-
1.
+6gecenin bir vakti yalnız başıma kaldırım kenarında oturuyordum. haşin bir şekilde kaldırım taşlarını izlerken birden sigaranın dumanıyla çember yapma dürtüsüyle ağzımı tuhaf şekillere soktuğumu farkedip toparlandım. içe içe filtreye ulaşmıştım yere bastırıp sonlandırdım. herşey anlamsız ve sessizdi, bir kedi dahi geçmemişti o ıssız sokaktan ve ben nefes sesimle başbaşaydım. aniden içimde patlayan, durdurulamaz olduğu kadar anlamsız bir istek ile doğrulup koşmaya başladım. her yanım yanıyordu ve o anlamsız dürtü beni zorluyordu. kuvvetli bacaklarım ardı arkası kesilmeyen hızlı ve çevik adımlarla caddeleri geçiyor, ter saçlarımı ve vücudumu ele geçiriyordu. beynim " çok saçma lan bu ne " derken o istek bana koşmamı söylüyordu. nereye olduğunu bilmeden dakikalarca koştum, koştum ve koştum. dönerken bir duvara omzumu çarpmış, yerdeki ızgarayı çökertmiş, cam kırığına basmış olmam beni durdurmadı. nefesim hırıltılı, düşüncelerim boş ve manasızdı. manyak gibi yolları aşarken sonunda " durmalıyım " dediğim yere ulaştım. anasını satayım burası da çok anlamsızdı.
devamı için rez lütfen, ayrıntılı anlatırım ilerleyen saatlerde açılırım iyice -
2.
+5devam ediyorum ben yazasım var
toprak bir yola girdikten sonra kendimi şehrin biraz dışındaki gölün kıyısında buldum. tam göl kenarında değildim, kıyıdaki yüksek bir uçurumvari tepenin üstündeydim yol oraya çıkıyordu. ay ışığı gölün derin ve serin sularına vururken terden gebermek üzereydim ve açlıktan mahvolmuştum, enerjim tükenmişti. o duygu karmaşasın içinde birden bütün beyin hücrelerim sinyal verdi: mangalda et kokusu. ıssız tepenin üstünde in cin tip oynarken bu inceden inceden havayı sarmalayan et kokusu beni fena cezbetti. aç fakirin tekiydim işte ne yapayım. nefes nefeseyken sağ tarafta çalıların arasında gördüğüm şey, çölde vaha etkisi yapmıştı. zırh gibi dayanıklı ve ay ışığında parlayan bordo pullarıyla bir ejderha, yandan yandan fırtlattığı sigarasıyla sulu ve soslu etleri mangalda yelliyordu. köşede buzların içindeki ayran şişesini de görünce dayanamayıp yanına zar zor adımladım.
alırım bi rez
(bkz: mangalci ecderha) -
3.
+5devam devam, rez olmasa da atarım yazasım var aq
yedim, içtim, dinlendim. artık gitme vaktiydi sonuçta mangal yapan bir ecderhaya güven olmaz. herşey için teşekkür edip kalktım, yeniden ilk geldiğim yere ulaştığımda ise o et kokusunun kaynağına bir bakış attım. öylece mangal yelliyordu, keşke onun kadar tasasız olabilsem dedim içimden ve dişimin arasındaki etleri temizleyip gölü seyre daldım. bir sigara daha çıkardım, ömrümden 7 dakika daha.. 7 yaşımda annem tarafından terk edilmiştim, ne için mi? parasızlıktan. para kaynağı bedeniydi, yavrusunu beslemesi için bahşedilen memeleri, dünyaya getirebilmesi için tasarlanan vajinası, her noktası merhamet kokması gereken o beyaz teniydi geliri. yabancı, arsız, pislik ellerde senelerce okşanmıştı her kıvrımı. ve beni bırakıp gitti. ilkokul bebesiyken, annemin her zerresine ayrı ayrı ihtiyacım varken beni bırakıp gitti. babam, duygusal olarak güçsüz bir adamdı sık sık sarhoş olur, kafa bir milyon gezer ve sefilhanemizde duvarlara anlatırdı derdini. tek başımaydım bu hayatta işte, yakışıklı olmak bi tak değildi. benim gözümden sakındığım ilk aşkım sağ olsun ki zütünü gibten sakınmamıştı. hayatımdan postaladığım insanlar sayesinde postacı ilan etmiştim kendimi, her biri paçavraya yazılmış abuk subuk mektuplardı ve ben acımadan postalamıştım... hayır, gözümden yaş gelemezdi, olmamalıydı ben ağlamamalıydım. sinir bedenimi ele geçirirken ne sigara kaldı ne et. üstümdekileri fırlatırken yakamozda yitip gitmekten korktum. hızlıca tepenin sonuna adımlarken küfür firar etti dudaklarımdan, ve ben nihayet serin ve derin sulara kavuştum. uzay boşluğu havasındaki dipsiz göl bedenimi kucaklarken soğuk damarlarıma kadar işledi. tek isteğim bunun son nefes alışım olmasıydı.
