/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +12 -13
    Manasız bakışlarımı üzerinde hissettiğinde o da söylediğinden pişman olmuştu. bir şeyler geveleyip gözlerini benden kaçırırken elindeki silaha sıkıca sarıldı. Ellerinin korkudan titremesini hissedebiliyordum. Bunca zaman nasıl tek başına hayatta kaldığını anlamaya çalışıyordum. Tüm o zaman boyunca burada saklanmış olamazdı. Çoktan yakalanmış olmalıydı. Dur biraz. Daha geriden başlamalıyım anlatmaya.

    Evet beyler ben (bkz: koy gote gitsin). malum zombi hikayesi yazmıştım hesap silindi. (bkz: geçen sabah uyandığımda ev bomboştu). okuyun bekleyin öyle yazayım diyip yazdım güzel yerlere zütürürüm sonuçta finaller bitti.
    ···
  1. 2.
    +2 -1
    Sanırım 1 yıl önceydi. Evet büyük süpürülmeden tam bir yıl önce. Hepimiz manasız ve sıradan yaşamlarımıza tüm hızıyla ve boşluğuyla devam ediyorduk. Dünyada değişen şeyler vardı. Artık uluslar ve sınırlar kalkmıştı. Radikal kararlar her yerde kendini gösteriyor ve tüm sınırlar birleşiyordu. Tüm dünya yaşanan büyük felaketten sonra bir araya geliyordu. Tüm amerika kıtasında yaşam sona ermişti. Avrupa ve Türkiye de yaşanan göçten nasibini fazlasıyla aldı. Güneş görmeden tam 2 ay geçirdik. 2 koca ay tüm avrupa kül bulutlarının altında karanlıkta idi. ekonomiler dünya üzerinde artık sadece çöküntülerden ibaretlerdi.
    ···
    1. 1.
      0
      Yaz be koca yaraklı adam
      Edit: Rezervetourinho del Castro a la Puennimerci Fabillios de Mantro Dibercia
      ···
    2. 2.
      0
      arkaplan yaptım fotoyu yazıları okumadım :D
      ···
  2. 3.
    +1
    Tüm sistemler tek bir elde toplandı. 7 milyarlık dünya nüfusu sadece 3 milyar kalmıştı. tabi bunda patlayan volkan ve yaşanan büyük savaş da etkiliydi. Her neyse. hepimize verilen roller vardır ya, işte o roller altında yaşamaya çalışan bireylerdir. Ortak hükümet tüm birleşik ülkede silahlanmayı yasakladı. Kısaca anlatmak gerekirse; kıtalar ayrılmadan önceki halde gibiydik. Tek farkımız çok ileri bir teknolojimiz vardı. Bu da bizi hayatta tutan tek şeydi.
    ···
  3. 4.
    +1
    Tüm ülke yani tüm insan ırkı isyancılar tarafından ortak bir güç ile korunuyordu. ileri bir teknoloji ürünü olan robotikler. Biz sadece üretiyor ve paylaşıyorduk. Robotikler radyasyon bölgelerine giriyor. inşa ediyor ve bizim için kaybolan toprakları kurtarmaya çalışıyorlardı. Benim görevim teknikerlikti. Robotikler arızalanınca onların yedek parçaları ile ilgilenirdim. Belki de bu sebeple bu kadar süre hayatta kaldım.
    ···
  4. 5.
    0
    Gelelim isyancılara, kaybolan topraklarda yaşayan silahlı gruplardı. ortak devlete karşıydılar. savaşıyorlardı. Dertleri bizimle değil direk devlet yapısı ileydi. Kendilerini özgür bireyler olarak tanıtıyorlardı. O aptallara o zamanlar asla hak veremiyordum. Çünkü kazanamayacakları bir savaşın içerisindeydiler. Büyük süpürmeden yalnızca bir ay önce radyasyon sebebi ile arızalanan bir robotun tamirini yapıyordum. Bulunduğum bina askeri bir tesis. Bu da hükümet binası demek.
    ···
  5. 6.
    +1
    Hatırladığım tek şey elimdeki küçük matkapın uçtuğu ve her yerin karanlığa gömüldüğü idi. Üzerimde radyasyondan etkilenmeyen koruyucu bir elbise vardı. Bu bir şanstı ki gözlerim hiç bir şey görmez ve kulaklarım deli gibi çınlarken, yüz üstü yerde uzanırken yüksek radyasyon alarmını da duyuyordum. Ağzımdan kan geldiğini hissettim. büyük bir şey sırtıma çarpmıştı. 20 ya da 30 metre ilerimde bir şey yanıyordu. sanırım yıkılmış bir duvar da vardı. Zoraki olarak ayağa kalktım. Gözlerim açık mı kapalı mı kestiremiyordum. Ta ki alevler bi anda yükselene kadar.
