1. 1.
    +4 -1
    evet beyler geçtiğimiz yaz okullar bittiği gibi soluğu köyde almaya karar verdim, gümüşhane'nin modern ilçelerinden birinde yer alan köyümüze varmak için babacığımla birlikte bizi uzun bir araba yolculuğu bekliyordu, arabamızın markası hyundai idi ve ben ehliyetimi yeni almıştım, babamla şakalaşa şakalaşa yolları ediyor, birkaç saatte bir direksiyon değişimi yapıyorduk

    ben şoförlükte acemi sayıldığım için direksiyonu devraldığım zamanlarda babamın ne kadar tedirgin olduğunu anlayabiliyordum, aynı zamanda babamın tedirginliğini benden saklamak istemesi canımı sıkıyordu, babamı daha rahat kesebilmek için ani bir hamleyle dikiz aynasını oynattım, artık aynadan direkt olarak babamı görebiliyordum, gözümü babamdan ayırmadan direksiyon sallıyordum, fakat önümüze çıkan yaşlı bir amcaya arabamız çarpmıştı

    yaşlı amca bir yerlerden tanıdık geldi, babam bu amcanın bizim köyde yaşadığını ve geçmişte babanemle bir ilişkisi olduğunu anlattı, ben de dedemin intikdıbını geç de olsa almanın haklı gururunu yaşıyor ve pederin izniyle bir sigara yakıyordum,
    babamla cesedi çalılıkların arasına saklayıp yola devam ettik

    araba sürme sırası babama geldiğinde babanemle bu yaşlı dayının yaşadıklarını öğrenmem gerektiğini düşündüm, kem küm diyerek konuyu açtım, babam dedem askere gittiğinde babanemin düzenli olarak bu dayıya verdiğini söyledi, kanım donmuştu, babam bunu meğer yıllar sonra köyün geri kalanıyla birlikte öğrenmiş, babanemin neden ben köydeyken hiç evden çıkmadığını da anlamış oldum, meğer utancından kendini eve hapsetmiş
    ···
  2. 2.
    +3
    babamla birlikte babanemin evinin önünde dikiliyorduk, kalbim yerinden çıkacak gibiydi, eğer babanem hala baygın yatıyorsa babam kalp krizi geçirdiğini düşünebilirdi, kapı zaten açık kaldığından önden ben girdim, gözlerime inanamadım, babanem çekyatta oturuyor ve bana gülümsüyordu

    'hayatımda hiç bu kadar iyi hissetmemiştim' dedi, sanırım yere düşüp kafasını vurduğunu hatırlamıyordu, aksine zevkten bayıldığını düşünecek kadar kafası karışıktı

    hemen oradan uzaklaşmam gerektiğini düşündüm, fakat babaneme bir travma daha yaşatmak istemiyordum, bakkalda çalışan arkadaşım aklıma geldi, 'bizim orhan abi'nin oğlu servet'i yanına çağır babane, sana bir şey söylecekmiş' dedim ve evden hızlıca çıktım

    babam da babaneme veda edince arabaya bindik, babanemin arkamdan kaba etimi kestiğini hissetim, köy çıkışına doğru ilerlerken babama bakkala uğramam gerektiğini söyledim, servet'in yanına gittim

    'eğer külodu beğendiysen bir tane daha var, babanemin evine sakladım, fakat yerini bulup giymiş olabilir garanti veremem, şimdi babanem evde yok, git bak karyolanın altına' dedim, bir adet jelibon çalıp bakkadan ayrıldım

    artık köyden tamamen ayrılmıştık, babam ertesi gün benim okuldan kimseyi ellemediğimi öğrenince rahatladı, hatta bana çorba bile ısmarladı

    bir hafta sonra bir telefon geldi, arayanın servet olduğunu anlamam uzun sürmedi, eve gittiğinde külodu bulamadığını ve babanemin külodu giydiği anlamak için yere birşey fırlattığını, külodun babanemde olduğundan emin olunca onu alabilmek için babanemi bayılttığını, fakat kadın bayılınca kendini kaybedip babaneme bir güzel kaydığını itiraf etti

