1. 51.
    0
    abdurrahman
    ···
  2. 52.
    0
    @34 verdim şukunu yarıldım bin kurusu
    ···
  3. 53.
    0
    servet mi lan bin
    ···
  4. 54.
    0
    evet beyler devam hala bilemediniz
    ···
  5. 55.
    0
    raafık
    ···
  6. 56.
    0
    @1 levent
    ···
  7. 57.
    0
    @1 mümtaz
    ···
  8. 58.
    0
    tanıyom bu gevşeği adı zübeyir
    ···
  9. 59.
    0
    gibicem bilin artık aq
    ···
  10. 60.
    0
    @1 seni giblemiyorlar
    ···
  11. 61.
    0
    kastamonunun kaa sı
    ···
  12. 62.
    0
    @1 50 entry oldu baş harfi söyle bin
    ···
  13. 63.
    0
    @1 keran hacımı ne amk olu söylesene hadi yatacam artık seni bekliyorum
    ···
  14. 64.
    0
    süleyman
    ···
  15. 65.
    0
    BAHA : Kıymet, değer, para.
    BAHADIR: Kahraman
    BAHiR : Deniz-Belli, açık-Işıklı, parlak
    BALER : Tatlı dilli, cana yakın
    BALKI : Şimşek, ışık, parlayış.
    BARAN : Direnci kıran güç, ulu, yüksek.
    BARAY : Sonsuzluk.
    BARBAROS : Kızıl sakal
    BARIN : Güç ve kuvvet.
    BARIŞ : Sulh.
    BARKIN : Gezmek, görmek, gezgin.
    BARKAN : Çölde oluşan küçük kum kitlesi
    BARLAS : Kahraman
    BARS : Kaplan benzeri yırtıcı hayvan
    BARTU : En eski Türk hanlarından biri.
    BAŞER : Başta gelen
    BATI : Güneşin battığı yön
    BATIHAN : Batı'nın hükümdarı, hanı
    BATURALP : Yiğitler yiğidi
    BATIRAY : Ay gibi yiğit
    BATUĞ : Üstün olan, yiğit. Az.
    BATUHAN : Yiğit hükümdar.
    BATUR : Yiğit, yürekli, bahadır.
    BAYAR : Ulu, yüce
    BAYBARS : Eski Türklerin beslediği kaplan
    BAYBORA : Fırtına
    BAYCAN : Zengin
    BAYHAN : Zengin ve güçlü
    BAYKAL : Yaban kısrağı - Sibirya'da bir göl
    BAYSAL : Soylu, ünlü
    BAYÜLKEN : Göğün 16.katında oturan barış tanrısı
    BEDiR : Dolunay.
    BEDiRHAN : ileri görüşlü lider
    BERK : 1.Sert, sağlam, katı. 2.Yıldırım.
    BERKAY : Güçlü ve ay gibi.
    BERKE : Kamçı, kırbaç.
    BERKAN : Parlama - Kıvırcık kuzu postu
    BERKANT : Bozulmaz yemin
    BERKAY : Ay gibi güçlü
    BERKE : Kamçı
    BiLGEHAN : Göktürk hakanı
    BiLGiN : Alim, bilgili kişi
    BiRANT : Tek yemin. Özelliği olan yemin
    BOĞAÇ : Bir Dedekorkut kahramanı
    BORA : Şiddetli rüzgar
    BORAN : Rüzgar şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı.
    BUĞRA : Erkek deve
    BURAK : Hz.muhafazid'in Miraç gecesi bindiği efsanevi at
    BURÇ : Kale, hisar çıkıntısı - Güneş sistemi - sarp yamaç
    BÜLENT : Yüce, yüksek

