-
1.
+3abd başkanlık sistemi ile yönetilir.
obama her taku yasalaştıramaz. çünkü 2 senede bir seçilen senatörler halka karşı daha çok sorumludur.
obama 4 senede bir halkın karşısına çıkar, ve en fazla 8 sene oradadır. senatörler 2 senede bir çıkar ve sınırsızdır. eğer seçilebilirlerse yaş haddine kadar yolu var.
dolayısıyla bu senatör huurları, başkan ne derse eyw. diyemez, çünkü neredeyse her an seçim sürecindedirler. pazarlıklar ve lobiler sonrası geçen yasalarda ay ışığında parlayan züt gibi duran senatörleri halk affetmez.
bu nedenle senato üyelerinin salla başını al maaşını gibi başkan ne derse el kaldırma lüksü yoktur. zehir gibi adamlar olmaları şarttır çünkü her bir kararını, bir sonraki seçimde rakibi kendisine karşı kullanır. "bu muallak israil'e 250 milyon dolar yardımı onayladı, ırak savaşında askerleri çekme alehine oy kullandı" vs gibi.
anladınız mı yarram.
amerikan tipi başkanlık sisteminde yasama ve yürütme bu şekilde ayrıdır.
bizde yasama yürütme birliktedir. kim iktidardaysa o padişah olur 4 sene.
çünkü bizde milletvekilleri, seçilmek için sana muhtaç değil, parti başkanına muhtaç. senin gözüne girmek istemez, parti başkanının gözüne girmek ister.
bi de bu yüzden saçma sapan insanlar (geçmişte ediz hun hatırlıyorum, bu dönem sabahat akkiraz, hakan şükür vs) milletvekili olabilir, çünkü aslında her milletvekili, bir kenar süsüdür, önemli olan orada bi kelle olmasıdır.
bu nedenle abd tipi başkanlık sistemi süperdir.
şimdi dexer, anayasaya dayalı cumbaba olacak, emin olun bu sistemde herhangi bir çift meclisli başkanlık sisteminden daha fazla yetkisi olacak.
kısaca salak chp liler yüzünden yannanı yedik dıbınakoyim. zamanında insan gibi direteceklerdi abd tipini. -
2.
+1giblenmemiş dıbına kodumun liselisi ahahaha
-
3.
+1hepsini okudum pampa çok iyi yazmışın helal olsun bırak giblemesinler sen yaz ve seni takip eden birinin olduğunu bil
-
4.
0tarih ilerler panpalar.
yani fransız devrimi sonrası tüm dunyada mutlak monarşi tahtının sallanması ve demokrasi eğilimlerini geri çeviremezsiniz.
bir sistem oturmuşa, daha iyisi gelene kadar en iyisi o olarak kalır. sadece süreci yavaşlatabilirsiniz.
bizde de süreç yavaşladı. ama benim umudum var. türkiye şu son 10-15 yılda çok şey öğrendi.
aslında bu "öğrenme" işini, demokrasiyi kendi haline bıraksalardı, 70li yıllarda becerebilirdik fakat her 10 yılda bir asker demokrasiyi domalttığı için bunu göremedik.
muhafazakar tutucu siyasi ideolojilere cahil anadolu halkının yönlenmesi kolay olmuştur. bu, beklenen bir şeydi. her zaman sağ, tarihin genelinde sol'un hitap ettiğinden daha çok kesimin desteğini alır; çünkü eğitimsiz halk sağı destekler.
bizde bunun taku çıkmıştı. en son 28 şubattan sonra, daha merkezi eğilimli ak parti aldı başını yürüdü gitti. fakat sonları yakındır.
