-
90.
0Beyler daha uzun yazmak isterdim hikaye kurgudur yaşanmamıştır hepsi hayal gücümün ürünü beğendiyseniz bana ne mutlu elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım eğer nick altıma birşeyler yazmak isterseniz (bkz: pazarda ananas aldiran adam) eğer beğenmediğiniz bir yer varsa veya tavsiye edebileciğiniz daha iyi nasıl yazılır şeklinde başlığın altına yazın ben cevaplarım bir daha ki hikayelerde görüşmek üzere
-
-
1.
0kanka mezar başında 1 saat zor beklersin orda hoca dua okur, mezar biraz da çöker farklı olaylar yaşanır yani seni bekletmezler başında en azından beni bekletmemişlerdi
-
-
1.
0Knk gittin takıla takıla buna mı takıldın uzaktan izledim bir çam ağacına yaslanarak gölgesi beni içine çekmiş görmüyor dünya gözü bedenimi
-
1.
-
1.
-
89.
+1ellerinden seni bırakınca aşk ölmek istersin ama hayat devam eder unutmayı denersin...
günlüğün en son sayfasında sadece bir cümle yazıyordu seni üzmemek için... beni üzmemek için terk
etmiş onun her saniye öldüğün görmemem için beni terk etmiş ama sevgisi hiç bitmemiş . furkan beni
buldu cenaze namazı için camiye gittik orda muratı gördüm oda ağlamış oda seviyordu eylülü
anlaşılan ne o bana bir şey dedi ne ben ona cenaze namazını kıldım ayaklarım bedenimi zor tutuyordu
hayatım boyunca en çok ağladım o zamana geldik eylül gömülüyordu toprağa beyazlar içinde biz
evlenecektik ulan o beyaz gelinliğini giyecekti şimdi üstünde bir kefen çöktüm mezarının başına
ellerimle attım toprağını göz yaşlarımla ıslanmış gömüldükten sonra bir saat mezarının başında
bekledim ağlamam durmuştu sadece baktım mezarına en son furkan aldı beni zütürdü uzaklara
unutmaya çalışıyorum ama o günlük hep yatağımın yanında nasıl unutulur ki hayata bir ucundan
tutunmaya çalıştım hep o öldükten sonra annem için ailem için hayatı bırakmadım bir köşesine hep
kalbimin bir köşesinde ona olan aşkım hep hayallerimi süslüyor ondan başka birini de sevmedim
sevgili yapamadım ilerde nasıl olur bilmiyorum ama hayata döndüm daha çok sosyalleşiyorum şunu
anladım aşk gerçekten varmış.
SON... -
88.
+1her sayfasını
okudum orada ağladım gözyaşlarım yaprakları ıslatıyordu bazı sayfalarına resimlerimizi yapıştırmış.
son sayfalarına yaklaştım ve artık sayfaların üstünde tarihler vardı ayrıldıktan sonra tarih atmış hep
tüm sorularımın cevabını almıştım o günlükte ayrıldıktan sonra hep beni ne kadar çok sevdiğini
yazmış madem seviyordun neden bıraktın beni eylül okumaya devam ettim okudukça içim
parçalanıyordu kör bıçak saplanıyordu her cümlede beni bırakmış üzülmemem için onu unutmam için
o öleceğini biliyormuş bana hep iyi bahsedilen hastalık aslında çok kötüymüş kötü huylu bir
tümörmüş temizlesen de tekrar büyüyormuş doktorlar hep yaşdıbını 1 saatte olsa uzatmak için
çabalamış hep .eylül öleceğini biliyormuş son sayfalarına hep gözyaşları ile ıslanmış mürekkepler
akmış bana öyle cümleler kurmuş ki okuduğumda benim ona sevgim çok küçükmüş gibi oluyordu
onun sevgi cümleleri o kadar güzel ki benimkiler onun yanında sadece iltifatmış gibi her kelimesine
beni aşık eden harfleri boğazımda düğümleyen hani demiştim ya aşk yok diye yanılmışım arkadaşlar
yanılmışım aşk var sonsuza dek olacak ama aşk bir kişiyle doğru kişiyle bir defa yaşanır bazen acı
sonlarla biter bazen ayrılıklarla işte hayat bazen en güzel şeylerden bile vazgeçmeyi gerektirir aşk var
bence en güzel duygudur aşk hiç bitmesin istersin seni hapseder kölesi olursun ama kurtulmak
istemezsin... -
87.
