bakış açınızı değiştirecek bir hikaye

5 dakikaya dönüyorum bu adamı bu halde görmiyim, yemin ederim alayınızı soyar, birbirine gibtirtirim lan ! ^^dedim,
üzülmüştüm a.q adamın haline neolursa olsun,
50 yaşlarındaki bi adamı çırılçıplak soyup, öyle bir işkence yapmak,
hiçbir onurlu vatandaşa yakışmazdı,
5 dakika sonra indiğimde,
seyitin üstünde açık bi gömlek, altında bi pantolon,
hertarafı sırılsıklam,
kaşı gözü patlak,
bana bakıyordu,
üflesem bayılacak gibiydi,
herkes dışarı çıksın, yalnız bırakın bizidedim,
bi sigara yaktım,
dayı, alıp veremediğin neydi, niye yaptın böyle bi hareket bana? dedim,
sakin sakin konuşacaktım, zaten daha vurulacak bi yanı kalmamıştı adamın,
seyit gülmeye başladı,
sen artık ölüsün biliyosn dimi bunu dedi,
tansiyonumu oynatmaya meyilliydi a.q,
dayıdedim,
bu halde bile beni tehtid ediyorsun, allah aşkına sen sapıkmısın dayı bi takıntınmı var bana?dedim,
senin gibi itler fazla yaşamaz,ilk tanıştığımızda sana demedimmi ben, hızlı koşan atın taku seyrek düşer diye pedrooo' dedii,
dıbınakoyayim seyit, eğer fazla yaşamayacak birisi varsa,o şuan elleri bağlı, kaşı gözü kan içinde, duran adamdır, karşısında rahatça sigara içen adam değildir dedim,
daha fazla konuşmaya gerek yoktu bu huur çocuğuyla,
ben zaten şu saatten sonra bu adamı bıraksamda,
artık o beni bırakmazdı,
ya o beni yerdi,
ya ben onu,
biliyordumda yani, başıma büyük bela almıştım, farkındaydım ama yapacak birşeyde yoktu,
yukarı çıktım, selimle serdarı çağırdım,

kurtulun bu amcıktan dedim,
faruğu yanıma çağırttım,
buyrun pedrobey, dinliyorum dedi,
kısa ve öz konuşucam faruk bey, seyit bodrum katında canlı bir şekilde duruyor,bi kaç saniye sonra ölü bi adam olucak, selimle,serdarı cesetten kurtulsunlar diye emri verdim, sizden tek ricam, polislik bir durum bırakmayın bize, para neyse verin susturun makamları,tek canımızı sıkacak, seyitin sevdikleri olsun, onlarlada ben çarpışırım zaten sorun yok, farukbeydedim,
usulca dinledi,
tamam pedrobey, herhangi bi sıkıntı olasılığında , devreye girerim ben yasal olarak ,kafanızı rahat tutun dedi,
işte bu kadardı a.q,
bu ülkede bi insanın canını almanın değeri buydu,
hiç bir devlet görevlisi sormayacaktı niye öldü bu adam diye,
çok garip gelmişti o an bana,
herneyse, işin olumlu yanlarına bakmak lazımdı,
seyit denen muallakden,ve tehtidlerinden kurtulmuştuk artık...

up up up up,sigara molası kankalar, kafasına soru takılan varsa cevap versin, ayrıntıları atlamış olabilirim, hepsine mantıklı bi cevabımız var yani *

Abi hic mi allaha yonelmedin

aga ne zaman bitiricen ona göre bekliyim sabah 8.55 de dersim var amıha goyummm

Ben de bi kaçak winston yakayım panpa o zaman

http://www.youtube.com/watch?v=T1XVG0Kx3SU

reserve

@287 kardeşim sabah dersin varsa yat uyu, yarın okursun benimde moralimi bozuyorsun öyle diyince a.q,kendimi sorumlu hissetirme *

rizörvıd

http://www.youtube.com/watch?v=TP5jmrQ6Hds

okurken sigara falan içenler dinlesin , güzel bir anı bizim için bu başlık...

