1. 94.
    0
    oyunuz kaydedildi. ":(
    ···
  2. 93.
    0
    beyler taktik verin biraz la yardım edin
    ···
  3. 92.
    0
    Reserved
    ···
  4. 91.
    0
    amk cahil binleri, havanın kaldırma kuvveti uçakların havada tutunmalarına yetmez. kaldırma kuvveti hesaplanırken içinde bulunulan akışkanın öz kütlesi ile, içindeki cismin hacmi çarpılarak hesaplanır. havanın yoğunluğu çok küçük olduğundan uçakların havada tutunmalarına yetecek kadar kaldırma kuvveti oluşturamaz. Fakat su havadan yaklaşık 820 kat daha yoğun olduğundan gemiler suyun kaldırma kuvveti sayesinde suda batmadan durabilirler.

    gelelim uçaklara, motorlardan elde edilen itki ile uçaklar ileriye doğru harekete başlarlar, kanat profilleri de kamburluklu bir yapıya sahip olduğu için, kanadın altından ve üstünden geçen havanın hızları farklı olmaktadır. üst taraf daha hızlı hareket eder. Havanın toplam basıncı sabit olduğundan ( dinamik + statik basınç = sabit), hızlı taraf olan üst tarafta dinamik basınç artar. Kanadın alt ve üst yüzeyi arasında oluşan statik basınç farkından dolayı uçaklar havada tutunabilmektedir. Yani uçakları havada tutan kuvvet taşıma kuvvetidir, kaldırma kuvveti değil.

    anlamayan varsa pm atsın biraz daha detaylı açıklayayım.
    ···
  5. 90.
    0
    ofisteyim.bir an gerçekten meme çıkacak diye çok korktum. tişikkirlir sıpırmın
    ···
  6. 89.
    0
    uçaklar havanın kaldırma kuvvetinden dolayı uçabiliyor gemilerde suda oluşan alçak hava basıncından dolayı panpa iki üniversite bitirdim bilmemek ayıp olurdu amk
    ···
  7. 88.
    0
    @3 aynen amk
    ···
  8. 87.
    0
    @1 al buda uçaklar :(

    Uçakların uçmasını, havada tutunmasını, ilerlemesini sağlayan unsurlar vardır. Bunlar gerçekleşmezse uçaklar uçamazlar.
    Bunlar;
    - Lift (Kaldırma kuvveti)
    - Center of Gravity& Weight. (Ağırlık merkezi &Ağırlık)
    - Drag (Geri sürükleme)
    - Thrust (itme).
    Bu kuvvetler biribirini tamamlayarak uçakların uçmasını sağlar. Örneğin; kanatlar havada tutunmayı, motorlar ileri geri hareket etmeyi sağlar. Uçakların uçması Bernoulli prensibine dayanır. Bir akışkanın, (bu gaz veya sıvı olabilir) hızı arttıkça basıncı düşer. Bu ilkeden yola çıkarak, uygun kanat yapısını da buna ilave edersek, hava akımını kaldırma kuvvetine çevirmiş oluruz. Ancak bu kaldırmanın olabilmesi için de hava akımını ve itmeyi sağlayacak motora ihtiyaç vardır. Bunların yanısıra aerodynamic bir yapıya, kumanda yüzeylerine ve iniş takımlarına da ihtiyaç vardır.
    Şimdi gelelim kaldırma kuvvetine (lift): Bir uçakta kanat yapısını inceleyecek olursak, su damlasını andıran bir yapısı olduğunu görürüz. Ancak, kanat üst yapısı daha kavisli, alt yapısı ise üste nazaran daha düzdür. Bu da bir basınç farklılığı yaratır. Kanadın üstünde daha düşük bir basınç, alt yüzeyinde ise daha fazla bir basınç oluşur ki, bu da, kaldırma kuvveti sağlar.
    Şöyle ki; kanat yüzeyinin önüne çarpan hava akımı, kanadın üst yüzeyi daha kavisli olduğu için, hızlı bir şekilde, alt yüzey ise daha düz olduğu için, üste göre yavaş hareket eder. Bu da yüksek bir basınç oluşumuna neden olur ve bir kaldırma kuvveti meydana gelir.
    Fakat bir uçağın kanadında oluşan bu kaldırma kuvvetinde uçağı havada tutabilmesi için de, uçak havalanma esnasında iken kaldırma kuvvetinin uçağın ağırlığından fazla olması, düz uçuşta ise eşit olması gerekir.
    Kanat yapıları uçakların hızına göre değişir. Örneğin; düşük süratli uçaklarda kanat kısmı daha kavisli ve büyüktür. Çünkü kavis arttıkça drag (geri sürükleme) artar. Onun içindir ki yüksek süratli uçaklarda drag’ı önlemek ve hızı azaltmamak için, kanat üst yapısının kavisi daha azdır. Bu yüzden özellikle savaş uçaklarında kanattaki kavisler ve kalınlıkları daha azdır...
    Onun içindir ki sürate ve amaca uygun olarak her uçak için ayrı özellikte kanat yapıları geliştirilmektedir.

