/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +6
    Kısa b,r mesafede vardık ve tekrar o sisli odaya girdik. medyum olan adam bana vegibalık fotoğrafım olup olmadığını sordu çıkardım bir tanesini verdim bende. Mumlar yanıyordu etrafta hemen bir tane toplu ipneyi aldı ve mum ışığında ısıttı ardından fotoğrafın gözlerini deldi ardından muskaya benzer birşeyin içine koydu. Muskayıda ortaya koydu. Garip garip otlar kaynatıyordu. Bu sefer bıçağı aldı ve mumda ısttı ardından elimi açmamı istedi ve elime bir kegib attı bıçak çok sıcaktı elim çok acıyordu fakat ses çıkartmıyordum. Sonra bize döndü ve olacak olaylar esnasında ne besmele çekin ne de dua okuyun içinizden bile yapmayın bunları yoksa kaçar giderler hiçbirşey öğrenemeyiz. Biz tamam dedik fakat korkuyorduk Berke dönüp istersen sen çıkabilirsin dedi. Berk çıkmak istemediğini söyledi. Ardından arapça birşeyler okumaya başladı adam ve mumdaki ateşler yükselmeye başladı odada gölgeler belirmeye başladı önce azdı fakat sonradan daha fazla oldu ve adam bağırarak okumaya başladı okuduğu şeyleri bu sefer gölgeler hareket etmeye başladı. Adam ayağa kalktı ve çok hızlı bir şekilde mırıldanıyordu önce kendini duvara vurmaya başladı ardından bıçağa yöneldi ve orasına burasına kegibler atmaya başladı. Kontrolünü kaybetmişti ne yaptığını bilmiyordu ve en son dayanamadım ve içimden ayetel kürsiyi okumaya başladım gölgeler hareket etmeyi kesti oldukları yerde durdular sonra bir bir yok olmaya başladılar çok az gölge kalmıştı ki berk gidip ışığı açtı. Işığı açtığında dikkatimi çeken şeylerden birisi mumların sönmüş olmasıydı ve hocanın yerde baygın bir şekilde yatıyor olmasıydı. Yüzü gözü kan içindeydi. Elimi muskaya uzattım ve fotoğrafımı oradan çıkardım. Fotoğrafa baktığımda ortada bir sorun vardı
    ···
  2. 27.
    +5
    Fotoğrafta normalde olmaması gereken gözlerim masmavi ve mat bir renkteydi. Hemen medyum denen adamın asistan bozuntusu geldi ve bizi oradan çıkarıp hocayla ilgilendi. Biz de dımdızlak ortada kalmıştık kim bilir gelen cinler ne kadar sinirlenmişti ve şimdi ne olacaktı hemen yurda döndüm berkte olanlardan korkmuştu bu yüzden benimle birlikte yurtta kalacaktı. Bernayla biraz konuştum fakat hiç havamda değildim tekrar yatacağım zaman aynı numaradan mesaj geldi. bu sefer açıp baktım ve yazan şeyleri aynen yazıyorum: 'LE iLAH VELLE ALEMiN DECCUR' sadece bu yazıyordu. Hemen nazif hocaya gösterdim ve bunu okur okumaz kelime-i şahadet getirdi ve ardından eliyle gitmemizi söyledi. 5 dakika içinde yanımıza geleceğini söyledi. Tam odaya gelmiştik ki tekrar bir mesaj geldi. Bu sefer yine arapça birşeyler yazıyordu yine geçen mesajdaki ibranice cümleydi bu "Tir'e zehirut tişma' yazmışlardı. Bunların anldıbını öğrenmeliydim. Ardından odama baktığımda gölgeler belirmeye başlamıştı ve korkmaya başlamıştım gölgeler gitgide çoğalıyor ve hareket etmeye başlıyordu. Gözlerim yavaş yavaş kapanıyor elimde olmadan hareket etmeye başlıyordum. Kendimi kontrol edemiyordum ve ayağa kalktım tam pencereye doğru yönelirken içeriye nazif hoca girdi ve arapça dualar okumaya başladı. Ardından yanımıza geldi oturdu ve şu günü hele bi atlatalım sizin için yıllık izin alıcam bu işi birlikte halledeceğiz inşallah dedi. Yanımızdan ayrıldı ayrılırken boynundan çıkardığı muskayı bana verdi ve bunu tak sakın çıkarma dedi. Senin için gelecekler tekrar ama yaklaşamayacaklar dedi. Ardından uyumak için yataklara geçtik boş yatak olmadığı için berk benim ayak ucuma yatmıştı. Berk e eğer uyurken kalkıp gezmeye başlarsam telefonunla vidyoya çek dedim o da ne alaka amk desede ısrar edince kabul etti vekorkarak da olsa uykuya daldım.
