bence annem daha güzel yarrakları hak ediyor

birazcık mahallede oturdum top oynayan çocukları izledim. aslına bakarsanız oraya pustum her an top kaçabilirdi dışarıya ve o topu alıp artistik bir şekilde sektirdikten sonra çocuklara geri atmam benim vazifemdi yaşım gereği. yetişkin bir bireydim ben bunları yapmam gerekiyordu.

beklediğim an gelip top kaçtığı zaman hemen koştum ve yakaladım. abi atar mısın bakışları etrafında topu sektirdikten sonra geri orta açtım ve bir sigara yaktım. dediğim gibi her başarımı bir sigara ile taçlandırırım. o sırada kardeşimin servisi geldi kapıya bir taşla iki kuş vurmuştum.

sadece film ve dizilerden alıntı yapmam deyimler atasözlerinden de çok iyi yaparım.

servis şoförüne söyleyeceğim bir iki kelam vardı.

kapıyı açtığında kardeşimin inmesini bekledim önce. centilmen bir erkektim nede olsa daha sonra şoföre pardon bakar mısınız diye bir seslendim.

buyur abi dedi.

bu çocuklara serviste televizyon var ayağına neden hep yerli şarkı klipleri açıyorsunuz diye haykırdım. bu çocuklar ergenliklerinin tavan yaptığı hormonlarıyla çetin savaşlar veren insanlar. biraz olsun desteği hak etmiyorlar mı ailelerinden uzak bu servislerde sorarım size dedim.

gerçekleri duymak hoşuna gitmiş olsa gerek bir anda komple bana döndü.

açın dedim jennifer lopezleri shakira'ları inna'ları çocuklar biraz yaşasın olmuyor böyle dedim.

fakat son cümlem sanırım zevkine uymamış olsa gerek bir sinirlendi sen ne diyorsun lan değişik diye bağırmaya başladı.

fakat ben haklı olduğumu biliyordum en azından servisteki gençlerin hayran bakışlarından bunu sezebiliyordum. dediğim gibi babama çekmiş bir adamım ben.

fakat kardeşim narin bir insandı hemen araya girdi tamam abi kusura bakma diye geveledi fakat benim sinirim geçmemişti konuşmam gerekiyordu bu konuyu anneme açacaktım.

kardeşimi aldıktan sonra eve doğru çıkmaya başladık onu eve bıraktıktan sonra sılanın kapısını çaldım sabah yarım kalmıştı sohbetimiz.

kendime ait bir kapı çalma tarzım vardı. 4 kere tıklatırdım sadece buda onu seziyor olmalı ki hemen açıyordu kapıyı bu onunla gizli şifremizdi onunla.

kapıyı tekrar hızlı bir şekilde açtı beni görünce tekrar mutlu olsa gerek gözlerini iyice bir açtı.

ona serviste yaşadığım olaylardan etkilenerek

sence tanrının dünyanın en büyük eşek şakasını yapmıyor mu diye sordum ?

tam anlamamış olsa gerek ne diyorsun yine diye çıkıştı ve ben konuyu ona birazcık daha açtım.

14 yaşında erkeklere hormon veriyor fakat bu hormonlarını kullanmalarını yasaklıyor sence bu adaletsizlik değil mi diye tekrar sordum.

ya yine ne diyorsun off diyerek kapadı kapıyı.

bazen onunda benim zekamı anlamadığını düşünüyorum.

eve geçtim tekrar ve annemin yemek yaptığını fark ettim. anneme yardım bahanesiyle içeriye girdim ve bir yandan çorbayı karıştırırken bir yandan anneme dönüp

serviste yaşadığım olayları dile getirdim.

oğlum ben sana bu sabah ne dedim neden böyle yapıyorsun diyerek beklemediğim tepkiler aldım. kimse anlamıyordu yine beni. fakat ben haklıydım.

sinirlenmedim annem biraz geri kafalıdır o yüzden aldırış etmedim. kardeşimin odasına doğru yol aldım onunla konuşacaklarım vardı.

