-
151.
+1*cenazenin üzerinden 1 haftaya yakın bir süre geçmişti ve artık herkesin kendi hayatlarına dönme zamanı gelmişti. babamızı kaybetmenin acısı tabi ki çok büyüktü ancak olgun düşünmek gerekirse onun bir daha geri gelmeyeceği gerçeği ortadaydı. ayaklarımızın üzerinde daha sağlam durmak zorundaydık artık.. annemizi yanlız bırakacaktık. oysa o bugüne kadar hiç yanlız kalmamıştı. nasıl alışacaktı yanlızlığa ? ne yapacaktı koskoca evde bir başına ? geçirdiğim zor dönemler de deryanın ailesi çok destek olmuştu bize.. deryanın annesi sürekli annem ile ilgileniyor , mustafa abi ise bir eksiğimiz varmı diye gün aşırı arıyordu.. 1. dereceden akrabalarımın yapmadıklarını onlar yapıyordu.. derya da elinden geldiğince destek olmaya çalışıyor , kafamı dağıtmak için her yolu deniyordu.. ancak bu olayın üzerinden biraz zaman geçmesi gerekirdi normale dönmem için.. hep hayatımda bir ekgiblik olacaktı ve ben böyle yaşamaya alışmak zorundaydım artık..
-
152.
+1okuyun pişman olmazsınız
-
153.
+1*saatlerce karşılık veremedim bu mesajına. mesajı kapatıp aradım derya yı. hala ağlıyordum ve ilk defa bir kız yüzünden başıma geliyordu bu. gözyaşlarımı tutamıyordum aşık olan binler bilir. telefonu açtı ve günaydın aşkım dedi. konuşamadım bir süre ve sonradan toparlayıp titreyen bir ses ile onu çok sevdiğimi söyledim. beni bunca zaman geçmesine rağmen ilk defa böyle görüyordu ve oda başladı ağlamaya. bir süre karşılıklı ağlaştıktan sonra buluştuk ve artık tamamen kaptırmıştım kendimi derya ya. aksini düşünemezdim bana bu kadar değer veren birini üzemezdim , yarı yolda bırakamazdım. bundan sonraki süreçte daha dikkatli olmalıydım ve öyle de yaptım. keşke yapmasaydım..
-
154.
+1*annem sinirlerimi yatıştırmak için uğraşıyordu ve sonuç vermişti. yavaş yavaş sakinleşiyordum. o geceyi de böyle geçirdikten sonra ertesi akşam annem benimle birşey konuşmak istediğini söylemişti. ve konu babamın vefat etmeden önce geride bıraktıklarıydı. yani miras.. (bu arada söylemeyi unuttum babam müteahhit'ti) , müteahhit olduğu için yaptığı binalardan iş karşılığı daireler alırdı. aldığı daireleri geçimine katkıda bulunması için kiraya verirdi. annemin yaşı neredeyse 50 ye yaklaşmıştı o dönemler. ve o yaştan sonra paraya ihtiyacının olmadığını söylemişti. babamın bıraktığı dairelerin kiralarını benim toplamamı istiyordu. ve böylelikle abimin para yollamasına gerek te kalmayacaktı. kabul etmek istemesem de ortak bir karar verdik. 6 daire vardı ve 3 dairenin kirasını abim alacaktı. 3'ünün ise ben. ve bundan sonra annem benimle kalacaktı. muhtemelen memleketteki evi de satılığa çıkaracaktık.. ve bir konu daha vardı , babamın bıraktığı dükkanın başına geçip dilediğim işi kurmam istenmişti benden..
-
155.