    C
    CABBAR Kuvvet, kudret sahibi-Becerikli
    CAFER:Küçük akarsu
    CAHiT Çaba gösteren, çalışkan
    CAN: insan ve hayvanlarda yaşamayı sağladığınave ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan madde dışı varlık.
    CANALP : Özünde yiğitlik, güç olan
    CANBERK : Güçlü, sağlam
    CANDAŞ : Dost, yoldaş
    CANDEMiR : Özü demir gibi sağlam
    CANDOĞAN : Cana doğan
    CANEL : Dostluk eli
    CANER: Çok içten, sevilen.
    CANKUT: Neşe, mutluluk, talih, baht.
    CANTEKiN : Tek, eşsiz can
    CAViT : Sonsuz, ebedi
    CELAL : Büyüklük, yücelik - Öfke, kıgınlık
    CELAYiR : Moğolların kollarından
    CELiL : Büyük, yüce
    CEM : Hükümdar - Toplanma, biraraya gelme
    CEMAL : Güzel yüz - Yüz güzelliği
    CEMiL : Güzel yakışıklı erkek - iyilikle anma
    CEMRE : Ateş,kor-Suda, havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık
    CENAP : Şeref, onur
    CENGiZ : Güçlü, gözüpek
    CENGiZHAN : Moğol imparatorluğunu kuran hükümdar
    CENK : Savaş
    CEVAHiR : Mücevher, değerli süs taşı
    CEYHUN : Orta Asya'da bir akarsu - Cennet'in 4 nehrinden biri
    CiHAN : Dünya
    CiHANGiR : Dünyaya egemen olan
    CiHAT : Din uğruna savaşan
    COŞKUN : Heyecanlı, kabına sığmayan
    CUMHUR : Halk, topluluk
    CÜNEYT : Küçük asker

    Ç
    ÇAĞAN : Bayram, şenlik
    ÇAĞATAY : Tay-Doğu Türklerine verilen ad
    ÇAĞDAŞ : Çağın koşullarına uygun.
    ÇAĞIN : Yıldırım, şimşek
    ÇAĞKAN : Canlı, dinamik, çalışkan.
    ÇAĞLAR : Şelale, çağlayan
    ÇAĞMAN : Çağdaş insan
    ÇAĞRI : Çakır gözlü
    ÇAKAR : Parlayan, ışık veren
    ÇAKIN : Şimşek, parıltı
    ÇAKIR : Mavi renkli, gri benekli gözü olan
    ÇELiK : Su verilip sertleştirilmiş demir - Çok güçlü
    ÇELiKER : Çelik gibi güçlü
    ÇETiN : Sert-Çözümü zor, sarp-inatçı, azimli
    ÇEViK : Çabuk davranan, hareketli
    ÇIĞIR : Çığın açtığı iz, yol - Yenilikçilik
    ÇINAR : Uzun ömürlü, uzun boylu, kalın gövdeli bir ağaç türü



    D
    DALAN : Biçim - ince, zarif
    DEMiR : Kolay işlenen dayanıklı bir maden
    DEMiRALP : Demir gibi güçlü, yiğit
    DEMiRCAN : Özü demir gibi sağlam
    DEMiREL : Demir gibi güçlü eli olan
    DEMiRHAN : Demir gibi güçlü hükümdar
    DEMiRKAN : Güçlü soydan gelen
    DENiZ : Deniz, su kütlesi, derya
    DENKTAŞ : Akran, aynı yaşta
    DERViŞ : Tarikata girmiş - Hoşgörülü, alçakgönüllü
    DERYA : Deniz - Engin bilgili - Çok
    DEVRAN : Felek, kader
    DEVRiM : Olumlu yönde değişiklik yaratan hareket
    DiNÇ : Güçlü, sağlıklı
    DiNÇER : Güçlü, sağlıklı
    DOĞA : Tabiat
    DOĞAN : Yırtıcı bir kuş
    DOĞU : Güneşin doğduğu yön
    DOĞUHAN : Doğunun hükümdarı
    DOĞUKAN : Doğulu, doğu soyundan
    DOĞUŞ : Yaradılış
    DORUK : En yüksek yer, zirve - Üstün başarı
    DURAN : Varlığını sürdüren-Dağ yolu-Dingin, sakin
    DURUKAN : Kanı saf, berrak.
    DÜNDAR : Artçı asker, birliği koruyan asker

    F
    FADIL : Fazietli, ahlaklı - Fazıl
    FAHiR : iftihar edilecek, övülecek
    FAHRETTiN : Diniyle övünen
    FAHRi : Şeref ve itibar için yapılan iş
    FAiK : Üstün, yüksek
    FARUK : Haklıyı haksızı ayırabilen - Keskin
    FATiH : Fetheden - Hüküm veren
    FAZIL : Faziletli, ahlaklı
    FERDi : Kişiye özgü
    FERHAT : Güçlükleri yenip bir yeri ele geçiren
    FERHAN : Sevinç, mutlu
    FERiD : Eşsiz, tek, benzeri olmayan
    FERiDUN : Eşsiz, tek
    FERiT : Avcı kuş
    FERRUH : Uğurlu - Kutsal
    FETHi : Fetih ile ilgili
    FEVZi : kurtuluşla, zaferle ilgili - galip üstün gelen
    FEYYAZ : Faydalı, verimli, bereketli
    FIRAT : Tatlı su - Türkiye'nin en uzun akarsuyu
    FiKRET : Düşünce - Akıl, anlayış
    FUAT : Kalp, gönül
    FURKAN : Doğruyu yanlıştan ayırma

