Yatakta kıvranoyorum uykum var ama uykuya dalamıyoeum. Eskiden hayallerim vardı dalıyodum direk uykuya.
Ama şimdi amaçsız gibiydim. Uyuyamıyodum.
Kalkıp sabaha kadar oturup düşünsüm. Bir ara saat duemuş gibiydi. Ortam kapkaranlık, hiç ses yok. Ellerimle yüzümü kapatarak saatlerce düşündüm. Geleceğim sadece iş yönünden parlaktı. Nw bir arkadaş, nede kız arkadaş vardı.
O okuduğum blokta işe yaramamıştı. Bana yol gösteren birini bulmam gerekti.
işte o an aklıma tekrar incisözlük geldi.
Söslüğe girdim tekrar.
Ama nedense aradığım milli olma başlıklarının yerini başka başlıklar almıştı.
Bir kaç hikaye okudum.
Zaten o sıra sabaha karşı dalmışım.
Kalktığımda saat 7:30falandı. yaklaşık 3 saat uyumuştum.
Ama kendimi dinç hisediyordum
Edit:birsonraki part sayfa 53 de

Edit:birsonraki part sayfa 53 de

Edit:tamam beyler düzgün yazmaya çalışacağım. Ama partlar biraz geç gelebilir. Çünkü düzgün yazmak için, yavaşlamak zorundayım.

Ulan ben hızlı yazömak için uğraşıyorum, yazım hatalarımla kafayı bozmuşsunuz. Gel lan ben söyleyeyim sen yaz o zaman.
Ben bekletmemek için elimden geleni yapıyorum. Madem bu kadar yazım yanlışlarına gıcık oluyorsun bu hikayeyi neden okuyosun. Lan herkez yazım hatası yazım hatası yazım hatası hay yazım hataları gibsin sizi.

Ulan yazayımı yazmayayımı lan. Madem bu kadar sıkıntı edeceksiniz okumayın lan. insanı hikayeyi bitirmekten soğuttunuz.

Beyler hikayeyi sırf kızacaksınız diye bitiricem bütün detayları atlıyacam. Uzun bir part atacam.
Son partı yarın öğlene doğru atarım.

Bu yatmadan önceki son partım beyler kendinize iyi bakın. Öğlene doğru, en geç öğlen yazmaya başlarım. Sabahtan çok yoğunum

En iyisi biraz spor yapayım dedim. Dışarı çıkıp yürümye başladım. Okula gitmemek hafif koyuyor gibi oldu ama umrumda değildi.
Kuş cıvıltıları beni rahatlatıyordu. Bu kız meselesine de kafayı takmıştım. Bizimkiler zaten aramıyrodu beni hiç. Sevinmişlerdir gittim diye.
ileride manav gördüm.
Meyve ve sebzeleri taze gibiydi.
Birkaç birşey alıp, fırına gittim. Ekmek aldım ordanda.
Eve geldim ama en önemli şey yoktu. Ben bunları neyle kesecektim.
Acilen bıçak bulmalıydım.
Belki evde alt katta oturanlardan istesem verirler dedim.
Elimdekileri bırakıp aşağı indim.
Saat 9 civarıydı. Kapıyı tıklattım.
Genç kız gülüşmeleri geliyordu.
Kapı açıldığında o an yerin dibine girmek istedim.
Karşımda bir afet vardı
Hebele hübwle demeden, korkusuz bir şekilde, bloktaki tekniklerle kıza bakarak ben buraya yeni taşındım, ve bıçağım yok bana bıçak verebilirmisiniz dedim. Kız benim onu görünce çıldıracağımı düşünmüştü sanırım. Hareketleriyle tahrik olmamı sağlamaya çalışsada cidiyetimi bozmadım.
Ama hareketleri belkide normaldizben abaza olduğum için öyle algılamışta olabilirdim.
Kız günaydın diyerek bıçağı getirmeye gitti. Geri geldiğinde gülümsedi, geri getirmeyi unutma dedi.
Teşekür edip merdivenleri çıkmaya başladım. Sevinçten kuduruyorsum. Bu çok büyük bir şans olabilirdi. Ve girişi güzel yapmıştım.

Edit:birsonraki entry sayfa 64 de oraya yardırın.

