beyler ateistim adam gibi soru varsa

@73 var olan evren farklı şekildeki parametrelerde olsaydı "o zaman farklı şekilde evrimleşirdik"(cankoçak'ın sıklıkla söylediği bir şey bu)demek evrenin şu anki sistemini görmezden gelmek demektir bence. dediğin olasılık yasaları ve sicim teorisi biraz bu çerçeveye giriyor. entropi yasasına göre evren düzensizliğe gider haklısın fakat bu entropinin de evrenin başlangıcından beri belirli bir oranı vardır. düzensizlik bile bir düzeni barındırır anlatmak istediğim. veya sonsuz evrenler teorisi ve de cankoçak'ın söylediği labaratuvarda "evren"yaratan fizikçiler hakkında ulaşabileceğim bir kaynak var mı?

evren var mı varsa en başı nedir
ya da şöyle ilk var olan, olan şey nedir?
kelime oyunu yapma burnunu eline veririm

Bir tek hücreden diğer varlıklar mutasyon yoluyla evrimleşerek nasıl oluştu

adam olmayana adam gibi soru mu soracağım amk.

@80 tanrı her şeye gücü yeten, bu hayatı imtihan eden değil mi?
her şeye gücü yeten bebeğin tacavüze uğramasına neden müdahale etmiyor; gücü mü yetmiyor?

yoksa bebeğin tecavüze uğraması duruma "imtihan" diyecek kadar midesiz misin?

yine tatmin olmadıysan, tanrı neye karışır onu söyle de bilelim dostum?
senin tanrın neye karışır?

@82 amk geçmiş entry'lere bak soruldu, cevap verildi.
direkt gelip yazmayın bir okuyun sorulan soruları putperest amcıklar.

@83 ilk protein hücresinin kendini nasıl kopyalama özelliğini kazandığını tam olarak bilmiyorum. bilimde bilmiyor.
bu kazanılan özellikten sonrası kolayi random mutation ile oldu.
mutasyonlar dna'da kopmalara neden olur. bu süreçte iyi huylu ve kötü huylu mutasyonlar olarak değerlendirilirler.
kötü huylular elenir; iyi huylular birikimsel olarak eklenir ve geliştirilir doğal seçilim ile.
tam aradığın soruyu arat; http://evrimagaci.org/

@85 kardeşim o zaman herşeye tanrı müdahale etsin, tüm kötülüklere karışsın, kötülük olmasın herkes cennete gitsin, öyle şey olur mu?,dünya zaten imtihan dünyası ve çok kısa süren bişi sen hiç sonsuza kadar cehennemde durmayı düşündün mü ?

@84 gibtir git o zaman amcık pezenk. soru sormaya bile çekinen ezikler.

inanca ve tanrıya sığınanlarda hastalık veya zor bir durumda pozitif biyolojik etkileri görülmüştür, çünkü umut dediğimiz şeyi doğurur bu olay.
tamamen pgibolojiktir, hasta haldeki adam, çaresizliğini kabul eder ve kendisini bu durumdan kurtaracak kutsal bir varlığa inanmaya başlar, çünkü artık beyin başına gelen olayı mantıkla açıklayamaz. o yüzden adam "beni bu durumdan kurtar" diye dua eder, ama aslında bu duayı kendine, yani beynine ediyordur bilinç altında.
böylece hastalığa pgibolojik olarak savaş açar, yaşama arzusu ne kadar fazlaysa bu zor durumdan kurtulma ihtimali o kadar yüksektir
yüksekten %70-80 gibi bir şey çıkartmayın, mesela hiv + olan birisi istediği kadar dua etsin, bir gün vücudun savunma sistemi illa çökecektir mesela.
önemli olan burada insanın hayatta kalma isteğinin ne kadar olduğudur.
edit: eksileyen kimse çıksın karşıma bi ağzının payını vereyim, yazım yanlış anlaşılmış olabilir, inanmanın pozitif etkilerini yazmak istedim, yoksa tanrıymış allahmış benden uzak olsun.

