0
foucault ki bütün ayrımcılıklara karşı çıkmış, kültür eleştirmenlerinin en temel doğrularını icad etmiş bir düşünürdür.
nietszche ile ayrı düştüğü fikirleri günümüzdeki gerçek olaylarla karşılaştırmadan önce, foucoult felsefesi hakkında minik bir açılış yapayım.
foko( foucoult yazmak kasıyo) dünyada var olan ve bilim, fen ve icat yeteneği olan tüm insanlık tarafından çıkarılacak olan meta-narrative yani üst anlatılara karşı çıkmış ve hepsinin kötü niyetli ve çifte standart tabanlı olduğunu savunmuştur. örneğin; tanırının varlığı günümüzde hatta inci sözlükte bile büyük bir tartışma konusudur değil mi, işte foko tanrı var demenin insanlrı ayrılığa kavgaya ve bilimum çatışmaya sokacaktık tabi üst anlatının tanrı vardır olarak kabul edilmesi gerektiği aynı düşünceyle çıkarılabilir ki zaten baudrillardda oubliere foko ()fransızca fokoyu unut. kitabında tek bir metanarattive in kabul etme tezini çürütememiş ve alaşağı ettiği bütün üretim, tüketim kurallarından biri yapamamıştır bu konuyu. fokoya göre yalnış ve doğru yoktur ve bu ikisine steryotipler eklemek bütün insan-devlet-felsefe-din metalarını derinden sarsacaktır. fokoya göre marxın ve nietszche'nin devlet yaklaşımı tamamiyle yalnıştır ki foko devletin de kişisel öze aykırı bir şey olduğunu vurgular.
şimdi şapkamızı önümüze koyup bir düşünelim ki john lennon'un nutopia'sı gibi bir yerde yaşasaydık ve gerçekten anarşist kabul edilen bütün fikirlerin aslında metanarrativeler olduğunu yani kısaca salt özgürlükün varolduğu bir dünyamız olsaydı. bir gay kavramı olmasaydı mesela veya lezbiyen hepsini geçtim sağcı ve solcu olmasaydı, siyahla beyaz aynı anlama gelseydi. türk kürt amerikalı avrupalı laz bunların hepsi dünyalı olsaydı sadece ve bilim sosyoloji, benim de çok içli dışlı olduğum antropoloji, facebook, twitter kimseyi kimseden ayrıt etmeseydi. darwine allahsız denmeseydi mesela veya fethullah gülen'e allahçı denmeseydi. dünya nasıl olurdu hiç düşündünüz mü. foko aslında bu düşüncesiyle
fundamentalizmi kapı dışarı etmedi gördüğünüz gibi, aslında başlı başına mantıklı bir fundamentalism yarattı.
mesela inci sözlük, ekşi sözlükten farklı bir yer olmasaydı veya onların bizimle dalga geçtiklerini ve bizim de onlarla dalga geçtiğimizi hissedip düşünmeseydik, mesela ben facebookumdaki 8 tane ekşisözlük yazarının dünyanın en büyük gerizekalıları olduklarını ve gösteriş budalası kültürsüzler olarak addetmeseydim veya strauss o kadar da büyük bir müzisyen olmasaydı, adriana limanın normal kadınlardan farklı olmasaydı ve satanist ile hristyan ayrımı olmasaydı veya...
devlet mefumu da olmayınca uyacağımız kimse de olmayacktı mesela annelerimiz oğlum büyüsün iş güç sahibi olsun, araba alsın, evlensin, çocuk yapsın idealistiklerini benimsemeyecklerdi, ve kimse baudrillardın simulakrlarına ulaşmak için belli bir sistemin içinde chaplinin bile dalga geçtiği küçük çarklar olmayacklardı. bu da bizi sitüasyonist yapacaktı. sitüasyonizm 2011'de varolsaydı, örneğin taksim meydanının taşlarının altında beyaz kabuklu istiridyeler arasaydı ve pasifist halkımız, emin olun 1958 lerden 68lerden çok daha başarılı olunurdu. ama ne yazık ki kardeşlerim ne bu vatanın, sizin de çok güzel benzetme yaptığınız bir vendettası var, ne de foko ve foko gibiler yaşıyor... ben kimseye isyan edin diyecek biri değilim çünkü ne o kadar bilgiye ne de o kadar paraya sahibim.
ama foucoult yaşasa türklere ne derdi biliyor musunuz.
- bir de fakiriz diyorsunuz, niye ben her metrobüse bindiğimde bu kadar çok cip ve bu kadar çok blackberry görüyorum. nasıl bir sistem ki bu dinden orgazm olarak yönetiliyorsunuz, hep harcıyorsunuz ve ayrımın sonuna, dibine vuruyorsunuz. dizilerden görüp tesbih çekiyorsunuz, tecavüz ediyorsunuz, ya da entelektüel oluyorsunuz. biliyormusunuz, kimin kurduğu belli olmayan bu düzeni, parayı ve sahip olma fiilini en kötü kullanan milletlerden birisiniz türkiye, her ne kadar ben millet diye bir şeyi kabul etmesem de -
saygılar inci sözlük ahali, kendi kendime de olsa konuştum ve içimi döktüm, kim gelirse hoş gelir sefa gelir...
(duskgame ?, 19.04.2011 21:48)
Tümünü Göster