    G

    GALiP : Üstün gelen, kazanan
    GAZANFER : Aslan - Yiğit, yürekli
    GEDiZ : Su birikintisi, gölcük - Ege'de bir akarsu
    GENCAL : Genç, taze
    GENCALP : Genç yiğit, kahraman
    GENCAY : Ayın bir haftalık hali, hilal
    GENCER : Genç yiğit
    GiRAY : Uygun, laik.
    GiRGiN : Kolay yakınlık kuran
    GÖKALP : Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi
    GÖKAY : Mavi ay
    GÖKBERK : Mavi gözlü, sert kişi
    GÖKCAN : Mavi gözlü dost, candan kişi
    GÖKÇE : Güzel, gösterişli - Yiğit, cesur - Mavi gözlü
    GÖKÇEN : Güzel, hoş
    GÖKHAN : Eski Türklerde gök tanrısı - Göklerin hakimi
    GÖKMEN : Sarışın, mavi gözlü
    GÖKSEL : Gökle ilgili
    GÖKTAN : Mavi şafak
    GÖKTUĞ : Mavi tuğ.
    GÜÇHAN : Çetin, güçlü han
    GÜÇLÜ : Kuvvetli, gücü yerinde - Önemli, etkili - Şiddetli
    GÜLTEKiN : Genç, nazik delikanlı
    GÜNALP : Güneş gibi yiğit
    GÜNEY : Dört yönden biri - Her zaman güneşli yer
    GÜNKUT : Günün uğuru
    GÜNTAN : Güneşin doğuşundan az önceki zaman
    GÜNTEKiN : Güneş gibi tek
    GÜRAL : Hakkını bol bol, çok al
    GÜRALP : Güçlü yiğit
    GÜRAY: Çok ışıklı, aydınlık.
    GÜRCAN : Güçlü, coşkulu can
    GÜRKAN : Gürbüz, kanı bol
    GÜROL : Hayat boyu herşeyin bol olsun
    GÜVEN : Kuşku duymadan bağlanma, inanma - Cesaret
    GÜVENÇ : Güven - Sevinçli - Dayanak, yardım

