. Kız saatine bakıp söylemiş. Adam "geç kalmışım" demeş ve bir taksiye binip gitmiş. Taksi uzaklaşır uzaklaşmaz diğer iki adam kızın yanına gelip "Eee! Hadi gidelim" diyerek kızın kollarına girmişler. Kız şaşırmış taabi "Ne oluyor? Ne yapıyorsunuz?" diye bağırmaya başlamış.

    Adamlar pişkin pişkin "Peşin ödedik nazlanma" filan diyorlarmış ki; kız çığlığ koyvermiş. Esnaf kızın imdadına yetişmiş adamları kıskıvrak yakalamışlar. Polis gelmiş iki adamı ve kızı karakola zütürmüş.

    Karakolda komiser gündüz vakti şehrin göbeğinden kız kaldırmaya kalkışan densizleri hemen sorguya almış doğal olarak. Ama adamlar taksiyle giden adamın 100 dolar karşılığında bu kızı pazarladığını hatta "Ne zaman gidebiliriz?" sorusuna da kızın saate bakıp yanıt verdiğini söylemişler. Yemin billah ediyorlarmış. O kadar şaşkınlarmış ki komiser bu kez kızdan şüphelenmiş.

    Kızın ifadesi ise iyice şüphe uyandırmış. "Adamın biri otobüs sordu sonra da saat kaç dedi ve gitti" diyormuş kız. Ama bir türlü komiseri ikna edememiş. Çalıştığı şirketin genel müdürnü filan aratmış şirketten arkadaşları gelmiş araya girmişler kız karakoldan zorla çıkmış. Onlar karakoldan çıkarken iki kafadar hala "Peki bizim paramız ne olacak diye" dert yanıyorlarmış
    ···
  10. 11.
    0
    örnek 3;
    Mezbahadan et taşıyan bir tırın sabahın erken saatlerinde yüklenip bir an önce yola çıkması gerekiyormuş. işe sabahın kör vakti gelen işçiler, tırı yüklemeye başlamışlar. Alelacele işi bitirmişler. Tırın şoförü arkadaki soğuk hava deposunun kapısı kapatılır kapatılmaz yola çıkmış. Ancak son eti çengele takmaya uğraşan işçinin içeride kaldığını kimse farketmemiş. Uyku sersemi olan işçi de başına gelen korkunç şeyi, ancak tır hareket edince farkedebilmiş. Tır hiç durmadan 8 saat yol alacağından, arkadaşları kaybolduğunu farketmezlerse donarak öleceği kesinmiş.

    Bir süre duvarları yumruklamış ama sesini duyuramayacağını biliyormuş. Bir süre sonra üşümeye başladığından hareketleri yavaşlamış ve bir kenara çöküp ölümü beklemeye başlamış. Oturup kaçınılmaz sonunu beklemeye başlamış ve cebinden çıkardığı kağıt kaleme yazmaya başlamış. 1. saat: çok üşüyorum; 2. saat: her yerim uyuşuyor; 3. saat: ayaklarımı hissetmiyorum; 4. saat: donarak ölmek istemiyorum, kalemi tutucak gücüm kalmadı, ellerim dondu...

    Tır etleri teslim edeceği yere geldiğinde şoförü dondurucunun kapısını açınca içerisinin soğuk olmadığını farketmiş. Sabah yola çıkarken aceleden dondurucuyu çalıştırmadığını hatırlayan şoför, lanetler okurken köşede büzülmüş yatan işçiyi görmüş. Adamın uyuyakaldığını sanan şoför, işçiyi sarstığı halde uyandıramamış.

    Polis olaya el koymuş, şoför tutuklanmış. Bir müddet sonra adli tabip raporunda işçinin ölüm nedeni vücut ısısının hızla düşüşü olduğu açıklanınca temize çıkmış. Meğerse talihsiz işçi pgibolojikman ölmüşmüş.
    ···
  11. 12.
    +1
    örnek 4;
    Amerika'nın kuzeyinde bir yerlerde yeni tanışmış iki genç haftasonu kaçamağı için bir kayak merkezine gidiyorlarmış. Dışarıda fena bir soğuk varmış, acayip de kar yağmaktaymış. Çift tanışma çabaları içinde hafiften flört vaziyette, kikirdeyerek, oynaşarak hava koşullarının elverdiği ölçüde yol almaktaymış.

    Ancak kızın çişi gelmiş. Delikanlı biraz dayanmasını rica etmiş. Bir süre daha gitmişler ama kız dayanamaz hale gelmiş: "Duralım, ben arabanın arkasında hallederim" demiş. Durmuşlar, kız inmiş arabayı kendisine siper etmiş, pantolonunu indirip işini görmeye başlamış. Çocuk centilmen bir tavır içinde kafasını çevirip bir kez bile bakmadan kızı beklemiş. Beklemiş... Beklemiş...

