-
1.
+8 -2basketbolda her şeyi gördüm derken? shaqın yannanını da mı?
-
2.
+2 -4şu an 20 yaşındayım, geçen 5 yıl boyunca basketbolda ki her şeyi gördüm şimdi ise nba 2k bile oynamıyorum
varsa dinleyen samimi şekilde anlatacağım -
3.
+4her neyse belli ki pek dinleyende yok hikayenin büyük bir bölümünü bitirdim zaten bundan sonra ki 4 yıllık süreçte bir çok denemem oldu ama kendimi mahvetmekten ileri gidemedim, memlekete döndüğümde eski okuluma kayıt oldum şampiyon olduğum ve döndüğümde hala şehirin en iyi durumunda ki takımın pilot takımına katıldım 5 ay sonra, koşmak yasaktı ama ben inatlaşmaya devam ediyordum.. 2 sezonu onlarla geçirip tekrar a takıma asıl takıma dönmek için kendimi hırpaladığım bir zamanda ameliyat yerimden sakatlandım, sadece ufak bir zedelenme olması bile o noktada basketbol hayatımı bitirmişti.. uzun süreler geçti tedavilerimi tamamladım ama ne arayan soran nede bir umut takımına almak isteyen yoktu, yaz sezonu boyunca kendilerine ait formayı bile çıkartmakta zorlanacak takımların antrenmanlara katıldım kendimi göstermek istedim bileğim eski gibi olmadığı için hızımı kaybetmiş, ribaund için zıplayamayan karşımda penetre eden oyuncunun yanımdan yel gibi esip gitmesine izin veren biriydim, bunun yanında zaten hücumsalda bir katkım yoktu.. şehrin en sıkıntılı en kötü takımın seçmelerine gitmiştim en son, o takımın b takımına bile giremeyince basketbol kariyerime son verdim 19 yaşında, 2-3 aylık süreç sonrasında bir ameliyat oldum şimdi sadece yürüyebilen ama geçmişinden çok şey kaçırmış biriyim..
hayat bazen küçük sürprizler yapar, sonra intikdıbını alır.. son -
4.
+1şuanda tipik joel anthony örneği okudum. devam
-
5.
+1yaz bakalım gece okuruz
-
6.
+1zaten sonrası belli gibi panpa eyvallah. azimle sıçmışsın ama betonu delicem derken zütten olmuşsun.
-
7.
+1@118 olum o zamanlar öyleydi bilmiyormuş gibi davranmayın
-
8.
0gel artık
-
9.
0var mı dinleyen devam ediyorum
-
10.
0reserved anlat kanki
-
11.
0et panpa beklemedeyim
-
12.
0@12 bonus pastan sonrasını okumadım amk
-
13.
0o acı, o yanma, aklıma hiç bir şey gelmiyordu anlam veremiyordum ayak bileğimden bağımsız bir şekilde yerde kıvranıyordum takım antrenörleri başıma toplanmış hepsi bir ağızdan ne noldu iyi misin diyebiliyorlardı bileğim diyebildim sadece önce bir birlerine baktılar sonra beni omuzlayıp önce revire zütürdüler spreylerle ve buz ile basit bir tedavi yapıldı acının geçmesini beklerken daha çok ağrı oluşuyordu neredeyse 1 saat geçmesine rağmen şişlik oluşması doktoruda şüphelendirince beni resmi bi araç ile (resmi demeyelimde işte federasyona ait doblo tarzı bir araç) hastaneye zütürdüler açıkçası burada not düşmek isterim umarım siz sporla ilgilenenler bir gün bu milli takım gururunu yaşarsınız çünkü bu gururu size zaten ilgi ve alakayla yaşıyorsunuz direk toplumun üst sınıfda yer alıyorsunuz..
-
14.
0vay amk fena sardı reserved
-
15.
0reserved
-
16.