    H
    HAFIZ : Koruyan, saklayan - Kur'an ı ezberlemiş kişi
    HAKAN : Eski Türk ve Moğol hükümdarı
    HALDUN : Sonsuz, ebedi olan
    HALiT : Sonsuz, sürekli - Bir yıldan çok yaşayan
    HALiL : Yakın dost
    HALiM : Sessiz, sakin - Yumuşak huylu, yavaş
    HALiS : Katıksız - Saf, temiz, hilesiz - Yalnız
    HALUK : iyi huylu, geçimli
    HAMDi : Allah'ı övmek, şükretmek
    HAMi : Himaye eden, koruyan
    HAMiT : Övgüye değer
    HARUN : inat eden, huysuz
    HASAN : Güzellik, iyilik
    HASRET : Özlem
    HAZAR : Barış, güven
    HAZIM : Akıllı, işbilir
    HEPER : Her zaman yiğit.
    HINCAL : Öc al
    HiDAYET : Doğru yola girme - Müslüman olma
    HiKMET : Bilgelik - Özlü söz, vecize
    HiRAM : Yürüme, gezinme
    HULKi : Yaradılışla ilgili - iyi huylu, ahlaklı
    HULUSi : Saf, içi temiz - Samimi, içten
    HURŞiT : Güneş
    HÜRAY : Ay gibi özgür
    HÜREL : Özgür ülke.
    HÜRCAN : Özgür
    HÜRKAL : Özgür kal.
    HÜRKAN : Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
    HÜROL : Özgür ol.
    HÜSEYiN : Küçük sevgili
    HÜSNÜ : Çok güzel
    Tümünü Göster
    ···
  16. 66.
    0
    K
    KAAN : 1.Hükümdar.2.Çin ve Moğol hükümdarlarına verilen ad.
    KADEM : Uğur - Ayak adımı - Yarım arşın
    KADiR : Kuvvetli, güç sahibi - Değer, onur, şeref
    KADRi : Değer, kıymetle ilgili
    KAĞAN : Kaan, hükümdar
    KAHRAMAN : Yiğit, cesur - Bir olayın baş kişisi
    KAMER : Ay - Sadık hizmetli
    KAMURAN : Arzusuna erişmiş
    KANDEMiR : Güçlü soydan gelen
    KANER : Yiğit soydan gelen.
    KARABEY : Esmer, rengi karaya çalan Bey
    KARACAN : Esmer - Küçük ağaçcık
    KARAHAN : 1.Tarihte bazı hanlara verilen ad.2. Anadolu'da bir devlet.
    KARATAY : Anadolu Selçuklu devlet adamı.
    KARAN : Kahraman, yürekli - Karanlık
    KARANALP : Esmer, karayağız, yiğit
    KARTAL : Çok güçlü, iri yırtıcı kuş
    KARTAY : Yaşlı, pir
    KAYA : Büyük, sert taş kütlesi
    KAYAHAN : Güçlü, sert hükümdar
    KAYHAN : Güçlü hükümdar
    KEMAL : Olgunluk - En yüksek değer - Erdem
    KENAN : Hz.Yakup'un ülkesi. Cennet, Filistin
    KEREM : Soyluluk - Cömertlik, bağış
    KEREMŞAH : Asil, soylu şah, hükümdar
    KERiM : Cömert - Ulu, büyük
    KILIÇ : Sivri uçlu, keskin, çelikten silah
    KILIÇALP : Kılıç gibi keskin, yiğit
    KILIÇHAN : Kılıç gibi keskin, güçlü yiğit
    KIRCA : Dolu - Ufak taneli kar - Borayla gelen yağmur
    KIRDAR : Ölçülü davranış
    KIRHAN : Kırçıl han
    KIVANÇ : Övünç, iftihar
    KORAL : Sınır muhafızı
    KORALP : Yiğit sınır muhafızı
    KOLÇAK : Yiğit, mert, koçak
    KORAY : Kor renkli ay.
    KORCAN : Ateşli, canlı
    KORÇAK : Heykel
    KOREL : Kor gibi etkili, yakıcı kişi
    KORHAN : Kor gibi kızgın hükümdar.
    KORKUT : Büyük dolu tanesi - Hayali yaratık
    KORTAN : Kor renkli tanyeri - Yalçın kaya - Pelikan
    KÖKER : Köklü soydan gelen
    KÖKSAL : Kökünü derinlemesine sal, soyun genişlesin
    KUBAT : Kaba, şişman
    KUBiLAY : Ünlü Moğol hükümdarı
    KUDRET : Güç, kuvvet - Allah'ın gücü - Zenginlik - Yetenek
    KUNTAY : Ay gibi sağlam, güçlü
    KUNTER : Sağlam, kuvvetli
    KUTAY : Uğurlu ay.
    KURTBEY : Kurt gibi atılgan, güçlü
    KUTAN : Dua, yalvarma - Saka kuşu
    KUTAY : Uğurlu ay
    KUTBAY : Uğurlu kişi
    KUTER : Kutlu uğurlu kişi.
    KUTHAN : Kutlu hükümdar
    KUTLAY : Kutlu, uğurlu ay
    KUTLU : Uğurlu, kutsal
    KÜRŞAT : Göktürk prensi

    L
    LAÇiN : Bir cins şahin - Sarp, yalçın
    LAMi : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
    LATiF : Allah'ın kulu
    LEMA : Herşeye gücü yeten
    LEMi : Becerikli, atılgan
    LEVENT : Dünya, varlık
    LOKMAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    LÜTFi : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan


