1. 1.
    +3 -1
    çok gibik bi durumdayım dinleyen olsun olmasın birilerine anlatmam lazım

    bu arada güzel müzikmiş: http://www.youtube.com/watch?v=N37O2PxKXjo&NR=1
    ···
  2. 2.
    +1
    özet geçicem:
    çok büyük tesadüfler sonucu çok güzel bir kızla tanıştım, benim çalıştığım yerde çalışmaya başladı bu. ilk gördüğüm andan itibaren bir şekilde onu ayarlamalıyım dedim kendi kendime. beyaz yüzlü, mavi gözlü. fiziği yerinde. ortalama boy. kızıl saçlı.

    neyse kafama şart koydum. muhabbet vs. derken bunun telefon numarasını aldım, kolay olmadı 1.haftanın sonunda aldım. 3-4 gün sürekli mesajlaştık sabahlara kadar. sonra telefonla konuşmaya filan başladık. ardından bu dedi işte seninle yemek yiyelim filan bi yerlerde.

    dışarda birşeyler atıştırdık buluşup. ilk buluşmamızda pizza yedik. 2-3 günde bir buluşur takılır olduk ama hala canım cicimli konuşmuyorduk. birgün dedi işte bira içiyor musun filan dedim tabi içiyorum, trakyalıyım.
    neyse gittik bir kafeye.
    ···
  3. 3.
    +1
    ikişer bira içtik 50cllik 5er liradan ittirdiler. neyse. benim kafa 2 birayla hiç olmaz ama o gün hafif bi amcıklama oldu. kız işte neyine içiyoruz dedi. dedim yeni başlayan ilişkimize içelim. kız bi afallar gibi yaptı kendini. dedi işte ne alaka filan, sonra bozuldun mu filan dedi.

    kafa hafiften iyi olduğu için ikimizde fazla üstelemedik gülüp geçtik ama acayip berbat hissettim kendimi o an. yani kısa sürede çabuk aşık olabilen bir insanım, duygusalım o an çok gibimsonik hissettim kendimi ama hiç belli etmedim.

    3-4 saat kadar takıldık. çıktık birer kahve içtik başka bi kafede. bana dedi artık eve gideyim filan, tamam dedim. ailesiyle kalıyodu minibüse bindirdim gitti. akşam mesaj attı.
    ···
  4. 4.
    +1
    "çok güzel bir gündü"

    bende cool takılıcam ya amıma koysunlar "güzel bir kızla geçirdiğim hergün çok güzeldir benim için" gibi saçma birşey yazdım. gibeyim coolunu. hafiften tersledi aslında hergün mala vuran biri izlenimi vermekten çok seninle geçirdiğim hergün güzel olur gibi birşey demek istemiştim ama olmadı.

    akşam saat 10dan sabah 4-5 e kadar yine mesaj telefon trafiği, ama bende sanki bi amcıklama var. gurur yapmışım ben bu gün kafede beni terslemesini. hep gibimsonik olmıyacak şeyler söylüyorum.

    saat sabahın 5i oldu kızla ilişkimiz everestten guam çukuruna döndü. yani zirveden en derin çukura. bi an kendime şaşırdım ne yaptım ama yine coolluk bende ya dıbına koyayım. kız ona söylediklerime sinirli. ben ise "bir insanın gerçek bir yüzünü görmek istiyorsan onu sinirlendir" diyorum gibsinler zütümü.

    en son arasana bi dedi, çıktım balkonda aradım.
    ···
  5. 5.
    +1
    bitmedi gibkolar
    ···
  6. 6.
    0
    dışarsı ayaz, tirtir titriyorum ama üşümüyorum. kız telefonu açıyor, ben ne diyorum.
    "küfür ediceksen hiç konuşmayalım"

    yarak yedin mi sen. bir anlık sinirle söylersin ha böyle. kız diyor ne seviyene düşücem senin, sen ne biçim bir insansın. seni adam yerine koyduk karşımıza aldık konuştuk. falan filan. kız da nasıl edebiyatlar, görseniz ak.

    bağırıyor sürekli.. telefonu kulağımdan olabildiğince uzakta tutup dinliyorum, aşağıdan da hacı dedeler geçiyor sabah namazına gidiyorlar. onlar bile duyuyor sesi. ben kıza ne diyorum, "tamam sakin ol", "çok çabuk sinirleniyorsun" "sonra konuşalım sinirin geçince". be amcık kafalı kız sinir krizleri geçiyor senin yüzünden hala coolsun.

    telefonu yüzüme kapatmadan önce söylediğim son söz "tamam hadi görüşürüz"

    sabah oldu..
    ···
  7. 7.
    0
    6da yattım, sabah 8 de uyandım. hiç uykum yok. karnım aç değil. susamıyorum.

    tam göğsümün ortasına birşey takılmış kalmış, yutkunuyorum yutkunuyorum. su içiyorum geçmiyor. böyle yarak gibi bi durum. dün gece geliyor aklıma, ağlamak istiyorum ağlıyamıyorum. koca ev sanki kat kat küçülmüş sıkıştırıyor beni odama. böyle durum anlatılmaz, yaşamayan bilmez.