+1*yaklaşık yarım saat geçmesine rağmen aramamıştı ve meraklanmaya başlıyordum. ancak bunu anneme belli etmedim. normal tavırlarla annemle sohbet etmeye devam ettim. neden açmıyor diye sorduğu sorulara da derste olduğu için telefonunu kapatmıştır diye yanıt verip geçiştiriyordum. ancak o gün dersi yoktu ve evde olmalıydı. eve varmıştık ve derya nın telefonlara neden cevap vermediğini anlamıştım. kanepe nin üzerinde uyuyakalmıştı : ) bir süre onu izlerken gözlerimden belli oluyordu ona karşı hissettiklerim.. annem de bunu anlamış olacak ki benim mutluluğumu kendi mutluluğu gibi görüp en az benim kadar seviniyordu bu duruma.. nasılsınız , hoşgeldiniz gibi ayaküstü muhabbetlerden sonra akşam yemeğe çıktık hep beraber ve güzel bir gece geçirdik. eve geldiğimizde ise yorgun olan annem uyumuştu ancak derya nın da uykusu yoktu , benimde.. izlemediğimiz bir kaç filmi izlemeyi düşündük. o filmleri hazırlarken bende markete çıkmıştım bir kaç şey almak için. geri döndüm ve filmi izlemeye başladık. ancak derya pek film izlemek istemiyordu o gece belli ki. bir kaç küçük öpücüğün ardından odamıza geçtik ve gerisi mağlumunuz..
-
156.
+1*üniversitenin ilk senesi bitmişti ve geride uzunca bir zaman bırakmıştık. üniversite döneminde hiç ayrı kalmadık. üniversiteden önce aynı yerde oturdugumuz için memlekete beraber dönüp , ardından eskişehire yine beraber geliyorduk. böylece üniversitenin ilk senesi bitmişti ve yaz ayı memleketlere dönmüştük. üniversitede derslerimle ilgili falan yazmak istemedim uzun sürücek sıkılabilirsiniz diye sadece 2 mizi anlatıyorum. yaz ayı memlekete dönmüştük. eski arkadaşlarla falan görüşüp eski günlerdeki gibi eğlenirdik. bir sabah babası beni aradı ve görüşmek istediğini söyledi. bende kabul ettim ve saat - mekan belirledik. görüşme saati geldiğinde cafe ye gittim ve babası beni bekliyordu. başladı konuşmaya. bana güvendiğini 2-3 kez tekrar ettikten sonra sözünü kesip dinliyorum mustafa (takma isim) abi diye karşılık verdim. üniversitenin ilk senesi yurtta kalmıştık. 2. sene ise eve çıkacaktık bizim planımız buydu. derya nın ailesi ne der diye düşünmemiştim hiç çünkü beni tanıyorlardı , güveniyorlardı. ve mustafa abi başladı konuşmaya ; ilk seneyi geride bıraktınız artık bu sene eve çıkmanız gerek ama ben sizin aynı eve çıkmanızı istemiyorum demişti. mustafa abiye karşı en ufak bir hata yapmamıştım. güvensizlik oluşturabilicek tek bir tavrım olmamıştı ancak adam ne olur ne olmaz diye tedbirini alıyordu belli ki. fikrine saygı duyduğumu söyleyip görüşmeyi bitirmiştim. bu konuyu uygun bir dille derya ya anlattım. konunun fazla üzerinde durmadan aynı eve çıkma hayalini ertelemek zorunda kaldık..
-
157.
+1*bir pazar sabahıydı. uyandığım gibi telefonuma bakmıştım ancak o sabah derya dan mesaj gelmemişti. hayretler içerisinde kaldım ancak kötüye yormadım. uyanmamıştır herhalde diyip ilk mesajı ben attım. ancak saatler geçmesine rağmen cevap gelmemişti. işi vardır , mutlaka mantıklı bir açıklaması vardır diyip konunun üstünde durmamıştım. telefonum çaldı ve arayan arkadaşlarımdan biriydi. açtım ve o an sinirlerim alt üst olmuştu. arkadaşım derya yı bir cafe de bir erkekle gördüğünü söylüyordu. nasıl olabilirdi bu. bunca zamanımızı beraber geçirmişken , herşey mükemmel gidiyorken nasıl başka bir erkekle bi yerde olabilirdi ? üstelik bundan benım haberım yoktu. haberim var biliyorum diyerek kapattım telefonu ama kan beynime sıçramıştı. daha önce de dediğim gibi sinirlendiğimde ne yaptığımı bilen biri değilimdir. deryayı üst üste 3-4 kere aradığım halde açmaması tamamen deliye döndürmüştü beni. arkadaşımı tekrar arayıp nerede olduklarını sordum ve oturdukları mekanı öğrendiğim gibi oraya gittim. derya ya tek kelime etmeden elemanı dışarı çıkarıp bir güzel dövdüm ve derya engel olmaya çalıştı. ne yapıyorsun gibi sözler sarfederek resmen o huur çocuğunu savundu bana karşı. ağzıma geleni söyleyerek ayrıldım oradan ve sinirden ne yapacağımı bilmez haldeydim. hata mı yapmıştım bunu düşünmüyordum bile. sadece yapmıştım işte. derya sız geçen 4-5 gün öyle zor gelmişti ki bana anlatılamazdı bu...
