beyler 40 yaşındayım gelin muhabbete

@2366 panpa çok zor ya. lisede bulacağın kızın daha karakteri bile oturmamıştır. hem zamanla bıkarsın. acaba demeye başlarsın. daha iyisi olur muydu diye sormaya başlarsın. herkesin bir alıcısı, kısmeti çıkar merak etme. ancak bir şeyi de unutmayın. hatalarıyla kabul edeyim sonra değişir demeyin sakın. değişmezler. sana batan neyse ömür boyu da batar. dövmeyle sövmeyle başa çıkamazsın.

@2367 panpa her erkeğin beklentisi farklıdır. uyarılma olayı ise tamamen farklı. kiloyla ilgisi alakası yoktur. ben kıçı benden büyük kadınlardan hoşlanmam mesela. ama denk gelirse s.ker miyim? affetmem. sıkıntı yok.

evli misin panpa? msddi durumun nasıl hayatından memnun musun

@2370 o konuları geçelim panpa. benim durumumun size faydası yok. önemli olan size birşeyler aktarabilmek. kulağınıza bir su kaçırmak.

özel hayatımla ilgili anlattığım nadir şeylerden bir takım anlamlar türetip o.rospu çocukluğu yapan bir bin var burada. ona malzeme vermeyelim.

mesela burnu büyük erkeğin s.ki de büyük olurmuş, eli büyük olan kadının şeyi de büyük olurmuş gibi şehir efsanelerine inanmayın. dev gibi kızdan minicik bir encük çıkarken, kırk kilo karıda bohça gibi encük olabilir.:))

arslan abi peki eski sevgili olayına ne diyorsun.
kötü ayrıldık fakat içimde bişiler kaldı. hissediyorum.
belkide cinsel olarak pek bişi yaşamadığım içindir.
var mı verebileceğin birşey.
ama gerçekten kötü ayrıldık.
bu içimde dert oldu hep. bir sürü karı geçti hayatımdan. ama onun evleneceği gün yine sabaha kadar ağlayacağımı biliyorum.

ekgib birşeyler kalmıştır. zamanla geçer. geçmişte yaşayamazsın. zaman akmaya devam ediyor. böyle şeyler kafanızı karıştırır. 2 milyar kadın var dünyada panpa. bir tanesi sana ondan daha iyidir mutlaka. onu araman gerek.

aslan abi, ilk entrylerinde bir çocuğum var bekarım demiştin. sperm bankasından mı hamile kaldın?

aslan abi, sonra işte öyleyken böyle oldu. çok dertliyim beya.

dayı bizim bir arsa vardı o arsayı daire karşılığı mütaahitte verdik.. noterli anlaşmamıza göre daireyi istediğimiz yerden alabilecektik.ama şimdi istediğiniz yerden vermem diyo sıkıntı çıkartıyo.bu adamı mahkemeye versek sonuç ne olur :d

@2378 sözleşmede ne yazıyorsa onu yapmak zorundadır panpa.

spoiler---

çoğu erkek için sevişme genellikle fiziksel bir eylemken aynı sevişme kadınlar için duygusal bir eylemdir. erkek, fiziğine, konuşma becerisine ve diğer özelliklerine güvenerek kadını ikna ettiğini/edeceğini düşünür. kadın ise duygusal yönden az yada çok, birşey hissetmediği bir erkekle sevişmez. bazı şeyler konuşulmaz mesela birine sarılırken sana sarılıyorum bak denilmez. kadın erkek ilişkilerindede eğer bir kadına şimdi seninle sevişmek istiyorum derseniz net ve doğru bir teklif olmasına rağmen çoğu kadın bu durumdan rahatsız olur eğer karınız değilse. bunun yerine hareketlerle belli edilir. bir kadın ne kadar zorlarsanız zorlayın, ne kadar dil dökerseniz dökün eğer kadın hazırbulunuşluk düzeyi bakımından geçmiş zaman diliminde aklında sizinle sevişmek varsa sevişir yoksa siz kriterlerine göre sevişebileceği biri değilseniz sevişmez.

kadın sizi beğense ve sevişmek istese bile istediğiniz zamanda bu eylem gerçekleşmeyebilir, bunun için kadına dil dökmeniz gerekebilr, siz de bu süreçte kadını konuşarak sevişmeye ikna ettiğinizi sanırsınız.