@88 kendine gel; küçük bir bebeğin tecavüze uğramasının neresi imtihan?
kaldı ki her şeye müdahale ediyor mu? hiç bir şeye etmiyor mu? bazen edip bazen etmiyor mu?

eğer kutsal kitap yolladığına ve peygamber seçtiğine inanıyorsan müdahale ediyor diyorsundur.
bende soruyorum sana bir bebeğin acımasızca defalarca tecavüze uğraması müdehale edilmeye değmez mi? buna müdehale etmemek midesizlik gibi geliyor bana. kusura bakma hakaret etmiyorum. ama sen olsaydın müdehale ederdin dimi bi bebeğin tecavüze uğramasına?

sence bunlar müdehale etmeye değmez mi? bunlardan birini kendin yada senin çocuğun olduğunu düşün.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/5356008.asp
http://www.cnnturk.com/20...ti.1ini.oldurdu/573637.0/
http://www.haberler.com/bebege-tecavuz/
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=8199

her şeyi anlarımda tesadüfü anlamam, bir kalem bile tesadüf olarak ortaya çıkmazken, mükemmel tasarım insan vücudu nasıl tesadüf olsun?

@90 ölüm bir deneyim değildir. ölümün deneyimsiz oluşu, ölüp ardıma bakıp bir yorum ve açıklama yapamayacağım anldıbına gelir.
ölüm bir deneyim olmadığı için ölümden sonrası için tüm yargılarımı askıda bırakmam gerekir. söyleyeceğim herşey temelsiz bir tahmin olur. uydurma olur. en iyisi susmaktır. mevlana buna sükut anı der. konuştuğun ağzından çıkan her cümle kristalize olur hakikati göstermez. düşünen bir insan ölüm hakkında sükut anını yaşamalıdır.
dinler ölümden korkuğunu bildiği için insanların ( bilinmeyen korkar insan); sürekli ölüm korkusu satar bize.
islamdan ölümden korkutarak müslüman yapmaya çalışır bizi.

kardeşim kimseye bir şey inandırmak zorunda değiliz ama şuna emin ol,senin bakış açından tanrı yoksa inanan insanlar hiçbir şey kaybetmez ama bizim dediğimiz gibi tanrı eğer var ise gerisini sen düşün.

@94 alvin plantinga'yı duymuşsundur. onun bir sözü var.ne düşünüyorsun? sen de yukarıda evrimsel canlılığın nasıl başladığının bilinmediğini söylemişsin onunla alakalı bir söz.

"natüralist-ateist evrim anlayışına göre evrimin sadece üreyebilen ve kendini kopyalayabilen canlılar üretmesi beklenir. güvenilir zihinsel yeteneklere sahip olması ve evreni anlayabilmesi gerekmez. dolayısıyla ateist evrim anlayışına göre zihnimizin çıkarımlarına güvenmemiz için bir sebep yoktur" ne diyorsun?

@1 birbirini seven veya düşünen insanların bazen düşüncelerini okuması konusuna ne diyorsun? mesela telefon çalacağını hissediyor ya da geleceğini, ne diyecceğini vs.

Daha genel olarak şunu da sorayım hazır konu açılmış. Sence metafizik denilen şey nedir? Sadece elektriksel-kimyasal şeyler mi?

@108 bir ateistin kendini materyalist olarak tanımlayamaması ilginç. tanımlayabildiğin bir kategoriye giriyor musun? bir örnek vardır dediğim sözle alakalı. tanrı'nın varlığına bu şekilden bir argüman oluşturulur. c.taslaman'dan duydum diye hatırlıyorum. iki hesap makinesi olduğu düşün. bunlarda birisi artık nasıl tabir edersen "olasılık, rastgelelik" yasalarına göre belirli bir kontrol merkezi olmadan meydana gelmiş. başka bir hesap makinesi de sadece hesap yapmak için tasarlanmış ve kontrol merkezi olarak bir bilinç var."güvenilir" bir işlem yapmak istediğinde hangisini seçersen, evrene de matematik ve zihni tutarlılık ve de tanrının varlığı anlamında anlamında o şekilde yaklaşmalısın diye düşünüyorum.

@106 dostum http://issuu.com/ateistde...at2014?e=10323655/6763000
buradaki kerem cankoçak'ın yazısını oku.
evet açıklanıyor. higgs bozonunu da buldular lab'da; dikkatini çekerim. yutdışında yapılanları bilsen aklın uçar. bihaberiz yurdışından kardeşim. bu söylediğini larence krauss duysa güler. oku attığım linki.

@130 işte güzel bir soru.
hayır hissetmiyorum. dua ümidin tükendiği ve bilinmezliğin kol gezdiği yerde olur.
ben bilmenin peşindeyim ve kendimi özgür hissediyorum. bu nedenle dua etme ihtiyacını ateist olduğumdan beri duymuyorum.

evet, umarım yazdıklarımdan dolayı kimse alınmamıştır.
kaldı mı beyler soru, bu gün çok soru sordunuz amk, beynim gibildi.