Aklıma gelen iki maddelik teori şu beyler:
1) AKP anayasayı her türlü değiştirecek ve her türlü başkanlık tarzı bir sistemi getirecekti, bunu görmemek için kör olmak gerekir. Bunu CHP kabul etmeyeceğinden, ya HDP ya da MHP ortak olacaktı. Bu durumun farkında olan Bahçeli, değişecek olan anayasa ve hükumet sisteminin HDP yerine kendi ortaklıklarında değişmesini tercih etti. AKP, MHP'nin hassasiyetlerini dikkate almadan sistemi değiştiremeyeceği için MHP kontrolünde bir değişikliği kabul etti. En azından üniter yapı değişmeyecek ve federasyon benzeri bir yönetim olamayacaktı.

2) AKP dediğin partinin ömrü, Erdoğan'ın siyasi ömrüyle paralel. Yani Erdoğan ne zaman siyaseti bırakırsa, AKP de o zaman siyasetin tozlu raflarına kalkar. Bu ülke ne partiler gördü, şu an oylarının toplamı %2 etmez. Her neyse, AKP'nin oy potansiyeli malum. Son genel seçimlerde %49.5 aldı. Peki Erdoğan siyaseti bıraktığında bunca oy ne olacak?

Bu ülkede oyların %65'i sağ merkezlidir. Yani über siyasi biri CHP'nin başına geçmezse, önümüzdeki 20 yıl CHP tek başına iktidar olamaz. O halde Erdoğan kenara çekildiğinde ve AKP'nin ampulü söndüğünde, AKP seçmenleri kime oy verecek? Yeni bir parti kurulsa AKP kadar etki edemez, kutuplaşmaya bakarsak sola da oy kaymaz. Bu durumda sağ seçmenin Erdoğan'dan sonraki ilk seçimde güveneceği yegane parti MHP olacaktır. AKP tabanının oylarını çok rahat alır şu anki zemine baktığımızda.
Eğer bu yaşta koltuk derdine düşmediyse ki zannetmiyorum, Bahçeli belki de geleceğin MHP'sine yatırım yapıyodur kim bilir...