    ···
    1. 1.
      0
      büyük harflerle yazdığı şey cin çağırma duası okumayın
      ···
  3. 28.
    +5
    Rüya görüyordum. rüyamda kendi evimdeydim ve televizyonun karşısında yatıyordum kalkıp telefonumu alıyorum masanın üstünden ve yatmak için geri dönüyordum fakat belkide insanın en çok korkabileceği birşey oluyor ve kendimi yatarken görüyorum. Beyler emin olun insanın kendini dışardan görmesi kadar korkunç birşey olamaz. Hemen tuvalete koşup aynaya bakıyorum ve uzun yağlı siyah saçları olan masmavi mat gözleri olan dişleri zift siyahı olan birini görüyorum Ve o korkuyla rüyadan sıçrayarak uyandım. Hemen bir sigara yaktım ve olanları etraflıca düşünmeye başladım. Derken telefonumu elime aldım mesaj bölümünde bir tane daha mesaj vardı. açtım kutuyu ve gelen mesaj : سيرا لنا الحصول على بعيدا جدا معالرقبة buydu. Nazif hocayı beklemem gerekiyordu. o gece yine uyuduğumda bu sefer yatakhanedekilerin çığlıklarıyla uyanmıştım uyandığımda elimde bir boya ve duvara arapça şeyler yazıyormuşum. Hemen dibimde Berk vardı fakat dudağı kanıyordu. Olanları kaydedebildinmi dedim kaydettim amk dedi. Ve hemen telefonu elinden alıp izlemeye başladım. Vidyonun başında
    ···
    1. 1.
      +2
      Qumqi serkani mi gordun yagli saclar falan
      ···
  4. 29.
    +2
    Yatağımdan kalkıyorum ardından direkt olarak dolapların olduğu bir yere gidiyorum ve dolapları zorluyorum hiçbiri açılmayınca geri dönüp masanın üstünden boyaları alıp duvara doğru gittim berk uyanmış yanıma gelmişti elimden boyaları almaya çalışıyordu fakat vermiyordum berk çok fazla çekiştirince cönüp bir tane tokat atmışım ve yatakhanedekilerin çığlık sesleri hoporlörden kulağımı tırmalamıştı vidyo burada bitiyordu. ama biraz daha geri sarıp masadan boyayı aldıktan sonrasına odaklanınca arapça birşeyler söylediğimi duyuyordum ama ney söylüyordum o anlaşılmıyordu. sadece aynı şeyi tekrar ediyordum. Birde berke tokat attığım yere geldiğimde dikkat etmiştim vidyoya ve orada gözlerim açıktı kapalı değildi fakat daha çok şaşırdığım olay rüyamda gördüğüm gözlerin aynısıydı donuk bir mavi rengi. Gitgide daha fazla korkuyordum bir an önce bu işe bir çözüm bulmam gerekiyordu ve nazif hoca sabahın erken saatlerinde yurda gelmiş dilekçesini verip geri gidiyordu onu yakaladım ve ne dilekçesi verdiğini sordum söylediği gibi yıllık izin dilekçesini vermişti . Ardından mesajı gösterdim ve orada ne yazdığını sordum mesaja uzun uzun baktı ve anldıbını söyledi :
    ···
  5. 30.
    +1
    Beyler 3 part daha atıcam ve devamı iftardan sonra gelecek bilginiz olsun...
    ···
  6. 31.