    Kızcağız işini bitirmiş ama ayağa kalkmaya çabalıyor, ama bir türlü kalkamıyormuş. Çünkü çömelirken kalçasını metal tampona yaslamış, hava sıfırın altında olduğundan yapışıp kalmışmış. Pantolonu inik bir vaziyette olduğundan, yeni tanıştığı çocuğa da seslenip yardım istemekten utanıyormuş. Arabayı itmiş, montunu çıkarıp, kalçasına sürterek ısıtmaya çabalamış ama nafile... En sonunda can havliyle "imdaaat" diye haykırmış.

    Delikanlı zaten iyice meraklandığından kopup gelmiş ki, manzara fena. Bir süre apışıp kaldıktan sonra, durumu anlayıp kızı kurtarmaya çabalamış. Ne yaptılarsa olmamış. En sonunda çocuğu aklına bir fikir gelmiş, ama bu yaşadıkları rezaleti ikiye katlayacağından, söyleyemiyormuş. Kız yerde kıçı-başı açık otururken donma raddesine geldiğinden, fazla dayanamamış ve aklına gelen çözümü kıza açmış. Kız haliyle duyar duymaz "Hayıır! Olamaz" şeklinde nida etse de; biraz düşününce başka çare olmadığını kabul etmiş. Böylece delikanlı fermuarını indirip, kızın kalçasına işemeye başlamış. Sonuçta kız kurtulmuş. Ama çift kayak merkezine kadar birbirleriyle tek kelime konuşmadan gitmiş ve ayrı odalar tutmuşlar. Böylece muhtemel bir beraberlik, son yılların en garip sakarlığı yüzünden başlamadan bitmiş.
    ···
  12. 13.
    +2
    ananın amcığı bunlar ne
    ···
  13. 14.
    0
    @13 nedensiz sesli güldüm şukunu verdim
    ···
  14. 15.
    0
    şukuladım sebastian
    ···
  15. 16.
    0
    upuupupuu
    ···
  16. 17.
    0
    reserve.. moruk yazsana daha hikaye niye bıraktın
    ···
  17. 18.
    +2
    @17 yazcaktımda ilgi yok diye sıkıldım panpa, ama senin hatrına yazcam.
    ···
  18. 19.
    +1
    ÖRNEK5;
    Marlboro firması ilk kurulduğunda işleri çok kötü gidiyomuş. Şirket iflasın eşiğindeyken bi adam gelmiş, “Satışları bir ayda 3 katına çıkarırım ama bunun karşılığında da şirketin yarısına ortak olurum. Yok çıkaramazsam ömrümün sonuna kadar fabrikada bedava tütün sararım” demiş.

    Malbora’nın sahipleri zaten çıkmaz sokaktaymış, “Bi haftaya kalmaz batıcaz, kaybedicek neyimiz var ki” diyerek kabul etmişler teklifi. Adamın bunlardan tek isteği binlerce boş Malbora kutusuymuş. Zaten depoda milyonlarcası varmış, talebini karşılamışlar hemen. Sonra bizimki bütün paketleri tektek ezmiş ayağıyla, gece 12’den sonra da hepsini uçaktan bütün Amarika’nın üstüne atmış.

    Sabah millet uyanınca bi bakmış ki her tarafta boş malbuş kutuları. “Yav, bu sigara bu kadar çokiçildiğine göre vardır bi hikmeti” diyerek tekel bayilerine akın etmişler. Şirket o ay 3 değil 5katı satış yapmış. Taabi bizim adam da şirketin yarısına ortak olmuş. O kişi de Philip Morris’in takendisiymiş.
    ···
  19. 20.
    +1
    ÖRNEK6
    Pgibologa basvuran adam ;
    -geceleri uyuyamiyorum efendim ,sürekli yatagin altinca biri varmis gibi geliyor yatagin altina iniyorum bu seferde sanki yatagin üzerinde birileri varmis gibi geliyor doktor ;
    - alti aylik bir çalisma sonucu bu sorunu hallederiz.
    - peki vizite ücreti ne kadar ?
    - seans basi 50 dolar , haftada üç seans.
    Tabi adamin gidis o gidis doktor bir kaç ay sonra hastaya sokakta rastlamis gicik bir sekilde gülerek
    - ne oldu hastaliktan kurtulabildin mi?
    Adam da gülerek;
    - evet ... hemde bir sise saraba hallettim.
    Doktor çok sasirmis ;
    - nasil yani ?
    - sizden çiktiktan sonra birahaneye ugradim, birami içerken yanimdaki berdusla dertlestik ,ona bir sise sarap ismarladim o da bana karyolanin bacaklarini kesmemi tavsiye etti...
    ···