Eve gidip kahvaltımı yaptım. Saat 10:30 gibiydi. Bigiblet 11 gibi gelecekti.
Biraz koltukta debelendikten sonra aşğıya indim. inerken bıçağı vermeyi ihmal etmedim.
Bahçede oturuken, uzaltan araç gözüktü. işte hayatımın alamı geliyordu.
Tam ayağa kalktığımda kapı açılma sesi duydum. içimden yoksa o kızlarmı dedim..
Arkama bakmadım ama. Biraz cool olayım dedim. Bahçe kapısına doğru yaklaştım.
Arkamdan topuklu ayakkabı sesleri geliyordu.
Araba durup içindeki adam parlakbilye sizmisiniz, kimliğe bakabilirmiyim falan dedi. Yanımdan kızlar selam vererek o sırada yanımdan geçtiler.
Evet benim dedim.
Diğer iki adam bisilkleti indirmişti bile. Kızlarda uzaktan yavaş yavaş yürüyerek beni kesiyolar.
Bigibleti teslim aldım.
Adamlar gidince bi deneme turu atayım dedim. Hem kilit falan alacaktım.
Jantları kırmızı plastik boyayla boyayacak, tekerşleğin kenarlarınıda kırmızı mavi karışımı bir renk yapacaktım.
Baya iyi bişey olacaktı.
Bigibletimle güneşin altında dolanıyordum.
Yaklaşık iki saat aksesuar satılan yer aradım. Sonunda buldum, ihtiyaçlarımı aldım.
Şimdide boyacılara gidip plastik boya alacaktım. Bu gün bigibletin tekerleklerini boyayacaktım.
Plastik boyayıda alınca, evin bahçesine gittim.
Yerlere ggazete kağıdı serdim. Boya, fırça ne varsa hazırladıım. Tekerlekleri rahatça boyamak için yerinden söktüm.
ilk tekerleği 1 saate bitirdim. 2.tekerleğe geçecektimki biraz dinleneyim dedim. O sıra şu kızlar geldi.
Bana selam verdiler..
Tam boyamaya durdumki kızlar ellerinde çayla, birkaç atıştırmalıkla yanıma geldiler.
(2 kişilerdi)
Meraba biz komşuyuz sonuçta tanışalım istedim dedi.
Benim çavuş anında dimdik oldu.

iş arası boşukta yazdım öğlen seri seri yazmaya başlayacam panpalarım bekleytme için özür dilerim

Cidiyetimi bozmadan, o zaman ben parlakbilye memnun oldum yere oturmak isterseniz buyrumn dedim.
Onlarda ben irem buda buse memnun olduk.
Direk düşünmeden yanıma oturdular.
Çayın demlimi olsun diye sordu. Bende normal olsun dedim.
işime devam ettim. Resimle ilgili bir bölüm falanmı okuyosun dediler. Bende animasyon okuyorum dedim.
Kız direk azı açık bana bakmaya başladı. Animsyoncular çok havalı, burnu havada olur ama sen bizi terslemedin falan dedi.
Bende belki benimde burnum havalıdır dedim. Güldüler falan ben işime devam ettim. Bizde edebiyat bölümünde oluyoruz dedi.
Ben iyiymiş dedim. Konuşmayı onların devam etirmesini bekledim. istediğimde oldu.
Çayım iyi olmuşmu falan dedi. Teşekür ettim hafif muhabet kurduk.
Sonra evlerine gittiler. Bende işimi halletim. Ortalığı toparladım. Tekerlekleri balkona kurmuya bıraktım. Bigibletide apartmanın içine zincirledim.
Dışarı çıktım. Güneş hafif hafif batıyordu.
Markete doğru yürümeye başladım.

