+8
Beyler anlatacağım olayda en ufak bir uydurma yalan vs yoktur. Babam emekli olmadan önce çok sinirliydi. Dayak atması için herhangi bir sebep olmasına gerek yoktu çünkü o kendi sebeplerini kendi yaratırdi, yeter ki dövmek istesin. Bir keresinde evde vazo muydu biblo muydu öyle bir şeyi kırdım yanlışlikla. Babam beni yanına çağırdı, diyalog aynen şu;
+ Gel bakalım buraya, sen bu vazoyu niye kırdın? (Şraaakkk)
- Yanlışlıkla oldu baba
+ Yok bi de bilerek olsaydı (Şrraaakk)
+ Bi daha yapacak misin?
- Hayır baba
+ Yalan söyleme yaparsın sen (Şraaakkk)
+ Yaparım de, ben bi daha yaparım de
- Bi daha yaparım ben
+ Demek bir daha yaparsin haaa demek uslanmadinnn (Şraaaak)
Yanaklar kıpkırmızı. Halinin desenlerini inceliyorum, bir an önce git lan karsimdan demesini bekliyorum. Neyse bu olaydan bir süre sonra ben yine küçük bi vukuat işledim. Babam tekrar çağırdı yanına. Bu kez diyalog farklı oldu
+ Gel bakalım buraya sen niye yaptın bunu
- Baba bak doveceksen döv bahane arama (nerden geliyosa o cesaret, kaybedecek bir şeyim yok deyip efelendim)
+ (güldü güldü güldü) Ben hiç biricik oğlumu kırar mıyım? (dedi ve yine şraaakk yine şraakkk)
Bu ba böyle bi anımdir beyler. Çok doverdi ama iyi adamdı. Boyle sacma olanlar değil ama bazı dayaklar olmasaydi ben adam olmazdım.