-
26.
0acele ettirmeyin dıbına koduklarım. ayrıca ateist to şakirt hiakeyesi duyacaklarını zannedenler gibtirsin gitsin. yüzeysel sığırlar.
-
27.
0"allahım yardım et" diye tekrarlayıp duruyorum bu sırada içimden. zifiri karanlık önümü doğru düzgün görmeden rastgele koşuyorum. bir tane ağaç çıksa önüme yannanlardayım. bu sırada yeşilimsi sürüngen gözüne benzer gözler görmeye başladım karanlığın içinde. sayıları gökyüzüne baktıkça artan yıldızlar gibi artıyordu. dua mua hak getire o sırada tabi. tek düşündüğüm şey bir an önce anayolu bulmak ve koşarak yoldan bi araba geçene kadar bekleyip buradan gibtir olup gitmek.
-
28.
0ama başlarda anlam veremediğim bir koku gittikçe artmaya başladı sanki. ve farkettim ki bu az önce burnumun direğini sızlatan çürük kokusuydu. ceylan peşimdeydi. arkama bakarsam elim ayağım birbirine dolanacak ve tökezleyip düşecektim. bundan emindim. o yaratığı bir daha görürsem panik atağı son raddesine gelecekti. hissediyordum. ve işte o anda kafamdan inançla ilgili sorular geçmeye başladı tekrar. böylesine zor ve gerilimli bir durumda bile engel olamadığım düşünceler silsilesi hücum etmeye başladı beynime.
-
29.
0az önce neredeyse tam anlamıyla bir "iman"lıydım. şimdi ise ettiğim dualara rağmen yaratıklar tarafından kovalanmaya ve takip edilmeye devam ediyordum. o halde. dualarımı duyan birisi, bir varlık gerçekten yok muydu? ama öbür yandan da bir "tanrı" yoksa başıma gelen ve bilimle açıklamamın mümkün olmadığı bu olayların sebebi neydi? o an bana en az korkum kadar acı veren bir şüphe de kapladı içimi. eskiden şüphesizce inanmazdım. az önce tam anlamıyla iman etmiştim. şimdi ise amansız bir şüphe içindeydim.
-
30.
0hayata bakışım belirsizleşmeye, korku hissim bu belirsizlikle beraber daha da artmaya başlamıştı. tam bunları aklımdan geçirdiğim sırada. az önce olmasından korktuğum şey başıma geldi. karanlıkta göremediğim bir ağaç gövdesine son hızla çarptım. ve yere kapaklandım. ama bu sefer baygınlık geçirmemiştim. yalnız feci bir ağrı saplandı başıma. ağzımda tuzlu bir tat hissettim. kaşım yarılmıştı ve oradan akan kan ağzımın içine kadar girmişti. işte o an ne olduysa çürük kokusu da gözler de bir anda kayboldu. hemen kalkmalıydım. o sırada aklımdan şöyle uçuk bir düşünce geçti. "belki de hala o arabanın içindeyim. ceylana çarptıktan sonra yoldan çıkıp kötü bir kaza geçirdim ve ağır yaralandım. şu an bütün bu gördüklerim ameliyat masasında cebelleşen bir adamın bilinçaltının ürünü olan bir rüyadan ibaret" eğer öyleyse ya bir an önce uyanmalıydım ya da bilincimi tamamen yitirmeli sonsuz karanlıkla başbala kalmalıydım.
-
31.
0"ölüm" bugüne kadar benim için her hatırladığımda dehşete düşmeme sebep olan bir hiçliğe dönüştü. doğmadan önce de hiçtim öldükten sonra da aynı hiçliğe dönüp yine bir hiç olacaktım. hayat anlamı olmayan ama yaşamak zorunda olduğum bir yalandan ibaretti. bu iğrenç gerçeği kabullenerek bir müddet de antidepresanlara başvurarak hayatımı bir şekilde yaşamaya, bu tek fırsatımı en iyi şekilde değerlendirmeye çalışmıştım hep. ölüm takıntım bir süre sonra düşüncelerimin arasında tamamen silinmese de derinlere bir yere gömülüp kayboldu. ama bana miras olarak yıllardır muzdarip olduğum panik atağı bıraktı.
