1. 176.
    0
    sevgili dostlar geldim. başlıyorum. attention.
    ···
  2. 177.
    0
    buzlu çayımı unutmuşum beyler. bi koşu alıp geliyorum.
    ···
  3. 178.
    0
    yaz bakalım panpa bekliyoruz *

    musluğu açtım tıpasını taktım; hiç bir hikaye ginonun yerini tutmuyor be reyiz :(
    ···
  4. 179.
    0
    chapter 36: kral arthur

    beyler bizim bi mesut abi var. bu zamanında internet kafe işletiyordu. geçen yaza kadar işletti kafeyi. bu ondan öncede dershane de fizik öğretmenliği yapıyordu. neyse beyler bu internet kafeyi satıp lise de bilgisayar öğretmenliği yapmaya başladı bu sene. bu zamanında kafeyi işletirken her akşam bunun yanına giderdik. hep birlikte warcraft 3, starcraft, modern warfare falan oynardık gece 2 lere kadar. çok kıyak bir insan bu. altın yannan ile benide çok sever bu. benim mesut abi ile kafa yapım birebir uyuşuyor zaten. oturup saatlerce oyunlardan konuşurduk. zamanında wow da wildhammer realminde anasını gibiyorduk allylerin. neyse beyler bu öğretmen oldu ya. bununda benim gibi oldu olası fantastik öğelere tutkusu vardır. bunlarının lisesinin tiyatro kulubu ingiliz- türk dostluk gecesinde tiyatro oyunu sergileyecek. mesut abi de tiyatroyu okulun edebiyat öğretmeni ile yürütüyor. bunlar ingiliz gecesi olduğu için sheakspere çok klagib olacağı için kral arthur ile guinevere in aşkını sergilemeye karar vermişler. beyler bende oldum olası çizgi romanlara, orta çağa, ve irlanda kültürüne hayranımdır. hatta çizgi roman konusunda ülkede benden iyi olan bi tunç pekmen'i tanırım. bu tutkularımı da mesut abi biliyor. beyler annemde benim ingiliz edebiyatı mezunu. neyse beyler hafta sonları biz murat abi ile battlenette sc2 oynarız. bir pazar akşamı gene oyundayız. bu erkenden dedi benim çıkmam lazım. hayırdır dedim nereye bu saatte. ya tiyatro ile uğraşıyorum. arthur hakkında araştırma yapmam lazım dedi. e dedim sen ne öğrenmek istiyosan söylesene bana. doğru ya dedi ben senin bu alanlarda ki merakını unutmuşum. neyse beyler ben buna anlattım. arthur hakkında ki bilgileri. neyin ne olduğunu. neyse beyler bu 1 hafta benim kafamı gibti. bunu nasıl yapalım, şunu nasıl yapalım diye. yav dedim ben sana getireyim arthur hakkında bi kaç kitap. edebiyat hocanızla oturun ona göre ayarlayın işte. bu dedi süper olur. gittim annemden aldım arthur ile kitapları. buluştuk bununla, verdim bunu kıtapları. oturduk konuştuk birazda. dedi ki bu sen gelsene haftaya okula tiyatroya. yok mesut abi ne işim var diyorum. anlamam da ayrıca tiyatrodan falan diyorum. olum gel işte ya diyor. çoçuklarla konusur bilgilendirirsin falan diyor. tamam bakarız diyorum. bu senaryo işini nasıl yapıcaz diyor. biz bi senaryo bulduk. çoğu kısmı değiştirilmesi lazımdı bi kısmını değiştirdik biz diyor. iyi bi ara alayım senden anneme zütüreyim, annem baksın diyorum. oo süper olur diyor. 2 gün sonra alıyorum bundan senaryoyu..
    Tümünü Göster
    ···
  5. 180.
    0
    huur çocuğu amk kaç saatir bekliyoruz amk bini yavşak yaz amk hızlı yaz bugün bitir
    ···
  6. 181.
    0
    chapter 37: kral arthur 2