Markete geldiğimde içeride birkaç Üniversite öğrencisi vardı.
Çikolata falan alıp ordan çıktım.
Serin esintinin altında geçmişi düşünerek yürüdüm.
Kendimce o günlere nasıl katlanmışım dedim. iyi bir lise hayatım olsun isterdim. Hiç güzel bir anım yoktu.
Bir kitapçının önünden geçiyordum ki aklıma uyuyamadığım geldi. En iyisi bir kitap alıp gece okurum dedim.
Eve gidip ekmek arası birşeyler yedim.
Işığı açmadım bile. Sadece düşündüm. Geleceğimi düşündüm. Hiçte iyi bir geleceğimin olmayacağını anladım.
işim hazırdı belkide ama, arkadaşım yok, kız arkadaşım yok.
Bende artıkyaşamak istiyordum.
işte o gece hayatımın kararını aldım.
Artık bu şekilde yaşayıp, böyle yaşamanın keyfini çıkartmanın zamanı gelmişti.
Bilgisayrdan eminem denen repçinin "NO LOVE" şarkısını açtım. Ve elimle yüzümü kapatarak düşündüm.
Buraya geldiğimden beri arayıp soran yoktu. Akabanın kızıda beni unutmuştu sanırım. Artık unutlmuştum. Hiç hatırlanmayacak biriydim bunu biliyordum.
Kendimle yaşamayı öğrenöeye başlamama gerekti. insanalara ihtiyacım yoktu.

Saat gitikçe tik, tak, tik, tak ilerliyordu. Bilgisayarı kapatım. Hayatımın kitabına o gün başladım.
Kitabın ilk sayfasından ışıklar saçışıyordu sanki. Yazar sanki beni anlatıyordu.
Harfi harfine okuyordum. Kendimi o kadar kaptırmıştımki, yağmurun sesini duydum daha sonrada pencereden sızan toprak kokusunu. Beni yerimden kaldıran sadece tuvaletimdi.
Tuvalete gidip geldiğimde saat 3 dü. Uyku bastırmıştı.
Yatağa kendimi bıraktım. Ve derin bir uykuya daldım.

Edit:bir sonraki part sayfa 67 de

Gece rüyalanmışım.
31 çekmeyi zaten bırakmıştım.
Sabah gene kalktım. Kahvaltımı yaptım, spora çıktım. Bu gün intarnet bağlanacaktı. Bunun verdiği heycanla intarnetten para kazanabilmeyi bile düşündüm.
Evet iyi fikirdi. intarnet bağlanınca o yöntemlerede bakacaktım.
O sıra aklıma kitap geldi. Kitabın başına oturdum direk.
Ne kadar okuduğumu hatırlamıyorum ama, kapının çaldığını duydum.
Kitaptan uzaklaşamıyordum. Koltuktan bedenen kalksamda sanki zihnim kitabın içinde kalmıştı.
Kapıdakiler türk telekomdan gelmişler.
intarneti bağlayıp gittiler.
Zaten bağlanır bağlanmaz direk pc nin başına geçtim.
Cs atmanın vakti gelmişti. Ama o gün bir ilete bulaşacaktım. Bu illet bütün hayat enerjimi sömürecekti.
Belkide o gün facebook a girmeseydim bunlar yaşanmazdı. Oynayacak kişi bulmak için girmiştim facebookada.
Belki bi kaç türk bulurum dedim.
Dediğim gibi hiç arkadaşım yoktu sanal arkadaşlıklarla yaşıyordum.
işte sanal aerkadaşların ne kadar sahte olduğunu o gün öğrendim.

Beyler bir aksilik çıkmassa bugün hikayeyi bitirmeyi düşünüyorum.

"frre coins no deposit" yazan altındada bir bağlantı linki olan bir cs:go kumar sitesiymiş.
O çok istediğim skinleri kazanmak için linke tıkladım.
Ardından ne yapacağımı bilmediğim için linki atan kişiye özelden mesaj attım.
Bana seve seve yardım edeceğini söyledi. Ama ilk önce siteye 3 dolar yatırmam gerekiyormuş. Tamam dedim nasıl yapılacağını söylermisin dedim.
Adam bana, baya bir uğraş istiyo istersen ben sana yaparım. Hatta 1 doları bendem olsun. Oyunu bırakıcam zaten dedi.
Hemen inandım. telefon numaramı verdim.
Gelen mesaja evet diyeceksin dedi.
Evet mesaj geldi ingilizce birşeyler yazıyordu okumadan yes yazdım.
Ve ardından gelen mesaj beni şok etti.
Hattınızdan 150 tl bişey bişey ösenmiştir yazıyorsu. Çocuğa yazdım kardeşim 150 tl fatura geldi diye. Çocuk görüldü attı ve daha sonrada engel atmış.
Sinirden o gün köpürdüm.
Param yavaş yavaş tükeniyordu. Acil bir iş bulmam gerekti.
Çok sinirliydim.
Siteye girip, saatlerce nasıl oynanıyor öğrenmeye çalıştım.
50 tl siteyede nakit çektim.
Hepsini kırmızıya bastım kaybettim.
20 tl daha yatırdım. Onuda siyaha bastım kaybettim. Birdaha 20 tl yatırdım bu sefer 1tl, 1 tl oynuyordum ve hepsini gene kaybettim.
O gün hiçbirşey yemedim. Konuşacak, yardım isteyecek kimsem yoktu.

