bana verilmiş laneti en baştan anlatıyorum

beyler öncelikle okumayıp özet gec diycek olanlar gibtirip gitsin okuyan panpalarımda okuduktan sonra entry girsin ona göre devam etcem.
genelde bu tarz şeyler yazan panpalarım düz lise mezunu falan olurlar ne biliyim babaları onlara baskı yapan tipler gelir içini dökerler bu yöntemle.ama benim hikayem, derdim bambaşka. gerçekten bu şey bana verilmiş bi lanet. bununla yaşamak zorundayım falan neyse.. ben bi öğretmen lisesi mezunuyum.ve bilirsiniz bu tarz liselerin puanları falan yüksek olur. işte liseyi kazandığımda bunu kime söylesem "vay amk amma çalışkansın" diyo yada içinden geçiriyo hissedebiliyorum. ama beyler, zerree kadar çalışmadım ortaokulda. örneğin bütün sınavlardan önceki gece, arkadaşlarım ders çalışır kendini yırtar test kitaplarının başında huur olurlardı, ben fethiye caddesine gider keyif çatardım, ertesi gün herkes: "amma çalıştım bea gece uyumadım" falan derdi bende "eheh evet bende uyumadım çalıştım" derdim ister istemez. ertesi gün yazılı sonuçları gelirdi, ersin 20, mehmet 15, serkan 44, melis 16, "hakan 100 aferin oğlum !!" lan ne ?! 100 mü aldım ??? ben çalışmamıştımki nerden geldi bu 100 !? ... herneyse notlar yüksek olunca beklentide yüksek olurdu. her akşam evde şöyle bi muhabbet geçerdi: "doktor olcak o doktor" "yok canam öğretmen öğretmen" "yok yok mimar olur mimar" benimde çıkıp : "susun dıbına koduklarımın ben çalışkan değilim huurcocukları !!" diyesim gelirdi ama nerdee...

Beyler okuyunca entry girin ona görre devam edicem

beyler devam etcem ama bak okuyun amk cidden ilerledikçe neden bi lanet olduğunu anlıycaksınız

babam herzaman bi öğretmen olmamı isterdi. kendisi küçüken dedemde onun öğretmen olmasını istermiş ama babam çalışmamış , zar zor gibe gibe dedem onu polis yapabilmiş, haliyle şimdide bana yükleniyor öğretmen olacan diye.. neyse bu kısımları atlayalım fazla derine inip sizi sıkmak istemem . işte oks'ye 1 ay falan kalmıştı , bizim arkadaşlar sırtından çantalarını düşürmüyordu, nereye baksam test çözen çocuklar , birbirlerine formül falan soruyorlar adamlar okseye hazırlanıyo tam takım. peki ben naapıyorum??.. babam evet gece 2de gelirdi. bende eve gelir gelmez açardım bilgisayarı ,daha gece 2ye kadar vakit var diye açardım csyi geceye kadar oynarım..(güya ders çalışçaktı bine baksana hele).. acısı çıkar falan diye düşünüyodum hep içim cızlıyodu..her geçen gün okseye yaklaştıkça içim bi tuhaf oluyodu , sanki bilgisayarın başına oturunca, dışarıya çıkınca falan suçlu hissediyordum ama napıyım abicim ders çalışamıyorumki ??? geldi geçti günlerr, oks günü pat diye çıktı karşıma. kalemlik niyetine gözlük kutumu aldım, su şişesi falan (babam sınavda susarsam susuzluktan düşünemeyeceğimi veya krize girebileceğimi düşünürdü hep) aldım çıktım yollara.. atladım otobüse doğruca sınava girceğim okula .. indim otobüsten , ve bunu anlatmadan devam etmiyim dur. 4. sınıftan beri aşık olduğum bi kız vardı aynı sınıftaydık , ama o bana hiç yüz vermezdi .. işte bu kız 6. sınıfta okuldan ayrılmıştı.. şimdi devam edelim, otobüsten inidm okulun avlusundan içeri girdim , giberim belanı bu ne tesadüf amk !? evet koskoca izmitte 500 ü gecik okul var ve bu kız benimle aynı okulda ve hatta, aynı sınıfta sınava gircekti ..(ama yanyana değildik oda olsaydı kendimi mesih ilan ederdim heralde )

devam ediyim... girdim okuldan içeri , kızla bikaç saniye gözgöze geldik sonra ben hemen sınava girceğim sınıfa attım kendimi. kalemliğimi(gözlük kutusu) ve suyumu koydum sıraya bekliyorum. içeri iri yapılı bi hoca girdi herkese şöyle kısa-sert bi bakış attı dağıttı kağıtları sınav başladı.. ulan takır takır yapıyorum soruları , iyi hoş diyorum ama bu kadar hızlı yapmakta normal bişey değilki !? diyo içimden bi seste.. sınavın bitmesine daha 30 dk var , topladım kalemimi kağıdımı verdim hocaya optiği falan okuldan çıktım. babam gelmiş kapıda bekliyo.. hiç " ah evladım benim nası geçti" demedi, "ulan daha sınavın bştmesine yarım saat var gelmişini gibtimin çocuu niye cıktın ulan !!" dedi, benim moral 1000 lerden -lere düştü. arabaya doğru giderken o kızı gördüm yine bu sefer hafif bi tebessüm etti ama ben çevirdim hemen kafamı(bini görüyonmu bi tebessüm görünce zütü kalıyo hemen ).. eve ittik , aradan bi ay falan gecti, sonuclar acıklandı .