sonuç olarak, kadın sabah nerede kiminle uyanacağını gece başlamadan önce zaten biliyordur. erkek son dakikaya kadar bilemez

spoiler---

aha ekside buldum bunu. karı çok güzel özetlemiş bazı şeyleri. feyz alın la dalyaraklar::)

@2381 buralardayım panpa:)

yurtta kalırken çeşitli şakalar yapardık. o zamanlar istanbul'a hafdada bir gün su veriliyor. bir hafta banyo yapamıyoruz amk. su geldiğinde bütün öğrenciler hamama üşüşüyor. başka da duş muş yok zaten. teyemmüm dediğimiz birşey vardı. çok pislenince kokmamak için koltuk altlarını ve taşakları umumi tuvaletlerde yıkardık. mahrumiyet amk. ne yapacaksın.

yurda yeni gelen acemi öğrenci varsa, bir arkadaş bornozunu alıp gizlice tuvalette saçlarını, yüzünü pet sişe suyla ıslatır odaya gelirdi. oh ya çok rahatladım falan derdi. biz de hemen:
" akşam ben de gireyim" "gidip duş fişi alayım hemen" falan derdik. tabi acemi olan atlardı oltaya. "nereden fiş alınıyor? nerede duş alıyorsunuz?"

--çatı katında duşlar var. yönetimden fiş satın alıyorsun, duşlara bakan görevliye verip duşa giriyorsun.
eleman tabi cüzdanı kaptığı gibi müdürün odasında soluğu alıyordu. "duş fişi alacaktım da!" müdür de anlayışla karşılardı: "yeni mi geldin çocuğum sen?"

yurtta bütün kat koridorlarında birer adet genel telefon olurdu. dışarıdan size telefon gelirse anons yapılırdı. mesela "ahmet aydın, a hattında telefonun var!" gibi. telefonda üç tane düğme vardı. a,b ve c . telefon hangi hattaysa o tuşa basıp konuşmaya başlıyorsun. bazen gazeteden boru yapıp anons yapardık. özellikle de telefonların dolu olduğu akşam saatlerinde. oda kapısının dibinde anons yapınca eleman sanki hoparlörden geliyormuş sanırdı. sonra telefonu açmak için koşturur dururdu. o kat dolu, alt kata, o dolu en üst kata. biz de gülerdik kenarda.

telefonlara ve yurt kapısına bir tane bekçi bakardı. iki kere de onu işlettik amk. birisinde meşhur:
" fenasi kerim" anonsunu yaptırdık. dışarıda bir telefon kulübesinden telefon açıyoruz. "fenasi kerim'le görüşmek istiyorum". başlıyor bekçi anonsa:
"fenasi kerim, fenasi kerim. a hattında telefonun var!"
bütün yurt gülmekten kırıldı "fena giberim" i duyunca.

bir kere de benim aklıma gelen şekilde
" azerbaycanlı dalyar ak" anonsu yaptırdık. bekçi olaya uyanana kadar 10 kere anons yaptı amk.
--azerbaycanlı dalyarak, azerbaycanlı dalyarak, c hattında telefonun var!

devam et panpa dinlemedeyim

konu aç konuşak

adanalı bir arkadaşta bağlama vardı. akşamları tıngırdar, öğrenmeye çalışırdı. bana bir iki parça öğretti. hoşuma gitti. bir kaç parça da ben kendim çıkardım. gece gündüz çalıyorum. aradan bir hafta geçti. elim alıştı alete amk. ne istesem iki telden çalıyorum. meğerse bende yetenek varmış! adanalı benden çok geride kaldı. en sonunda kızdı, dördüncü kattan fırlattı bağlamayı dışarı. paramparça oldu alet, yolun ortasında beli bükük yatıyor.

yurttan sonra üsküdarda birkaç ay bir arkadaşımın evinde kaldım. adam harbi metalci. liseden arkadaş. kendi metal grubu var. arada provalara gidiyor. ingiltereden özel gitar getirtmiş. dünyanın en iyi markalarından biri. bc rich. ben amfiyi bağlıyorum elektro gitara. başlıyorum livaneli, ahmet kaya falan. o da delirdi en sonunda. "ulan amk gitarı, ingilterede satılsaydın kim bilir hangi ünlü grupta ne çalacaktın, buraya geldin özgün müzik takılıyon!"