0
Ben küçükken Kurban Bayramı’nda toplanan derilerden uçak yapıldığını sanırdım. Uçakların dış yüzeyinin bu derilerle kaplandığı için Türk Hava Kurumu’nun topladığını düşünüyordum. Uçak kaçırma filmlerinde silahla ateş edildiğinde ya da bomba patladığında, “Ayyy! Deri delindi!” derdim.
Küçükken birinden özür dilediğim zaman Allah’ın bana bir özür vereceğini sanırdım. Sakat olacağımı düşünüp hemen dilediğim özrü geri alırdım.
Küçükken annem, Betona basma, betona yatma, yoksa beton çeker dedikçe ödüm patlardı. Beton açılarak beni içine alıp yutacak sanırdım. Bir gün cesaretimi toplayıp evin halısız bir köşesine boylu boyunca yattım. "Beton ne zaman açılıp beni içine çekecek" diye bekledim. Hiçbir şey olmayınca, "Şu annem de amma yalancı" demiştim.
Küçükken göbeğimin içindeki kirleri vücudumun tıpası zannederdim. O kirleri oradan alırsam içimdeki her şeyin dışarı akacağından korkardım.
Ben küçükken, annem banyodan çıktığında babamın söylediği, “Sıhhatler olsun” lafını “Saatler olsun” diye anlardım. Bunun da, “Banyoda amma çok kaldın” gibi bir şey demek olduğunu sanıp babamın anneme kızdığını düşünürdüm. Annemse buna karşın sadece, “Sağol” derdi. içimden “Ne kibar kadın” derdim.