0
başımdan geçen bir anı biraz uzun anlatmak istedim saygılarımla
1997 yılı 10 yaşında bir çocuktum hiç korkmadan dışarıda oyun oynadığımız hava kararsa da babamızın azarını işitmeden eve girmediğimiz dönem
Ülkede pokemon çılgınlığı var hepimiz taso toplayıp saatlerce bunlarla oynuyoruz.
Zamanın nasıl aktığını bilmeden
Sırf taso çıksın diye yediğim cipsler ömür boyu yağ ihtiyacımı karşılar.
Taso oynarken cipslerden az çıkanı daima saklardık o zaman balbasar pikaçhu nerdeyse hiç çıkmazdı mübarek karaborsada satılırdı
O yaz annemgil köye gideceğiz dediler bende bütün tasolarımı topladım onlarda benimle gelmeliydi
Gittik köye ordada taso fırtınası devam ediyor bir baktım çocuğun birinde balbasar ve pikaçhu tasosu var
Dedim değişelim Yok dedi yaklaşık 200 tasom vardı 50 tanesini vereyim dedim dedi bana 2 tane büyük cipsten alırsan tamam.
Bilmiyorum hatırlarmısınız çok büyük paketlerde Mısır cipsi vardı çitosun peynirlisi şeklinde anneme yalvara yakara 2 tane aldırdım gittim çocuğa verdim üzerine 30 tanede taso verdim
Gece uyuyamıyordum hayal ediyordum mahalleye gideceğim balbasar ve pikachu tasomla hava atacağım içim içime sığmıyordu
Tasolarımı eski mutfak kaplıklarını andıran bir yer vardı oraya koyuyordum kaybolmasın diye
15 günlük tatil bitti babam bizi zütürecek memlekete geri hazırlık telaş derken tasolarımı köyde unuttuğum aklıma geldi yol 300 km babama yalvardım dönsün diye ağladım varana kadar
dönmedi
Dediler seneye gideriz o zaman alırsın veya dedengil gelirken getirir.
Getirmediler
O kış annemle dedem kavga etti o yıl köye gitmedik ama 1 yıl boyunca hayal ettim gideceğiz alacağım diye
Alamadım
Ve bir daha köye hiç gitmedik dedemle annem barışmadı
Nenem vefat etti o köy evi öksüz kaldı
Dedemgil şehre döndü çocukluğum kaldı o köy evinde ümidim hayallerim
Yıl 2017 tam 20 yıl sonra gittim köyüme
Adım adım yürüdüm çocukluğumun geçtiği yerden annemgil ev yaptırmış ama
Benim aklım hala dedemin eski evinde
Gittim eski neşeli kalmamış yorulmuş bir tarih gibi karşımda kapı açtım girdim daha 10 yaşındayken bana yüksek gelen o kapı eşiği ne kadar da küçükmüş aslında
Tasolarımı koyduğum yeri gördüm
Acaba dedim hala ordalar mı yüzümde küçük bir tebessümle
Baktım ordalar aldım avucuma üzeri hep toz olmuş üfledim çocukluğum çıktı karşıma
Yutkundum
Avucumda çocukluğum vardı hepsi bir bir canlandı aklımda
Oturdum 1 saat ağladım geçen 20 yılıma
O zaman daha mı mutluydum
işte ben o şehre giderken yarı yolda bıraktım hayallerimi ümidimi sevincimi
fotograftaki ev bahsettiğim ev 20 yıl sonraki hali