korktum amk ilk 2 entrysini okuyunca gibsen okumam

fevam oç

Panpa neden durdun.. olmm bisey mi oldu yoksa...

okumadim, hastanede bekciyim, ofisim hastaneden 25 metre uzaklikta

çabuk yaz amın oğlu

devam panpa çok heycanlı aq

anlat panpa

eeeeeeee

devam et dıbına koyum

yhahhahahahaj :D :D :D

anlat okuyorum

okuyan var mı beyler ona göre devam edicem?

ezgi çalıştığı masadan gerip dönüp bana baktı. (ahmet diyelim) "ahmet sen hediyemi aldın" dedi. "yoo ne hediyesi alcam" dedim sonra "aaa evet evet dün aldım" dedim. "tamam takma onu" dedi. (ulan takılcak bişey olduğunu nereden biliyo!!!) dedim "neden takmıyım hediye o sonucta"... "takma ahmet takma dediysem takma" diye bağırdı. sonra "alla alla neden takmıycakmışım ya" diye kızdım ve öyle bir baktı ki gözlerimin içine beyler. aklıma geldikçe gözlerimi oymak istiyorum. baktı bi 5 saniye "iyi tamam tak" diyerek önüne döndü. ben afalladım orada. bileklik aldım ve takılabilecek bişey olduğunu nereden biliyodu? o geceyi de bu olayla atlattık. ve asıl bomba dün gece oldu beyler. millet birbirine yalvardı beraber çalışalım diye

ezgi elini sıka sıka kalkmış yerden. ofise doğru yola koyulmuşlar. yolculuk sırasında serhat belki 10 kere elindeki ne diye sormuş kavga etmişler. en son cenkle beraber ellerini bileklerini sıkıp avucunun içindekini zorla almışlar. gördükleri şey çok eski sapsarı bir kağıtta arapça bir yazı. ofise geliyolar ve hemen başka departmanlardan arapça bilen birini aradık. az biliyomuş sadece "v" ve "a" harflerini okuyabildi. sonra kağıdı bizden hocaya zütürüp okutmak üzere aldı. ezgi o gece kan çanağı gözlerle herkese bağırığ çağırarak dolandı durdu. normalde o kadar sessiz sakin hanım hanımcık bir kızdır ki, bana 1 ay o öğretti işteki her şeyi. o kadar sabırlı ve güler yüzlü birisidir. birisiydi. o geceyi o olayla atlattık. sonra diğer akşam oldu yine aynı kadro ofisteyiz. herkes ezginin odasına sürekli girip çıkıyor durumlar ne alemde diye. kontrol amaçlı gidip geliyoruz. yanında çalışan merve de korkmuş durumda çünkü. biraz da muhabbet edip ortamı yumuşatmaya çalışıyoruz derken

ezgi ağaç dibine oturmuş toprak eşeliyormuş. üzerinde montu yok. dağın tepesi belki eksi derecelerde. sisten 5 metre önün zor gözüküyor.
ezgiyi kaldırmaya cenk korkmuş serhat kaldırmak istemiş, ezgi dokunma bana diye erkek gibi bi sesle kükremiş resmen. serhat da bunun çok yakın arkadaşı. hatta ezgiyi işe sokan serhat. serhat ezgi saçmalama gel buraya demiş omuz altından kaldırmaya çalışmış, bize kaya gibi ağırdı o ufacık kız normalde ensesinden tutup kaldırıyorum siz biliyorsunuz dedi. sonra sinirlenip ezginin elini tutmuş toprak eşelemesin diye, tam tuttuğu sırada ezgi eline toprağın içinden bişey almış

rezerv alayım buralar deger kazanır

beyler olay iş yerinde oldu. gececiyiz. 7 kişiyiz. bizim ofiste 3ncü gözü açık dediğimiz 2 kız var. biri sürekli fal bakar. bazen açar kapatır hemen zütürün bunu yıkayın der garip biri. diğerinin ise 6. hissi çok kuvvetlidir. ne derse çıkar.

geçen ofisteyiz herkes odasında çalışıyor (herkesin odası ayrı, sadece bi odada 2 kişi çalışıyor) 6. hissi kuvvetli olan (cansu diyelim) birden 2 kişi çalışanların odaya dalıyor ve ezgi nerede diyor. merve yan masaya bakıyor ezgi yok. sonra bütün odalara bakıyoruz ezgi hiçbir yerde yok. başka departmanlar, yemekhane, lavabo, bahçe. hiçbir yerde yok. gecenin 2si 3ü. sonra bahçeye dağıldık açıldık biraz. şirket dağın başında merkeze uzak bir yer. etraf orman. her yerde çakallar domuzlar geziniyor. cenkle beraber bir arkadaş ormana açılmışlar ve yaklaşık 15 dakika sonra ezgiyi ormanda bi ağaç dibinde bulmuşlar

neye inançsızdın?

imana gel ulan kefere

yazsana huurnun sıçmığı