1. 1.
    +2
    ciksin kılıfı
    ···
  2. 2.
    -1
    @17 çok abartmışsın aq mal
    ···
  3. 3.
    -1
    @12 böyle gibindirik @21432432534325 sayılarından da koy

    hatlar karışmasın
    ···
  4. 4.
    0
    aşk ne demek len aq
    ···
  5. 5.
    0
    aşk o ne yha ole bısey mı war amk. yalan yalan kımseye ınanma ole bısey yok.
    ···
  6. 6.
    0
    olum @4te yazdım kısacık kimse giblemedi,
    ben de dedim öyle mi öyle amk, yazdım hepiniz giblediniz
    ···
  7. 7.
    0
    herşey
    hiçbişey
    ···
  8. 8.
    0
    @23 gibtir git aq
    ···
  9. 9.
    0
    aşk öyle bişeydir ki yeğen tamı tdıbına 3 harften oluşur...
    (bkz: ramiz karaeski)
    ···
  10. 10.
    0
    aşk;gülermiş gibi görülen ama ağlıyan bir palyançodur
    ···
  11. 11.
    0
    hiçlikten sonraki ikinci ve son gerçeğim.
    ···
  12. 12.
    0
    üçüncüsü ne
    ···
  13. 13.
    0
    offf off morelimi gibiyor.
    ···
  14. 14.
    0
    A cıya
    Ş ikayetsizce
    K atlanmaktır...
    ···
  15. 15.
    0
    len olum dertli misin
    ···
  16. 16.
    0
    @17 ananın amıdır aşk ananın amı
    ···
  17. 17.
    0
    aşk:tanım bulunamadı

    şunları mı demek istediniz?

    -yannanlara gelmek
    -bile bile acı çekmek
    ···
  18. 18.
    0
    nefret ettiğini sevmek ile sevdiğinden nefret etmek arasında geçen bir zihin oyunu, ben hüseyin çağlayan
    ···
  19. 19.
    0
    Aşkın, beyinde muhakeme yeteneğini çalıştıran bölümü etkisiz hale getirdiği, beyindeki kimyasallardan serotoninin aşıklarda ve saplantılı kişilik bozukluğu olanlarda aynı seviyede olduğu belirlendi.

    insanoğlunun en güçlü ve coşkulu ruh hallerinden olan aşkın nörolojik temellerini araştıran nörologlar, bu sevgi ve arzunun yoğunluğunu ölçtüler. Londra Üniversitesi Nörobiyoloji profesörlerinden Semir Zeki, fonksiyonel MRI kullarak yaptığı araştırmada, 17 kişiye önce sevdiği kişinin, ardından da arkadaşlarının fotoğrafları gösterilerek, serebral

    kan akışları izlendi. Araştırmada insana müthiş mutluluk ve haz veren aşkın, kişilerdeki muhakeme yeteneğini yitirdiği ve saplantılı kişilik bozukluğuna neden olduğu ortaya çıktı.

    BEYiN KiMYASI DEĞiŞiYOR

    Araştırmaya göre, aşk, beyinde güven, inanç, haz duyma ve ödüllendirme fonksiyonlarını etkinleştiriyor. Aşık olanlarda oksitosin ve vazopressin maddeleri fazla salgılanıyor ve bu da karşıdaki kişiye olan bağlılığı artırıyor. Tek eşli kadın ya da erkeklerde daha çok oksitoksin salgılanıyor. Aşıkken depomin ve norepinefrin artıyor. Depomin motivasyon artışına, mutluluk, heyecan, uykusuzluk, kalp çarpıntısı ve nefes darlığına neden oluyor. Norepinefrin de heyecan ve enerji düzeyini artırırken, uyku ve iştahı kaçırıyor.

    ZiHiN YANILMASI

    Aşk, insan beyninde muhakeme ve yargılama yapan bölümleri de etkisiz hale getiriyor. Aşık olan kişiler, sevdiklerine karşı muhakeme yeteneğini kaybediyor. Aşıkken tamamen kör oluyor ve aşık olunan kişinin olumsuzlukları beynin bu bölgelerinin çalışmaması nedeniyle görülemiyor.