    beyler arada bazı olaylarda oluyor. onları şimdilik pas geçiyorum. daha sonra flashback yaparız. beyler annem senaryoyu okuyor. diyor ki bu senaryoyu merlini izleyipte mi yapmışlar. kadıncağız sinirleniyor. oturuyor çoğu kısmını değiştiriyor senaryonun. ben bunu alıyorum zütürüyorum mesut abiye. buyur abi diyorum. açıyor okuyor çok hoşuna gidiyor. arıyo bu edebiyat hocasını hocam senaryo on numara falan diyor. edebiyat hocası buna müzik olayını ne yapıcaz diye sormuş. bu da bana diyor ki bize müzik ile ilgilenecek gitar çalan biri lazım diyor. dıbınakoyim koskoca lisede gitar çalan adam mı yok diyorum. valla yok diyor. olanlarda akdeniz akşamları tarzında şarkılar çalıyor diyor. nasıl yaparız, nasıl ederiz diyor. tamam bakarım ben bir şekilde diyorum. ha bir de unutmadan hafta sonu izmire kostümleri almaya gidecez, sende gel diyor. boyoz yiceksek gelirim diyorum. canımsın diyor. ayrılıyoruz. burger kinge gidiyorum. kasiyer kız orda. benim saçlarda kısa, utana sıkıla gidiyorum. söylüyorum buna siparişi. bu hiç yüzüme bile bakmıyor. alıyorum siparişi eve gidiyorum. yemek yerken bi yandan black ops'a giriyorum. bu altın yannan sürekli inv atıyor bana. bende kabul etmiyorum. gelsene olum falan diyor yavşak. hiç özür falan dilemiyor benden. giblemiyorum bende bunu. neyse akşam mesut abi yazıyor bana olum varmı gelişme müzik işinde. yok abi diyorum nerde olsun. lan olum bak işte ya diyor. yav tamam diyorum. aklıma nuray'ın gitarist arkadaşı geliyor. arıyorum nurayı. naber kıss xD diyorum. hayırdır ne istiyorsun diyor. napıyosun falan diyorum. sanane diyor. kapatıyorum ben telefonu diyor. kevaşe 5 dakika falan bana kapatıyorum telefonu dedi. bikere de kapatamadı. anlatıyorum durumu. senin gitarist arkadaşınla konussana, gelip çalar mı diyorum. kendin ara sor diyor. dedim elin yavşağıyla muhattap mı olucam, giberim öyle işi diyorum. bu telefonu kapatıyor suratıma. arıyorum tekrar sürekli meşgüle atıyor. sonra mesaj atıyorum buna iyiden iyiye yavşıyorum. bu en sonunda ikna oluyor. konuşuyor oğlanla. oğlan 200 liraya çalarım demiş..
    ···
  7. 182.
    0
    dostlar hikaye bugun bitmez, hiç niyetlenmeyin. yarın 7.30 da kalkmam lazım zaten. biraz daha yazar yatarım. :(((((((
    ···
  8. 183.
    0
    Türkçe karşılığı olan kelimelerin ingilizcesini niye kullanıyosun dalyarak. Hadi at bi part daha da okuyup cıkak bari
    ···
  9. 184.
    0
    chapter 38: kral arthur 3

