/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 27.
    0
    Rezerveeeee
    ···
  2. 26.
    0
    Rezervasyon
    ···
  3. 25.
    0
    Gia var rezzz
    ···
  4. 24.
    0
    rez alındı.
    ···
  5. 23.
    0
    Rezervasyon
    ···
  6. 22.
    0
    Devam et reis
    ···
  7. 21.
    0
    im back
    ···
  8. 20.
    0
    Rezerved
    ···
  9. 19.
    +1
    filmi paylaşacak mısın yani bizimle
    ···
  10. 18.
    0
    Rezervasyon
    ···
  11. 17.
    0
    Rez babuş
    ···
  12. 16.
    0
    Rezzzzerv
    ···
  13. 15.
    0
    Fark olduğuna göre intihar etmeyecek galiba.
    ···
  14. 14.
    0
    Bu adamınkiler okunur
    ···
  15. 13.
    0
    Önlerden Rez efsane olabilir
    ···
  16. 12.
    0
    Rez gia
    ···
  17. 11.
    0
    Rezerve
    ···
  18. 10.
    +24
    Anlaştılan bugün dışarı çıkma vaktiydi. Korka korka hazırlandım.

    Hazırlanma dediğim de sakalımın bir yanını kestim ve beyaz saç tellerini saçıma bantladım. Yürürken beni gören bir kere daha bakıyordu ben de onlara hiç bakmadığım gibi bir daha hiç bakmıyordum. ilk başta para lazımdı. Yayınevine gittim. Normalde bu tiple içeri sokmazlardı ama beni tanıyorlardı. Hemen içeri davet ettiler.

    Felsefeyle ilgili bir tane tez mi yazılacakmış neymiş anlamam öyle şeylerden. Ama felsefeden anlarım. Tüm sanat dallarından anladığım gibi ve felsefe de bir sanattır. Ayaküstü beş on sayfa civarı yazdım. Yine olağanüstü bir yazı olmuştu galiba ama umrumda değildi. Umrumda olan işleri halledip eve çekilmemdi.

    Güneşten tiksiniyordum. insanlardan da. Onlara baktığımda bağırsaklarını görüyordum.

    Şehrin içinde kocaman bir kanalizasyon şebekesi.

    tak çukuru.

    Yürüyen taklar.

    Konuşan taklar.

    Gülen taklar.

    takLAR!

    Başım dönüyordu vaktim az kalmıştı daha fazla dayanamazdım dışarıda durmaya.

    Gazetemi, defterlerimi, içkilerimi ve sigaralarımı alıp tekrar eve kapandım.
    ···
  19. 9.
    +33
    Amaçsızlık, savrulmuşluk ve bu dünyada kaybolmuşluk hisleri peşimi bırakmamıştı hiç. Çevremde beni tanıyan kimse yoktu. Bir işim yoktu. Bir amacım yoktu. Param yoktu. istediğim zaman oluyordu o ayrı mesele. Geçimimi nasıl sağladığımı bile bilmiyordum. Kendimi beynime emanet etmiştim o yaşamamı sağlıyordu. Öyle ki nefes almayı unutup nefes nefese kaldığım zamanlar bile olmuştu. Korkuyordum birgün istemsiz çalışan kaslarım istemdışı halden çıkacak ve ben onları çalıştırmayı unutup öleceğim diye. Tuhaf olan nokta ise ölmekten korkmuyordum ama böyle basit şeyler rüyalarıma giriyordu.

    Evden dışarı iki ayda bir çıkıyordum yaklaşık olarak. Çıktığım zaman ise bir nakliyeci tutup evin bir odasına içkimi ve sigaramı taşıttırıyordum. Tabi üç beş tane de mutfak ıvır zıvırı. Dışarı çıkmadan önce duvara yapıştırdığım beyaz saç tellerimi saçıma bantlar mutlaka öyle çıkardım. Ha bir de sakalımın bir yanını traş ederdim. Bu yaptıklarımın bir açıklaması yoktu ama öyle olması gerekiyordu. Yaşama amacımızın olmaması ve kime sorsak yaşamamızı söylemesi gibi.

    Para konusu, evet.
    Gider üç beş büyük yayınevine bir şeyler yazardım yarım saatte ve paramı alırdım. Aslında ben büyük yazarların arkasındaki kuklaydım. Benim yazdıklarım sayesinde köşeyi dönen mi dersin ödüller, övgüler alan mı dersin tonlaydı. Ben de zütümle gülüyordum bunlara iki ayda bir aldığım gazetelerdeki haberleri gördükçe.
    ···
  20. 8.
    +30 -2
    Gözümü açtığımda kirpiklerime değen saç tellerimi usulca yana ittim. Başım hâlâ dönüyordu. Çekmecenin üstündeki bira şişelerine uzun uzun baktım. Hepsini kıracaktım ama vazgeçtim. Zaten yeteri kadar incintı evim. Bazen yürürken camlar ayağımı kesiyordu.

    Lavaboya gittim aynaya zar zor bakabildim. Göz altı torbalarım gözlerimi kapatıyordu. Saçlarımı inceledim. Bir tel daha beyazlamıştı. Usulca kopardım ve diğer beyaz saç telleri gibi duvara bantladım.

    Kahvaltımı bir sigara ile yaptım. Güneş doğuyordu. Hemen perdeleri kapattım ve yere bağdaş kurdum. Bacağıma bir cam kesiği batıyordu. Aldırmadım.

    Bugün günlerden neydi?
    Hatırlamıyordum. Hatırlamama gerek de yoktu zaten. Boşverdim.

    Uyuyakalmışım. Gözümü açtığımda yana devrilmiş ve alnımı bir cam kesmişti.

    Tekrar lavaboya gittim. Hiçbir şey yapmadan ikinci bir sigara ile ikinci bir kahvaltı yaptım.
    ···