12 yıllık kesintisiz ak parti iktidarında, kemalist muhalefet de alması gereken dersi aldı.
bir nur serter, bir canan arıtman vs. 90'lı yıllarda el üstünde tutulurdu, bugün chp seçmeni ve chp kadroları bunların yaptıklarını onaylamıyor. kemalizm'den ne kadar uzaklaşır da evrensel değerlere sarılırsa, chp o kadar ilerler. akp ise zaten 28 şubatta öğrendi öğreneceğini: radikal islam'a geçit vermedi, abd ve ab'ye krü körüne muhalefet etmedi.
gerçekten radikal solcularla islamcıların ortak noktası "ne abd ne ab tam bağımsız türkiye" saçmalığına prim vermeleridir. hem radikal solculuk, hem de radikal islamcılık "kapalı toplum" yanlısıdır. bu yüzden kaybetmeye mahkumdular ve kaybettiler. merkez partiler, bu ikisinden ne kadar uzaklaşırsa o kadar "normalleşirler". akp bunu 28 şubatta öğrendi, chp de 12 yıllık ak parti iktidarından sonra hatalarını anladılar.
tarih gerilemez, yararlı bir şey keşfedildiğinde bunu kolay kolay kaybetmez, ve geri dönmez.
chp-mhp ortak adayı eklemeddin ihsanoğlu kazanamasa bile, bu ortaklık ve seçmenin böyle bir sıçramayı kabullenmesi, türkiye muhalefetinin ileriki dönemde güçleneceğini gösterecektir. -
5.
0avrupa'da almanya, uzakdoğu'da japonya.
ikinci dünya savaşında birinin anası skildi, diğerine amerika 2 nukleer salladı..
fakat en hızlı gelişen endüstrileri kurmayı başardılar. neden?
japonya elektronikte dünya devi bile olmuştu (şu anda bunu amerika'ya, guney kore'ye kaptırıyorlar ama yine de muazzam başarıları var) almanyanın sanayiini bilmeyen yok.
çünkü bu adamlar kendilerini derinden sarsan adeta resetleyen felaketler sonrası bir iç disiplin geliştirdiler ve bundan önceki faşist önyargılarını ve geçmişten gelen aptallık sarmallarını gibip attılar.
tabi bunda batılı guclerin her iki ülkenin göğsüne silahı doğrultup "ordu kurmayacaksın" demesi de var. iki ülkenin ordusu savaş gücünden -bugün bile- hala uzaktadır.
askeri harcamaları endüstriye yönlendirdiler.
geri kalmış ülkelere bakın. askeri harcamalar üst düzeydedir, diğer kalemler en alttadır.
afrika ülkeleri, saddam ırak'ı vs..
biz de terör belasına kaynaklarımızı çarçur ettik.
bizim de kendimize reset atmamız için, ya büyük bi felaket yaşamamız lazım, ya da aptallıklarımızı bi kenara bırakıp bir daha bunlarla işimizin olmaması lazım. evrimsel açıdan birincisi, ikincisine göre malesef daha kolay geliştiriyor. -
6.
0devam edicem..
-
7.
0bu arada yarınki cumbaba seçiminde erdogan, ihsanoğlun karşı ilk turu kazanacak.
fakat %3 veya 4'lük bir farkla kazanacak.. buraya şimdiden yazıyorum.
farkın bu kadar az olması, ikinci turda oy kullanmayan seçmeni ve bir miktar kürt seçmeni ekmeleddine yönlendirecek. ve ara baya kapanacak. at başı bi sonuç bekliyorum. -
8.
0bağdat, kahire, şam ve çevresi gününün en meşhur bilim çevreleriydi. avrupada kadavra üzerine çalışmak yasakken ortadoğuda bu yasak yoktu. yine optik ve ışık yasalarını newton'dan evvel abulkasis (al kharezmi) keşfetmişti. bunları, sadece nakiller yoluyla bilgileri avrupaya verdiğimizden değil, kendi kendimize de islam medeniyetinin yeni bilgiler ürettiğini göstermek için söyledim.
peki sonra ne oldu? bu merakı kim köreltti? bu üretkenlik neden sonlandı?
politik nedenleri de var: örneğin haçlı seferleri ve moğolların ortadoğu'yu istilası gibi.
fakat daha büyük bir başka neden zihinlerdeki bir değişikliktir: korku.
islam dünyası özellikle moğol istilası ile korkuyu öğrenmiş oldu. cezalandırıldıklarını zannettiler, geçmişlerine baktılar ve suç aradılar. fakat buldukları, tedbirsizlik veya istihbarat zafiyetleri gibi politik nedenler olmadı: bulunan günah keçisi "bilim"di. çok fazla bilimle ilgilenilmişti, medreseler kafir yunanın kitaplarıyla doluydu. islami öğretiye tekrar dönülmeliydi.
bu noktada çöküşün fikri mimarlığını gazali yapmıştır.