!! EDiT:BEYLER ÇOK FECi HASTALANDIM. ŞU AN ORGAN NAKLi MERKEZiNDEYiM. AFINIZA SIĞINIYORUM. AMA HiKAYE BiTECEKTiR. (dediğim gibi böbrek nakli olmuştum)

Edit:birsonraki part sayfa 73 de

Akşam üzeri dışarı çıkıp çalışabileceğim yerler aramaya başladım. Aklıma gece bir barda çalışmak geldi.
Barların olduğu bir yer bulup içeri giröeye çalıştım. ordaki görevliye sordum işçi arıyormusunuz falan diye. Hiç biride arıyoruz demedi amk.
Artık umudum tükendi. Son kez bir bara gierdim.
Ve işçi arıyorlarmış. Direk ben talibim dedim. Adam şöyle bir baktı. Beni sınav gibi birşeyden geçirdi.
Sonrada işi kaptın dedi. Bir sevindim aq.
Bu gün işe başla dedi. Ortalığı silip süpürecektim günlük 15 tl ye. Saat akşam 8 den gece 3 e kadar.
Eve gidip birşeyler atıştırdım sonrada bara doğru yola çıktım. Saat akşam 7:30 sırlarıydı. Bizim apartmandaki kızlarla karşılaştık meraba falan dediler. Selam verip yoluma baktım.
işe geldiğimde yeni olduğum için beni kesiyorlardı.

Mekan kalabalıklaşmaya ve gittikçe pisleşmeye başlamıştı.
Sinirlerim bozulacak gibi oldu. Bir hasta olursam vay halime.
Gördüklerim beni ne kadar tiksindirsede mecburdum.
Adamların bardaklarını alıp yenisini getiriyordum. Bir ara adamın biri bacağımı bile okşadı.
O an oradan çıkıp gitmek evime dönmek istedim. Ve daha 2 saat dayanamadan istifa ettim. Patron bile bune hız dercesine baktı.
Mekandan çıkıp bir parka gittim. Hava soğumuştu. Kimse gözükmüyordu parkta. Kapşonumu takıp ellerimi cebime koydum. Karanlığın altında ne yapacağımı düşünüyordum.
Sanki bir çıkmazdaydım. Ama elbet bir gün benim günüm olacaktı.
Karşımdan bir suriyeli geçti. Belliydi üzerindekilerden evsizdi.
Adama yaklaştım. Ne kadarda iyi biriydi.
Meraba amca dedim. Bana gülümseyerek bakıp merhaba evladım dedi.
Amcacığım seninle bi çorba içelim istersen dedim. Adam belli açtı. Mahçup bir şekilde kabul etti.
Bu sırada beynim biraz olsun sıkıntılardan uzaklaşacak, mutluluğa dönüşecekti.
Amca bana yük olmamak için reddetsede ısrar ettim. Bir çorbacı bulup içeri girdik.
Oda işkembe çorbası istedi bende.
Çorbayı iştahla yiyiordu. Çok açtı belliki.
Amca buralara nasıl düştün diye anlatmasını istedim.
Bir kaç bişey anlatmaya başladı. Gözleri doldu. bin oğulları yanlarında istememiş.
Amcaya dönerek gel amca bu gün bizde kal dedim.
Çok ısrar ettim. Bana arkadaş olabilirdi. Kabul etti. Gece 2 gibi benim eve geldik. kendi evinmiş gibi davran dedim Amca mahçup gibi duruyordu.
Ona istersen duş alabilirsin dedim. Kabul etti. iç çamaşırlarını koyması için bir poşette verdim. Vede temiz iç çamaşırıda.
Pijamalarınıda hazırlayıp yatak yaptım ona.
O sıra pc nin başına geçtim.
(beyler bi panpam pc nerden gelmiş demiş hikayenin başlarında bahsetmiştim evde bi canavar var diye)