    +4
    oğlum bu mesajın anlamı 'boynundaki ile şerrimizden uzaklaşamazsın' benim sana verdiğim muskayı kastediyorlar. Bu kabile ismini yazmıştı değilmi oğlum mesajda. Evet hocam diyebildim sadece ve telefonu alıp mesajlara baktım orada yazan kabile ismi Musabbar kabilesi hocam dedim . Tamam oğlum dedi. Ben bunları araştıracağım ve sana bilgi vereceğim dedi. kabul ettim ve kampüse gittim uzun zaman aradan sonra ilk defa derslere giriyordum fakat sınıf bana çok boğucu geliyordu bu yüzden 3. dersten sonra çıktım nihatın yanına gittim nihatın babası ve annesi odada bekliyordu ilerledim ve bende odaya girdim.
    ···
  7. 32.
    +5
    Önce babasına selam verdim sonra Nihata selam verdim Annesinin elini öptüm ve yaşlı gözlerine baktım nihatın başucuna oturdum ve muhabbet etmeye başladım. O sırada içeriye polisler girdi ve Tekrar nihatın ifadesini aldılar. Nihat ilk anlattıklarıyla aynı şeyleri söyledi. Ardından bana baktı ve göz kırptı. Bu kısa ziyaretten sonra doktoruyla konuştum ve 2 gün sonra nihat evine geçecekti. Ordan çıktım ve bernayı aradım biraz konuştum ve okunan selanın sesini duydum gittim hemen yurda gusül falan aldım temizlendim ve abdest alıp camiye gittim uzun zamandır camiye gitmemiştim. Ezan okunuyordu bende herkes gibi camiye girdim ve namaz kılmaya başladım 4 rekat sünnet bittikten sonra hutbeyi dinledim buraya kadar hiçbir sıkıntı yoktu fakat hoca farzı kıldırmak için ayağa kalktığında herkes safa dizildiğinde başım dönmeye başlamıştı.
    ···
  8. 33.
    +5
    Hoca fatihayı okudu ardından felak suresini okudu. Dengede duramıyordum gözlerimin önü kararıyor, Başım dönüyordu. Herkes rükuya gitti ve ben gerisini hatırlamıyordum. Gözlerimi açtığımda hoca yüzüme su çalıyordu ardında kalktım ve iyiyim diyerek camiden çıktım. camiden çıktığımda herşey yolundaydı anlaşılan cinniler beni rahat bırakmıyordu ibadet yapmama da izin vermiyorlardı neden bana yapıyorlardı bunu hala çözememiştim Yurda doğru yürürken Telefon çalı ve arayan bernaydı açtım telefonu ve berna ağlıyordu. Ne olduğunu sordum Dedikleri anlaşılmıyordu en son kendini topladı ve söylediği tek kelimenin ardından bütün dünya başıma yıkılmıştı durdu durdu ve sadece HAMiLEYiM diyebildi. Olduğum yerde kalakalmıştım ne yapacağımı bilmiyordum. Telefonu kapattım ve yurda doğru ilerlemeye başladım.
    ···
  9. 34.
    +1
    Evet beyler kaldığım yerden devam ediyorum hikayeyi bu gece 4:30da bitireceğim bilginiz olsun bir iki part sonra daha fazla arapça cümle olacak bu yüzden okumak istemeyen okumayabilir birazdan bir ardarda 5 part atacağım. Saygılarımla hikayeanlatpanpa...
    ···
  10. 35.
    +5
    Yurda döndüm ve berk hala yurttaydı. Bernanın hamile olmasına bayağı bir canım sıkılmıştı ama kimseye belli etmedim. Biraz muhabbet ettikten sonra yanımıza nazif hoca geldi ve müjdeli haberi verdi. Yıllık izin dilekçesi kabul edilmiş ve bizim içinde izin almış bu işi halletmek için bizi kendi evine zütürecekti. Hemen berk ile birlikte hazırlandık ve kapıda bekleyen nazif hocanın yanına gittik. Arabaya bindik ve eve doğru yol alıyorduk. Berkin telefonu çaldı ve arayan nihattı. Eve geçtiğini haber vermek için aramıştı bir günde iki sevindirici haber almıştık ve bugünün taka sarmaması için dua ediyorduk. Şehirden çıktık ve patika bir yoldan tenha bir eve geldik. Çantalarımızı arabadan indirip evin içine girdik.
    ···
  11. 36.
