+5
-6
Ben, bir Anadolu çomarıyım. AKP'yi sevmediğim halde. Bunun, tutulan partiyle bir alakası yok.
II. Dünya Savaşı'ndan kısa bir süre sonra ingiltere'de seçimler yapıldı. Başbakan Churchill seçimi kaybetti.
Churchill söyle demekle yetindi: "Kimi isterlerse onu seçerler. Bu bir demokrasi ve halkımız onu korumak için çok mücadele etti."
"Bunlar Edinburgh çomarıdır," demedi. Çünkü Churchill, Ingiliz halkını seviyordu.
Bize çomar diyenler, Türk halkından nefret edenlerdir.
Adam beyaz tenli, mavi gözlü. Memleketin seçkin sınıfından. Çok iyi bir okulda bedava eğitim görmüş...
... günde 12 saat madende kazma sallayan çomarların ödediği vergilerle.
Suratıma karşı "çomar" diyor. Sakince, ona bu sözcüğü kullanmamasını örgütlüyorum. Kimse, bir insana hayvan sıfatı yapıştırmamalı.
Mavi gözlerini kırpıştırıp sırıtıyor: "Bu, biz Balkan göçmenlerinin ufak bir intikamı olsa gerek."
Neyin intikamı huur çocuğu? Geldiğinizde, şimdiki Suriyelilerden bir farkınız yoktu. Devlet size tarla verdi, ev verdi, tarım aletleri ve tohum verdi. Hiç kimse size: "Bu memlekette işiniz yok, defolun" demedi.
Bu memlekette kim, devlete zayıf bir bağ ile bağlıysa o, devletin baş tacıdır. Osmanlı devrinden beri devlet onları kayırır, çünkü onları kaybetmek istemez.
Fakat bu ülkede kanayanlar, terleyenler; bir kase tarhana çorbasına on saat iş görenler... işte onlar, bu ülkenin ancak çomarlarıdır.
Neden? Sizin beğendiğiniz partiye oy vermedikleri için mi? Ne münasebet! Sizin gibi domuzları insan yerine koydukları için.