devam mı beyler? -
4.
+4Çok duygusal girmişsin saçma sapan nicklerimizi nasıl uyarlayacaksın pek çözemedim ama devdıbını beklerim
-
-
1.
0hem nickinizle hem karakter olarak alacağım panpa
-
1.
-
5.
+4yazmak geliyor içimden ne yapayım
deminki bizim mangalci ecderha gitmiş, yerine bir insan gelmişti. kanatları, pençeleri, kuyruğu, pulları kayboldu derken bildiğin insan oldu lan. saçları siyah, gözleri yeşil, teni ise hafif kırmızı ve pütürlüydü. biraz düşündüm de ecderhayı andırıyordu aslında. gözlerim fal taşı gibi açılmış, ayaklarım yerde geri geri gitmeye başlamıştı. nefes düzenim kalmamıştı ve her yanım titriyordu sonuçta hergün insana dönüşen ecderha görmüyorum değil mi?
- bu ne? bu ne lan bu ne dıbına koyayım bu ne?NESiN SEN LAN?
- bak dur bi
- uzak dur lan UZAK DUR
- ya anlıyorum tuhaf biraz da-
- sakın yaklaşma yersin tepiği... GERi DUR GERi
- yeter lan yeter. yarım saattir ne tekrarlıyon kodumun salağı? insanım ve ecderhayım ne var bunda lan? dönüşüyorum kafama göre, kurtardık işte bir sakin ol ya
- hay ebeni gibeyim UZAK DUR
şuursuzca sayıklarken birden bayılacak gibi oldum. karşımda bir yaratık vardı ve aklım almıyordu. ya sadece sokağa çıkmıştım, buraya nereden geldik? tam karşı atağa geçecekken ayak sesi duydum. biri dalların üstüne basmıştı. ecderha bey yola doğru seslendi
- Bay Cerrah? sen misin? acele et azıcık hade
- tamam tamam geldim yetiştim
beyaz önlüklü, steteskoplu, doktor kılıklı bir adam yaklaşmıştı. elindeki çantayı alel acele yerde açıp içinden malzemeler çıkardı. şaşkın şaşkın bakarken bana doğru yaklaşınca anında savunmaya geçtim. bir dizi ittirip kalktırmadan, verilen çetin mücadelelerden sonra üzerime bir şişe sıvı fırlattı.
- LAAN NE YAPTIN LAN BU NE SEN KiMSiN
- cerrahım genç adam, bay cerrah diyebilirsin. biraz yakar o sıvı ama-
- AHH...
her yanım yanıyordu ve yaralarım halay çekmeye başlamıştı. yerde acı içinde kıvranırken bay cerraha doğru savurduğum yumruk da havada asılı kalmıştı. gücüm tükeniyordu ve yerde baygın yatarken aşağıda, gölün kıyısında bir çift göz taa oradan bana bakıyordu. o parlayan sarı gözler, tehlikenin sinyaliydi ama maalesef derin uykuya çoktan dalmıştım.
devamı yarına aq gözüm gibildi
(bkz: baycerrah) -
6.
+4son şarjım size ben devam edeyim
karşısında perişan halde, yanakları kızarmış ve zor yürüyen bir genç görünce şaşırmış olacak ki ejderha bey bir duraksadı. elindeki yellengeçle bana tip tip bakarken lafa girdim
- ee, gecenin köründe mangal yelleyen bir ejderha olmanızı garipseyemeyecek kadar açım. bir lokma verir misiniz ya
- ejderha değilim ben.
- ha? nesiniz pardon?
- ecderhayım. mangalci ecderha.
- anladım anladım... iyiymiş, et var mı bana ayran bir de lütfen
biraz baktıktan sonra pişen bir tanesini ince bir dilim ekmeğin arasına yerleştirdi. ayranı da öküz olduğum için direkt kafaya diktim. o an harikaydı...