... puanımı tam hatırlamıyorum ama 475 civarı bişeydi. babamla sonuç kağıdına baktığımızda bana bakıp tebessüm etti, bende gibile gibile mecbur tebessüm ettim ama tebessüm değildi sanki benimki, 80 yaşındaki cinsel isteğini kaybetmiş bi ninenin gibilirkenki yüz ifadesi gibi bişeydi heralde, ben tebessüm edince babamın suratı ekşidi çünkü.. gittik dersaneye yunan bi hoca vardı orda rehberlik hocasıydı.. dedi seni şuraya yerleştirelim, buraya yerleştirelim, oraya yerleştirelim.. dışım "evat hocam olabilir aslında" diyodu ama içim "sus artık dilini dalağını gibtimin gavur evladı " diyodu bundan emindim.. babam pat diye söze atıldı "eeaa hocam bu çocuğun puanı öğretmen lisesine yetiyomu peki" dedi... ve o an hayatımın kararacağını, başımdaki bu lanetin kıvılcımlanıp taşşşaklarıma kadar beni yakacağını hissettim. işaretlediler bana sormadan görüşümü almadan öğretmen lisesini. herkes halinden memnundu , ben hariç. işte hikayem tam olarak burada başlıyor.

beyler okuyorsanız entry girin kendi kendime anlatmıyım

@31 evet

sıkılmadıysanız devam ediyim.. okulun ilk günü, herkez pırıl pırıl okul kıyafetlerini giymiş , kravatlar gömlekler ütülenmiş kuğu gibi dolaşıyolar etrefta.. sonra bide kendime baktım, gömlek ütülenmemiş, kravat yok, saçlar uzun ve incin, gib gibi dolaşıyorum anlıyacağınız. bazen birbirini önceden tanıyanları görüp kıskanıyodum : "vay amcıklar hepsi eski okullarındayken annlaşıp gelmişler buraya bin kuruları" diyodum kendi kendime..e doğal bişey ben hiçkimseyi tanımıyorum ama millet samimiyetten birbirini gibcek nerdeyse. 12lerde bi köşeye geçmiş : "ahahehe amcıklara bak nası gibik gibik dolaşıyolar" tarzı muhabbetler ediyolardı.. aradan 5-10dk gecti bi rehberlik hocası geldi başımıza . işte okulumuz şöle, okulmuz böle falan konuştu gitti. sınıflara çıktık , gittim züt gibi(bunu yaptığıma sonradan çok pişman oldum tabi) en arkadaki ve aynı zamanda köşedeki , üzerine oturulunca sınıftan 1000km uzakta hissettiren bi sıraya oturdum. mantığımda şuydu, "eheh en kral yer bea free boy gibi takılıcam burda ehehe".. herkes oturdu yerlerine çıt yok sınıfta . işte bitek az önce bahsettiğim eski okullarında birbirlerini tanıyan binler konuşuyo bitek..

... sınıfa bayan bi hoca girdi.. ben hariç herkese bakıp tebessüm etti, yada ben öyle hissettim.(oturduğum sıra yüzünden işte gibeyim aklımı) masasına oturdu açtı sınıf defterini tanışma faslı falan oldu 20 k kadar sonra girdik tenefüse.. ilk günlerdeki tenefüsler nası olur herkes bilir heralde.. yapacak bi takun olmaz züt gibi dolanırsın.. ama ben o yönden şanslıydım.. karikatür çizme yeteneğim vardı, bikaç derigde çıkıyodu arada bir karikatürlerim. neyse herkes çıktı sınıftan, ben çıakrdım bi kağıt, başladım çizmeye.. sınıfta güzel bi kız vardı, ilk o gördü bişeyler çizdiğimi.. yaklaştı uzun uzun baktı şöyle.. sonra çok iyi çiziyon yaa keşke bende böyle çizebilseydim falan dedi benimde zütüm kalktı hemen .. herneyssee sıktım sizi atlayalım buraları , 1 hafta falan gecti aradan derslere ufak ufak başladık.. ilkokulda hiç ders çalışmayıp yüksek notlar alan hakan , yine hiç derslere ilgi göstermiyordu ..eve gittiğimde bilgisayar başına oturuyodum herzamanki gibi. babam falan yine kıl olmaya başlamıştı hatta bana bunun yüzünden.. ha bide bu karikatür çizerken bakan kız vardıya , onunlada aramız gün geçtikçe iyileşiyodu bi nevi yazıyodum kıza aslında..

