1. 26.
    0
    1997 Yılının Aralık ayında Avrupa'da seyehatime devam ettim. Gayem
    Kanada'ya dönmeden önce mümkün olduğu kadar çok ülkeyi görmekti. 9
    Nisan 1998'de Amsterdam'a ulaştım. Kısa sürede gördüm ki, tekrar
    polis takibine alınmıştım.. Bu defa normal, gizli ve video
    kameralarla görüntülerim alınıyordu. Bu seferki taciz ve takip 4 yıl
    öncekine nazaran daha yoğun ve şiddetli idi. Çok açık bir güç
    gösterisi yapıyorlardı. Peki bunu niçin yapıyorlardı? Bilemiyordum.
    Kısa süre sonra bunun sebebini de öğrenecektim.
    ···
  2. 27.
    0
    AVRUPA2DA MARUZ KALDIĞIM MiKRO DALGA iLE UZAKTAN BEYiN KONROLÜ
    DENEYLERi: Burada Kanada'dakilere benzer fiziki ve pgibolojik
    belirtilerle tekrar karşılaştım. Ancak farklı şeyler de vardı:
    UZAKTAN KONUŞAN BiRiNiN SESiNiN DUYULMASI, FAKAT KONUŞAN KiŞiNiN
    UZAKLIĞI VE ETRAFINDAKi GÜRÜLTÜLER SEBEBiYLE KONUŞMASININ
    ANLAŞILAMAZ OLMASI... bU KONUŞMAYI KULAKLARIMLA DEĞiL KAFAMIN iÇiNDE
    DUYUYORDUM... sEYEHAT BOYUNCA KARŞILAŞTIĞIM KiŞiLERLE KONUŞURKEN,
    SÖYLEMEK iSTEDiKLERiMiN TAM TERSi ŞEYLER SÖYLÜYORDUM. mESELA BiR
    KONU iLE iLGiLi OLARAK ŞiDDETLE "EVET" DEMEK iSTERKEN, "HAYIR"
    DiYORDUM...
    ···
  3. 28.
    0
    Bir keresinde Güney Afrikalı turist arkadaşlarla YENi DÜNYA DÜZENi
    iÇiN TEK BiR MERKEZi DÜNYA HÜKÜMETi planları hakkında konuşurken
    içlerinden biri aniden ve kendinden çok emin bir şekilde; "POLiSiN,
    SENiN NE DÜŞÜNDÜĞÜNÜ, O DÜŞÜNCE SENDE OLUŞMADAN ÖNCE BiLDiĞiNi
    BiLiYOR MUYDUN?" dedi. Şaşkın bir şekilde, az önce söylediğini
    tekrarlamasını istedim. Tekrarladı. Sonra yüzünde şaşırmış bir ifade
    ile, "BUNU BiLDiĞiMi BiLE BiLMiYORDUM" dedi. Bu söyledikleriyle ne
    demek istediğini sordum. "Bilmiyorum" dedi.
    Bu kadar yoğun bir şekilde kontrol altında tutlmam , bende zamanla
    çeşitli ama çok şiddetli duygusal tepkilerin oluşmasına yol açtı. Bu
    tepkiler; korkuya karşı, kayıtsızlıkla saldırganlık arasında gidip
    geliyor ama hepsi de çok kısa zaman dilmleri içinde oluyordu.
    ···
  4. 29.
    0
    Amsterdam'da kaldığım süre içinde, bu ve benzeri pek çok garip
    pgibolojik ve duygusal düzensizlikler yaşamama rağmen, bu garip
    olayların ne dercede önemli olduğunun asla şuurunda değildim. Ne
    zaman kişilğime uymayan bu garip hadiselerin sebebini araştırmaya
    kalksam, SANKi BEYNiM BiRDEN BiRE BOŞALIYOR VE OLUP BiTENi
    HATIRLAYAMIYORDUM. bU ANi HAFIZA KAYIPLARI AiLEM BENi kANADA'DA
    ZiYARET EDERKEN DE ORTAYA ÇIKMIŞTI. hEM DE TAM BU GARiP HADiSELERiN
    SEBEBiNi BULMAYA ÇALIŞIRKEN...
    ···
  5. 30.
    0
    Çok uzun bir zaman sonra, 13 Nisan 1998 akşamı, bu garip hadiselerin
    ve karakter değişimi ve dengesizliklerin sebebini öğrendim. Ertesi
    gün Amsterdam'dan ayrılacaktım. Amsterdam'daki son gecem hayatımı
    ebediyyen değiştirdi.
    ···
  6. 31.