-
158.
+1*hazırlıklarla geçen sürenin ardından üniversitenin başlamasına az bir zaman kalmıştı. ilk sene yurtta kalmaya karar verdik ve geçen süre içinde ailesiyle aram dahada iyi olmuştu. babası bana çok güveniyordu ve arada bir arayıp durumları öğrenirdi. üniversite başladıktan sonra yeni arkadaş çevresi falan olacaktı tabiki. ama ben hiç korkmazdım derya beni bırakıp gider , başka birine aşık olur gibi düşüncelerle kafamı gibmezdim. onun yanındaydım çünkü. üniversiteye başladık ve doğal olarak yeni arkadaşlar edindik. ortalık bir sürü huuryla kaynıyordu ama bir tanesine bile kafamı çevirip bakmışlığım yoktur. deryayı çok seviyordum çünkü ve asla onu yarı yolda bırakmayı düşünmemiştim. herşey çok güzel gidiyordu ve hiç bir sorunumuz yoktu. ilişkimizde sorun oluşturan tek şey benim bazı konulara aşırı tepki göstermemdi. buna da alışmıştık artık ve bunu çözmek için uğraşmıyorduk. çünkü birbirimizi böyle seviyorduk..
-
159.
+1*babamın bize bıraktığı birkaç şey vardı. birincisi abime arabayı bırakmıştı. ancak abimin arabası olduğu için onu , benim almamı istemişti. araba kullanmayı biliyordum ve ehliyetim de vardı ancak pek sıcak yaklaşmadım bu teklife. her ne kadar kabul etmemek için zorladıysam da abim bir şekilde beni ikna etmeyi başarmıştı. babamın arabasını almak için memlekete gitmem gerekiyordu. dönüşte de annemi getirmeyi düşünüyordum yanlız kalmaması için. akşam üstü saat 4 civarları yola çıktım ve memlekete vardım. arabayı ve annemi almış istanbul'a geri dönüyordum. varmak üzereydik ve deryayı arayıp haber vermek için telefonumu çıkartmıştım. deryayı aradım fakat açan olmadı. üst üste aramanın gereği yoktu çünkü gördüğü zaman mutlaka arardı beni..
-
160.
+1*onsuz kaldıgım günler içinde bile sinirim tam olarak geçmemişti. hiç bir açıklama yapmamıştı çünkü ve ben hala kafamda bir sürü şey kuruyordum. en sonunda dayanamayıp evlerine gittim. mustafa abi evde değildi ve annesinden bizi biraz yanlız bırakmasını rica ettim. sorunlarımız olduğunu ve son çaremin eve gelmek olduğunu söyledim. anlayışla karşıladı ve birkaç saatliğine komşuya gitti . deryanın odasına girdiğim an çok şaşırdı böyle birşey beklemiyordu. çünkü beni tanıyordu bunu yapabilicek biri değildim. neyse bu konuda bir açıklaması olup olmadığını sordum. bunun için biraz geç oldu diye tersledi beni. ancak bir açıklama yapmazsa kafayı yerdim ve zorladıkça zorladım. inatçı biriydim ve anlattıracaktım kafaya koymuştum bir kere. ve herşeyi anlattı. eski sevgilisiymiş , barışmak istemiş. derya terslemesine rağmen eleman ısrar etmiş ve derya da yüzyüze görüşüp benimle çok güzel bir ilişkisi olduğunu , onun ne yaparsa yapsın benim yerime geçemeyeceğini anlatmış. tam bu sırada da olaya ben dahil oldum. deryanın yerinde başka bir kız olsa asla inanmazdım ancak o yalan söyleyebilicek biri değildi. özür dileyip kendimi affettirdim bir şekilde...
