-
201.
0Annen nasıl panpa. Sırf onu merak ettiğimden dolayı okuyorum
-
202.
0iyi gidiyosun panpaaa
-
203.
0gelmeni bekliyorum bin..
-
204.
0panpa gitmen iyi olmadı sittret gitme amk ne güzel okuyoduk
-
205.
0reserved
-
206.
-1amk nasıl bi yere gidiyosun gsm hatları yüzde 99.99 kapsıyor memleketi yalanına sokıyım oç
-
207.
0reserved.
-
208.
0selamlar baylar. 2 gün erken geldim.
@315 reklamlara inanma panpa. -
209.
0dağ başında bulunduğum dönemde word dosyasına yazdım çokça. başlıyorum yardırmaya. areeee youuuu reaaddyyyy?
-
210.
0reserved sigara alıp geliyorum
-
211.
0şimdilik bu kadar yeter baylar. duşa girmem lazım. toz toprak içindeyim. 1 saat sonra görüşürüz.
-
212.
0biz ne gibime yaşıyoz anlamadım ki adamın yaşadıklarına bak (3. sayfadayım daha )
-
213.
0sıcak bir duş gibisi yok canlar. geldim. devam ediyoruz.
-
214.
0reserved
-
215.
0Güzelce bir kızdı ceren. Bir hafta kadar birlikte vakit geçirdikten sonra birlikte olmaya başladık. Her şey güzel gidiyordu. Normal bir birliktelik olmasını istiyordum. Bu kızla güzel bir geleceğimiz olabileceğini düşünmeye başladım. 5 ay kadar çıktıktan sonra nisan ayında ayrılmak istediğini söyledi. Anlam veremedim. Bir taraf ayrılmak istiyorsa diğer tarafa tak yemek düşerdi. Yapacak bir şey yoktu. Bu kıza henüz aşık olmamıştım ancak çok değer veriyordum. Düşüncelerine de değer vermem gerekiyordu. Ayrıldıktan üç gün sonra bizim fakülteden clubber diye tabir edilen playboy kılıklı biriyle çıkmaya başladı. Belli ki biz çıkarken ona ilgi duymaya başladı. 3 günde rota değişir mi yoksa amk? 1 hafta sonra gökhan isimli playboy arkadaşın ceren’i skip iç çamaşırlarıyla dışarı attığı dedikodusu dolaşmaya başladı. 5 aylık ilişkimizde elini tutmaktan başka bir şey yapmadığım ceren böyle bir adama gitmişti. Ne güzel pozitif enerji dağıtmanın mutluluğun formülü olduğunu düşünmeye başlamışken çok ağır bir travma yaşıyordum.
-
216.
0Hani artık klagibleşmiş bir deyim var “seversen gibilirsin, gibersen sevilirsin” diye. Tam da bunu gerçekleyecek şekilde hiç vakit kaybetmeden gökhan’a geri döndü ceren tekrar. Bir kavgalı bir barışık ilişkilerini sürdürmeye başladılar. Bense bir ilişkimi daha kendim bitiremeden mal gibi kalmıştım ortalıkta. “skerim pozitif enerjisini” diyerekten sosyallikten elimi ayağımı çekmeye başlamıştım. insanlardan tiksiniyordum. Benim elimi ayağımı çekmem neticesinde sınıf ortamımız tekrar gruplaşmaya doğru yönelmişti. Daha üniversitenin ikinci günü ihtiyaç duyulduğunu hissettiğim çimento ben olmuştum ve kendimi çekince tuğlalar bir bir yıkılmaya başlamıştı. Esra bizim dönemden başka bir elemanla, berna da spor akademisinden bir elemanla çıkmaya başlamıştı.
-
217.
0Yine pek çok dersten çakıp 3. Sınıfı da tarihin tozlu raflarına kaldırarak yaz tatiline girmiştim. O yaz işe girmedim. Okul bitince 65 yaşıma kadar hiç bırakmamak üzere çalışmaya başlayacaktım zaten. Dinlenmek istiyordum. Yazın büyük bölümünü kendi başıma dolaşarak geçirdim. Kimi zaman bir ormana, kimi zaman bir göl kenarına gidiyor, kimi zaman da şehirlerarası yolculuklara çıkıyordum tek başıma. Yanımda sadece sigaram, defterim ve kalemim oluyordu. Yazmaya başlamıştım. Şiir olayını ilerletip, her şeyle ilgili dörtlükler oluşturmaya, bazen kurgusal, bazen de gerçek hikayeler yazmaya başlamıştım. “ben kitap ya da şiir okumam, yazarım” diyordum artık. insanoğlundan olabildiğince uzaklaşarak gerçek mutluluğa ulaşmış gibiydim. Kafam rahattı en azından. Doğa beni mutlu ediyordu.
-
218.
