1. 1.
    0
    bekri mustafa gibtim olm.
    ···
  1. 2.
    0
    ayyaş kral
    ···
  2. 3.
    0
    “Dördüncü Murat, Bekri’yi içkiye tövbe ettirmiş. Bir iki saat sonra Balıkpazarındaki kaçak meyhaneleri gezerken Bekriye raslamasın mı. Bekri Murat’ı görünce elindeki testiciği arkasına gizlemek istemiş. Murat “Uzat elini” deyince boş elini uzatmış. “Öteki elini uzat “ emrini alınca testiyi tutan elini değiştirmiş. Murat gülerek buyruk vermiş bu kez”iki elini birden uzat”. Bekri hemen sırtını duvara dayayarak testiyi sırtına kıstırıp ellerini uzatmış. Murat hınzır bir edayla “şimdi bana doğru gel” deyince de dayanamamış:”Oynama Murat!” demiş.”Testiyi kırdıracaksın.”
    ···
  3. 4.
    0
    bostancıbaşı'nın adamları bir yaz gecesi bekri mustafa'yı bir havuzun içinde oturup içkisini demlenirken görürler. kendisini alıp zütürmek isterler. bekri birden öfkelenir: " çekin arabanızı be... burası size ait değildir. kaptan paşa gelsin. deryaya o karışır ancak.
    ···
  4. 5.
    0
    Bir gün arkadaşları tokalaşma anında Bekri Mustafa'ya,
    - Niçin bu kadar içiyorsun! ... diye sorarlar. Bekri Mustafa ise bunlara gülerek,
    - Öldükten sonra kıyamete kadar bekleyeceğimi düşünerek şimdiden fazla içiyorum ki, sonradan aramayayım!
    ···
  5. 6.
    0
    sultan dördüncü murad tebdil-i kıyafet teftişe çıkar, içki içen var mı hesabı. bir kayığa biner, boğazı geçecektir, tevafuk kayıkçı bizim meşhur ayyaş bekri mustafa'dır. kıyıdan açılırlar, bekri mustafa şişeyi çıkarır zuladan, iki fırt çeker. kılık değiştirmiş sultan sorar:
    - o nedir?
    - (bekri ihtiyatlıdır) kuvvet şurubu, iki yudum içince kürek falan vız gelir bana
    padişah merak eder:
    - birader ver iki yudum da ben içeyim.
    bekri acır, kimse görmezsen gariban içsin iki yudum şarap der, şişeyi uzatır, sultan kafaya diker:
    - ulan bu düpedüz şarap
    bekri: evet şarap
    padişah: ulan ben şarabı yasak etmedim mi?
    bekri: lan sen kimsin şarabı yasaklayacan?
    padişah: ben sultan murad'ım
    bekri küreği kapar: vurdum mu küreği yuvarlarım seni aşşağı, daha iki yudum içtin kendini padişah zannettin, şişeyi bitirsen haşa dünyayı ben yarattım diyecen!?...
    ···
  6. 7.
    0
    bekri mustafa yolda giderken alkolün etkisi ile sızıp kalmış bekçide oradan geçerken sormuş:
    -hayrola? niye burada bekliyorsun?
    bekri mustafa'da:
    -Dünya dönmüyor mu?Döndüğüne göre evimde önümden geçecek bende evime gideceğeğim.o yüzden bekliyorum
    ···
  7. 8.
    0
    “bütün günahlar içki gibi sarhoş etseydi, sokaklarda ayık insan bulamazdınız.”
    ···
  8. 9.
    0
    bekri mustafa bir gece çok sarhoş halde evinin yolunu tutar, sokağı bulur fakat evi bir türlü bulamaz.

    o sırada sokaktan geçen birini görür ve sorar: -bekri mustafa'nın evi hangisidir?
    adam bakar önce bir ve şaşırır: -ya bekri mustafa sensin zaten der.
    bekri mustafa: -ben sana kim diye sormuyorum ki zaten, evi nerde diye soruyorum.
    ···
  9. 10.
    0
    Bekri Mustafa, yoksul bir mahallede bir caminin önünden geçmektedir. O sırada musallada bir tabut vardır, fakat namazı kıldıracak imam ortalarda yoktur. Cemaatin beklemekten canı sıkılır ve başında kavuğu sırtında cübbesiyle ordan geçen Bekri Mustafa’yı hoca zannederek namazı kıldırmasını söylerler. “Yok ben hoca değilim” dese de dinlemezler ve zorla öne geçirirler. Bekri Mustafa namazı kıldırdıktan sonra tabutun örtüsünü açar ve ölünün kulağına bir şeyler fısıldar. Cemaat ölüye ne söylediğini merak eder. Bekri Mustafa gülerek cevaplar: “Sen şimdi aramızdan ayrılıp ahirete gidiyorsun. Eğer orada, bu dünyanın ahvalini sana sorarlarsa, Bekri Mustafa imam oldu dersin. Onlar durumu anlar…”
    ···