Edit :bir sonraki part sayfa 75 de

Amca çıkınca uyusun diye odadan çıktım. Biraz kitap okudum o sıra dalmışım.
Sabah kalktığımda amca ortalığı toparlamış birde not kağıdı bırakıp gitmiş.
Not kağıddında teşekkür falan etmiş.
Çok iyi bi amcaydı dedim içimden. Tam kahvaltımı yapacaktımki kapı çaldı.
Saat 9 sıraları. Kim benim evime gelirki diye düşündüm. Yoksa o amcamı ki dedim.
Ama değilmiş. Aşağıdaki kızlarmış gelen.
Kapıyı açtım altında hello kitili pijamasıyla kız
-günaydın uyandırmadım değilmi
Bende yok hayır buyrun dedim.
-birazdan kahvaltı yapıcazda bize katılmak istermisin?
Bende olabilir dedim
Oda o zaman bekliyoruz dedi.
Hemen gidip bi duş aldım. Duş alma sürem 5 dk falan sürdü.
Saçlarımı yapıp, üzerimi değiştirdim. Aşaığıya indim. Gene heycan vardı. Heycanlanmamak elde değildi çünkü aq. Merdivenleri inerken bacaklarımı garip hisediyordum. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Muhteşem bir kahvaltı hazırlamışlar. ilk defa bu kadar iyi bir kahvaltı yapacaktım. Kahvaltıda ilginç sorulara maruz kaldım.
Onlar bir kızdı ben ise erkek.
Kahvaltı sonu koltuğa oturdum.
Kızın biri kahvaltıyı topluyorsu öbürü bana çay getirdi.
Ulan biri bana hizmet etmeyeli yıllar olmuştu sanırım. Bunun verdiği hazla teşekür ettim. Ve eve çıktım.
Evde düşünüyordum bana neden bu kadar iyi davranıyorlardı diye. O sıra şu akrabam olan kız aradı. Çok kötüymüş. Sevgilisimi ne terk etmiş.
Ulan okullar açılalı ne kadar oldu sen ne kadarda sevgili buldunda sevgilin seni terk etti. Kızın kaşar olduğunu düşünmeye başlamıştım.
Zaten kaşarmış.

Esit:birsonraki part sayfa 76 da

Bi kaç saat sonra o geldi eve.
Ağlıyordu.mecbur teselli edecektim.
Ağlaması dinmiştiki kapı çaldı. içimden kesin o kızlardır dedim.
Kapıyı açtım evet o kızlarda misafirin var galiba falan rahatsız etmeyelim dedi.
içeri davet ettim. Hemen girdiler. Kızı tanıttım akrabam falan dedim.
Rahatladı gibi bişey oldular.
O günüde öylece bitirdim. Yarın iş aramaya çıkacaktım. Pazar günü nasış çalışacak yer bulacaksam.

Gece gene uyku tutmadı debelendim durdum.
intiharı düşünmeye başlamıştım bile.
Sabah kalkıp dışarı çıktım bütün gün iş aradım yok amınkoyayım.
Artık hayattan bezmiş bir şekilde okula gidip geliyordum. Bıkmıştım bu hayattan.
Çaresiz bir şekildeydim. Hayatta bağlanabileceğim kimse yoktu.

Merhaba ben mert, mert...
Doğru duydun. Burayı her nereden okuyorsan ayarlarıyla oynama.
Benim capcanlı bir şekilde ne bir geri dönüş vaadi nede bir talep. Ve bu kez kesinlikle ricada yok...
Sana hayat hikayemden biraz bahsettim. işte buda benim hikayem... Bira z ssaçma gelebilir belki. Herkez hayallerindeki gibi olamıyor. Yanlız yaşamayı öğrendim. Kendinize iyi bakın...

https://www.youtube.com/watch?V=_1yXpbn2M4g