Olay 12 temmuz günü gerçekleşmiştir panpalar. Küçüklükten beri hep merak ederdim babam Süreyya eniştem Abdülkerim dayım ve pekekent amcamın nereye gittiklerini her yıl bütün aile yazlıkta toplanırız ve her 12 temmuzda bu 4 lü Süreyya eniştemin doblosuna atlar balık tutuyoruz diye gidip 3 4 gun sonra gelirlerdi.
Bir gun canıma tak etti ve yeter dedim. Harbiden yeter kaç yaşına geldik koca adam olduk bana hala birşey denmiyor her seferinde konuyu değiştirip benim okuluma geliyor ama bu sefer ben de onların arkasından doblonun bagajına girdim ve gittim...
Dağlık bir alana geldik ve arabadan ellerinde büyük bavullarla indiler. Bu çiçekli bavulları ne zaman karıştırıp içine bakmak istesem babam kızar ve alıp başka bir yere saklardı neyse araba kilitlendi ama zor bela da olsa çıkmayı başardım
Babamlar bir mağaraya girdi üzerlerinde tuhaf pelerine benzer kırmızılı ve siyahlı bir elbise vardı ve yüzleri kapüşonla kapalıydı mağarada ilerledikçe bir suru adam vardı hepsi onlara benziyordu ve sonra bir kapıya geldiler birşeyler mırıldanıp içeri girdiler bense giremedim bir yolunu bulmam gerekti...

Biraz ilerledim ki ne göreyim rihanna saksoya yatmış abilere sakso çekiyordu ben de fırsattan faydalanarak cebimdeki masöz katerina kartını alıp sırada bekleyen bir adamı çektim köşeye geldiğinde ise kafasına taşla vurup bayılttım sonra içeri girmek kaldı ve kapıdaki şifreyi öğrenirsem içeri girebilecektim ama buna gerek yoktu...
Koşa koşa kapıdaki adama gittim ve rihanna kaçtı dedim hemen salak gibi koştular ve ben de içeri girdim ki bir el beni kavradı ve tokadı yüzüme çaktı salaktım ben yüzümü kapatmayı unutmuşum beni yakalayan da babam dı tuttu beni rihannanın yanına zütürdü ve akşama kadar sakso çektim bu da boyle bir anımdır