-
161.
+1@485 eyvallah panpa. derya hayatımı değiştirdi evet doğru. bunun iyi yönleri de var kötü yönleri de. yaşadıklarımı tecrübe olarak görüyorum ben iyi yönü budur. kötü yönü ise hayatımı ona göre yoluna koydum fakat yanlış yapmışız. kısacası hayal kırıklığıydı kötü yanı ise *
-
162.
+1*babamın acı haberini yavaş yavaş geride bırakıyordum. ancak annemin durumu o dönemler pek iç açıcı değildi. gün geçtikçe yalnızlığından yakınıyordu. haklıydı da. 2 katlı evde tek başına yaşamak pek kolay birşey değildi. abim bir süreliğine onun yanına yerleşmeye karar vermişti. ben istanbul'a dönmüş , derya ile hayatıma devam etmeye çalışıyordum. o dönemler son derece güzel giden ilişkimizi , babamın ölüm haberi gölgede bırakıyordu. ancak derya hiç bir zaman bundan şikayetçi olmadı. eski günlere dönmem için çok çaba sarfediyordu. yavaş yavaş düzelmeye başlamıştım bende. mutluluk bize uzak değildi , hiç bir zaman olmamıştı.. derya okulunu okuyor , ben işime gelip gidiyordum. günlerimiz eskisi gibi gülüp eğlenerek , keyifli geçiyordu. ara sıra annemin ziyaretine gidiyor , ara sıra da onu istanbul'da misafir ediyorduk. böylece yaşıyıp gidiyorduk işte..
-
163.
+1*ilk defa bu kadar ileri gitmiştik ve ertesi gün bunun yüzünden tatlı bir kızarıklık oluşuyordu ister istemez yüzlerimizde. o akşam iş yeri sahibinin tefecilerle bir muhabbeti olduğundan dolayı mekan kapatılmıştı. işlerimize son verilmiş , o ay almamız gereken parayı alamamıştık. borç içinde yüzen patronumuz bizi gibip atmıştı anlıycağınız. doğal olarak moralim bozuldu. yaşım gittikçe ilerliyordu ve abimin eline bakmak hoşuma gitmeyen bir durumdu. tam herşeyi düzene sokmaya başlamışken bu olay sinirlerimi bozmuştu. ister istemez bunu anneme de , deryaya da yansıtıyordum. sinirli tavırlarım herkesin keyfini kaçırıyor , benimle konuşmakta dahi tereddüte düşüyorlardı. o gece derya ile büyük bir kavga etmiştik ve bana istediğini aldıktan sonra umursamaz olacağımı tahmin ettiğini söylemişti. bu söylediği söz beni daha çok çileden çıkartmıştı ve kavga gittikçe büyüyordu. aynı babamla kavga ederken olduğu gibi annem araya girmeye çalışıyor , ortalığı sakinleştirmek için birşeyler yapıyordu. ancak onu dinlemeden bağrınıp çağrınıyor , ağzıma gelen ne varsa söylüyordum. en sonunda derya yine çıkıp gitmişti evden..
-
164.
+1*evin önünde olduğumu belirten bir mesaj daha attım ve 5 dakika sonra indi. çok güzel olmuştu o gece. derya hayallerimdeki kızdı ve doğru yolda olduğumu kanıtlar nitelikte bir güzellikle ben geldim diyip selam vermişti. yürümeye başladık ve ben onu gerçekten tanımak istediğimi , arkadaş olmamıza rağmen nelerden hoşlandığını , nelerden hoşlanmadığını bilmediğimi söyledim. daha fazla zaman geçirmek istediğimi dile getirdim. hoşuna gitmiş olacak ki bu isteğimi kabul etti. o gece leman a beraber gittik ve arkadaşlarıyla tanıştım. tabi onuda bizim tayfayla tanıştırdım. o gece beraber oturduk bütün gece güldük eğlendik şarkılar söyledik. gün bitiminde ise onu tekrar eve bıraktım. deryayı bıraktıktan sonra arkadaşlarla her zaman yaptığımız gibi yemek yemeye gittik. yemeğimizi yiyip evlere dağıldık ve o gece mesajlaşmaya başladık derya ile. muhabbet durmak bilmedi desek yerindedir. 3-4 saatin sonunda artık yatma vakti gelmişti.