    'sorun değil güzel kardeşim, yeter ki benden uzak dur, seni keraneci seni' dedim ve telefonu kapattım

    nihayet aradığım huzuru bulmuştum, arkama yaslandım, babamın pazardan aldığı erikleri bir paket malboroyla birlikte iç ettim ve babanemi düşünerek uykuya daldım, birkaç dakika içinde pantolonum ıslanıverdi, gülüp geçtim

    ---son---
    ···
  3. 3.
    +2
    evet beyler sonunda kasabaya vardım, hemen bir kadın giyim dükkanına girip kırmızı iç çamaşırlarıyla ilgilendiğimi söyledim, yozgat'ta olduğumuzdan dolayı biraz garip baktılar ama 20 lirayı gösterdiğim gibi en güzel külotları önüme dizdiler, 2 adet külot alıp hediye paketi yaptırdım, neticede babanemin gönlünü almak istiyordum, eğer babanem dedeme vermese, akabinde babam da annemle tanışmasa ben bu dünyada olmayacaktım, ona bu kadarını elbette borçluydum

    yol parasını çıkarırsak hala 2 lira fazlam vardı ve fırına gidip bir tane ekmek aldım, yol boyunca koparıp koparıp yedim, karnım ağırmasın diye yolda kemerimi çözmüştüm ve köye vardığımızda otobüsten inerken pantolonum epey aşağı indi, babam kahvenin önündeki ağacın altında oturuyordu ve beni yanına çağırdı, 'ne bu halin çek o pantolu beline' dedi, diğer amcaların yanında beni azarlaması hoşuma gitmesi, içimden 'ne bağırıyon ya ananı gibicem ha' dedim, işte o an beynimde ampüller yandı, bir anda tüm vücudumu bir mutluluk hissiyatı kapladı, koşa koşa babamın yanından ayrıldım
    ···
  4. 4.
    +2
    köye vardığımızda beni derin düşünceler kaplamıştı, bir kadının yasaklı bir ilişki yaşamasından dolayı mapus hayatı yaşamasına gönlüm el vermiyordu, kahveye gidip bu konu hakkında ipuçları yakalamaya karar verdim, hemen ihsan amca'nın yanına kurulup bir oralet söyledim, ihsan amca fotomaç okuyor ve iddaa oynuyordu, 'babanemden geliyorum ihsan amca, kadıncağız yine baya yorulmuş' dedim, ihsan amca 'brommopojkarna ilk yarı handikap' gibisinden bir şeyler sayıklıyor, hiç oralı olmuyordu

    ardından hayati amcanın yanında bittim, 'babanem bana tuzlu salatalık ikram etti, soğuk soğuk ne de iyi geldi' dedim, hayati amca belgesel programında avını dişleyen timsahlara bakıyor, beni umursamıyordu, işte o zaman tüm köy halkının babaneme gerçekten düşman kesildiğine emin oldum, ciks düşkünü bir kadının el üstünde tutulacağı yerde bu muameleyi görmesi beni derinden etkiledi

    kendimi kahveden dışarı atıp babamı buldum, ondan yirmi lira harçlık istedim, 'ne yapacaksın' diye sordu, gofret alacağımı söyleyim yanından ayrıldım, hemen kasabaya giden ilk otobüse atladım, önümdeki yirmi dakikalık yolculuğu zevkli kılması için elimi pantolonumun içine soktum ve hayaller kurdum
    ···
  5. 5.
    +1
    evet beyler yorumlarınızı esirgemeyin
    ···
  6. 6.
    +1
    benim malafat zıpkın gibi olmuş, alevler içinde yanıyordu, malafatı yola getirmek için mutlaka bir deliğin içine meyletmesini sağlamalıydım, o esnada babanem de yılların verdiği hasreti dindirmek ister gibiydi, basma eteğini tamamen çıkarıp attı, üzerinde sarı tülbenti, yirmi beş kat giydiği yelekleri, ten rengi çorabı ve benim hediye olarak aldığım ipli donu duruyordu

    ipli donu da sıyırıp iyice kucağıma yerleşti, o anda aklıma babam beni azarladıktan sonra kendi kendime verdiğim söz geldi, 'intikam soğuk yenen bir yemektir' diye babanemim kulağına fısıldadım, zevk denizlerinde yüzen babanem elbet birşey anlamamıştı, gülüp geçti