- daha yiyecen mi?
- bi parça da-
- boşan da semerini ye ayı daha ne yiyecen yeter o sana. yürü evine anan baban merak eder
- ne anası babası ecderha bey? merak edecek kimsem yok endişelenmeyin
uzun uzun etlere bakarken bana dostça bir bakış attı. evet bir ecderha ağzımda sos bulaşığı ve ayran varken bana sarma sigarasıyla dostça baktı. gerçekten tuhaf bir gece.
şarj cihazı buldum ehehe -
7.
+3Koşarken hayal ettim yarıldım amk gece gece ne yapıyor bu gibtiğimin delisi demişlerdir ahahaha
-
-
1.
0aynen lan :D
-
1.
-
8.
+3devam aq devam sabahlar olmasın aheey
herşey bulanıklaşıp sesler uğultuya döndüğünde vücudum kendini otomatik olarak hayatta kalma moduna aldı tabi. istemsiz kasılmalar, çırpınışlar ve nefes alma refleski suyun dümdüz yüzeyinde baloncuklar meydana getirirken, birdenbire kuvvetli ve sert birşey beni yukarıya doğru çekti. bu o kadar kuvvetli oldu ki göğüs kafesim basınca dayanamayıp patlayacak sanmıştım. merakla geçen birkaç saniye yerini paniğe bıraktı, nabzım düşüyordu. kendimi salmaya başladım, hayal meyal yaşam şeritleri aklıma gelmişti. annemin sigara tutan ojeli parmakları, bana gülümseyişi, babamın şişeyi duvarda patlatması, gibtir git odana diye bağırması, ikinci sınıfta ödevime en büyük hayalim olarak keşke kardeşim olsa yazmam, hatta kardeşim yazarken noktaları unutup kardesım yazmam, eski sevgilimin kollarımdayken bana bakışı ve benim bakmaya kıyamamam, o videoda şerefsizin tekinin gibinin üstünde hoplayışı... herşey allak bullak oldu. ellerim sızlıyordu. bu ne ananı si- derken son hız sudan çıkarılıp yere fırlatıldım. öksürük krizi baş gösterirken beni çıkarana hunharca sövuyordum. azıcık nefesim düzene girdi ve yerde doğrulup oturdum. ellerim kesilmişti. beni kurtaran da pulları paslanmaz çelik misali olan mangalci ecderhadan başkası değildi. dik dik fantastik suratına bakarken gözlerime inanamadım. -
9.
+2Babada yaz
-
-
1.
+1nickini kullanacağım panpa pek güzelmiş ehehe
-
1.
-
10.
+2Öylesine rez almıştım aslında hikâye hikâyedir diyerekten ama harbiden güzel yazıyorsun merak ettim lan nasıl devam edecek diye biraz tutsaydı keşke. Yazarların nicklerini hikayeye dahil etmek de güzel konsept
-
-
1.
0baksana panpa yeni girdim
-
1.
-
11.
+2Akit gelsin
-
12.
+2Devdıbını alalım artık hazır rezler de alınmışken ha?
-
-
1.
0telefonda sıkıntı var panpa ilk fırsatta devam
-
1.
-
13.
+2rezervasyon bizi ekle ha
-
-
1.
+1yalnız ben gece kalamam sabah okurum
-
-
1.
0olsun panpa
-
1.
-
1.
-
14.
+1Yaz hadi
-
15.
+1Rezervasyon güzele benziyor
-
16.
+1Rezerved
-
17.