    Kaynak: http://www.msxlabs.org/fo...l-ucar.html#ixzz1qEv77km9
    Tümünü Göster
    ···
  9. 86.
    0
    @1 al panpa

    Gemilerin tonlarca ağırlığını kaldıracak suyu taşırmak için suya batan
    kısımların hacimleri genişletilmiştir. Böylece sudan çok ağır olan
    demirden yapılmış gemilerin suda yüzme nedenleri açıklanmış
    olur.Örneğin ağırlığı 20.000 ton ve taşıyacağı yük 3000ton olan bir
    gemi, uzunluk,genişlik, derinlikçe öyle boyutlarda yapılmış olmalıdır
    ki,suya batan kısmı 5000 tondan fazla su taşırsın, gemi bu şekilde
    yapılırsa ancak su yüzeyinde kalır.
    Gemilerin su üzerinde kalmalarından başka bir de su üzerinde denge
    sorunları vardır.Su üzerinde yüzen bir geminin ağırlığı olan P kuvveti
    ile suyun kaldırma kuvveti olan F birbirine eşit ve zıt yönlü iki
    kuvvettir.P kuvveti geminin ağırlık merkezine uygulanmıştır.F’nin
    uygulama noktası ise (itme merkezi)yani taşan sıvının ağırlık
    merkezidir. Gemi biraz denge durumundan ayrılırsa bu iki
    kuvvet, kuvvet çifti görevi yaparak gemiyi yine denge duruma
    getirir. Ancak bunun için geminin ağırlık merkezi itme kuvvetinin itme
    merkezinden aşağı olmalıdır. Yani geminin ağırlık merkezi geminin
    tabanına yakın olmalıdır. Gemilerde bunu sağlamak için geminin
    tabanına kurşun ağırlıklar dökülür. Bunlara safra adı verilir. Buradaki
    kuvvetler geminin su üzerinde kalmasını sağlar. Geminin hareketini ise
    uskur denilen dönen bir pervane sağlar.
    ···
  10. 85.
    0
    gibtir git buradan huur çocuu
    ···
  11. 84.
    0
    @ 5 güldüm binoz
    ···
  12. 83.
    0
    su da akışkan hava da geri zekalı
    ···
  13. 82.
    0
    upupupupupuppuupupupupupupu
    ···
  14. 81.
    0
    çünkü gemide delikler var dengeyi ayarliyan su içinden geçiyor onun bi formulu vardida gibtir et
    ···
  15. 80.
    0
    elim gibimde kaldı
    ···
  16. 79.
    0
    vay amk ibretlik
    ···
  17. 78.
    0
    tebessüm ettim nedensizce
    ···
  18. 77.
    0
    şuku bin
    ···
  19. 76.
    0
    @1 Madde Yogunlugundan Kaynaklanıyo Demir Yerine Altın Kaplama Gemi Yapsalar ( Türkler Hemen Çalar ) Suda Gidemez
    ···
  20. 75.
    0
    ccc başlık diriltici team ccc
    ···