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=ZKOIoBe-fa0

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=AdI-3v96Ckk

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=hKEqnBmdCnc

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=IW-KLcsF7hI

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=fBWzMbSAXCk

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=QlmxJsO-pNc

şimdi reklam

http://www.youtube.com/watch?v=RMY-dz8jMsQ

reklamlar bitti.

kardeşimin odasına vardığımda yine kitap okuduğunu fark ettim. bir nasihat için güzel bir zamanlamaydı.

içeri girip ona kitapların saçmalık olduğunu hayatın böyle öğrenilmeyeceğini söyledim inek olursan erkeklerin ona bakmayacağını ve evlenene kadar bakire kalacağını vurguladım. üzülmüş olsa gerek bakışları değişti ve moral olması açısından.

her topal satıcının bir kör alıcısı vardır diyerek alıntı yaparak vurguladım.

fakat beni kasıtlı olarak anlamamak istiyor olsa gerek tekrar bağırmaya başladı anneme. annem bir hışımla odaya daldı ne oluyor yine burada dedi.

anneme ilaydanın artık büyüdüğünü ve bu kadar kitap okuması yerine bir sevgili yapıp sinemada sevişmeleri gerektiğini vurguladım. okullarımızın biyoloji derslerinin ilaydanın cinselliği keşfetmesine yardımcı olamayacağını bu nedenle bizlerin yardımıyla bu eğitimi alması gerektiğini güzel tezler ile savunacaktım en azından planım buydu fakat dediğim gibi annem terliği çok iyi kullanır. ne yazık ki ağzımı açmadan tahta topuklu terliği ile güzel bir combo yaptıktan sonra odama kaçmak zorunda kaldım.

ilerleyen saatlerde babam gelecekti bu yüzden ortalık yatışana kadar içeride kalmam herkes için en iyisiydi. dediğim gibi ailemi her zaman önemserim fakat beni anlamıyorlar.

aldığım topkekleri tüketip birazcık sözlüğe girerim diyerek kafamda plan yaptım.

planımı uyguladıktan sonra bir sigara yaktım. başarılı her plandan sonra bir sigara yakarım taçlandırırım zaferimi.

bu sırada dış kapının sesi geldi sanırım bizim peder damlamıştı eve.

fakat dışarıdan birden fazla ses yankılanıyordu. hemen zekamı kullanıp bu seslerin kaynağını bulmalıydım.

kısa bir dinlemeden sonra dedeminde geldiğinin farkına vardım gün geçtikçe güzelleşiyordu. dedem köyde yaşadığı için fazla göremezdik en azından ben bir 14 senedir görmemiştim. onunla yarım kalan bir hesabımız vardı ve artık ödeşme günüydü.

dediğim gibi zamanda yolculuk yapabiliyordum henüz tam adını koymadım bu sistemin. hemen 8 yaşındaki halime dönüp dedemin bana milletin ortasında kuş kalkıyor mu dediği günü yaşadım..

o gün verecek bir cevabım yoktu herkes gülmüştü bana bakıp... bunu asla unutmadım bana gol atıp gitmişti memleketine gün ödeşme günüydü bu yüzden odadan çıkmalı ve ona dersini vermeliydim.

hemen odadan çıkıp dedemin yanına gittim. beni görünce sevinmiş olmalı yüzü güldü ve ooo diye nidalarda bulundu fakat bunun sırası değildi.

babam korkak bakmaya başlamıştı tehlikeyi önceden sezmişti sanırım. fakat istifimi bozmadım ve plana sadık kaldım dedeme yaklaşıp dede bir şey sorabilir miyim dedim.

dedem artık yaşlanmıştı bunu koz olarak kullanıp sor dediği an

senin artık kuş kalkıyor mu diye yapıştırdım cevabı.

bir anda şaşkını döndü ev hali nedense bu sessizlik bana güç veriyor zaferimin başarısını estiriyordu şakaklarımda.

fakat babam atik bir insandı hayvanoğlu diyerek bir tane geçirdi bana.

yo attığı darbe beni yıldıramadı ben zaferimi ele geçirmiştim.

annemin araya girmesini fırsat bilip odama geri kaçtım ve kapımı kapattım.

bir sigara yakıp günü karlı bir şekilde kapatabilirdim artık fakat babam yılmıyor kapıyı yumruklamaya başlamıştı. sanırım korku salgılamamı sağlayıp zaferime gölge düşürmeyi amaçlıyordu fakat izin vermeyecektim buna. hemen bir müzik açıp sesini bastırdım böyle zekice hareketlerim vardır.

sesi kesilince yorganımı çekip soğuk tarafıyla bir savaş yaşadıktan sonra rüyalar alemine geçiş yaptım.