1. 1.
    0
    anılarımızı paylaşıyoruz hadi yazın ben başalayım ilk 2.sınıfta altıma işemiştim çok korkmuştum
    ···
  1. 2.
    0
    bi kere teyzemi cin sandım çok korkmuştum
    ···
  2. 3.
    0
    internetim ilk gittiğinde çok korkmuştum
    ···
  3. 4.
    0
    ilk ferre izlediğimde korkmuştum
    ···
  4. 5.
    0
    @1 yannanımı gördükten sonra da altına sıçmıştın binç onu niye yazmıyosun
    ···
  5. 6.
    0
    rüyamda amcamla sevişiyodum
    ···
  6. 7.
    0
    @5 i gördükten sonra çok korkmuştum. böyle liseli görülmedi.
    ···
  7. 8.
    +1
    bikeresinde alisamiyene gitmiştim sabri frikik cekmişti çok korkmuştum
    ···
  8. 9.
    0
    ilk korktuğumda çok pis korkmuştum
    ···
  9. 10.
    0
    çok küçüktüm arka cephede ev yapıyolardı ben de pencereden sürekli izlerdim. bi gün 2 işçi 1 işçiyi aşağı attı 4 yaşlarındaydım heyecan ve korkuyla izlemiştim amk
    ···
  10. 11.
    0
    kafam güzel denize girdim diz boyunu aşmayan suda çırpındım çok korktum bira almadan dönen arkadaşın napıyon olum manyakmısın demesiyle derin bir nefes aldım
    ···
  11. 12.
    0
    @10 ve 11 hahahaha amk çocukları güldürdünüz şukularınızı kapın amk
    ···
  12. 13.
    0
    uppppppppp
    ···
  13. 14.
    0
    @1 seni o halle gordum cok korktum
    ···
  14. 15.
    0
    odun sobasına kolonya dökerken elimde patlamıştı şişe amk bildigin yanıyordum amk
    ···
  15. 16.
    0
    kızın biri seni zütünden gibecem olum demişti çok korkmuştum
    ···
  16. 17.
    0
    ilk izlediğim zenci ferresinda çok korkmuştum :S Kıskanmıştım birde...
    ···
  17. 18.
    0
    ilk amcık gördüğümde bu ne amk demiştim, korkmuştum
    ···
  18. 19.
    0
    99 depreminde sağlam tırsmıştım aq deprem olacağını hissediyordum
    ···
  19. 20.
    0
    bundan 3 sene evvel soğuk bir şubat akşamıydı. saat 20:00 gibi işlerimi halletmiş, kuzenimin evine geçmek için minibüs beklemekteydim. yağmur çiselemeye başlamıştı. her zaman olan şey yine oldu. o akşam eve değil de kuzene gideceğim için, sürekli evimin olduğu yere giden minibüsler boş bir şekilde geçiyor, ama kuzenin evine gidenler balık istifi şeklinde olduğundan durağa yanaşmıyordu bile. o zamanlar sigara kullanıyordum. yaktığım sigaradan iki nefes alamadan yağmur bin ediyordu amk. üstelik, aksi gibi çakmağın gazı da bitivermişti. bilen bilir. antalya'da kışın hava birden bire zifiri karanlık olur. karanlığın bastırması, yağmurun hızlanması ve o akşam yapmam gereken bir sürü işimin olması nedeniyle, uzun süre yürümeyi göze alıp, evime doğru giden minibüslerden birine atladım. o sıralar, belediye tramvay gibiyle olsun, alt geçit, üst geçit takuyla olsun şehrin dıbına koymuştu. çallı-çevreyolu istikameti boydan boya trafiğe kapalıydı. çallı'da minibüsten indim ve sanayi karakolu'na doğru yürümeye başladım. o yağmurda en az 20 dakika yürüyecektim. işin kötü yanı, bu istikamet boyunca çalışma vardı ve yol boyunca hiçbir sokak lambası bulunmamaktaydı. gibtiğimin yağmur bulutları ayın önünü perdelemişti. zaten yola yakın olmayan evlerin ışıkları bile düşmüyordu amk. her an bir çukura düşme, duran bir iş makinesine bodoslama dalma, kısacası kendi kendimi yaralama riski vardı. maddi durumum iyi değildir benim. bu yüzden öyle pek çoğunuz gibi süper telefonlarım olmadı hiç. o sıralar bir arkadaşın verdiği eski nokia 5100'lardan kullanıyordum. yalnız feneri çalışmıyordu amk. mesaj ekranına getirdim, böylece gib gibi cılız beyaz bir ışığım olmuştu. ayak uçlarıma doğru tutuyor, adım attığım yeri görmeye çalışıyordum. bir yandan da arada kafamı kaldırıyor, telefonu tutup önümde ne var görmeye çalışıyordum. koca yolda tek başımaydım amk. sigaram vardı ama çakmakta gaz yoktu. kafa bi' dünyaydı. çok gitmemiştim ki, telefonun şarjı bitti amk. tek çarem, cebimdeki çakmaktı artık. çakmağı çakarak, bastığım yeri görmeyi umuyordum. iki büklüm bir halde 4-5 adım atıp, çakıyordum çakmağımı amk. öyle öyle bir hayli yürüdüm. lakin çakmağın da anasını gibmiştim. artık taşın da bitmek üzere olduğunu anladığım bir anda, bir defa daha çaktım çakmağı. bu hareketim, hemen önümde yatan sokak köpeğinin sivri dişli ağzıyla karşı karşıya getirdi beni. "vuroauuuuuuuuu" diye bir ses çıkararak havladı hayvan. size yemin ediyorum, hayatım boyunca pek çoğunuzun görmediği şeyler görmüş birisi olarak, o kadar korktuğumu hatırlamam. can havliyle nasıl bir tekme salladıysam hayvana, resmen iç organlarını hissettim. altıma sıçacaktım anasını gibeyim. kuzenin evine gidene kadar, o karanlıkta sanki görebilecekmişim gibi, dönüp dönip arkama bakmam da cabası amk. köpek panpalarını toplayıp gelirse diye...

    özet: yok amk. oku.
    Tümünü Göster
    ···