-
32.
0işte yol karşımdaydı. arabam da en son gördüğüm haliyle yolun ortasında duruyordu. yoldan araba geçmesini beklemek zorunda değildim artık. umarım çalışıyordur diye geçirdim içimden. hemen arabanın yanına koştum. anahtar yerinde duruyordu. arabay atladığım gibi anahtarı çevirdim. evet güzel haber. araba çalışıyordu. atladığım gibi çalıştırdım arabayı. tam gaz yola koyuldum. ön cam yarı yarıya kırılmıştı. benim tarafımda cam yerine tamamen boşluk vardı. hava gittikçe aydınlanıyordu. şafak vakti gelmişti sanırım. olanları beynimin rasyonel düşünen kısmı mantıklı bir şekilde açıklamaya çalışıyordu. elimde değildi. az önce başıma gelenlerin mantıklı bir açıklaması mutlaka olmalıydı. newton yasaları vardı. fizik vardı. böyle şeyler sadece masallarda olurdu.
-
33.
0işte o sırada o gece yaşadığım şeylerin aslında hiç olmamış olma ihtimalini düşünmeye başladım. belki de delirmiştim. ama deli olanlar deliliklerinin farkına varamazlardı. ben böyle okumuştum. birisi bana halusinojen madde vermiş olabilirdi. belki de ben hiç kaza yapmamıştım. belki de arabamın cdıbını kendim indirmiştim ama hatırlamıyordum. bunları düşündüğüm sırada ilerde bir polis barikatı ve çevirmesi olduğunu gördüm. bir kaç araba durdurulmuş aranıyordu bile. benim durdurulmam arabamın şu görüntüsüyle kaçınılmazdı zaten. ama hiç tereddüte düşmeden hızımı artırdım ve hemen barikatın önüne büyük bir memnuniyetle parkettim.
-
34.
0saatler sonra bir insanla hele hele insanları çeşitli tehlikelerden korumak üzere de eğitim görmüş kişilerle karşılaşmak ben de müthiş bir rahatmaya sebep olmuştu. ben bu güzel düşüncelerle arabadan iner inmez bir kaç polis üzerime çullandı ve hemen arabaya dayandım. o sırada başka bir polis bagaja yöneldi. ne oluyordu şimdi? onca tehlikeyi bunun için mi atlatmıştım ben? bir grup polis tarafından tartaklanıp arabamın aranması için mi? panik atağım beni bir anda fazlasıyla rahatsız etmeye başladı. bu gerçek olamazdı. aynı kokuyu duymaya başlamıştım. o iğrenç çürük kokusunu. ve bu kokunun bagajımın açılmasıyla bir alakası var gibi görünüyordu.
-
35.
0polisin "ceset burada" dediğini duydum. "ne cesedi"? dedim içimden. olanlara inanamıyordum. gerçeklik algım tamamen bozulmuştu. gerçek neydi? rüya neydi? ben gerçek miydim? ben gerçeksem bu başıma gelenler sahte olabilir miydi? bagaja doğru sürüklendiğimde. son şoku da yaşadım. bagajımda çürümeye yüz tutmuş bir insan cesedi vardı. elinde oyuncak bir ceylan tutmaktaydı ceset. kanlanmış t-shirtünde dinazor resimleri vardı. bu insan tam olarak 10 lu yaşlarda bir çocuktu. daha önce kesinlike görmediğim bir çocuk. boğazı kesilmişti. bünyem panik atağımın da baskısıyla daha falza dayanamadı ve bir anda olduğu gibi bagaja kusmaya başladım. polisler hemen kolalrımdan tutup oradan çektiler ve yol kenarına zütürdüler. midem boşalan kadar kusmaya devam ettim. ve onu gördüm. işte az önce midemden çıkan sindirilmiş bir takım iğrenç görünümlü atıkların içindeydi. bu bir kapsüldü. deforme olmuş tam olarak sindirilememiş bir kapsül. beynimde şimşekler çaktı. bayıldım.
