-1
Vazgeçmek delikanlıyı bozar benim güzel abim,
Masaldı masal olarak kaldı dinledik iyi oldu
Zaten umut gerçeğin cenazesini kaldırmaz
Bilirsin ayrılık için her şey az,
Aşk için her şey fazlaydı
Geçti bir tren bir vapur, bir şehir bir masaldı
Üstümüzden geçmesi gereken ne varsa geçti
Önce sarsıldı her şey sonra yıkıldı
Ömür bu ya zaten kırılması gereken yerden kırıldı
Yanması gereken yerden alev aldı ayrılık
Kime sarılır insan son nefesinde
Ya Allah deyip doğrul
Çoktur zaten yenilen, yenildikçe kanayan
Kanadıkça yeniler, yenildikçe bir kez daha
Hiç yenilmiyecekmiş gibi yenilen çoktur.
Her başlangıç aslında bir sondur
Yıldız kayar, güneş doğar
Vazgeçmek delikanlıyı bozar benim güzel abim,
Dibine kadar inilir mi yokluğun inilir
Delikanlı adam yenilir mi yenilir
Aşk bu zeytin, peynir değil ki
Yar bir ekmeğin bağrını koy içine ye,
Bazen kan doğranır delikanlının ekmeğine
Kadın bu, kadın bu vurdu mu en savunmasız yerinden vurur adamı
Kalp bile kaçacak yer arar kendine
Dedim ya güzel ya abim kadın bu vurdu mu harbiden vurur
Delikanlının en hası bir kaşık suda boğulur
Bir dönüm toprakta can kökü kurur
Başı boş ve hoyrat çıkar gidersin en fazla
Her şeyi bıraktığını zannedersin ardında
Her şey seni bırakmaz
En çokta ağlamak
Ağlamak benim güzel abim sünepe bir alacaklı gibi yapışır yakana
Delikanlıyız dedik ya borcumuz borç
Dökeriz gözlerimizi bizde dilsiz bir köşeye bir gün
Bir gün bizde soğuk bir mevsimde
Mesela bir Ocak’ta yeneriz yenemediklerimizi
Ya da yenilip yine çeker gideriz başı dik
Yeni kendimizden eski kendimize
Belki de masalımızın elmaları çalınan gökyüzüne
Öyle değil mi benim güzel abim öyle değil mi söyle
Aşk ne kadar yakışırsa adam olana
Ayrılıkta o kadar yakışır delikanlıya