    arıyorum murat abiyi. bir tane yavşak buldum iyide çalıyor aslında diyorum. oo süper ne zaman gelirmiş diyor. abi diyorum 200 lira istiyor. onun ben zütüne koyayım diyor. adamın ağzından hiç küfür çıkmaz. olum para ile yaptırcak olsam umut kaya'yı getirim diyor. umut kaya'da burda bir sezon boyunca ali bar diye barda sahne aldı. muallaknin orda baya muhabbet var bununla. neyse beyler ikimizde müzik işinin altından kalkamıyoruz. okul müdürü üniversteden bir çoçuk ayarlıyor. çoçukta üniverstenin orda gezgin diye bi cafe var. orda çalıyor bazen. gezgin de üniverste ortdıbının en güzel yerlerinden. neyse beyler hafta sonu mesut abi, ben tiyatro klubunden 2 kız 1 oğlan gidiyoruz izmire. elbiseler ile dekorları almaya. bu kızların yol boyunca muhabbetleri erkekler üzerine. tekini erkek arkadaşı arıyor, gibtiklerim abartısız yarım saat boyunca sen inatçısın, hayır sen inatcısın, sen hep böyle yapıyosun, asıl sen hep böyle yapıyosun şeklinde. diyorum benim ezgim de mi bunlar gibi müziğin sesini iyice açıyorum. yanımda ki diğer çoçukta kumas pantolon giymiş, altında beyaz adidas superstar giymiş. üstünde pempe ile lacivert çizgili ortasında hayvan gibi abercrombie fith yazan t shirt var. benim ayakkabılar da fallen marka. bu diyor ki sen nerden aldın bunları. diyorum skatewarehouse.com dan. o ne ya diyor. internet sitesi diyorum. nasıl güvenilirmi, alsam kaç günde gelir diye soruyor. kardesim 2 haftada gelir diyorum. amerika dan geliyor. amerikadan buraya ayakakbımı gelir diyor. sen kızların yanında niye artislik yapmaya çalışıyosun diyor. ayağımdan çıkartıyorum ayakkabıyı. buna ayakkabı numarasını gösteriyorum. üzerinde 10 yazıyor. bak diyorum ayakakbı numarasını gördün mü. amerika dan geldiği ordan belli diyorum. burdan almış olsam 42 yazar diyorum. haha sen nie alındın bu kadar xD diyor. yol boyunca kafamı gibiyor bin. kızlardan tekide ayakkabı muhabbetini duyunca yaa bende vans istiyorum ki diyor. beyler bende genelde vans giyerim. çoğu modeli ayakkabılığımda vardır. tamam diyorum izmirde twigy diye bir yer var, uğrarız oraya bakarsın diyorum. yüffie diyor. cine bonusa da gidelim diyor. neyse beyler alıyoruz kostümler ile dekorları. bunlar takılalım dıyolar. mesut abi de kırmıyo bunları tamam diyor. mesut abi beni bornovaya bırak, ben gidecem diyorum. olum ne oldu niye falan diyor. yav dedim işim var. bırakıyor beni. otobuse binip dönüyorum didime..
    Tümünü Göster
    ···
  10. 185.
    0
    reservasyon yarın devam okumaya
    ···
  11. 186.
    0
    chapter 39: morgananın hizmetçisi
    beyler bu bölüme zoom istiyorum. salı günü. saat 11 gibi falan. mesut abi arıyor beni. işin yoksa gelsene okula, son provalardayız diyor. bende okullardan hiç haz etmem. sokakta hoca görsem kafamı çeviririm selam vermemek için. tamam gelicem diyorum ama gitmiyorum. arıyor bu beni olum nerdesin. abi babam çağırdı acil yanına gitmem gerekti diyorum. öyle olsun bakalım diyor. yarın öğleden sonra gel ama diyor. bu bin ertesi gün sabahtan aramaya başlıyor beni. bende gibe gibe gidiyorum artık. giriyoruz tiyatro salonuna. bu edebıyat hocası ile tanıştırıyor beni. okuyomusun diyor. hayır diyorum. şaşırıyor. üniverste yok mu diyor bu. yok hocam bıraktım diyorum. bu binin bana bakış açısı değişiyor. bu mala güvenipte iş yapıyoruz gibisinden sezgiler alıyorum bundan. neyse beyler. zil çalıyor. tiyatro da oynucak liseliler son 2 ders izin almışlar bunlar giriyorlar içeri. beyler ben o an dumur oluyorum. hala da aklıma geldikçe heycanlanıyorum. evet beyler. kasiyer kızda tiyatro da görev alıyormuş. inanması zor ama gerçek. benim böyle kalbim nasıl atıyor. kasiyer kızın da hala sevgilisi var bu arada. ben ama hala aynı hisleri besliyorum buna karşı. mesut abi sürekli bir şeyler anlatıyor. ben anlamıyorum hiç. bu oynıcak olan liselilerle tanıştırıyor beni. sonra mesut abi bana hangisinin hangi rolu oynayacağını söylüyor. ben bu arada kasiyer kıza hiç bakmamaya çalışıyorum. diyorum mesut abi beni niye getirdin benim görevim ney. sen dedi ki oyunculara büründükleri rol hakkında bilgiler ver, karakteristlik özelliklerini söyle. ya mesut abi diyorum bunlar sanki profesyonel oyuncu senaryoyu ver ellerine oynasınlar diyorum. ne bu briefing verir gibi. olum öylede işte maksat havaya girsinler diyor. edebiyat hocasından başka kimsenin gibinde değil tiyatro zaten diyor. neyse beyler arthur un yanına gidiyorum ben. rahat değilim ama. ilk başlarda böyle utanıyorum sıkılıyorum. arthur'a artur hakkında bilmesi gerekenleri anlatıyorum. sonra rahatlıyorum böyle. morgana ile guinevere'i oynayacak kızlarla konuşuyorum. bu ezgi de bana bakıyor. sonra beyler lancelot ve diğer şovalyelerin yanına gidiyorum bunları hiç giblemiyorum. direk siz cesursunuz, krala bağlılık yemini ettiniz. sir ünvanına layıksınız buna göre sahnede duruşunuzla asil olduğunuzu belli edin diyip kestirip atıyorum. bi kaç liseli daha var oynayan bunların rolu ama gibik gibik roller. ezgi nin rolude bunların içinde. ezgi'nin rolu kalede çalışan hizmetçi ile ilgili. bu yüzden konuşacak bir şey yok bunlarla. dönüyorum mesut abi nin yanına aklımda ezgi var ama. etkilenmişmidir benden, bir şeyleri bahane edip gitsemmi yanına diye düşünüyorum. zütüm yemiyor. mesut abi hepsine anlattım diyorum. ben çıkayım artık. kardeşim kal provayı izle, ama yine de sen bilirsin diyor. abi eyvallah diyorum. bir şey olursa ararsın..
    Tümünü Göster
    ···
  12. 187.
    0
    beyler burda bırakıyorum. l.a noire aldım hala oynayamadım dıbınakodum sözlüğü yüzünden. öpüyorum alt dudaklarınızdan. yarın devam.
    kipintaç fellas.
    ···
  13. 188.
    +1
    reklamlar !