    0
    POLiS BANA "UZAKTAN BEYiN KONTROLÜ" KOBAYI OLDUĞUMU
    AÇIKLIYOR: Yoğun ve kesintisiz polis takibi altında çok zor olmasına
    rağmen, sessiz caddelerde saatlerce yürüyerek rahatlamaya çalıştım.
    Sonunda kaldığım pansiyonun yakınında sessiz sakin bir kafeye
    geldim. içeriye girerek bir kahve alıp oturdum. Bir kaç dakika
    sonra, ANiDEN POLiSTEN TELEPATiK OLARAK GÖNDERiLEN MESAJLAR ALMAYA
    BAŞLADIM. BU MESAJ BOMBARDMANININ MAHiYETi VE SIRASI ŞÖYLEYDi:
    POLiS O ANDA BENiM BEYNiMi OKUYORDU. bUNU YÜKSK TEKNOLOJi ÜRÜNÜ
    BiLGiSAYARLAR VASITASIYLA YAPIYORDU. dUYGULARIMI DA OKUYORLARDI.
    AMSTERDAM'A GELiRKEN OTOBÜSTE TANIŞTIĞIM ADAM ASLINDA ONLARIN
    AJANIYDI. O, "UZAKTAN BEYiN KONTROLÜ" PROJESiNiN BiLGiSAYAR
    PRORAMLAMACILARINDAN BiRiYDi...
    BU AJAN KARŞIMA BiR TURiST OLARAK ÇIKMIŞ VE TESADÜF(1)E BAKIN Ki,
    KARDEŞiM ALEX'LE AYNI iSMi TAŞIYORDU..
    ···
  7. 32.
    0
    Bu ajan bana, kendisinin Bilgisayar pogramcısı olduğunu kesin olarak
    empoze etti: YARDIMCILARIYLA BiRLiKTE DÜNYADA TEK OLAN ÇOK ÖZEL BiR
    PROGRAM ÜZERiNDE ÇALIŞIYORLARDI; BU PROGRAM DÜNYANIN HER YERiNDEN
    BiLGiSAYARLAR VASITASIYLA KULLANILABiLiYORDU. ARTIK TAMAMLANMA
    SAFHASINA GELiNMiŞTi. ŞiMDi ANLIYORUM Ki; BU AJANIN BAHSETTiĞi
    PROGRAM GERÇEKTE BiZZAT BENDiM VE BENiM BEYNiMiN ONLAR TARAFINDAN
    YÖNETiLiP YÖNLENDiRiLMESi
    DEMEKTi. VE "PROGRAMIN" TAMAMLANMASI DEMEK, AZ ÖNCE ALMAYA
    BAŞLADIĞIM "MESAJLARIN TELEPATiK OLARAK TRANSFERi"YDi...
    BU TELEPATiK TRANSFER YALNIZCA SÖZLERi NAKLETMiYOR AYNI ZANAMDA
    BEYNiMiN EKRANINA GÖRÜNTÜLER DE NAKLEDiYORDU...
    ···
  8. 33.
    0
    Bu veriler bana sunulurken, ben onları çok net olarak
    algılıyabiliyordum.
    Bu hal bende tam bir şok etkisi doğurdu. Hayatımın bir daha eskisi
    gibi olmayacağını anlamıştım. şimdi cevabını bulmam gerkrn üç soru
    vardı: Bunu nasıl yapıyorlardı? Niçin Yapıyorlardı? Niçin beni
    seçmişlerdi?
    Çok derin araştırmalardan sonra bazı şeyler kafamda yerine oturmaya
    başlamıştı.
    ···
  9. 34.
    0
    FARKETTiĞiM HUSUSLARDAN BAZILARI: 4 Yıl boyunca bir çok ülkede
    kesintisiz olarak sürdürülen polis ve helikopter takip ve
    tacizlerinin gayesi benim nerede olduğum ve ne yaptığımla ilgili
    değildi. Onlar benim bu takip ve tacizler karşısındaki pgibolojik ve
    duygusal reaksiyonlarımı elektronik olarak kaydediyorlardı.
    Kanada2ya vardığım günden bu yana bende ortaya çıkan son derece
    düzensiz pgibolojik davranış kalıpları önceden inandığım gibi benden
    kaynaklanmıyordu. Bunun sorumlusu Beyin Kontrol Polisi'nin
    bilgisayar tekniklerini kullanarak yaptığı saldırı idi.
    ···
  10. 35.