    +3
    Eve girdik ve tekrar olan olayların hepsini anlattım ve hoca dikkatle dinledi. Anlattığım olaylar üzerine uzun uzun düşündü ve bir yüzük çıkardı cebinden ve onu okumaya başladı. Ardından bakır bir tepsi aldı üstüne birkaç şekil çizdi tebeşir tozuna benzeyen bir tozla. Sonra ocakta ısıttığı bıçakla elime bir kegib atıp bakır tepsinin içine ortadaki çizginin ortasına 4 damla kadar damlattı ardından birşeyler daha okuyup yüzüğü tepsinin üzerinde gezdirdi. Sonra bana uzattı ve bak oğlum iyi düşün çünkü tek şansın var bu yüzüğü kime takarsan ve bunları okursan (bir kağıt uzattı) sen sorularını bitirene kadar sana yalan söyleyemez dedi. Bu iş kafama yatmıştı ve aklımda semra vardı. Aradım ve 2 saat sonra sahne aldığım kafede birşeyler içmeye çağırdım. O da seve seve kabul etti. Yüzüğü nasıl takacağımı düşünürken nazif hoca yanıma gelip başka yerde senin kanını biryere böyle dökmek için akıttılarmı dedi. Biraz düşündükten sonra aklıma berk ile birlikte gittiğim medyum geldi. işler gitgide karışıyordu.
    ···
  12. 37.
    +2
    Nazif hoca bana elimi kesen bıçağı almam gerektiğini söyledi. Henüz birşey yapmamıştık fakat yapmaya başladığımızda o bıçak bizim için çok büyük bir tehlike olabilir dedi. Oraya gidip o bıçağı almalısınız çocuklar dedi en geç yarına kadar. Bu da kabuldü yeter ki şu işler başımdan kalksın diyordum. Hazırlandım ve semranın yanına gitmek üzere yola çıktım cebimde kağıt, elimde yüzük, kafamda milyonlarca düşünce vardı. Yola çıktım tüm hayallerimi sevdiklerimi hayatımı nazif hocanın evine. Yola çıktım olacak bütün olaylara gözümü karartmayı göze alarak. Yola çıktım olacak bütün şerlere göğüs germeyi göze alarak. Tek düşüncem vardı sadece bir tek düşüncem o da bu olaylardan sağ salim çıkıp sevdiklerimi koruyabilmekti. Nihata olanlar benim yüzümden di ve bir daha başka birinin benim yüzümden acı çekmesine tahammül edemezdim. Bunları düşünerek yola çıkmıştım ve hesap ettiğimden kısa bir sürede oraya vardım arabadan indim ve masada beni bekleyen semranın yanına doğru yürümeye başladım
    ···
  13. 38.
    +4
    Gittim ve samimi bir şekilde selamlaştıktan sonra bernadan ayrıldığımı söyledim. Sevinmişti fakat belli etmemeye çalışıyordu. Bu sefer semra caramel mochiato aldı ben yine çikolatalı milkshake aldım biraz muhabbet ettikten sonra ben sarhoş taklidi yaptım ve cebimden yüzüğü çıkarıp ona hediye etmek istediğimi söyledim. Çok güzelmiş deyip hemen taktı parmağına bende başladım nazif hocanın bana verdiği kağıttaki yazıları okumaya. Ben okudukça durduk yere kıvranıyor garip garip sesler çıkarıp duruyordu. Ardından ben sorularımı sormaya başladım ilk sorum şuydu.: bana neden büyü yaptın? Ağlıyordu ama hırıltılar eşliğinde cevap veriyordu şöyle dedi : ben seni ondan daha çok seviyorum ve artık beni görmeni istedim dedi.
    Hemen bekletmeden 2. Soruya geçtim ikinci sorum şuydu : büyüyü nerede kine yaptırdın? Yine aynı hırıltılarla cevap verdi : nihatın çarpıldığı evden bir sonraki ev olan dilsiz şerifeye yaptırdım. 3. Ve son soruyu sordum o da şuydu : bu büyüden nasıl kurtulabilirim? Söylemek istemiyordu fakat sanki başkasının zoruyla dili çözülüyordu ve ağzından şu kelimeler dökülüyordu :büyüden 3 tane kaçış yolu var birincisi kendi kanından birini onlara kurban etmek. ikincisi kabinenin hepsiyle savaşıp öldürmek. Üçüncüsü ise kabile ile savaşıp ölnek. Dedş ve üstünden büyük bir yük kalkmış gibi yüzüğü hemen çıkarıp kaçmaya başladı. Kaçmadan önce son kez arkasını dönüp üzgünüm diyebildi. Ardından büyük bir zafer almışçasına sandalyeme dahada yayıldım fakat bsieni bekleyen işler vardı.