    zar zor çıkıyorum dışarı birilerini bulup konuşmam lazım, kimseler yok. sabahın körü herkes işinde gücünde ya da uyuyorlar. kafamın içindeki ses beynimi gibiyor, kızın gözleri geliyor aklıma sürekli. ne yapacağımı bilmiyorum. arkadaşlardan birini buluyorum öğlen, gibi kızla kahve içtiğimiz yere gidiyoruz.

    anlatıyorum diyo "boşver gibmişsin zaten ortalığı, önüne bak". "bağlanmıycaksın demiş şair" diyor.
    be yannanım o kızın gözlerini görmüş mü o şair?
    ···
  8. 8.
    +1
    "mesaj at kanka"

    ne diyim, "ne bilim özür dile"... aq başlıyoruz özür faslına..

    gözlerimin önüne "tülayyy nolursun gelll" diyen adam geliyor, ona bile gülemiyorum.

    "öküzlük ettim, affet. son bir kez konuşalım. sanki birisi benim yerime geçmişte onları söylemiş gibi"

    "bir anlık sinirle yaptım" "gururuma yediremedim"

    yaa yarak kafalı böyle getirirler fitil fitil zütünden. gönderdiğim mesajların hatti hesabı yok. zaman geçmiyor. 3 gün boyunca mesajlar atıyorum.

    kız sürekli posta koyuyor. görüşmeyelim diyor. rahatsız etme diyor.

    3.güne girdiğimizde 5dk konuşalım, sadece konuşalım diye yalvarıyordum. affetme ama 5dk konuşalım...

    akşam oluyor, kafamdaki susmayan sesin çaresi alkolde. saat 23 civarı.
    ···
  9. 9.
    0
    mesaj geliyor.
    "sadece 5 dakika ama hiç birşey değişmeyecek"

    "tamam" diyorum öyle olsun. "sabah uygun olduğum da mesaj atıcam, ararsın ne söylersen söylersin. birdaha da görüşmeyiz." diyor.

    "tamam" demekle yetiniyorum, kafamda türlü tilkiler dolaşmaya başladı bile.
    burcumun akrep olmasından mıdır bilmiyorum, aşk(tabi adı aşksa) bir anda yerini hırsa bırakıyor. avına saldıracak bir avcı misalı planlar yapmaya başlıyorum.

    eve gittiğim gibi boş bir kağıt açıyorum önüme. sadece 5dk. 5 dakika da neler yapabilirim ki. benden nefret eden bir kızı tekrar kendime döndürebilir miyim? başlıyorum birşeyler yazmaya.
    ···
  10. 10.
    0
    önce özürler.. hayır hayır önce herşeye rağmen benimle tekrar görüşmeyi kabul ettiği için teşekkür etmeliydim. biraz da ne kadar harika bir insan olduğundan bahsedersem belki yumuşar..

    saat 4 e kadar uyumuyorum, birşeyler yazıyor karalıyordum. elimde 4-5 not defteri sayfası kadar cümleler oluştu, kesin olucak. başaracağım!! tekrar kendimi affettirmeliyim, benim için bir misyon olmuştu bu.

    az uykuyla geçirdiğim bir gece daha.. saat öğlen 12 gibi mesaj geliyor, arıyorum. telefonu açıyor. yine o güzel sesi duyuyorum, alo dediği an göğsümde sıkışıp kalan şey aşağıya düşüyor adeta. o rahatlık, o ferahlık. sadece bir "alo" ya mı bakıyordu diye geçiriyorum içimden.

    kendimi toparlayıp, önümdeki notlara göz atıyorum. bir numaralı olan sayfadan başlıyorum. benimle tekrar görüşmesinin onun ne kadar büyük bir insan olduğunu gösterdiğinden bahsediyorum, teşekkür ediyorum. ama o ne diyor.

    "teşekkür faslını geç, ne söyliceksen söyle çabuk 5dakikan var."

    benim içimde bunlar yanıp kavrulurken, karşındaki insanın sana böyle demesi koyuyor insana, keşke kalbimden geçenleri bir anda ona gösterebilsem. ama sözlerle anlatmalıyım.
    ···
  11. 11.
    0
    özürleri arka arkaya koyuyorum, kendimde şunu fark ediyorum. eğer birşeye hırs yaptıysam gurur umrumda olmuyor. 5 dakika boyunca kendimi çeşitli rezil mahlukatlara benzetip, ne kadar öküz olduğumundan bahsediyorum.

    gözlerinin aklımdan çıkmadığından bahsediyorum ama unuttum birşey var, onun şişen egosu. veya kalkan zütü.

    bu sözlerden sonra söylediği tek şey;

    o: "bitti artık, unut beni anlıyor musun? bitti."

    ben: "tamam.." (cool)

    telefonu kapattı.
    bilgisayar olsam o an mavi ekran verirdim, ama sadece ağladım.
    ···
  12. 12.
    0
    bitmedi daha
    ···
  13. 13.
    +1
    2 gün sonra. saat 24 civarı. çareyi yine alkolde arıyoruz, belki elimiz açıp iki dua etsek bir şeyler değişir.

    aklıma yine o geliyor, sanki hiç çıkmış gibi..
    aa mesaj geldi, bir umutla bakıyorum. belki "o" dur diye.

    değil..