    M
    MACiT : Şan, şeref sahibi - iyi ahlaklı
    MAHiR : Becerikli, hünerli
    MAHMUT : Övülmeye değer, hamdolunmuş
    MANÇO : Manda yavrusu
    MANSUR : Yardım edilmiş - Allah'ın yardımıyla galip gelmiş
    MAZHAR : Bir şeyin göründüğü, çıktığı yer - Onurlanma
    MECiT : Çok ulu, yüce
    MECNUN : Cin çarpmış - Delice seven
    MEHMET : muhafazid isminin Türkçe'de söylenişi
    MELiH : Güzel, şirin, sevimli.
    MEMDUH : Övülmüş
    MENDERES : Bir akarsu yatağının az eğimli ovalarda çizdiği kıvrım
    MENGÜ : Ölümsüz, ebedi
    MENSUR : Saçılmış, dağılmış - Ölçüsüz, uyaksız söz
    MERiÇ : Balkan yarımadasında bir akarsu
    MERiH : Bir gezegen
    MERT : 1.Yiğit. 2.Sözünün eri, güvenilir kimse.
    MESUT : Mutlu, bahtiyar
    METE : Büyük Hun imparatoru.
    METiN : Metanetli, sağlam - Özü, sözü doğru
    MiTHAT : Övme
    MiRKELAM : Güzel, nazik konuşan
    MiRZA : Hükümdar soyundan gelen
    muhafazid : Yüce Peygamberimizin ismi - Tekrar tekrar övülmüş - Güzel huylu
    MURAT : 1.istek. 2.Amaç.
    MURATHAN : Arzulu hükümdar
    MÜJDAT : Müjdeler, sevinçli haberler
    MÜŞFiK : Şefkatli, merhametli

    N
    NADi : Haykıran, seslenen - Toplantı
    NADiR : Az bulunur
    NAFi : Yararlı - Şifa, hayırlı
    NAFiZ : Becerikli, atılganDelen, içeri işleyen - Etkili, sözü geçen
    NAHiT : Venüs gezegeni, zühre - Ergen
    NAiL : Muradına ermiş
    NASUH : Öğüt veren - Temiz
    NASUHi : Bozulmaz biçimde tövbe eden
    NAŞiT : Şiir yazan, okuyan
    NAZIM : Düzenleyen - Manzume yazan
    NAZiF : Temiz - Zarif
    NECAT : Kurtulma
    NECDET : Kahramanlık, yiğitlik
    NEDiM : Tatlı , güzel konuşan
    NEDRET : Az bulunan, seyrek
    NEHAR : Gündüz
    NEJAT : Soy, nesil - Doğa, yaradılış
    NESiM : Yumuşak rüzgar - iyi, yumuşak huylu
    NEŞAT : Sevinç, neşe
    NEŞET : Meydana gelme, yetişme
    NEYZEN : Ney çalan
    NiDA : Bağırma, sesle çağırma, haykırma.
    NiHAT : Huy, yaradılış
    NOYAN : Baş komutan, bey.
    NUH : Üçüncü peygamber
    NURKAN : Aydınlık, temiz soydan gelen
    NÜZHET : Neşe - Ferahlık, sevinç
    Tümünü Göster
    ···
  17. 67.
    0
    @55-56 copy-paste master
    ···
  18. 68.
    0
    amın oğlu altar
    ···
  19. 69.
    0
    @55 kopya çekme bin kkurusu
    ···
  20. 70.
    0
    PAKEL : Sezgi, anlayış, dikkat
    PAKER : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
    PAKSOY : Allah'ın kulu
    PAMiR : Herşeye gücü yeten
    PARS : Becerikli, atılgan
    PAYDAŞ : Dünya, varlık
    PAYiDAR : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    PEKAY : Çok aydınlık, ay gibi ışıklı.
    PEKCAN : Cennette ölümsüzlüğe kavuşan
    PEKEL : Sağlam, güçlü el.
    PEKER : Güçlü yiğit, çok sağlam.
    PEKiN : Doğruluğu kesinlikle bilinen.
    PERKER : Güçlü ve yiğit kişi.
    PERTEV : Dürüst, güvenilir
    PEYAM : Mutlu, sevinçli gün
    PEYKAN : Beyaz taç, gelin tacı
    PEYMAN : Aydınlık gece
    POLAT : Din uğruna çalışan
    POYRAZ : Yüce,ulu
    POZAN : Candan, cana yakın

    R
    RAFET : Sert, çatık kaşlı veya Aslan
    RAUF : Dünya, varlık
    RAMAZAN : Doğruluk gösteren-Adaletli davranan
    RABSiN : Beyaz ay,dolunay
    RAUF : Mutlu, sevinçli gün
    RECEP : Beyaz taç, gelin tacı
    REFiK : Din uğruna çalışan
    REHA : Candan, cana yakın
    REKiN : Gururlu, ağırbaşlı.
    RENAN : Kızıl kan
    RIDVAN : Aslan gibi cesur, savaşçı beyi
    RIZA : Yiğit, hükümdar
    RUHi : Tek yiğit, prens
    RÜÇHAN : Orta Asya'da Tanrı dağı,bir Türk boyu
    RÜSTEM : Kızıl,al renkli Tuğ
    RÜŞTÜ : Armağan, hediye

