aşkın boktan süreci

galiba hep aynı başlıyor.

önce hayranlık duyuyorsun. her şeyine hasta oluyorsun. sanki insanüstü bir varlıktır karşındaki. her an yanında istiyorsun. günler böyle geçiyor. geceler onunla ve gündüzler ilk işin onu düşünmek oluyor. tabi ben burda ergenlerin aşkını yazıyorum binler. benim gibi zütünün kılı ağarmış biri böyle işleri pek ciddiye almaz.
şu soç taşakta görüyorum da gülümsüyorum dıbına koyyim. hep aynı takluklar.
lan bu iş piyanoyu her defasında yeniden keşfetmeye benziyor. yani o taklu suya illa girecez lan. neyse.

sonra tanışılıyor. karşılık alındıysa bundan sonrası batır aşşağı bi düşüştür fikrimce.
çünkü kalede ilk gedik açılmıştır binler. yani asıl heyecan büyük bir yara almıştır: yani mücadelenin kaleyi düşürmenin heyecanı.
fakaf aşık bünye bu seviyede henüz bunun bilincinde değildir elbette. sabaha kadar mesajlar yağar.
uyudun mu aşkım? der aşkı. gerçi çocuk arasıra osbir çeker ama aşk başkadır. sonunda el el tutşuşur ve buından sınraki olayla çorap söküğü misali kolay ilerler.
yiyişme başlar. ara sıra kavgalar edilir. küskünlükler, dargınlıklar ilk gözyaşları. ve ayrılık. tabi bu geçici bir durumdur. sonra yine bi müddet devam eder.
ve büyük an gelir bi noktada. kızla yataktasındır.

aşk yatakta biter amın evlatları. kim ne derse desin.
aşkın ömrü yatağa kadardır. bundan sonraki süreç uzatmalardır.
büyü bozulmuştur. beden bedene ermiştir ve aşk dediğin şey de hormonlarının patlama isteğinden başka bir hal deyildi zaten.

aşk yoktur libido vardır.
sex yapamadığın birisini unutma olasılığın çok daha azdır.
birlikte yeteri kadar vakit geçiremediğin birisini de öyle.

insan nasıl da ciddiye alıyor bu bayat süreci.
o yanlış büyülenme ne kadar çabuk eskiyo öyle

@2 özet geçtin panpa

aşk ne la

hayatından memnunsundur. aslında etrafında herkes bir kız arkadaşla girer ortama ama sen yinede ekgibliğini hissetmezsin. sonra onu tanırsın. bu ilk ve sondur dersin. günler geçer. ilk aylar canımlı aşkımlı aylardır. herşey güzel gidiyordur, hayaller kurarsın. inanırsın. herşeyden çok inanırsın.
biraz geçtikten sonra en saçma sebeplerden dolayı tartışırsın. o an barışırsın ve tartışmanın orda kaldığını ve bittiğini sanarsın. yok arkadaş, yanılırsın. bir tartışır bir barışırsın. bir müddet sonra ilk ayrılık kapını çalar. ayrılırsın mecburen, zamana ihtiyacım var der ve yine inanırsın. geri başlamak istediğinde o değişmiştir. sensiz yapabileceğini öğrenmiştir. sana eskisi kadar bağımlı değildir ama yinede özlem vardır. sımsıkı sarılırsın ona, o da sana tabii. bir daha ayrılık yok der gözünün içine baka baka, sana aşığım, ilk aşkımsın der.

iyi mi, yine inanırsın. aylar geçer. iyi gidiyor gibidir herşey. arada yine tartışıp barışmalar. sonra birden bire bir mesaj, bir telefona, bir söz. 'bitti'. barıştığınızda bittiğini sandığın bütün tartışmalar karşına bahane olarak çıkar. kadınların en ağır intikamlarıdır ayrılırken söyledikleri sözler: 'seni sevmiyorum artık', 'senli bir hayal istemiyorum artık' vs.

ve gider. sen gitme desende gider. inandırıcı gelmez. seni bir daha bırakmayacağını, sana aşık olduğunu, sensiz yapamayacağını diyen kız nasıl olurda birden bire böyle olmuştur? içinden bir ses halen 'o seni seviyor doğru şeyleri yaparsan geri gelecek' der. aylar geçer. başkasını bulur.

bu arada sen odandan çıkmazsın. iştahın olmaz. saatlerce aynı müziği dinlersin. geceleri arada dışarı çıkarsın sırf geceleri onunla konuştuklarınızı hatırlamak için.

ilk ve sonundur o kız senin, aldatmamışsındır. lan dünyada onlarca kızla aldatıp sonra yinede affedilen erkek varken sen öpmeye kıyamazken, yanında heycandan geberirken o seni affetmez ya.. isyan edersin.

senin ilk ve sonundur ama o, o devam eder hayatına.. senden devam etmeni bekler..

bi de amk. aşkı meşki tuhaftır ve bana katılmayabilirsniz ama erkekler ciddiye alıyo lan.

sex yaptıklarımın hepsi aklımda yada seviştiklerimin, ama sevişmediklerimin yüzlerini bile unuttum amk.
bu kişiye göre değişir.