-
36.
0lan giblemiyorsanız sonunu yazmayayım amk. 3 paragrafta bitireceğim.
-
37.
0neyse dıbına koduklarım dinleyen 1 kişi bile varsa onun için bitirecem bu öyküyü.
-
38.
0gece saat 3 civarı. ormanın içindeyim. bana zorla bir takım haplar yutturuluyor. aynı anda latince olduğunu tahmin ettiğim bir takım ayinsel şiiler mırıldanılıyor. insanlar maskeli. türkçe konuşan birisini duyamıyorum. ve onu getiriyorlar. üzerinde dinazor resimleri olan bir t-shirt giymiş. elinde ceylan oyuncağı taşıyan küçük bir çocuk. t-shirtteki dinazorların gözleri beni takip ediyormuşcasına canlı gözüküyorlar gözüme. hap etkisini göstermeye başlıyor. düşüncelerim karmakarışık. ve bedenimden fırlayıp çıktığımı hissediyorum bir anda. şimdi bedenimi yukarıdan seyrediyorum. tam manasıyla bir robota döndüğümü görüyorum. elime bir bıçak tutuşturuluyor. görüntüler çaydanlığa yansıyan siluetler gibi biçimsiz ve karmaşık gözüküyor. maskeler ve pelerinler seçebiliyorum. çocuk bağlanmış. elimde bıçak çocuğa yaklaşıyorum.
-
39.
0"demon" sözünü de içeren bir takım dua benzeri laflar işitiyorum. evet şu anda tam anlamıyla bir ayine tanıklık ediyorum. bir tabela ilişiyor gözüme. "bohemian grove" yazıyor üzerinde. hiçbir anlam ifade etmiyor bana. bir ateş yükseliyor aşağıdaki bedenimin tam önünde. aşağıdaki bedenim diyorum çünkü aşağıda olan şey her neyse kesinlikle şu anda o ben değilim. ve ben kontrol etmiyorum. afrika kabilelerinde söylenen şarkılara benzer bir takım sesler yükselmeye başlıyor. daha fazla bakamayacağım. ama gözlerimi kesinlikle ayıramıyorum önümdeki manzaradan. savaşı sevmem deriz ama savaş görüntülerini izlemekten gizli bir haz duyarız hepimiz. işte ben de o hazzı yaşıyorum sanki. bunu söylerken çok utanıyorum ama kendime itiraf edemesem de ben şu an izlemekte olduğum şeyi bir dehşet duygusudan çok merak duygusula izliyorum. her şey kararıyor.
-
40.
0bir floresan. hafif bir rüzgar esintisi. açık bir pencere. başıma üşüşmüş insanlar. birisi tanıdık. annem. hastane kokusu. bir takım monitörler etrafımda. başımda bir polis. "kayıp çocuğun katil zanlısı yakalandı" diyor telsizde. önümde açık bir televizyon. televizyonda konuşma yapan bir iş adamı. bir şeyleri ekgib bu adamın sanki. ben bu adamı tanıyorum. ama kıyafetleri değişmiş. maskeleri ve pelerini nerde?
--SON-- -
41.
0@88 amın feryadı. 1 saatte ancak bu çıktı. çok iyi yazıyorsan gel yaz dıbına koyyim.
-
42.
0@87 lan beyin.dll ne dedim ben hikayede? haplar dedim. "lar". çoğul. şimdi gibtir git.
-
43.
0ha bi de hikayeyi beğenmeniz gibimde bile değil. canım sıkıldı ve yazdım. beğenmeyenler yannanımı yesin ama yine de. ehü.