Carlito's way: Bana hızlı yaşayan çabuk ölür felsefesini kazandırdı. Bu hayatta hep en az tanınan ve hep beladan uzak duran bir insan olmayı öğretti. Yaşamak istiyorsan pis işleri bırak.

The godfather: istemediğimiz ama zorunda kaldığımız konularda bile hakkını vererek hareket etmemiz gerektiğini, yine yaşamak için bir çok şeyi göze almak gerektiğini, yeri gelecek dayak yiyeceksin, aşağılanacaksın, sevdiğin insanlara zarar verilecek, arkandan komplo kurulacak herşeye hazırlıklı olmam gerektiğini öğretti.

Scarface: Fazla hırsın insanın başına büyük işler açacağını, yükselmek için pis işler yapmak gerektiğini ve bir kere o pis işlere bulaştıysan seni aklına bile gelmeyecek pis işler beklediğini bilmen gerektiğini öğrett
.
Yani kötü yoldan hayır gelmez. eğer kötü olacaksan senden bir cocugu öldürmeni isterler ve öldüremezsin yeterince kötü degilsindir. sonra seni öldürürler.

Kısaca bir kere o yola girdiysen öldün demektir.

Kadın kokusu: Hayatta yaşamasını bilirsen cennet, bilmezsen cehennem olacağını. Yaşanacak çok şey olduğunu, kadınların ne derece mükemmel olduklarını öğretti. Hayatı sevmeyi öğretti.

Serpico: Kötü insanlarla gezersen mutlaka işledikleri suca senide ortak ediyorlar. istesende istemesende. eğer reddedersen seni hain ilan edip ispiyonla suclayıp öldürmeye kalkıyorlar. ya yanımızdasın ya karşımızda misali.

Sea a love, Frankie ve Johnny: Aşkın ne demek olduğunu, insanın neye sevdalandığını, ve aşk olmadan , sevgi olmadan yaşamanın anlamsız olduğunu öğretti.

Scarecrow: Dostluğu, dostluğun ne demek olduğunu. Dostların aran kötü olduğu halde dara düştüğünde yanında olduğunu öğretti.

Yani ben dostum dediğim birisiyle aram kötüyse ve başım dertteyse aramın kötü olmasına rağmen bana yardım ediyorsa gerçek dost budur.

Hepsidee Al Pacino filmi