    S
    SABRi : Sabırla ilgili
    SACiT : Secde eden
    SADRi : Göğüsle ilgili
    SAiT : Mübarek, kutlu - Sevap kazanmış
    SAiM : Oruçlu
    SAKIP : Delen, delik açan - Çok parlak
    SALiH : Elverişli, yararlı - Dinin emirlerine uyan
    SALiM : Sağlam - Kusursuz, ekgibsiz
    SAMET : Çok yüksek, çok ulu - Hiç kimseye ihtiyacı olmayan
    SAMi : Dinleyen, duyan - Yüksek, yüce
    SAMiH : Cömert, eli açık
    SAMiM : Bir şeyin merkezi, içi
    SANBERK : Gücüyle tanınmış.
    SANCAR : Kısa kama - Saplar, batırır
    SANER : Ünlü tanınmış.
    SARGIN : Candan, içten
    SARP : Çetin, sert
    SARPER : Zoru başaran kişi.
    SAVAŞ : Uğraşma, mücadele,kavga - Silahlı mücadele, harp
    SEÇKiN : Niteliklerinin yüksekliğiyle göze çarpan, elit.
    SEDAT : Doğru, haklı
    SELCAN : Coşkun, taşkın
    SELÇUK : Güzel konuşan - Türk hükümdarı
    SELiM : Sağlam, doğru, kusursuz - Temiz, içten
    SEMiH : Cömert, eli açık
    SEMiN : Çok değerli.
    SERCAN : Sevgili, sevilen
    SERDAR : Başkumandan, başbuğ
    SERGEN : Raf, vitrin - Tepelerdeki düzlük - Yorgun
    SERHAN : Kurt, canavar - Şarkıcıların başı
    SERHAT : Sınır - iki devlet arasındaki sınır
    SERKAN : Soylu kan, başkan
    SERKUT : Mutlu, talihli
    SERMET : Ebediyet, sonsuzluk
    SERTAÇ : Çok sevilen, sayılan
    SERTUĞ : Baş tacı edilen.
    SERVER : Başkan, reis
    SEZAi : Uygun, yaraşan
    SEZER : Duyar, hisseder
    SEZGiN : Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı
    SITKI : iç temizliğiyle, doğrulukla ilgili
    SiMAVi : Yüzle, çehreyle ilgili
    SiNAN : Mızrak, süngü gibi silahların sivri ucu
    SÖMER : Katışıksız güçlü
    SONER : Son doğan yiğit
    SONGUR : Şahin - Ağır, hantal
    SOYSAL : Uygar
    SÖKMEN : Yiğitlere veilen san
    SUAVi : Değişmeyen - Kanıtlanmış
    SÜHEYL : Kutlu, uğurlu
    SÜLEYMAN : Saflık, temizlik
    SÜMER : Mübarek, kutlu - Sevap kazanmış

    Ş
    ŞAHAN : Padişahlar, hükümdarlar, tahtlar.
    ŞAFAK : Güneş doğmadan önce ufukta beliren aydınlık
    ŞAHiN : Büyük, yırtıcı kuş
    ŞANSAL : Niteliklerinle ünlen, tanın
    ŞANVER : iyi niteliklerin bilinsin, duyulsun
    ŞEHZADE : Hükümdar oğlu
    ŞENER : Mutlu, neşeli
    ŞENOL : Her zaman neşeli, mutlu ol
    ŞENSOY : Neşeli, mutlu soydan gelen
    ŞEREF : iyi ahlak ve fazilet sonucu oluşan manevi yücelik - iyi ün
    ŞERiF : Şerefli, kutsal - Soylu, temiz
    ŞEVKET : Büyüklük, heybet
    ŞÜKRÜ : Şükürle, minnettarlıkla ilgili