    ···
  6. 7.
    +1
    Başımın tekrar döndüğünü hissettim. Etraftan bağırışlar duyuyordum. Sonrasını ise hatırlayamıyorum. Kegib kegib parçalar beynimi dolduruyordu. Sonra bir anda gözlerimi patlama alanının bahçesinde açtım. yerde kollarımdan sürükleniyordum. Koltuk altlarımdan mekanik kollar tutmuş beni çekiyordu. karşımda ise büyük bir krater oluşmuş bir tesis vardı. bomba mı patlamıştı, tam olarak kestiremiyordum.
    ···
  7. 8.
    +1
    Beni tutan robot ayağı kaldırdı. Canımın nasıl yandığını tahmin edemiyor olmalıydı. Sonuçta o bir mekanik. ancak yine de ona hayatımı borçlu olduğumu biliyordum. Ayağa kalktım. ilerde tesis amirini gördüm. hararetli bir şekilde tesis komutanına bir şeyler anlatıyordu. Lanet kulaklarım hala çok feci çınlıyordu. Ama söylenen manasız cümleler arasından saldırı asiler ve saldırır kelimelerini ayırt ettim. Aklıma ilk gelen şey aslında buydu.
    ···
  8. 9.
    0
    Biraz daha ilerlemem lazım. O günden sonra asilere karşı duruşum daha radikal bir hal aldı. Hükümet daha çok robot üretebilmek için yeni bir tesis açtı. Bu tesise yollanmıştım. işte tam da süpürülmeden bir önceki gündü bu. Tüm ülke ortak teknoloji ve güvenlik ağı kullanıyordu. Savunma bakanlığı artık askeri işleri tamamen robotlara devretmişti. insan gücü yalnızca üretimde kullanılıyordu. Tüm angarya işler robotlara devredilmişti. Yeni tesisin içerisinde o gün elime asiler tarafından işlevsiz bırakılmış bir robot geldi. Robotun işlemcisi yanmıştı. Ama buna sebep çatışma ya da donanımsal bir arıza değildi. Bu robotun işlemcisi ile oynanmıştı. Açıkça belliydi. Bunu üstlerime söylediğimde aldığım cevap işime bakmam oldu. Ne kadar ortak bir halk haline gelsek de Türkler pek de değişmiyordu.
    ···
  9. 10.
    0
    http://inciswf.com/ka%C3%...5%9F%C4%B1ndas%C4%B1n.swf
    ···
  10. 11.
    0
    Bu robotu tekrar programladım. Ancak bir sorun vardı. Robot yazılımsal yüklemeyi reddediyordu. Her defasında ortak robot progrdıbını yüklediğimde hata aldım. Hani şu ben robot filmindeki 3 yasa gibi. evet robotların yazılımlarında bir güvenlik vardı. Bu güvenlik sayesinde robotlar kapatılamıyor ya da hacklenemiyorlardı. Bu da asilerin işine pek gelmiyordu. Bu sebeple bu robotu bozmuş olmalıydılar.
    ···
  11. 12.
    0
    Robot 603 ü karantinaya kapatıp o gün evime gittim. Sabah uyandığımda yeniden çok farklı bir dünyaya gözlerimi açacağımı tabi ki bilmiyordum.
    Henüz sabah alarm çalmadan bir ses tarafından uyandırılmak nasıl kötü bir histir. O sabah bunu yaşadım. Bir ses yüzünden uykumdan gözlerimi açtım. Kafamı sıcacık yastığa koyup 1 saat daha uyumanın zevkini tatmak üzere iken bu sefer ses çok şiddetli bir şekilde geldi. Size askeri tesiste kaldığımı söylememiştim. Evet tüm teknikerler asiler tarafından kaçırılmamaları için burada kalıyorlardı.
    ···
  12. 13.