beyler ciddiyim okuyorsanız entry girin yoksa durucam burda bişey anlatıyoruz

... aradan baya zaman geldi, geçti çattı ebesinin dıbını gibtimin yazılıları(şimdi lanetimin ne olduğunu merak eden panpalarım anlayacaklar ne tür gibik bi lanet olduğunu) artık lisedeydim ve ders çalışmam gerektiğini biliyordum... ama çalışmıyordum dıbına koyayım.. ailemin büyük beklentisi varrdı benden.. annem günlerde anlatırdı hep : "oğlumun dersleri çok iyi meaaşaallaağğh adam oldu adam okul birincisi" falan diye.. ama derslere başladığımız gün anlamıştımki, benim üzerimdeki şey her ne taksa işte bu günden sonra lanet olacaktı başıma. işte böyle derken , yazılılar başladığı gibi bitiii.. notlar açıklandı .. selma 100, emre 100, alara 100, anıl 100, hakan 25,dur bi dakka lan !? dıbına koyim bu not ne hakan ??? 25mi !? ben nası 25 alırım ??? diye şaşırmadım , şaşıramadım..ama resmen yıkılmıştım.. sanki üzerimde özel bi güç vardıda onu elimden alıp bütün sınıfa dağıtmışlar gibi hissediyodum dıbınakoyim herkes çalışkandı artık ben zütverenin tekiydim...

üzgün üzgün evin yolunu tuttum(aslında yannanı tuttuda haberi yok binin).. eve geldim kapıyı babam açtı, erken gelmiş tamda gününde .. açıklandımı sonuçlar der gibi baktı yüzüme gibik bi ifadeyle, ama bişey demedim o bişey demeden.. çıktım odama kapattım kapıyı.. bbaam evdeydi bilgisayarı açıp saatlerce oynayamazdım, zaten canımda istemiyordu, dışarı çıkıyım dedim.. bizim mahallede içkici tipler vardı bikaç tane.. aslında sıcakkanlı çocuklardı , ama insanlar sevmiyodu işte.. onları gördüm sokağın başında, konuştuk biraz içimi felan döktüm, bi tanesi "kanka gel ozaman bi dağıtalım seni rahatla" dedi.. bende olur anlamında kafamı yukarı aşşaaa salladım .. sahil bizim evden 500 m uzaklıkdaydı yürüdük . 70 lik bi vodka aldılar bide vişne suyu falan . 1-2 saat takıldık sahilde sonra telefonum çaldı. arayan babam...

beyler "son" kısmı yazıcam 10 dk falan sürer bekleyin

... açtım telefonu , eve gel çabuk yemek yiycez tarzı bişeyler söyledi tam hatırlamıyorum . aheste aheste evin yolunu tuttum.. aradan yarım saat falan gecti geldim eve babam actı yine kapıyı , direk odama çıktım "ben tokum" diyip. uzandım biraz .. nekadar uyudum bilmiyorum ama kapının açıldığını hissedip doğruldum, babamdı içeri giren . "yazılılar açıklandımı" dedi , bende evet dedim. nasıl peki dedi , bende olan olmuş bundan sonra yannanı kesip atsanda senden huur olmaz mantığıyla adama notları pat diye söyledim ..önce bi baktı yüzüme dalgamı geciyon yarraam dercesine , sonra kalktı ayağa ağzına ne geldiyse bağırdı çağırdı.. mahalle inledi resmen .. e adam alıştı 100'lere şimdi, 30'ları duyunca deliye döndü haliyle.. sinirden olsa gerek, bilgisayarın kasayı söktü kilitli dolap vardı bitane onun içine koydu kitledi dolabı ve hayatım boyunca anlam veremediğim şu sözleri söyledi, "madem artık ders çalışmıyorsun sana bilgisayar yok artık !" ulan dıbına koyayım , mantığını gibeyim, ben zaten ömrühayatımda ders çalışmadım, çalışmadan geldim bu günlere, söyledim laf anlamadın , şimdi neyin kafasını yaşayıp bana "artık çalışmıyosan" diyosun lan züt !!... babam sinirli sinirli çıktı evden , annemde başımda söylenip duruyo," ah be evladım be çalışsana be adam ol biraz be bıyıkların çıktı be falan be filan be komşunun çocuu bölemi be.." dayanamadım bağırdım biricik anneciğime , oysa o sadece benim iyiliğimi istiyordu.. bağırdım ve tekrar odama döndüm , yatağıma yattım ve , uyudum... işte böyle uzun bir uyku gibi geçti lise hayatım , bağırmalar eşliğinde sürekli uyudum..ve lise bitti, geldi geçti.. nihayetinde şuan boğaziçi üniversitesi ikinci sınıf dil bölümündeyim, ve şu detayıda ekliyim , bu sefer çok çalıştım...

(not: laneti anlamayan panpalarım , iyi okuyun , anlarsınız)

ve beyler, kendimi ifşa ediyorum lise yıllarımdan bi fotom :
http://a4.sphotos.ak.fbcd...87_943447_235522640_n.jpg