antik yunan bilimiyle uğraşan ibn sina ve farabi gibi filozofları "kafir" ilan etmiştir.
halbuki bugünkü islami bilgimizle, bir fani bir diğerini "din dışı" ilan edemez. gazali bunu yapmıştır, çünkü ibn sina ve farabi aristoteles yorumları üzerinde farklı söylemler geliştirmişlerdi. fakat bunlar kendilerini müslüman olarak gören, ciddi, aklı başında insanlardı. gazali, yıllar sonra bunları kafir ilan etmiştir ve felsefeyle uğraşmayı da kafirlik alameti olarak görmüştür: "tehafüt el felasife" yani felsefenin tutarsızlığı isimli kitabında, felsefi düşünceyle uğraşmanın tutarsızlığından bahsetmiştir.
ondan 100 yıl sonra yaşayan ibn rüşd, gazaliye gereken cevabı "tehafüt el tehafüt" yani "tutarsızlığın tutarsızlığı" adlı kitabında verecek, fakat iş işten geçmiş olacaktır.
o güne kadar islam dünyası "eğer akılla çelişen bir dini bilgi varsa, bu bilgi reddedilebilir" diyen halifeler dahi görmüştü, fakat o günden sonra göremeyecek, farklı olandan korku ve moğol kompleksi taa bugünlere kadar gelecektir. -
9.
0oha lan adam baya güzel yazmış kimse giblemiyor
-
10.
0türkiye sağ'ı ve türkiye sol'u diyalektik tarih sürecinde yaptığı hataları göre göre düzelir. fakat türkiye'nin ilerideki sorunu kürt sorunudur. eğer oralarda endüstrileşme gerçekleşmez de, aşiretler, çekirdek ailelere bölünemezse, türkiye ileride son round'u bir felaketle bitirip, her şeye yeni baştan başlayacak. bu 1 nesil içinde görülebilir.
benim şimdilik yazacaklarım bu kadar, gibleyen giblemeyen herkese tşk.kib.bye -
11.
0züt kadar israil, hollanda, belçikaya bi bakın.
refah içinde yaşatırlar insanlarını.
demokrasinin önemi buradadır: devlet için halk değil, halk için devlet.
devlet, organize bir "güç" olmayı "amaç" saydığı çağları çoktan geride bıraktı.
böyle düşünürsen, refahı gibine takmaz, uyurgezer gibi toprak bütünlüğünü savunursun. ne yapıcan toprakla amk? mardin'de, batman'da dönüm dönüm arazilerin mi var? nedensiz bi fanatizmle ortaçağ devlet reflekslerini devam ettiriyoruz.
denge durumuna hızlı ulaştırmalıyız anadolu coğrafyasını.
güneydoğu elimizden çıkarsa, bugün kazandığın paranın 4 mislini kazanacaksın. refahın artacak! evet belki hiç gitmediğin, hç yararlanmadığın, aksine yıllardır zararını gördüğün toprakları kaybedeceksin, ama çoluğuna çocuğuna insan gibi hayat yaşatacaksın.
nasıl mı??? -
12.
0bu gidişatı engelleyecek belki bir şey vardır: doğu ve güneydoğu anadolunun hızla sanayileşmesi.
sanayileşme ile aşiret sistemi çok hızlı bi şekilde yıkılır. geniş aile yerini çekirdek aileye bırakır. aşiret reisinin tarlasında çalışıp komik ücretler almazlar, endüstride işçi olarak çalışırlar, ve özgürlüklerini elde ederler.
bir kuşak sonra ise, görece dha zenginleşmiş olacakları için, kaybedecekleri bir "şyler" olur ve bölünme vs gibi şeyler işlerine gelmez.
aslında şuanda da gelmez. şu anda biz guneydoğu anadoluyu gibtir etsek 5 sene sonra "türkiye ile birleşmek" için tekrar kapımızı çalarlar.
tıpkı bizim kuzey kıbrısta ayrı devlet kurup, sonra yapamayınca "annan planına" okey dememiz gibi.
rum ne dedi? hayır dedi.. enayi mi amk o kadar vasıfsız türkiye'den geçinen asalak nüfusu kendi pazarına sokar mı?
güneydoğuya da bu nedenle bağımsızlık verilse, bi kuşak sonra türkiyeyi ararlar. zaten olayın fizibilitesi yoktur.
ama toprak bütünlüğü adına buna sevinmeli miyiz? tabii ki hayır.
günümüz ortaçağdaki kıstasların geçerli olduğu bi çağdaki gün değil!
ortaçağda büyüklük toprak ile ölçülürdü. ne kadar büyük toprak o kadar büyük devlet.
bugün bu sistem yıkılmıştır. -
13.