    kolsuzlara 31 çekilir.

    reklamların sonu
    ···
  14. 189.
    0
    reserved
    ···
  15. 190.
    0
    reserved
    ···
  16. 191.
    0
    kızmıyorum sana en azından yazdıkların gerçek evet tamam.
    ···
  17. 192.
    0
    rizörvıd
    ···
  18. 193.
    0
    sevgili dostlar geldim ben. şirketteyim, kafa giben yok. uzun uzun yazarım. işler tıkırında öksürüğü.
    ···
  19. 194.
    0
    chapter fori: keşke insan diye bir şey olmasa

    beyler tiyatro defteri orda kapanıyor benim için. etkinliklerin hiç birine gitmiyorum. çağıran da olmadı zaten. bu türk-ingiliz dostluk gecesi altında tiyatro dan başka etkinliklerde yapılıyo. türklerle ingilizler sahilde rugby maçı yapıyo falan. burda da buraya yerleşmiş ingiliz popisi baya var. öyle ki elektrik, su faturaları ingilizce çıkıyor. haftalık ingiliz gazatesi basılıyor didim hakkında. burda bütün gelir turizmden işte. neyse beyler burası böyle bir yer olduğu için tüm halkı huur çoçuğu. herkeş birilerini gibmek niyetinde. burda sokakta adam yerine koymıyacağınız heriflerin çoğu şimdi jipe biniyor. hepsi zamanında emlak işlerinden ingilizleri gibtiler. emlak işine kafası basmayan adamlar da ingiliz karı ayartıp kapak atıyor memlekete. benim ilkokuldan bir arkadaş var. huur çoçuğunu hiç sevmiyorum. adını da söylemiyorum o yüzden. bu bin te gram zeka yok. bu galiba deliydi bir de galiba. veya değildi. bizi korkutmak için o zamanlar öyle söylenmiş olabilir. ama büyük ihtimal deliydi. orta okul da bunlar altınkumda market işletiyor kasap bıçağıyla abisini kovalıyordu marketten. neyse beyler böyle bir maldı bu sonuç itibariyle. ben altınkuma iniyorum. bunu da yolda görüyorum. kardeşim naber falan derken bununla konuşmaya başlıyoruz. bu bir tane norveçli ile evlenmiş beyler. kız genç ama. kız buna burda bunun üstüne ev alıyor. bu huur çoçuğu gidiyor evi annesinin üstüne yapıyor. ayrılırlarsa kız evi geri alamasın diye. bu bin norveçte de audi almış. 70 milyara mı ney. burda alsam dıyor 175 milyar. bu binin konuştuğu tek şey mal mülk. benim şu an ki durumum bile bunu on kere gibmeye yeter. ama hiç sesimi çıkarmıyorum. bunun kız norveçteymiş. yakında gelecek diyor. hediye almam lazım dıyor. giriyoruz bununla kuyumcuya, yarım saat bakıyor bu. en sonunda 600 liraya yüzük alıyor. çıkıyoruz. benim gideceğim yere kadar bu bin kafamı gibiyor. deri ceketten tut giydiği ayakkabıya kadar anlatıyor. allah daha fazla versin, ne diyim bilader diyorum. allah'a kalırsa olmaz o iş diyor. bu bin başlıyor bana rastafarizmi anlatmaya. bende az çok biliyorum. bu gibtiğim öküzü oraya gidince kızın da ot ortamı varmış o ortamlara girince jaha tapmaya başlamış. bunların kutsal toprakları olan zion'a falan da gitmişler. bu bin bana bir şeyler diyor. seliissah falan diye. anlamıyorum. sormuyorum da anldıbını. başlıyor orda ki ortamları anlatmaya. neyse beyler ne anlatmak istediğime geliyorum, burda ki yaşayan insanların geneli bu şekilde. burda ki liseliler nasıl aklı selam insanlardan daha fazlaysa bu semtte ki durumda böyle..
    Tümünü Göster
    ···
  20. 195.
    0
    sözlük huur çoçukluğu yapıyor. ara sıra hatırlatın beyler göndermeden önce ctrl v yapayım.
    ···