    ···
    1. 1.
      0
      Amk çikolatalı milkshake den nezamandir sarhos olunuyorda sarhos rolu oynadin ?
      ···
  14. 39.
    +5 -1
    Hesabı ödeyip masadan kalktım ve arabaya bimdim nazif hocanın evine vardım ve hemen berki de alarak medyumun bıçağını almk için yola koyulduk tekrar o kasvetli binanın önüne geldik ve tekrar asansörü olmayan karanlık binanın merdivenlerini çıkmaya başladık. Artık medyumun kapısının önünde duruyorduk ve içimde sebepsiz bir heyecan ve tedirginlik vardı. Kapıyı çaldık fakat açan olmadı. Telrar çaldık yine kimse açmadı en son bu bıçağın önemini bildiğimiz için kapıyı kırmaya karar verdik fazla sağlam olmayan rahta kapıyı birkaç omuz darbesiyle devirmeyi başardık ardından bir iki adım geri çekildik ve o lanet kokuyu içimize çekmek zorunda kaldık. Ev gerçekten çok kötü kokuyordu. Sisli odanın sisi kalmamıştı fakat o odanın tarafına doğru gittikçe koku artıyordu ve dayanılmaz bir hale geliyordu. Beklemiş et gibi kokuyordu. Sisli odaya girdiğimizde medyumun ağzı sağ tarafa kaymıştı ve cesedş odanın ortasında şişmişti. Elinde bir bıçak vardı ve yüzünde kurumuş kan lekeleri vardı. Hemen yanunda aynı şekilde asistanı yatıyordu. Tam bıçağı almak için yeltenmiştik ki polis sirenlerini duyduk. Ne yapmalıydık bıçağı almalı ve saklanmalı mı yoksa polislerin gelmesini bekleyip hiçbirşeye dokunmamamılıydık. Hangisi yapacaktık bilmiyordum fakat fazla vaktimiz olmadığı için hemen karar vermeliydik.
    Arkadaşlar hikayem zaten a,z kaldı kalan oartları saat 3:00da atmaya baçlayacağım tahmini olarak 4:00 4:30 arasında hikayem biter başlığın olduğu entryi şukularsanız sevinirim saygılarımla hikayeanlatpanpa...
    ···
  15. 40.
    +2
    Beyler başlamadan önce bir konu hakkında görüşlerinizi almak istiyorum bilenleriniz vardır bundan önceki hikayem (bkz: ) http://www.incisozluk.com...geceleri-korkun%C3%A7tur/ adlı hikayedir. Ben bir karar aldım ve bu karar neticesinde bu hikayeyi devam ettirip bir kitap haline getirmeyi amaçlıyorum. Önümüzdeki bir ay içerisinde çalışmalarım bu yönde olacak sizce tutarmı ya da olur mu olmazmı kendi açınızdan değerlendirirseniz sevinirim yorumlarınız benim için değerlidir ve hepsini okuyacağımdan şüpheniz olmasın saygılarımla hikayeanlatpanpa ...
    ···
    1. 1.
      0
      Bir ara okuyayım
      ···
    2. 2.
      0
      Okudum hikayeni
      ···
  16. 41.