Rezerved

birtanede ben paylaşayım lan bari,
buda sigara içerken güzel gider,
pedrodan sevgilerle *
http://www.youtube.com/watch?v=O4JwHWlVul4

evet kafam rahattı,
tabiri caizse bi huurçocuğunu daha kendi çıkarlarımız doğrultusunda ülkeden temizlemiştik a.q *
ama seyit gibi adamın ölümü,
beklediğimden,
daha fazla yankı bulmuştu,
bi çok kişi bu işin peşini bırakmıyordu,
bi kaç gazeteci,
mafyanın işin içine karıştığını söylüyor,
tanımadığım insanların isimlerini söyleyip, seyiti onların öldürdüğünü söylüyorlardı.
benim isim yapma gibi bi derdim olmadığı için sinirlenmemiştim, bakşa abilerin bu addıbının cinayetini üstlenmesine,
hatta gülmüştüm a.q
zaten beni istanbulda, bilmesi gereken insanlar biliyor, saygı duyuyorlardı,
fakat bu olay 2009 yılında büyük yankı bulmuştu,
hergün farukla , diğer avukatlarla toplantılar yapıp,
sürekli durum güncelliyorduk,bir sıkıntı çıktığı an nasıl kapatacağımızın hesaplarını kuruyorduk,
adını vermeyeceğim ama,
bir iki gazeteci,
faruğun bir kaç şeyi örtbas etmeye çalıştığını anlamıştı,
ve faruk ciddi anlamda zan altında kalmıştı,
dolayısıyla bende öyle olmuştum,
piyasanın içindeki isimler, faruğun benim bu işlere bakan ayağım olduğunu çok iyi biliyorlardı,
bu gazetecilerin yarın öbürgün beni tanıması içten bile değildi beyler...

reserved iyi gidiyorsun panpa uzun uzun anlatsan daha heyecanlı olurmuş ama sen bilirsin tabi

bizde manyak çoktu a.q,
ama birilerinin kanını dökmek, bu işin çözüm süreci olmayacağınında farkındaydık,
en mantıklı yolun,
faruğun yurtdışına kaçıp,
uzunbirmüddet ortalıktan uzaklaşıp,
olaylar unutulunca geri dönmesi olduğuna karar verdik,
akabinde öyle yaptık zaten,
fakat bütün plan terstepmişti,
faruk yurtdışına kaçınca,
gazeteciler hertarafta yayınlamaya başladı,
avukat kaçtı!
suçu istemeden üstlendi
adaletsarayındaki mafyalar
daha nice gazete yazarları, köşe yazı başlıklarını böyle yazıyordu,
büyük sıkıntı vardı,
akılalabileceğim hiçbir büyüğüm yoktu işin kötü yanı,
sonuçta serdardan, selimden yada fundadan akıl alacak halimiz yoktu,
diğer avukatlarım çok pasiftiler,
hiç biri bana fikir sunamıyordu,
hepsi emir kuluydu yani, benim bişey söylemem lazımdiki onlar harekete geçsin,
sonunda hiç beklemedğim bi olaydan patlak vermiştim,

reşat, uzun süredir haber almadığım reşat,
bana öyle bir kazık sokmuştuki,
bütün kameraları, bütün mikrofonları, bütün namluları üzerime çevirtmişti,
herkese göstermişti,
faruğun benim adamım olduğunu,
öldürülen seyit isimli şahsın, benim gecekulübüme giriş çıkış kayıtlarını,
o gece bakırköydeki olay esnasında, arabayı süren adamın, selimi teşhis ettiğini,
herşeyi birbir açığa çıkartmıştı,
acilen bi hareket yapıp sıyrılmam lazımdı beyler,
gerekirse beyaz bayrağı çekecektim,
aklıma direk kulübü satmak geldi,
ama daha fazla dikkat çekeceğini,,
korktuğumu, birşeyleri bildiğimi hissedeceklerdi,
ki gerçektende korkmaya başlamıştım,
iyice paranoyaklaşmalar oluyordu bende,
yeni tanıştığım herkese çok ciddi mesafeler koyuyordum,
çok az insanlar muhattap oluyordum,
hatta sabah akşam bilgisayar başından sondakika haberlerini takip ediyor,
bu olayı araştıran gazetecilerin paylaştıklarını inceliyordum,
bildiğiniz asosyal olmuştum lan *

300. entry şerefine up !

hayata bak be

yokmu lan okuyan kimse ? olum şizo gibi yazdırmayın beni tek başıma