0diyalektik her zaman işler.
süreç eninde sonunda denge haline gelir.
birleşik kaplar teorisinde olduğu gibi veya entropide olduğu gibi.
siz tarihin seyrini engelleyemezsiniz.
bi zamanlar balkanlar senindi...
hatta güneydoğu anadolu'dan 300 yıl daha önce senindi.
oralar şırnak'Tan, hakkari'den daha çok senin toprağındı.. ne oldu? bıraktın. bırakmak zorunda kaldın.
çünkü aslında değildi. oraların demografik yapısında türkler 600 yıl sonra bile azınlıktaydı. bir milliyetçilik kıvılcımında elinden gitmeye hazırdı ve zaten gitti de.
aynı şekilde arabistan, ortadoğu, mağrip..
buralar da sivas veya bursa kadar vatan toprağıydı.. ama gittiler çünkü türk yoktu orada.
bugün de, tarih ilerler.
güneydoğu anadolu, ilerde türkiye'den kopacaktır. ve sen balkanları, ortadoğuyu nasıl sineye çekmişsen, bnu de o şekilde sineye çekeceksin. -
14.
0@6 diyor ya iran diye.
adamın bilinçaltında şeriat refleksi var. yapay şeriat korkusu ile 90 yıl kemalizm bunları uyuttu.
çünkü gerçek bi demokrasiyi onlar da istemiyolardı.
ölümü gösterip, sıtmaya razı ettiler 90 yıl. ama şimdi sistem kendileri alehine işliyor. züt oldular...
mı?
bence iyi oldu. çünkü dexer, kemalizmin kendisini sorgulamasına ve geçmişteki hatalarıyla yüzleşmesini sağladı.
yoksa bi alevi, tutup sünni bir hafızı cumbaba adayı gösterebilir miydi?
diyalektik her zaman işler beyler... -
15.
+1 -1her halk layık olduğu şekilde yönetilir. okumaz bilmezseniz, höt deyince yok efendim züt refleksiyle muhalefet ederseniz olacağı buydu.
-
16.
0şu rize-trabzonlu faşistlere gelince...
tamam kürtler, bu nedenle karadenize giremeyecek eyw..
ama bu muallaklerle zaten biz türkler olarak biz de zor geçiniyoruz ammınakoyim.
adam da aptal cesareti var. beline smith wesson'u taktı mı kendisini ilah sanıyor mal. gururu da zaten kolay harekete geçiyor komplekslerinden ötürü, en ufak bi sıkıntıda sıkıyo karşıdakine. türkiye'De en çok cinayet karadenizde işlenir. terörü saymazsak.
bu rize-trabzon faşistleri, karadeniz'in baskıcı kültüründe kompleksli yetişmişlerdir. cinsel kompleksleri hiç "kıyı" insanına benzemez. aslında marmara ve ege hariç trkiyenin geri kalan bölgeleri komplekslidir. fakat karadenizlileri ayıran şey, bunların bi de aptal cesaretinin olmasıdır. bu arada ben de karadenizliyim muallakler.
hrant dink'i öldürürler bi tak oldum sanırlar. olmayan hayatlarına anlam katarlar çünkü. her şeyin aşırı ucundadırlar. çalışkanı çok çalışır aslında, öyle egelilere marmaralılara bişey demedik de zütleri kalkmasın. çanakkale'de tekirddağda bi yere misafir olun, "aç mısın" diye sormazlar. karadenizde bu olay yoktur, yabancı sevilir. ama bi şartla kendini ondan büyük görmeyecek ve o nederse eyw. diyeceksin, sen ondan fazla bilmeyeceksin.
neden bu konuya girdim; dexer de rizelidir, hiçbir kabahatini/hatasını kabul etmeyen, ben bilirimci yapısı yönetecek sizi şimdi bi 10 yıl buna hazırlanın diye. -
17.