    +1
    Hani adrenalin bir anda vücuda yayılınca bacaklarda soğuk bir his olur ya. yataktan beni bir anda fırlatan da bu şeydi. içinde bulunduğum binanın alt katından şiddetli bi patlama sesi geldi. işin kötü tarafı bu sesle beraber bina sanki yerinden kayıyor gibiydi. Kalktım. ani bir iç güdü ile pencereden dışarı baktım. Ancak yukselen siyah dumanlar sebebi ile dışarıyı seçemiyordum. Üzerime ceketimi aldım. Gözlüğümü gözüme taktım ve odamdan çıktım. koridorda benim gibi ne olup bittiğini anlamaya çalışan teknikerler vardı. Birbirimize anlamsızca bakıyorduk.
    ···
  13. 14.
    +1
    O anda binanın iyice sarsıldığını farkettim. Daha ne olduğunu anlamadan çatırtı sesleri ile her yer dolmaya başladı. bir terslik vardı. merdivenlere koştum. aşağı kata iniyordum. arkamda benimle koşan 3 kişi daha vardı. zemine indiğimde binanın bir duvarının paramparça olduğunu gördüm. Sanki bir şey ile vurulmuş gibiydi. Yine asilerin işi olduğunu düşünüp sığınağa koşacağım esnada çok tuhaf bir şey oldu. 2 robotun dışarıda ateş ederek koştuklarını gördüm.
    ···
  14. 15.
    0
    Fakat ateş ettikleri şey asiler değildi. Etrafa rastgele ateş açmaya başlamışlardı. Binadan çıktığım anda ise korkunç gerçeği anladım. Etrafta kanlar içinde yatan insanlar vardı. Gözlüğümü elimle düzelttim çünkü buna pek inanamıyordum. bahçede 3 robot koşan insanları avlamaya başlamışlardı. Eğer ani bi refleksle duvarın yanına çekilmesem beni hedef alıp attıkları kurşunların hedefi olacaktım. Arkamdan gelen 3 kişiyi aradı gözlerim. ancak onların sığınağa indiklerini anladım. Güvenli mi değil mi karar verip harekete geçmem gerekiyordu.
    ···
  15. 16.
    0
    Bir anda kendimi binanın diğer yanına koşarken buldum. Sığınağa inmemi bir şey engellemişti. Koşarken iş arkadaşlarımdan birinin cesedine rastladım. Tüm midem ağzıma geldi. Orada kusmamak için ağzımı gerçekten uzun süre kapattım. Hemen bileğindekini söktüm. Bu bi el bilgisayarı idi. Kendi bileğime taktım.
    ···
  16. 17.
    0
    O anda zeminin altından inanılmaz bir sansıntı geldi. Toprak içeriye doğru çökmeye başladı. Sığınağın çökmekte olduğunu anladım. Aşağıdan inanılmaz çığlıklar geliyordu. Sanırım tanıdığım her arkadaşım orada ölmüştü. Bense farklı yöne koşan 3 robotu izleyip tam tersi istikametlerinden tesisten çıktım.
    ···
  17. 18.
    0
    işte tam şu anda büyük süpürülmenin üzerinden tam 1 yıl geçti. Karşımdaki çocuğa kısık gözlerle bakıyordum. Bunun bir açıklama beklemek olduğunu anlamış olmalı ki ağzında gevelediklerini cümlelere döktü.
    "1 yıldır sürekli kaçıyorum. Yaklaşık 6 farklı grupla beraberdim. Ama her tesis ele geçirildikçe kaçmaya devam ettik. Dün buradaki tesis de ele geçirildi. O sırada biz de pusuya düşürüldük. 7 kişiydik. ben hariç hepsi kaçtı. Ben burada sıkışınca bıraktılar beni."

    Ona inanmalı mıydım, bunu kestiremiyordum. Silahı tutuşunda bile güvensizlik vardı. Fakat artık temkini elden bırakamıyordum. Bu benim için doğal bir şey olmuştu.
    ···
  18. 19.
    0
    Okumadim okumayacagim okumam
    ···
  19. 20.
    0
    Dışarıdaki hareketlilik geçmişti. Kolumdaki bilgisayardan dışarıyı taradım. 1 yıldır üzerimdeydi. Vücut ısısıyla çalışıyordu. Yani ben ölmeden bu da ölmeyecekti orası kesin. Çocuğa beni takip etmesini söyledim. Yavaşça kapıyı araladım. Dışarıdan vuran gün ışığı gözlerimi kamaştırıyordu. Elimdeki 9 mm lik silahı sıkıca tutuyordum. Dışarı çıkınca her zamanki manzara ile karşılaştım. Ölü insan bedenleri ve yanan şeyler. Arabalar, evler, mağazalar, hatta insanlar. Hepsi yanıyordu.
    ···