    fakat o sırada unuttuğum bir şey vardı, babamla aynı evde kalıyorduk ve ikimiz de yemek yapmayı bilmediğinden akşamları eş dostun evine davet edilmeyi beklerdik, bu akşam da babam hemen yan taraftaki ciciannemin evinde yiyeceğimizi söylemişti
    ···
  7. 7.
    +1
    belli ki kimse okumamış
    ···
  8. 8.
    +1
    köy yaşantım esnasında evden sabah uyanında çıkar, gece karanlığında tekrar eve dönerdim, farklı bir evde yaşayan babaneme de günde bir kez uğramayı alışkanlık edinmiştim, elimdeki külodu cebime sıkıştırarak günlük babaanne ziyaretini icra etmek üzere soluğu evinde aldım, bana kocaman sarıldı ve salyalı ağzıyla yanaklarımdan öptü, doğrusu biraz iğrenmiştim ve hemen konuya girmek istediğimi söyledim

    bana kendi deyimiyle püsküğüt ikram etti, 'babaanne bana biraz dedemi anlatır mısın' diye sordum, dedemin ne büyük bir ödlek olduğundan, iki eliyle bir gibi doğrultamadığından, kendisine yeten bir koca olmadığından bahsetti, bir anda cesaretlenip 'o halde neden başka bir adam bulmadın' diye sordum

    babanem içini döktükçe belli ki rahatlıyordu, 'buldum bulmasına da, o it de beni yalnız bıraktı' dedi, ona o itin birkaç saat önce haşatının çıktığını elbet söylemedim, ben sadece bana daha fazla içini döküp rahatlamasını istiyordum

    'sahi mi babaanne, gerçekten otuz beş yıldır kimse seninle adamakıllı konuşmuyor mu' diye sordum, hüzünlü gözlerinden cevabı rahatlıkla okuyabildim, yanına sokulum kolumu omzuna attım, babanemi teskin ettim, 'bak sana hediye aldım' diyerek cebimden çıkardığım ipli külodu ona uzattım
    ···
  9. 9.
    +1
    olsun yine de yazmış olduk
    ···
  10. 10.
    +1
    neyse yazdık bir kere
    ···
  11. 11.
    +1
    okuyan olmuştur herhalde
    ···
  12. 12.
    +1
    en iyis burada durmak
    ···
  13. 13.
    +1
    kimse okumuyor galiba
    ···
  14. 14.
    +1
    devam edeyim mi dostlar?
    ···
  15. 15.
    +1
    köydeki bakkallardan birini işleten arkadaşımın yanına uğradım, bana elimdeki pakette ne olduğunu sordu, 'çaktırma panpa' dedim, panpa lafını bilmediğinden ötürü bana biraz sertçe bir bakış fırlattı, paketin içinde ne olduğunu söyleyemezdim, o yüzden hızlıca bir yalan uydurmam gerektiğinin farkındaydım, 'e şey kem küm yeni bi tişört aldım ahbap' diye geçiştirdim, 'bakıyım la bakıyım' diye pakedi çekiştirdi ve lanet olası hediye ambalajını yırttı

    bizim külotlar iki ciksen yerde uzanıverdi, can dostum biricik arkadaşım 'gardaş muallak misin nabıyon bu donlarla' diye sordu, o anda kan beynime sıçradı, 'sanane lan zütoş belki sevgilime aldım' dedim, 'senin sevgilin yok ki ipne, sağ eline mi giydirecen söyle bakalım' diye cevapladı, 'bak bu sırrı saklarsan külotlardan birini sana veririm' dedim, kabul etti, ona üzerine olup olmadığını kontrol etmesini söyledim, o külodu arkadaki depoda denerken ben müşterilere bakacaktım, tabiki orada beklemeden kaçtım, giderken kasadan beşlik almayı da ihmal etmedim
    ···
  16. 16.
    +1
    okuyan var mı sevdili dostlar?
    ···
  17. 17.
    0
    ahahahaha okumadım ama cok komik xd
    ···
  18. 18.
    0
    evet beyler
    ···
  19. 19.
    0
    aahahahhahahaha buna reserve alan yok deme lan dslhsldjkfjksd
    ···
  20. 20.
    0
    uplayalım bari
    ···