beyler ben ateistim ama bana

şimdiki maymunlar insan olmadığı için panpa

@4 tamamda panpa, bunun allaun varlığıyla ne alakaı var

@1 http://inciswf.com/1293185723.swf

darısı başına panpa sabah namazı yaklaştı tövbe et

@6 umarım şaka yapıayosundur. şakaysa giberim. değile yine giberim.

homo sapiensin en yakın primat türünden evrilmesi 120 bin yıldan fazla sürmüştür sayın gerzekler. yani çıplak gözle göremezsin angut.

lan bu ne kadar düşünülmeden öylenmiş, gerzekliğini ilk günkü gibi koruyan bir tezimtraktır.

görmeden inanmam diyorsun ama bilmiyorsunki asılda inanınca görürsün

@11 ve yine ek olarak en ilkel insansının en gelişmiş primatla akrabalığı en az 1.5 milyon yıl uzaklıktadır. insana en çok benzeyen eski dünya maymunları 30 milyon yıl önce yaşamıştır ve şu anki maymunlar devede kulak kaar bi akrabalıkları yoktur.

ohh içim rahatlaı. bi daha şimdiki maymunlar niye bizi giblemeyi diyen olursa zütüne sivri katana sokarım ha

bi teistin kaybı ateist gibi hem inancı incelemeyi hem de sorgulamayı bilmemesidir. ateist dini dener inanmaya çalışır mantığını yatmayınca gibtir çeker. teist zütüm zütüm inamaya evam eder.

@13 bi sorum var primat turu evrilirken cevresel kosullardan dolayı bazıları insana bazıları maymuna donusmus bi kişi nasıl cevresel kosullar sunulmalıki maymuna donsun

@15 sen ağır gerizekalı bi ilkokullusun. aksini iddia eden garip bir şekilde senden de gerizekalıdır. bu kadar.

@16 bu cümlen kendinle çelişiyor panpa. olmayan bişeyi değil, olduğu iddia edileni reddediyorlar. hadi sende gibtir git.
yokki şöyle sağlam bi tezle gelen

@33 ne mükemmellan dangalak. mükemmel olsaydı herşey mikroorganizmlara yaşamazdı. beyniniz içindeki küçücük kutudan çıkıp beynin sınırlarını bi araştırsanız kafanız çalışmayacak başlayacak aa nerde

bir grup felsefeci, şems-i tebrîzî hazretlerine geldi bir gün.
bir tanesi öne çıktı:
- size, üç suâlimiz var.
- peki sor bakalım.
o esnada bir kerbin vardı mübareğin elinde.
onunla talebesine teyemmüm dersi veriyordu.
felsefeci sordu:
- allah vardır, görünmez diyorsunuz.
peki görünmeyen şeye nasıl inanıyorsunuz?
- pekâlâ, ikinciyi sor.
- şeytan ateşten yaratıldı dersiniz.
sonra da, onun ateşte yanacağını söylersiniz.
hiç ateş, ateşi yakar mı?
- üçüncü suâlin nedir?
- islâmda kul hakkı var.
âhirette, hakkı olan hakkını alacak dersiniz.
hâlbuki bırakın insanları kendi hâllerine.
canları ne isterse, yapsınlar.
- başka var mı?
- hayır, yok.
o zaman büyük velî, elindeki kerpici kaldırıp adamın başına vurdu.
adamın başı acıdı tabii. ve koşup kadıya şikâyet etti. kadı, (hâkim) hazret-i tebrîzîyi çağırdı mahkemeye.
- bu kimseye vurdunuz mu?
- evet.
- niçin vurdunuz?
- üç sualine tek cevap verdim.
- nasıl yâni?
- bu adam; görünmeyen allaha nasıl inanıyorsunuz? dedi.
cevâben kerbinle vurup acıttım başını. göstersin başının acısını.
kadı felsefeciye döndü.
- ne diyorsun?
- başım acıdı, ama gösterilmez.
buyurdu ki:
- allah da vardır, ama görünmez.
ve devam etti:
- bu adam; şeytân, ateş cinsinden olunca cehennem ateşinden zarar görmez, diyor. hâlbuki kendisi de topraktan yaratıldı.
bu kerbinle niçin başı acıdı?
sordu yine:
- bu kişi, âhirette hesap falan yok. bırakın, kim ne isterse yapsın, diyor. mâdem öyle, benim canım ona vurmak istedi ve vurdum. niçin size şikâyet ediyor?
felsefeci mahcuptu. başını önüne eğdi v etövbe edip îmanla şereflendi.

bir iğne dahi ustasız olmaz şu koskoca kainat nasıl ustasız olsun?

her şeyin başlangıcı nedir? sade bir teorinin arkasından gitmek ne kadar önemlidir?