    "kanka 2 lira atsana ben hasan".

    ah be hasan kötüne koyayım hasan, 2 lirasını gönderiyorum hasanın mesaj hakkı yapacakmış da yetmiyormuş, bu vesileyle +1 lirayı da turkcele bayılıyorum.

    alkole devam.. 10dk sonra bir mesaj daha, bu da hasandır diyip bakıyorum telefona. ha gibtir bu o lan.. bu o..

    1 ay önce hiç tanımadığım, 7 gün önce dalgaya aldığım, 6 gündür de hayatımın dıbına koyan kız bu!
    ···
  14. 14.
    0
    mysql server yarak yarak bozulduğu için yazdığım gitti tekrar yazıyorum. 5dk
    ···
  15. 15.
    0
    "adam olucak mısın, birdaha tekrar edecek mi böyle birşey?" yazmış. burda adeta boynuma geçirdiği tasmanın ipini çekermiş gibi hissettirdi bana. kontrol ondaydı. yaraklara gelmiştim.

    "gibtir lan"

    yazasım geldi aniden, istesem yazardım da. intikam için, belki de ego tatmini için. belki bir geleceğimiz olabilir diye düşündüm, yine gözleri geldi aklıma.

    "asla" yazabildim sadece..
    ···
  16. 16.
    +2
    iki gün sonrasına buluşmaya karar verdik, yine o 50cllikleri 5 liradan ittirdikleri kafeye.

    karşılıklı oturduk, ona söylediğim sözler, ondan özür dilerken söylediğim şeyler geliyordu sürekli aklıma. gerizekalı rezil ettik kendini naptın sen neydin ne oldu. evet oldum dıbına koyayım!

    neyse kıza yüzyüzeykende anlattım olan biteni, dedim senin karşında şuan o kadar küçük hissediyorum ki kendimi daha önce hiç bukadar berbat hissetmedim kendimi kimsenin karşısında.
    ama alttan bunun şişen egosunu hesaba katmadım, sürekli pompalıyordum.

    duygusalız ya.
    ···
  17. 17.
    0
    kimse de okumuyor heralde aq neyse yazmaya devam devam
    ···
  18. 18.
    0
    günler birbirini kovaladı develer tellal, dedeler helelüüyaa oldu nirvanaya ulaştılar.

    1-2 hafta boyunca hep görüştük, aramız yine düzelmişti. eskisi gibi sabahlara kadar mesajlaşmıyorduk veya telefonla konuşmuyorduk ama yine de günün önemli bir kısmını birbirimize ayırıyorduk.

    kız çok değişkendi bir gün mutluysa bir gün mutsuzdu, sanki önce gülüyordu sonra eksiyi basıyordu.

    bir gün saat 10 gibi telefona mesaj geldi. "nerdesin kalktın mı?"
    dedim yeni kalktım birşeyler atıştırıyorum. "arar mısın" yazmış.
    ···
  19. 19.
    +1
    aradım, "falanca kafedeyiz arkadaşla" "gelir misin acele" dedi. olur dedim. tasmamı çekti kendisine doğru.

    bi kankisiyle kafeye gitmişler kız kıza bira içmişler. ikişer tane extralı biradan içmişler. ikinci biradan sonra yaraklara gelmişler anlıycağınız. yalnız olduklarını söylemişti, gittim yanlarında da bir lavuk var.

    kıza uzaktan bi işaret yaptım yanlarına gitmeden, kız yanıma geldi. dedim hani yalnızdınız filan dedin "kankamın arkadaşı". "tamam" dedim. şöyle arkaya geçiyoruz biz diye işaret yaptı arkadaşına.
    köşeye geçtik, insanlardan biraz uzak ama masalar yine dolu. göz önündeyiz.

    kız oturdu, bende karşısına oturdum. "yanıma çeker misin sandalyeni" dedi.
    ···
  20. 20.
    0
    "olur" dedim. yanına çektim sandalyeyi. kız alkollü, söyledikleri ve yaptıklarını bilinçili yapmıyor. ben bunun bilincindeyim.

    ağlamaklı bir şekilde parıldayan o mavi gözler ile bana doğru baktı ve.

    "sarılır mısın bana"

    dedi. normal şartlarda zar zor elini tutabildiğim kız ona sarılmamı istiyordu. şeytan ile melekler kafamda meclis kurmuşlar birbirlerine anayasa fırlatıyorlar. saldır aslanım kim tutar seni, yapma etme bak kız ne durumda.. kimi dinlesem ne yapsam??

    dostça bir sarılma okadar. başka birşey yok...
    sarıldım, ama çevrede de insanlar var. adam manitasıyla gelmiş oturuyor bizi mi izleyecek ak.
    kız diyor "benim sarıldığım gibi sarılmıyorsun".. "sarılıyorum" diyorum sen anlamıyorsun..

    birden o masum sarılma yerini çeneme aldığım sıcak bir öpücüğe bıraktı, öpücük ise ardından gelen emmeye.
    ···