0her neyse izmirde bulunan bir özel hastaneye getirdiler beni, biraz milli takım ağırlığı ile çok beklemeden mr'ım falan çekilmişti bileğimde ki şişlik hızla arttığı için beni bir odaya yatırıp bileğimi sarmışlardı sadece mr sonucunu bekliyordum.. yanımda da sağolsun antrenörüm vardı, oda haklı sonuçta biz ona emanetiz her yerde bizim başımızda olmak zorundaydı, yarım saat sonra doktor elinde mr sonucu ile içeri girdi, ben tedirgindim sadece büyük bir şey olmamasını 3-4 gün dinlenip kampa geri dönmeyi beklerken doktor "zorlamaya bağlı aşil tendon kopması" deyince başımdan aşağı kaynar sular döküldü, kendimle cebelleşirken hocamla göz göze geldiğimde ise bana "olmadı, üzgünüm senin için" gibi bakıyordu..
-
17.
0tendon ne demek, kopsa ne olur ki, çabuk toparlanabilir miyim gibi sorularla uğraşırken doktorun "ameliyat olacaksın" demesi tokat gibi bir cevaptı.. şart mı dedim, istersen olma ayağın davul gibi şişer şişkinlik kan basıncını azaltır bileğini kesmek zorunda kalırız, hoşuna giderse? deyince işin ciddiyetini anladım, cep telefonum salonda kaldığı için antrenörümden aileme ulaştım babamla konuşabildim sadece o titrek sesimle ilk uçakla geleceğini söyleyip telaşlı bir şekilde kapadı telefonu, bence ise ağrımın dindirilmesi için verilen sakinleştiriciler ile mayışmış bir şekilde bekliyordum..
-
18.
0öğleden sonraya doğru o salak heyecandan biraz kurtulunca yaptıklarımla cidden gurur duymaya başlamıştım duyacaktımda ben buraya hakederek gelmiştim, belki hiç bir zaman hedefim bu kadar yüksek olmamıştı ama bu sefer fırsat benim ayağıam gelmişti, tüm gün takım arkadaşlarımın ailemin sevdiklerimin bana karşı ypatıkları ilgi gösterileri benim heyecandan yaptığım saçma hareketler ağlansan ağlanılmaz kahkaha atsan atılmaz gibi bir durumdu akşam antrenörüm beni tekrar yanına çağırdı..
-
19.
0çok fazla detaylara girmeden devam ediyorum, 3 saat sonra babam yanıma gelmişti bile ilk uçağa atlamış gelmiş olsa gerek saat 6 gibi ameliyata alınacaktım oysa ki güne başlarken aklımın ucundan bile geçmezdi böyle şeyler.. her neyse çok uzun sürmeyen bir ameliyattan sonra ayağım alçıya alınmıştı zaten anestesizin verdiği etki ve acıdan kendimi yıpratmam ile çok yorulmuştum uyuyabildim hemen.. ertesi sabah ameliyatı gerçekleştiren doktor durum ile ilgili hem antrenörüme hem bana bilgi vermek için geldi.. alçı 1 ay boyunca kalacaktı, o süreç boyunca tekerlikli sandalye kullanacaktım çünkü o hassas noktanın baskıya uğramaması gerekiyordu.. 2-3 ay sonra yürümen normalleşir bileğin eski haline döner, ama bundan sonra en büyük düşmanın koşmak diyerek tamamladı sözlerini.. bir kez daha yıkılmıştım, büyük umutlarla geldiğim milli takımdan tekerlekli sandalye ile dönmek, bir daha asla koşamamak..
-
20.
0ameliyattan sonra 1 gün hastanede geçirdim ve kampa geri döndüm eşyalarımı toplayıp ankaraya dönecektim, sağolsunlar antrenörler bir an bile başımdan ayrılmayıp her şeyimle ilgilendiler benim akdar üzüldüklerine emindim, 16 yaşında ki bir çocuğun geleceği değişiyordu.. bu durumu takımda ki diğer çocuklarda anlayabiliyordu hepsi biraz üzgün biraz acırcasına geçmiş olsun dediler sadece yine federasyon sayesinde 2 gün sonra ankaraya dönmüştüm (tabik i tek değil babamla), sakatlık haberim benden önce oraya ulaşınca antrenörüm beni hava alananın da karşıladı, sahte bir gülme ile telkin edici bir konuşma biraz özür dileme ve moralimi yerine getirmeye çalışsada "ahh be oğlum niye dinlemedin ki beni" der gibi bakıyordu bana