    +5
    Polis sirenleri çalıyordu ve bizim bir an önce birşey yapmamız lazımdı bıçağı medyumun elinden aldım ve cebinden sarkan notuda kendi cebime koydum ardından berke gözümle çatı katına çıkan merdiveni işaret ettim tahta merdivenden yukarı çıktık tavandaki çıkıntıyı kaldırdık ve tavan arasına geldik. Kapağı tekrar kapatmadan önce merdivenide yukarıya aldık. Ardından kapağı tekrar kapattık. Tavan arası çok karanlık ve kötü kokan bir yerdi. Berkin ayağının dibinden fare geçmişti ve bağırmaması için elimi ağzına sokmuştum resmen. Aşağıdaki polislerin sesini duyabiliyorduk artık. Bir an önce buradan kurtulmamız lazımdı. Tavan arasından çatıya çıkan küçük bir çıkıntı daha bulduk ve hemen oraya geçtik ardımızdan çıkıntıyı da kapattık. Artık çatıdaydık fakat aşağıda polisler binanı girişini tutmuştu. Arabayı arka sokağa çektiğimiz için şükrettik Arka tarafa geçtiğimizde üstünde bulunduğumuz binanın hemen bitişiğinde bir bina daha vardı. Oraya geçmek zor olmadı. Fakat oranın binanın iç kısmına inen kapağı kapalıydı. Ne yapacağımı bilmiyordum fakat hızlı olmam gerekiyordu çünkü polisler tavan arasına çıkmışlardı bile bir el ateş sesi geldi. Muhtemelen farelerden dolayıdır dedik. Birşey yapmamız gerekiyordu ama ne yapmalıydık biraz daha burada kalırsak yapmadığımız suçlar yüzünden hapis yatabilirdik.
    ···
  17. 42.
    +7
    Kilit karşımda polisler arkamdaydı Ne yapacağımı bilmiyordum. kafamı kaldırıp binaları kolaçan ettim şuan üstünde bulunduğumuz binayla arasında 1-1.50 metre olan bir bina daha vardı fakat orası arabayı çektiğimiz yere değil girişteki polislerin olduğu yere çıkıyordu. Berk ile gözgöze geldim. Hapis yatmaktan iyi bir seçim bence dedim ve Koşar adım atladım allaha şükür ben binanın üstüne geçmiştim bekire atlaması için telkin veriyordum fakat korkuyordu. Bir an önce atlamazsa hayatımızın geri kalanı mahvolabilirdi. Nihatı hatırlattım ona nazif hocayı hatırlattım zorda olsa atladı ve binaya tutundu onu yukarı güç bela çektim tam binaya geçecektik ki polislerin bulunduğu binadan bir ses daha geldi muhtemelen çatıya çıkmışlardı. Vaktimiz azalıyordu ve kilide baktım açabilirdik ama biraz uğraştırırdı. Kilitle uğraşmak yerine hemen havalandırma boşluğuna geçtim. Yanıma bekiride aldım. Ve ses çıkarmadan beklemeye başladım yaklaşık yarım saat boyunca bekledim sesler kesilmişti fakat kafamı dışarıya çıkarmaya korkuyordum. en son canıma tak etmişti ve kafamı dışarıya çıkardım. kimsecikler yoktu etrafta. Tekrar aynı yerden aşağıya inmeye ikimizde korkuyorduk. 2 hafta öncesine kadar düzenli olan hayatımızdan eser yoktu. Mecburen üstünde bulunduğumuz çatının binaya iniş kilidini kırmamız gerekiyordu ve 10-15 dakikalık bir uğraş sonunda bu zor olmadı. Bina bir muhasebe binasıydı asansörle zemin kata indik ve hemen arabanın olduğu yere gittik. Araba sağ salim yerinde duruyordu buna şükredip arabaya bindik ve Nazif hocanın evine gitmek üzere yola koyulduk.
    ···
    1. 1.
      0
      Berk nasıl Bekir oldu davar salladığını bukadar belli etme bari
      ···
    2. 2.
      -1
      kardeşim her insan hata yapabilir böyle bir tepki vermenin mantığını anlayamadım.
      ···
  18. 43.
    +4
    SON 5 PART KALDI BEYLER ŞiMDiMi ATAYIM YOKSA YARIN ÖĞLEN VAKTiMi ?
    ···
    1. 1.
      0
      Panpa bi ben varım galiba en iyisi öğlen at sen.
      ···
    2. 2.
      +1
      eyvallah panpa o zaman öyle yapayım ben anlayışın için teşekkür ederim
      ···
    3. 3.
      0
      Bende varım kardeşim
      ···
    4. 4.
      0
      Aga atsana ya
      ···
    5. 5.
      0
      At Allah aşkına at
      ···
    6. diğerleri 3
  19. 44.