    Beynin 'zihin teorisi' olarak adlandırılan ve başkalarıyla farklılıklarını ortaya koyan mekanizması da aşık olunca devreden çıkıyor. Bu nedenle kişiler aşık olduklarıyla aralarında bir ayrım yapmıyor ve onu kendisi gibi görüyor.

    TAKINTILI SEVGi

    Araştırma, aşkın, insanları nasıl saplantılı hale getirdiğini de açık şekilde ortaya koyuyor. insanların beynindeki kimyasallardan serotonin seviyesi aşık olanlar da, saplantılı (obsesif kompülsif bozukluğu) kişilerinkiyle aynı seviyede bulunuyor.

    Aşk bir yandan kişiye huzur ve güven verirken, diğer yandan ayaklarını yerden kesiyor. Beyindeki 'medial insula' bölümü aşkla aktive oluyor.

    Agresif davranışlarla ilgili bu bölüm aşık kişilerde çalışıyor ve anlaşmazlıkların üstesinden gelmeye yarıyor. Aşk, duygulanım, dikkat, motivasyon ve hafıza ile ilgili beyin alanlarını aktif hale getiriyor. Bu yapıların aktifleşmesi, stresin azalmasına neden oluyor.

    AŞKIN ÖMRÜ 3 YIL MI?

    Sinir hücreleri arasında hedeflere uygun bağlantıları etkileyen uyarı maddelerinden sinir büyüme faktörü de (NGF) aşkın süresini biçiyor. Ellerin terlemesine ve heyecanın yükselmesine de neden olan NGF değeri tutkulu aşkın ilk zamanlarında yükseliyor. Araştırmada insanın doğası itibarıyla bu tutkuyu sürdüremediği ortaya çıkıyor ve arzunun şiddetiyle doğru orantılı artan NGF değeri en fazla 3 yıl sonra azalıyor.

    ZENGiN KIZ iLE FAKiR GENCiN AŞKI

    Araştırmayı yapan Prof. Dr. Semir Zeki, AA muhabirine nöropotik aşkı anlattı. Aşkın, beynin ortaya çıkardığı bir ürün olduğunu belirten Zeki, Aşık olan kişinin beyninin depomin içinde yüzdüğünü ve bunun beyindeki motivasyon ve hedefe yönelik konsantrasyonu artırdığını söyledi. Aynı belirtileri bağımlıların da gösterdiğini dile getiren

    Zeki, Beyindeki bazı kısımların aktivasyonunu yitirmesine neden olan aşkın rasyonel olmadığını vurguladı. Zeki, Bu kadar rasyonellik dışı bir şeyi rasyonel şekilde izah etmeye çalışmaktan ziyade neden bu kadar rasyonellik dışı olduğunu anlamaya çalışmak lazım dedi.

    Aşık olan kişilerde 'özgür iradenin' yok olduğunu vurgulayan Zeki, zengin kızın fakir gence aşık olabildiğini belirterek, Böylesi durumlarda anne-babalar, arkadaşlar olarak biz rasyonel şekilde muamele etmeye çalışıyoruz. Bu durumda nasihat vermek çok saçma ve vakit kaybı. Bu duruma tahammül etmek gerek. Aşk rasyonel olmadığı için böylesi bir

    durumda bizim tepkimiz de rasyonellik dışı oluyor
    diye konuştu.

    Zeki, Aşk bir hastalık ama tedavi etmeye gerek yok. Hayatınız boyu devam etmesini istediğiniz bir hastalık. Arzu edilen bir felaket dedi.

    Kadınların, aşkta erkeklere göre daha itinalı ve çok daha verici olduğunu belirten Zeki, erkeklerin 'karşılıksız alma ve sürekli tüketme' derdinde olduğunu savundu.

    Kadınların pgibolojik açıdan erkeklere oranla çok güçlü olduğunu ifade eden Zeki, kadınların aşkının daha uzun sürdüğünü, ancak vazgeçtikten sonra da daha kolay unuttuklarını söyledi.

    işte size aşk tanımı gibikler
    Tümünü Göster
    ···
  20. 20.
    0
    abazalığın romantizm binliği altında maske giymiş hali.yok ole bısı sıkerım
    ···