    T
    TAHA : Kuran'da bir sure adı.
    TALAY : Gereğinden çok.
    TALiP : Arayan, isteyen - Alıcı müşteri
    TAMER : Nitelikli, sayılan kişi
    TAN : Güneş doğmadan önceki alaca karanlık, şafak zamanı
    TANAY : Şafaktaki ay.
    TANBERK : Şafak çizgisi - Parlayan şimşek
    TANER : Şafak gibi aydınlık yiğit
    TANJU : Çinlilerin Türk hükümdarlarına verdiği ad
    TANKUT : Kutlu, uğurlu sabah
    TANSEL : Şafak seli, ışık seli
    TARCAN : Ayrıcalıklı dost.
    TARHAN : Oğuzlarda demirci ustası - Tüccarlar - Han ve komutan ünvanı
    TARIK : Sabah yıldızı, Zühre, Venüs
    TARKAN : islam'dan önce Türklerin kullandığı vekil, vezir gibi san
    TAŞKIN : Coşmuş, taşmış halde bulunan - Akarsuların taşması
    TAYFUN : Okyanuslarda görülen fırtına
    TAYFUR : Küçük bir kuş türü
    TAYGÜN : Çocuk, torun
    TAYKUT : Kutlu, uğurlu çocuk.
    TAYLAN : Yakışıklı ve sırım gibi genç.
    TEKiN : Tek, eşsiz - Uyanık, tetikte
    TEOMAN : Hun imparatoru Mete'nin babası
    TEVFiK : Uygun düşme, uyma - Başarma - Allah'ın yardımına ulaşma
    TEZCAN : Telaşlı, heyecanlı
    TiMUÇiN : Moğol imparatoru Cengiz - Katı, sağlam demir
    TiMUR : Demir - Türk-Moğol imparatoru
    TOLAY : 1.Cemaat. 2.Topluluk.
    TOLGA : Savaşçıların giydikleri demir başlık
    TOPRAK : Yer kabuğunun yüzey bölümü
    TOYGAR : Tarlakuşu, turgay
    TUFAN : Nuh Peygamber zamanındaki güçlü yağmur
    TUGAY : iki alaydan oluşan askeri birlik
    TUĞRUL : Ak doğan - Selçuklu'nun kurucusu
    TUNA : Çok bol - Yavru - Görkemli, gösterişli - Bir akarsu
    TUNCAY : Tunç renkli ay
    TUNCER : Tunç gibi kuvvetli
    TUNÇ : Bakır, çinko, kalay karışımı
    TURAN : Türklerin en eski yurtlarına verilen ad
    TURGAY : Boz renkli, tarlalarda bulunan bir tür serçe
    TURGUT : Oturulacak yer, konut
    TURHAN : Soylu, seçkin
    TÜRKER : Yiğit Türk

    V
    VAHA : Çöl ortasında sulak ve yeşil yer.
    VAROL : Sağlıklı, uzun yaşa
    VASFi : Nitelikle ilgili
    VEDAT : Sevgi, dostluk
    VEFA : Sözünde durma, dostluğunu sürdürme
    VOLKAN : Yanardağ
    VURAL : Vurarak al

    Y
    YAHYA : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
    YAKUT : Parlak kırmızı, değerli taş
    YAKUP : Erkek keklik - Takip eden, izleyen
    YALÇIN : Sarp - Düz, kaygan - Parlak
    YALMAN : Kılıç, kama gibi şeylerin ucu - Sarp, dik
    YAMAN : 1.Gücü ve becerisi alışılmışın üzerinde olan.2.Korkulan.
    YASiN : Kur'an'ın 36.Suresi
    YAŞAR : Doğan çocuğun uzun ömürlü olması dileğiyle konan bir ad
    YAVUZ : iyi, güzel - Mert, cesur
    YEKTA : Tek, eşsiz
    YENER : Üstün gelen, kazanan
    YILDIRAY : Parlak, ışık veren ay
    YILDIRIM : Buluttan yere elektrik boşalması
    YILMAZ : Bıkmayan, azimli
    YiĞiT : Güçlü, yürekli, kahraman, alp.
    YUSUF : Yakup Peygamberin oğlu
    YÜCEL : Yüksel, yüce hale gel

    Z
    ZAFER : Amaca ulaşma, başarı - Düşmanı yenme
    ZAHiT : Parlak yıldız
    ZAHiR : Zekeriya'nın oğlu olan peygamber - Allah lütufkardır anlamında
    ZEKAi : Zeka ile ilgili
    ZEKERiYA : Erkek - Bir peygamber
    ZEKi : Çabuk anlayan, kavrayan
    ZEYNEL : Zenelabidin'in kısaltılmışı
    ZiHNi : Akılla ilgili
    ZiYA : Aydınlık, nur

    şukumu alayım bin
    Tümünü Göster
    ···