+1devam devam ahahahahahTümünü Göster
vücudumun her yerinde ufak yanmalar vardı ve kaşınıyordum. yanağımın yere değen kısmında ufak taş parçaları yer edinmişti, kemiklerim sızlıyordu. ufak yanmalara refleks olarak yanıt versem de her yanımın tutulması oldukça iğrençti. ellerim üstünde doğrulurken o ufak yanmaların karıncalar tarafından yapıldığını farkettim. üstümde hala kıyafet yoktu ve pantolonum sırılsıklamdı. bütün gece o toprakta yatmıştım hemde ıslak ıslak. bir şok daga geçirmem zamanımı almadı çünkü yaralarım iyileşmişti gayet sağlıklıydım. " ulan bay cerrah... " dedim içimden. tedavi etmiş meğerse. güneş aheste aheste doğarken dün attırdığım üstümü geri giyip mangalci ecderhaya ve bay cerraha bakmaya gittim fakat kimseler yoktu. gerçekten oldukça tuhaf bir geceydi ve hiç iyi hissetmiyordum, gidecek yerim ve beni bekleyen insanlar olmadığı için rahattım aslında. geldiğim yoldan geri dönmeyi planladım ve yola koyuldum. arkama baka baka gidiyordum burası benim için önemliydi. bir yandan burnumu çekip bir yandan o sihirli gibi duran göl kıyısından uzaklaşırken bir kız sesi duydum. yolda veya etrafta kız mız yoktu ama sesi vardı. kaşınan taşağımın icabına baktıktan sonra sese kulak kesildim. hıçkırık gibi birşeydi, şu kızlara özgü olan kız seslerinden biri. yolun kenarındaki büyük ağacın arkasında minik bir ayak görünce yardıma ihtiyacı olabilir diye oraya yöneldim. burnumu çeke çeke kıza meraklı gözlerle baktım çünkü sabahın köründe burada ne yapabilir? yanına vardığımda şaşırdım. küçük bir çocuk sandığım aslında genç bir bayandı. yeşil ve düz parlak saçları küçük, yuvarlak omuzlarından beline dökülüyordu. bembeyaz teni, çekik gök mavisi gözleri, narin elleri ayakları, pembe dudaklarıyla gerçekten masallardan fırlamış periler gibiydi. bir eliyle yere dayanırken hafif yan şekilde yerde oturuyordu. yanına çömeldim, bana iri, gökyüzü gözleriyle bakarken güçlükle sordum
- burada ne işin var?
- sevgi istiyorum.
- ne? sevgi mi?
- sevgi istiyorum. sevilmek istiyorum. öp beni.
- niye öpeyim ki seni? o nereden çıktı iyi misin? hey du-
diyemeden minik beyaz elini yanağıma yaslayıp dudaklarımdan tek hamlede öptü. suratım alev almıştı çavuş ise radar gibiydi. o kadar karşı konulamazdı ki durmak aklıma bile gelmedi. bedenini istiyordum. o narin bedeninde hüküm sürmek istiyordum. dudaklarının tadı çok hoştu ve yeni açan yasemin çiçeği kadar sarhoş edici kokuyordu. nereden çıktın sen? neden seni öpmeliyim? kim ağaç kenarında sevgi bekler? ellerim beline sarılmıştı bile. karşı koymak şöyle dursun, beni daha da kışkırtıyordu. büyük ellerim o yuvarlak ve dolgun kalçayı kavradığında kısık ve narin bir inleme havaya karıştı. sen ne güzelsin... kucağıma gelmişti bile ve o kadar zarifti ki dokunurken tereddüt ettiğim oluyordu ama geçti tabi. gibim yönetimi ele geçirdi. o bembeyaz güzel memeleri kah ellerimin kah dudaklarımın arasındayken yolun kenarında seviştiğim umrumda bile değildi zaten ıssızdı. zevkle inleyip bedenime yapıştığı her an beni daha çok azdırıyordu. insan olduğundan şüpheliydim ama vücudu insandı. artık gibim o pembe zütünün sıcaklığını istiyordu. tam hamle yaptığım esnada
- dur... yapma...
- ha?
- ha-hayır yapma
- hadi ama.. ahh.. hadi..
- lütfen yapma... dur... a- ah dur dedim
o an bunu duyamayacak kadar zirvedeydim. fütursuzca gibimi o daracık bedenden içeri sokarken titreyerek inliyorduk. benim zevkten, onun ise acıdan inlediğini sonradan anlamıştım ama iş işten geçmişti. gibimi dışarı çıkarıp bir güzel boşaldıktan sonra tam rahatlyacaktım ki... HASgibTiR
rez rez reez -
-
1.
0rezervasyon geldim de inşalla bu ben değilimdir aq
-
-
1.
0bilemiyom :D
-
1.
-
1.
-
18.
+1Rezzzzzz
-
-
1.
0seni de yazacağım panpa part part yazıyorum
-
1.
-
19.
+1Biraz daha yazaydın
-
-
1.
+1yazacam da beyin yat zıbar diyor işte be yapayım
-
-
1.
+1iyi ozaman hayırlı sabahlar tatlı rüyalar karşim
-
1.
-
1.
-
20.
+1Rez alıyorum