ben de yazıyorum

bu arada 2 çeyrek biletimin ikisine de üçün biri çıktı.

geçen gün mudo'da çok güzel bir montumsu polarımtrak bir şey gördüm. bedeni yoktu. bugün başka bir şubesine gittim. mağazadaki elemanla aradık biraz. önceki gün iki tane varmış. bulamadık tabii ki.
çok dert etmedim, ama gerçekten çok hoşuma gitmişti o.

muhtemelen yarın şarap içtiğime pişman olacağım. şarap ertesi gün bende çarpıntı yapıyor nedense.

canım şu an şerbetli tatlı istedi. şarabın etkisi mi acaba?

gündüzleri sözlük gerçekten gibiliyor, geceleri ise gerçekten çok güzel oluyor. genellikle. haftasonları hariç ama.

üniversitedeki hocalarımdan biriyle facebook üzerinden haberleşiyorum. haberleşiyorum derken, birbirimizin duvarında şarkı falan paylaşıyoruz. böyle acayip hocalar da var işte. çok iyi bir adam. bana pink floyd lakabını taktı. onur duydum.

yeni yılınızı kutlamış mıydım? yeni yılınız kutlu olsun. en azından geçen yıllardan daha güzel geçsin.

adil kullanım kotasını aştığım için hızımın 3 mbit'e düşürüldüğünü söyleyen bir mesaj geldi 3-4 gün önce. hızım hala aynı bir azalma yok. superonline benimle kafa buluyor.

biranın da ertesi günü çok hoş değil mesela, çok içersen ertesi gün kafan kütük gibi oluyor.
en güzeli rakı.

etek tıraşı olmaya üşeniyorum. kıllar çok çabuk uzuyor lanet.

finallerden sonra berbere gidicem diyim şimdiden de, 3 ay içinde gidebileyim.

bazen keşke bekar evinde yaşasaydım diyorum. ama aile yanında olmanın da kendine göre avantajları var. gerçi artık sıkıcı olmaya başladı. zaten demiştim, annemle pek anlaşamıyorum.

kızlara davranmamam gereken şekilde davranıyorum, bu da bana zevk veriyor demiştim ya bir panpam merak etmiş bu davranışa örnek vermemi istemiş. mesela kızla muhabbet ederken muhabbet ilerliyor bazen ama ben bir anda kıza laf çakıyorum. kız içten içe bozuluyor ben de bundan keyif alıyorum. bir örnek daha: canımı acıtmış olan insanlara iyi davranmamayı öğrendim. bu çok önemli bence bunu mutlaka öğrenin. mesela 15 senelik can dostum dediğim bir kız affedilemez bir şey yaptı bana karşı. o günden beri tam 3 kez barışma girişiminde bulundu. ben her seferinde bütün sorumluluğu ona yükleyerek biraz alaycı bir şekilde kendisine soğuk davrandım. kız %100000000 ağladı. biliyorum çünkü onu benim kadar iyi tanıyan bir başkası yok.
özet: kızların canını acıtın, ama yeri geldiğinde geri adım atmasını bilin. çok zevkli.

odamda uv floresan ve bu ışıkta parlaması için şişe içinde fosforlu su var. duvarımda da fosforlu bir tablo. arada ışıkları kapatıp uv floresanı yakıyorum. güzel bir manzara oluyor.

aynı şekilde ilkokulda -galiba 3. sınıftı- aldığım golf çantası şeklindeki kalem kutuyu da liseyi bitirene kadar kullanmıştım. en son aşamada artık fermuarı falan yoktu, ayrıca leş gibiydi. birkaç defa yıkanmasına rağmen.

kullandığım uçlu kalemi 8. sınıfta almıştım. 8 senedir aynı kalemi kullanıyorum yani.

üniversiteyi toplamda 4 defterle bitiriyorum. sayfaların kıyılarında köşelerinde derslerde sıkıldığım zaman çiziktirdiğim şeyler var.

keşke resim yeteneğim olsaydı. aslında karikatüristik çalışmalarda oldukça başarılıyım. belki de yeteneğim vardır. sürekli ellerim titrediği için bilemiyorum.
resim dersinden hep hayal gücüm sayesinde yüksek notlar aldım, yoksa çizgilerim kötüydü. ama dediğim gibi, karikatüristik şeyleri fena çizmediğimi düşünüyorum.

iş eğitimi dersi vardı. lanet olsun ona. 7. sınıfta bu derse proje yetiştirmemiz gerekiyordu. kızlar genellikle örgü yapmışlardı, erkekler ise daha farklı şeyler. o dersi sevmediğim için tembellik etmiştim. dersten bir gün önce annemden örgü örmeyi öğrendim. el bezi adı altında bir parça örgü ördüm. derse gittiğimde hoca inanmamıştı. beni öğretmen sandalyesine oturtup tüm sınıfın önünde örgü ördürdü. utanmıştım ama sonunda hocayı ikna edebildim.
bir daha örgü örmedim.

ilkokula dair bir şey hatırlamadığımı söylemiştim ya, şimdi hatırladım. ama taaaa anaokulunu hatırladım. bir keresinde öğretmen derste tuvalete salmamıştı. aşırı tuvaletim gelmişti. en sonunda saldı. sınıfa girerken ayakkabıları çıkarıp terlikle giriyorduk içeri. ayakkabılarımı giymek için eğildiğimde artık çok geçti.
başka da hiç altıma işemedim.