    +6
    FiNAL 1/5

    Nazif hocanın evine vardığımızda hocam yemek hazırlıyordu bize yanımda getirdiğim bıçağı hocama verdim ve birde notu gösterdim notta Zariyat suresinden bir ayet yazıyordu ayet ise şöyleydi : Ve mâ halaktul cinne vel inse illâ li ya'budûni. anlamı ise ben insanları ve cinleri ancak bana kulluk etmeleri için yarattım. olduğunu söyledi. bunu neden medyuma vermişlerdi diye düşünürken aklıma bir fikir geldi medyuma sen ne karışıyorsun allah seni kulluk etmen için yarattı gibisinden bir dersmi vermek istemişlerdi bilmiyordum. Hocam yemeği getirdi ve allah ne verdiyse yemeğe yumulduk. Ardından olayları analiz etmek için bir araya geldik. Hocaya olan biteni anlattık ve onlar tarafından izlendiğimizi söyledi kabilenin cinlerinden bazıları bizi izliyormuş fakat ben değildim o çünkü bende muska vardı. Demekki berk izleniyordu o da iyiden iyiye bu işin içine girmeye başlamıştı. Hoca elimiz çabuk tutmamız gerektiğini söyledi. yoksa izlemeyle kalmayacaklarını anlattı. Ne yapacağımızı sordum. Hoca gerekli malzemeleri liste olarak yazdı ve bunları bulmanız lazım dedi. Listeye baktım 2 bakır tepsi, sakatat,4 tane ayna ve buna benzer şeyler yazıyordu. Gerekli otlar vs. vs. bunları temin etmek için saat çok geçti artık uyumamız lazımdı ve herkes aynı odada yatacaktı. Zaten ev 1+1 di yanyana uzandık ve uyumaya koyulduk yarın bizi zor ve yorucu bir gün bekliyordu.
    ···
  20. 45.
    +1 -1
    FiNAL 2/5

    Uzun zaman sonra güzel bir uyku çekmiştim sabahın ilk ışıklarıyla uyanmış ardından kahvaltıyı yapıp berk ile birlikte nazif hocanın verdiği listeyi almak için yola çıkmıştık yaklaşık 1 saat içinde listedekilerin hepsini almış ve eve dönmüştük. Nazif hoca malzemeleri bizden aldı ve biraz konuşmak istediğini söyledi. Nazif hocayı dinlemek için sağ tarafta bulunan kanepeye oturduk . Ardından nazif hoca bize musallat olan musabbar kabilesi hakkında biraz araştırma yaptığını ve ne gibi bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu anlamaya çalıştığını söyledi musabbar kabilesini o şöyle anlatıyordu : Musabbar Cin Kabilesi genelde mağaralarda yaşarlar. Sarp ve kayalık bölgeleri tercih ederler. Boyları ortalama 90 santimdir. Şeytanilerden olmasa da insanları sevmeyen bir cin türü olduğunu söyleyebilirim. Bu yüzden de insanların çok nadir gittiği uzak dağlık alanlarda yaşarlar. Toprakta ki mineraller ve yosunlarla beslenirler. Kapıp kaçmak üzerine uzmandırlar. Hızlı ve toplu şekilde hareket ederler. Bir başka türle dalaşa girecekse asla bunu yanlız yapmazlar. Teke tek kavramı yoktur onlarda. Topluca saldırırlar. Aile bağları çok güçlüdür ve asla dağılmazlar. dedi. insanların gitmediği dağlık yerlerde yaşıyorlarsa bu dilsiz şerife denen kadın bunu nasıl bulmuştu? Nazif hoca da bu işin kolay olduğunu söyledi. bir şekilde iletişime geçmiş ve onlara bu işi yaptırmak istiyordu fakat bu kabileyle dünya malı ile anlaşma sağlayamazlar nasıl bir anlaşma sağladı neden bu kabile istediğini yapıyor bir türlü anlamış değilim. O zaman tek bir şey kalıyor hocam düşündüğüm şeyi mi yapacağız ? Nazif hoca evet anlamında başını salladı ve dilsiz şerifenin barındığı yere gitmek için hazırlanmaya başladık.
    ···