04. sınıfta yoğun saygı ve sevgi beslediğim kemik kadroyla takılıyordum sadece çok sık olmamakla birlikte. Mehmet adlı bir arkadaşımız Duygu adında bir kızla takılmaya başlamıştı. Evine gittiğimizde biz salonda takılıyor, mehmet ise duygu’yu odasında bağırta bağırta gibiyordu. Duymamamız imkansızdı. Olayın enteresan yanı kızın memleketinde nişanlısı olmasıydı. Nişanlısı gelince mehmet ile görüşmüyorlar, nişanlısı gidince pompaya kaldıkları yerden devam ediyorlardı. Midem bulandı iyice. Artık mehmet ile de görüşmüyordum. 4. Sınıfın en enteresan dersi drama eğitimi idi. Drama dersi için hoca her sınıfın kendisi için bir mail grubu oluşturmasını söylemişti. Sınıfta bilgisayara en hakim kişi ben olduğum için grubu kurup bütün sınıfı davet ettim. Ara ara hoca, ara ara da bizler paylaşımlar yapıyorduk. Ben bazen kendimce yazdığım yazıları paylaşıyordum ve güzel eleştiriler alıyordum. 4 sene boyunca 2 kez kaynaşmanın dibine vurmuş iki kez de bölünmeye uğramıştı bizim sınıf. Diğer sınıflar ancak bu mail grupları sayesinde kendi aralarında kaynaşmaya başlamıştı.
-
219.
0Hakan, ümit, emine gibi bizim sınıfın ortdıbının dıbına koyan tipler de diğer sınıflara nasıl imrenerek baktıklarını, bizim sınıf ortdıbının çok kötü olduğunu belirtiyorlardı diğer sınıflardakilere. imrenmeleri çok da skimde değildi ancak ortamın dıbına koymuş olmalarına ve sınıfta birlik beraberlik olması için kıllarını kıpırdatmamalarına rağmen topyekün sınıf ortdıbını kötülemeleri çileden çıkarmıştı beni. Hep de çileden çıkıyorum. Önce mail grubunda sonra da drama dersini aldığımız sınıfta ağızlarına salıncak kurup tomar tomar sıçıp, bundan böyle “organizasyon” ndıbına hiçbir şeyde yer almayacağımı, kendilerinden tiksindiğimi belirttim. Geçmişini gibtiklerim. Artık dersten çıkıp direkt gibtirolup gidiyordum evime. Özellikle ikinci dönem internete bağımlı hale gelmiştim. Uludağ ve ekşi sözlüğe üye oldum. Ekşi’de okur olarak takılıyordum ama uludağ’da çarçabuk yazar olmuştum. Boş vaktimin çoğu sözlüklerde ve msn messenger ortamında geçiyordu.
-
220.
0Mart ayında bir gece saat iki gibi berna online oldu msn messenger’da. Selam verdi. Başladık konuşmaya. Sağdan soldan muhabbet ediyorduk. O ara spor akademisindeki elemanla çıkmaya devam ediyordu. Konu dönüp dolaşıp ortak mazimize geldi. “o zamanlar ben de sana aşıktım. Ancak sen çok çocuksuydun. Sonra beni görmezden gelmeye başladığında çok üzüldüm. Yanına gelip seni sevdiğimi söylemek istedim ama sen başkasına ilgi duymaya başlamıştın.” Diyerek başımdan aşağıya kaynar sular dökmüştü. Tıpkı zeliha konusunda olduğu gibi berna konusunda da kendim etmiş, kendim bulmuştum. Kendimi toparlayıp sordum “uğur çok mu olgundu” diye. “seni kıskandırmak istemiştim” dedi. “aferin” dedim. “insan birini seviyorsa onun için emek verir. Madem çocuk gibiydim. Olgunlaştırabilirdin beni.” Diye de ekledim. “belki haklısın ama o dönem çocuk büyütecek bir ruh haline sahip değildim.” Dedi. Bütün bunların geçmişte kaldığını, önümüze bakmamız gerektiğini söyleyerek hayatta başarılar diledim.
-
madem kurallara bu kadar sadıksın
-
siz çöp kokusunu takip edersiniz
-
inci sözlük yönetim biçimi nedir
-
vikings altinincilere dikkat edin diyor
-
sozlukcan eskiya dostumun caylağı
-
ahtapotların makat deliği ağzının hemen yanındadır
-
israil kolasını hem satın alıp hem döküyorlar
-
kimileri dizi izler
-
bu ne la gardaş
-
osurunca makattan nasıl düdük gibi
-
amfinin bt özelligi var ama muzik dinlemek
-
yeni zarganalar geliyor buda haberi
-
ben ne kıçlarda yangınlarr gördüm
-
eve klima sart abi bu sıcak adamın enerjisini
-
yüksek ıq ve eq ya sahip merhametsiz bir polis
-
celal furkan ve uçan kedi nikli yazarlar
-
yapmıyorsan icraat sen
-
burada gercekten ünlü var mıdır
-
alttaki komşu baya dindar galiba
-
sözlükte başkaları da mı varmış
-
bu sözlükte begibtasa bundan kelli
-
kaykaycan fevri
-
iyi bakın la bunların içinde
-
uzun zaman sonra yeniden sözlük teyim kankalar
- / 1