-
165.
+1*o gece beraber kaldık. bize gittik ve saatlerce evi topladık. o kadar güzeldi ki anlatamam beyler. onunla zaman geçirmeyi o kadar çok özlemiştim ki. oturup film izledik , şarkılar söyledik adeta ayrı kaldığımız günlerin acısını çıkarıyorduk. gece de beraber uyuduk. öpüşme dışında en ufak bir yakınlaşma olmadı. istemiyordum da zaten. çünkü korkuyordum. eğer cinsel anlamda fazlasıyla ileri gidersek , ilişkimiz tamamen cinselliğe dayalı olabilirdi ve bunun sonucunda birbirimizi kaybedebilirdik. cinsellik aramadım hiçbir zaman ilişkimde. deryanın hayatıma girmesiyle eskisi gibi olmuştum ve derslerim dışında pek bir sıkıntım yoktu. zamanla bunlarıda toparlarım diye düşünüyordum. ancak öyle olmadı ve ailem derslerim yüzünden aşırı tepki göstererek okumayı haketmediğimi vs söylediler. memlekete dönmemi istediler. üniversite gibimde değildi ama deryadan vazgeçemezdim. bu onu yarı yolda bırakmak olurdu. bende rest çekip gelmiyorum kolaysa gelip siz zütürün diyip suratlarına kapatmıstım telefonu. peder bey bunu kaldıramamıs olacak ki başka türlü cezalandırdı beni. maddi açıdan desteğini keseceğini söyledi ancak ben blöf kayıyordur diye düşünüp pek önemsememiştim.. hep ayın 1'inde para yatırıyordu düzenli olarak hiç para istememe gerek bile kalmazdı. artık alışmıştı ve ayın 1'i olduğu gibi sabahtan gidip paramı yatırırdı. ancak bu sefer öyle olmamıştı..
-
166.
+3 -1*Derken bir gün akşam evde tek başıma takılıyorum. Arkada inceden bir müzik calıyor. Yakmışım sigaramı keyfim yerinde yani. aklıma geldi ve düşünmeye başladım. aklımdan geçen düşünceler aynen şunlardı ; bugüne kadar gelene geçene çaktık ta ne oldu , elimize birşey geçmedi. sadece egomuzu tatmin ettik. aynen öyleydi binler sadece günlük ilişkilerim vardı. arkadaşlarımda öyleydi. bizim her zaman yanımızda olan 2-3 tane kız vardı onlarıda gerçekten arkadaşımız gibi görüyorduk. öyle bellemiştik hepsini hiç kimse de art niyetli değildi onlar hakkında. 2-3 kız arkadaşın dışında hayatımızda düzenli olarak hiç bir kızı barındırmıyorduk
-
167.
+1*laptopumu satmaya karar verdim. çok para etmezdi ancak yinede bir süre beni rahatlatabilirdi. zaten derya ile olan ilişkimden dolayı fazla bilgisayarda takılmazdım. oynadığım online bir oyunda olmadığı için yatıyordu öylece. laptopumu sattım ve gelen para ile deryayı güzel bir yemeğe çıkardım. onca zamandan sonra bunu ikimizde haketmiştik artık. alıştığımız rahat yaşadığımız hayat artık yoktu bunun farkındaydık ancak biz hiç bir zaman birbirimize destek olmaktan vazgeçmedik. bir süre daha böyle devam ettikten sonra altından kalkamaz olmuştum. ev kirası - ev giderleri - üniversitede lazım olan fotokopilerin parası - derya ile zaman geçirdiğimizde giden paralar derken tamamen zor durumda kalıyordum ve sevgilimin karşısında mahcup duruma düşüyordum. çalıştığım süre içerisinde ne abimle , ne ailemle bir bağlantım oldu kendi ayaklarımın üzerinde duruyordum artık. baba parası yemeden üniversitede okumak çok zordu gerçekten. eskiden yattığım yerden 1.5 milyarın üzerinde aldığım parayla rahat yaşayabiliyordum. şimdi ise 750 lira maaşla geçinmek zorundaydım. dediğim gibi altından kalkamamaya başladım ve derslerim iyice kötüye gidiyordu. sevgilime de mahcup oluyordum ve daha fazla dayanamadım..