    0
    Avrupa'da Amsterdam'a varmadan önce tanıştığım bir sürü insan,
    aslında iNGiLiZ iSTiHBARAT TEŞKiLATININ AJANLARI iDi. Bu ajanlar
    bana MCP (Beyin Kotrol Polisi) ile ilgili önemli bir suç işletmek
    için talimat almışlardı. Mesela Kanada'da beni "deli" haline
    getirmişlerdi. Ama polis hiyerarşisinin geleceğe dönük olarak
    planladığı bu "oyun", benim durumu farketmeye başlamamla bozulmuştu.
    MCP, son olarak yaşadığım gibi ses ve görüntü kalıplarını kulak ve
    gözü atlayarak doğrudan doğruya beyine göndermek sueretiyle bir
    insan diğerine nakledebiliyordu.
    ···
  11. 36.
    0
    MCP, karşılaştığım herhangi bir insandaki düşünce ve davranış
    kalıplarını da uzaktan ayarlayabiliyordu.(Yuarıda anlattığım Güney
    Afrikalı arkadaşa yaptıkları gibi).
    Avrupa'da bulunduğum süre içinde, MCP beni bazı saldırgan insanlarla
    karşılaştırdı ve onları bana sataşacak şekilde yönlendirdi.
    Arık bütün benliğimle MCP tarafından "uzaktan beyin kontrolü
    Projesi"nin bir kobayı olarak kullanıldığımı anlamıştım. Ertesi gün
    Amsterdam'dan ayrılma planınımı değiştirdim. Yeni verilerin ışığında
    durumu değerlendirmek üzere orada bir süre daha kalmaya karar
    verdim. Yeni ortaya çıkan bilgiler hayatımın en travmatik dönemini
    çözmüştü. MCP beni bir uçurumun kenarına kadar getirmişti. Ama bu
    yeni bilgiler bana çok büyük bir güç ve cesaret kazandırdı. Ayrıca
    kendimi, isanlığı ve yaratılışı bir bütün olarak daha derinden
    kavramaya başlamamı sağladı.
    ···
  12. 37.
    0
    iYiLEŞMEYE DOĞRU: MCP'nin bana telepatik mesajlar göndermeye
    başlamasından 1 hafta sonra, bütün yaşadıklarımı günlük halinde
    belgelemeye başlayacak kadar güçlenmiştim. Not almayı hala
    sürdürüyorum.
    2 Hafta sonra takip ve tacizler azalmaya başladı. Fakat helikopter
    takaip ve tacizi gün aşırı olarak aynen sürüyordu. Rahatlamamın en
    büyük sebebi mikrodalga radyasyon saldırılarının kesilmesiydi.
    Gittikçe gücüm yerine geliyordu. Normalleşiyordum. BU MCP'nin ne
    olduğunu, hangi kurumların bu işin içinde olduklarını, kullandıkları
    teknolojinin mahiyetini, bu teknolojiyi kullanarak insanlara niçin
    saldırdıklarını ve bu saldırılar karşısında nasıl bir savunma
    mekanizması oluşturulabileceğini bulmaya yemin ettim.
    Kendimi bu bilgiler araştırmaya, insanlara MCP'nin varlığını ispata,
    onların saldırılarından korunma yollarını bulmaya adadım...
    Bunun için seyahati bırakmak, yerleşik bir düzen tutturmak
    gerekiyordu.
    ···
  13. 38.
    0
    13 Nisan'dan 3 hafta sonra, MCP, beni uyurken bir takım
    programlanmış rüya senaryolarına maruz bıraktı. Bu rüyalar oldukça
    berraktı ve hepsinde geçmişimin yeniden düzenlenmesiyle ilgili
    olumsuzluklar taşıyordu. Her düzenlenmiş rüyadan uyanışımda çok
    büyük korku ve suçluluk duygusuna kapılıyordum. Bu rüyaların bana
    ait olmadıklarını biliyorum. Çünkü benim geçmişime dair gördüğüm
    rüya sayısı çok azdı ve hapsi de müspet unsurlar taşıyordu. Geceler
    boyu bana ilka edilen bu olumsuz rüyalar MCP tarafından
    tasarlanıyordu.
    ···
  14. 39.
    0
    Kısa sürede MCP'nin gayesinin bende korku ve suçluluk duygusu hasıl
    etmek olduğunu anladım ve bunu günlüğüme yazdım. Ondan sonra bu
    rüyalar sona erdi.
    Aradan çok geçmedi, bir sabah erken bir saatte, tekrar ingiltere'ye
    dönüp araştırmalarımı orada sürdürmeyi düşünürken; MCP'den tek
    kelimenin tekrarından ibaret bir telepatik mesaj geldi: "Mermi...
    Mermi... Mermi... Mermi... "
    ingitere'ye dönmemi istemiyorlar ve beni ölümle tehdit ediyorlardı.
    ingiltere'ye dönmeye ve MCP'nin ipliğini pazara çıkarmaya karar
    verdim.
