geçen yine patronla atıştım eve doğru yürüyorum sevdiğim kızdan ayrılmısım herkes sokaktaki herkes mutlu anlatabiliyor muyum ??.. Mutlu çiftleri gördüm metroya kadar kalbim sıkıştı.. Gözlerim doldu.. Kendi kendime olum losersin sen böyle olmaz neden böyleyim deyip girdim metroya... levend duragında biri bindi..işte bu..Daş ötesi lan dedim ne oluyor rüyadamıyım..Yoksa bu olumsuzluk deryasında yaşamıma devam ederken bunalımdan sizofreniye mi sardım..Gözlerimi sıkıca yumup tekrar açtım.. Yine aynı kızdı..Ama o elinde defterle gibini saklayan dayı bir yandan onu keserken bir yandan da ben kesiyordum.. Dedim dıbına koyayım bu anı ölümsüzleştirmeliyim.. Taaakk fotoladım..
http://www.sezyum.com/wp-uploads/tunelde_gibinti.jpg
Neyse fotografı cektıkten sonra kendi kendime dedim olmalı bu sefer
yoouuuuggggyaaaa git konuş.. Tüm cesaretimi topladım hatunun yanına gittim.. O defterli dayı da orda duruyor..
-Pardon dedim sizinle konuşabılırmıyız ??
+ Tabiki..
- Özel ama..
+ Peki ben bır sonraki durakta inecem konusuruz dedi..
O sevincle sanıyelerı sayıyorum.. Geçmiyor.. Yılmaz erdoganın dedıgı gibi benim yannantan benim beyne uzanan o yolu koşuyorum çünkü sonunda baba oluyordum otlu peynir kokusu tadında dol fışkırtıyordum.. şiirde boyle deıldı ya nese..Ve süre doldu.. Tam inecegiz Tam dındon sesi kapı acıldı.. Kız önden çıktı ve dönup bana baktı..
- hadi gelmiyormsun ??
Gözlerinin içine tam bakarken o defterle gibini kapatan o huur cocugu dayı , son huur cocuklugunu yapıp önündeki defteri kaldırdı önünmden amansızca bir direk oluştu.. Turnike misali daynın gibinin üstünden tam atlayacakken sendelenip düştüm.. ve acı bir ses
- dindon
metronun içinden kıza bakan loser bir bunyeden uzuntu dolu bakışlar
kızın deli mi bu der gibi bakışı
dayının pis sırıtısı
geriye kalan sadece bunlar oldu...