-
168.
+1*ben iş ararken ev arkadaşım kiranın tamdıbını kendisi ödemişti ve elime para geçtiğinde ona ödeyecektim. bir süre sonra iş buldum ve bir cafede garson olarak çalışmaya başladım. iş bulduğuma mı sevineyim , parasının az olmasına mı üzüleyim diye düşünemedim bile. en azından bir gelirim vardı bu hiç parasızlıktan iyiydi. deryanında durumdan haberi vardı ve 1 ay içinde hiç dışarıda görüşmedik. hep evde oturduk. derya bir süre giderleri karşılamayı teklif etti ancak gururlu erkeğimdir ve asla bunu kabul edemezdim. öyle de yaptım ve reddettim bu teklifini. ayaklarımın üzerinde durabiliceğime inanıyordum. ilk ayki maaşımla ev arkadaşıma olan borcumu ödedim. evin giderlerine katkıda bulundum. cepte kalan para ise 2-3 hafta sigarayı karşılayabilicek kadardı. bırakın derya ile dışarılarda gezmeyi , evde bile pek görüşemez olmuştuk. ama yapabiliceğim birşey yoktu mecburen çalışmaya devam edecektim. ilk aylık maaşımdan geriye kalan parayla arkadaşla evde felekten bir gece çalalım dedik. alkol alıp , dertleşecektik planımız buydu. ancak arkadasım alkolün etkisinden sızmıştı ve ben yine yanlız kalmıştım. düşünmeye başladım bundan sonra ne yapabilrim diye..
-
169.
+1@1 merakla boşaldım panpa devam devam
-
170.
+1*babam memlekete dönmek için yola koyulmuştu ve ben yine yanlız kalmıştım. odamda otururken ciddi anlamda kendimde hata aradım ancak bulamadım. belki de bulmak istemiyordum. herneyse derya yı aradım ve görüşmek istediğimi söyledim. ilk başlarda kabul etmese de onca günün hatırı vardı sonuçta. beraber geçirdiğimiz onca zaman vardı. bunları hiçe sayamazdı tabiki. görüşmeyi kabul etti ve bir akşam porsuk çayı taraflarında buluştuk. orada bir banka oturduk ve hatalarımdan dolayı pişmanlık duyduğumu ancak beni anlaması gerektiğini söyledim. kötü bir durumdaydım sonuçta ve bana destek olmasını bekleyeceğim fazla insan yoktu hayatımda. yanımda ise bir tek derya vardı. oda benim beklentilerimin karşılığını veremediği için bu durumda olduğumuzu , onsuz geçen 1 ayın ne kadar zor olduğunu anlattım. beni seviyordu belli ki bu gözlerinden belliydi. daha fazla dayanamayıp atladı boynuma ve sımsıkı sarıldık oturduğumuz bankta. saatlerce hiç konuşmadan sadece özlem giderdik..
-
pipisi olsada fark etmez ki olm
-
17 bin tl aliyorum
-
peşimde istihbarat servisleri olsa
-
kayra kac dkya yeni hesap acip gelir
-
niye lan kimse demiyor
-
5 haziran 2026
-
çok ciddiyim soru sorcam
-
mesaj gönderirken dm falan rahat olun
-
komiklikler şakalar ehehe
-
monkas ananın adı boxerıma başlık
-
endonezya bali ucuz diolar la
-
beeyler gelin re cep tayyibe neden oy verdiklerini
-
karıya bak karıyaa
-
dennis buroyla bir ani
-
moderatorler kendine
-
endonezyalı sevgilime aldıgım hediye capsli
-
bu ehliyet kurs hocalari
- / 1