    ···
  15. 40.
    0
    AiLEME POLiS TACiZi VE PgibOTRONiC ATAKLAR YAPILIYOR
    9 Mayıs 1998 Avustralya, Perth’de yaşayan kardeşim Alex’e o güne
    kadar tuttugum günlügün bir kopyasini gönderdim. O anda, hapisten
    çiktigimdan beri polis gözetiminde/takibinde oldugumu bilen tek kişi
    oydu. Son yaşadiklarimi ve polis hiyerarşisi tarafindan Uzaktan
    Beyin Kontrolü deneyinde kullanildigimi bilmesini istedim. Ona bir
    kopya göndermemin nedeni hem benim durumumu detayıyla anlaması, hem
    de beni belki öldürülmekten koruması ihtimali idi.
    13 Nisan gecesinden itibaren kesinlikle inanıyordum ki, beni her an
    öldürmeleri ihtimali yüksekti.
    ···
  16. 41.
    0
    Kardeşim günlügümü alir almaz ani bir şekilde benim yillardir
    yaşadigim işkenceyle karşilaşmiş. Şu anda sürekli polis takibinde ve
    gib gib tepesinde dolaşan polis helikopteriyle gözdagi verilmekte.
    Şu anda kendisi sürekli olarak Beyin Kontrolü Polisi’nin belirli
    pgibolojik saldırılarılarına maruz kalmakta, bu değişken pgibolojik
    durumlara alışmasının ise son derece zor olduğunu söylüyor. MCP nin
    kardeşimi hedef almasinin nedenini biliyorum, çünkü polis
    hiyerarşisinin geçmişte bana verdigi korkutma ve tacizlerle ilgili
    pek çok olayin direkt tanigi. Kesinlikle inaniyorum ki, bana geçen
    yil yaptiklari gibi, onu da bir uçuruma itmeye çalişiyorlar
    ···
  17. 42.
    0
    Amaçları, eğer başarabilirlerse, polis hiyerarşisinin beni
    korkutmasını ve bana yaptıklarını ispatlayacak bir kişinin eksilmesi.
    Son zamanlarda ailemin diğer üyeleri de “ yabancı insanlar ”
    tarafından sürekli takip edilip gözetlendiklerinden şikayet
    ediyorlar, fakat benim ve kardeşimin sürekli pols gözetiminde
    olduğumuzu bilmiyorlar. Polis Hiyerarşisi, ailemi sürekli taciz
    ederek bana korku salmaya ( en büyük silahları ) çalışıyorlar fakat
    bunlar benim, onları ifşa etmekteki kararlılığımı daha da arttırıyor.
    ···
  18. 43.
    0
    iSTiHBARAT AJANLARININ YAPTIĞI UZAKTAN BEYiN KONTROLU iLE iLGiLi
    ARAŞTIRMALARIM
    MCP den telepatik olarak mesajlar almaya başladiktan iki ay sonra,
    Ingiltere’ye yerleşip araştirmaya başlamam gerektigine karar verdim.
    21 Haziran 1998’de Londra’ya gelip Glastonbury’de yerleştim ve o
    günden beri de zamanimin çogunu geçmişte yaşadiklarimla ilgili
    olabilecek her şeyi gözden geçirerek harcamaktayım.Özellikle de
    Seçkin Dünya Hükümeti’nin Yeni Dünya Düzeni konusundaki planları
    üzerine yapılan araştırmalarla ilgili bilgileri analiz ettim. Ayrıca
    Gizli Polis istihbarat Birimlerini, onların Uzaktan Beyin Kontrolu
    Silahlarını, toplumun davranışlarını kontrol etmek ve katliamlar
    amacıyla insanları ve toplumu manipüle etmek için nasıl
    kullandıklarını araştırdım.
    ···
  19. 44.
    0
    insanların kendilerini bu silahların saldırılarından nasıl
    koruyabileceklerini araştırıp bulmak niyetindeydim. Yakın zamanda,
    değişik araştırmacıların bulgularını rapor halinde yayınlamayı
    düşünüyorum.
    ···
  20. 45.
    0
    ingiltere’ye geldikten sonra polis takibi büyük ölçüde azaldı.
    Helikopter takibi seyrekleşti ama hala devam ediyor. Evimin
    bahçesinin üzerinde dolaşan “ siyah ” helikopterin birkaç
    fotoğrafını çektim. Şu an birlikte oldugum kız
    arkadaşım da yalnız yürürken helikopter tarafından taciz edilmiş.
    ···