+1 -1tabi dexer, eğer chp, u.s.a tipinde bi sistemde ısrar etseydi, çark edecekti.
düşünsenize o çarkı...
nasıl da züt olurdu.. unutturmak isterdi.. "biz de bu sistemin sıkıntılarını yeni farkettiğimizi itiraf ediyoruz" gibisinden şeyler söylemek zorunda kalırdı.. veya kabul etmek zorunda kalırdı.. -
18.
-1çünkü cumhuriyeti kuranlar da, bu zihniyetin ürünüydü.
sandılar ki batıyı aynen taklit ettiğimizde, biz de gelişiriz. modernleşmenin kapısı aralandı doğrudur. ama o dönemdeki hatalar bugün tayyibin kazanmasına neden olan ideolojik türden ve unutulmayacak hatalardı.
laiklik, batıda bir "sorun"a çözüm olarak ortaya çıkmıştır.
papalıktan kurtulmak isteyen ulusal devletler, laiklikle dini devletten uzaklaştırmıştır.
bizde papalık gibi bi kurum zaten yoktu, durup dururken laikliği batıdan copy-paste edince, batıda aslında bir soruna çözüm olmuş olan laiklik, bizde "yoktan" bir sorun yaratmıştır: muhafazakar tutuculuk.
batıdaki soruna kendiliğinden evrilmiş bir çözümdü laiklik. çünkü ciddi bir rahip sınıfı krallar üzerinde hakimiyet kurabiliyordu. bizde öteden beri devlet otoritesi güçlüydü, buna rağmen laiklik ithal edildi.
hangi soruna karşı ithal edildiği tam olarak anlaşılamadığından, laiklik bizde "dine karşı tarafsızlık" olmaktan çıktı, "dine karşı tavır almak" olarak uygulandı. copy paste ederken bile laikliğin özünü anlayamadık.
sonuç, yaklaşık 90 yıldır, halkın yine birinci sırasına "dini savunma içgüdüsü"nü koyan bir refleksin doğmasıdır.
hatırlayın bu refleksi, moğol saldırısı sonrasında da duymuştu ortadoğu.
türk halkı tüm politik enerjisini gelişmeye ve refaha değil, bireysel özgürlüğe değil, daha ulvi ideolojik misyonlara adamış oldu böylece. ulvi misyonlar -toprak bütünlükçüsü faşistte görüldüğü üzere- bireye refah sağlamaz, sadece gönlünü rahatlatır.
tıpkı tuttuğunuz futbol takımının galibiyetine sevinmenize benzer bu. şampiyon olmuşsunuzdur ve bu sizi sevindirir. ama ne cebinize para girer, ne de refahınız artar, ne çocuklarınıza daha iyi bi hayat sağlamış olursunuz, ne de artık tatile gidebilecek bir artı değerininz birikmiştir. hiçbiri yoktur: sadece gönlünüz hoş olur. hepsi o kadar. -
19.
-1iran'daki sistem abd sistemi değil. orda ayetullah var amk.
ben diyorum ki chp neden abd tipi başkanlık sisteminde diretmedi? tayyibi o yöne sokabilirlerdi. -
20.
-1ama seviniyorum ya. gibecek ya bu dexer sizi. az bile amk. demokrasiyi anlamazsan 90 senede, böyle yönetilirsin.
demokrasi=atatürkçülük değildir. zavallılar, size hep öyle öğretildi.
-
batuhan ananın mezarını
-
neeee tom kazulet ve sırtlan tayfa silik mi yemiş
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 10 03 2025
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 11 03 2025
-
evlenen arkadaşlarım cocugunu
-
beyler romanyalı kız benden 200 euro istiyor
-
ddosu engellcek bir sey yok mu
-
ddos atan kurtcocain
-
allah şimdi ne yapıyor öyküsü
-
bim hamgurgeri yiyerek yaptığım kol
-
sözlüğün durumu tek kelimeyle iyi
-
tüm gün kilotlu çorap giymiş
-
kime çaylak attınız la
-
beyler bugün kendiniz için ne yaptınız
-
beyler twittera girebilen var mi
-
gol kralı ördek 3 bölüm
-
makaras yemişinci nesil oç
- / 1