+2düştüğüm derin bir kuyu ben çıkmak için çabalasam da ellerim kanıyordu artık
canım hiç acımadığı kadar acıyordu kıymetin ne değeri var ölüm en soğuk içini titreten hayat bir oyun
oynaya bildiğin kadar oyna sonu hep ölüm dünya hep yabancı hep farklı dersler imtihanlar yıllar
öğretmenim olsa da bilmediğim tatmadığım acılar .. cenaze evine gittik furkan beni hiç yalnız
bırakmadı ağlayan gözler en son eylülün akrabasının cenazesine gitmiştim ya ağlamıştım eylül ağlıyor
diye şimdi de ağlıyordum eylülün annesini buldum ayakta durmaya mecali yok gittim yanına sarıldık
gözyaşları omuzumu ıslattı en acı duygu evladını kaybeden bir annenin sana sarılması seni evladı gibi
görmesi o boşluğu doldurmaya çalışması sıkı sıkı sarılması işte insanın kalbinde hissettiği bir acı içini
yakan nefesini zorlayan dayanamadım çıktım cenaze evinden çıkarken annesi ayaklandı bekle dedi
bekledim elinde siyah bir kitapla geldi verdi bana eylülün dedi sadece, neydi bu peki neydi çıktım
uzaklara gittim biraz, ağlama seslerinin duyulmadığı uzaklara oturdum bir kaldırımın kenarına kitabı
açtım ilk sayfasında eylül ve ufuk yazıyor küçük küçük kalpler bu ikimiz günlüğüydü yazmış her anımızı
tüm sevgi cümlelerimi yazmış hiç birine tarih koymamış ama sonsuza dek sürsün diye... -
86.
0Devamı az sonra
-
85.
+2eylül ölmüş kanseri atlatamamış oysa ki iyi
gidiyordu ayrılmadan önce iyi diyordu bana.. haberi ilk aldığımda sonbaharda ölmek üzere olan bir
ağacın dallarında kalmış son bir yaprak düşmek üzere gibiydim ben... eylülün ölümü beni düşürdü
artık ne bir ağacım vardı tutunduğum ne bir canım. dizlerimin üstüne çöktüm ellerim ensemi kavradı
kafam önde bir ileri bir geri... bir hayat daha solmuştu habersiz gitti ben onun yanında olamadım
daha çok gençti. furkan da duymuş haberi beni buldu hemen kaldırdı yerden, oturttu bir kenara hiç
konuşmuyordum furkanda konuşmuyordu cenaze ne zaman dedim furkana sadece cenaze ne zaman diye sorabildim ikindi namazından sonra dedi sabah sularında hayata gözlerini yummuş ben bir saat
sonra öğrendim. öğlene doğru cenaze evine gitmeye kara verdim nasıl gidecektim nasıl dayanacaktım
sokaklar artık boş birer dünyaydı benim için sesim boğuk sersefil ruhum adaletini gibeyim dünya
adaletini gibeyim... -
84.
+1insanlara güvenimi yitirmiştim ama bir arkadaş edindim kendime gerçek
dost diyebileceğim kötü gün dostlarından onunla paylaştım hayatımı sorunlarımı dertleri karşıt
görüşlerimiz olsa da tartışırdık hep en iyi dostum o oldu bu hayatta ona eylülü anlatırım ama
sarhoşken ayıkken anlatmazdım yaşadıklarım aklıma gelmesin diye. anlatırdım gözlerinin ne kadar
güzel olduğunu sarı saçlarını ne kadar sevdiğimi ama hep mişli geçmiş zamanda çünkü geçmişte kaldı
sevgimde geçmişte zaten onu severken ben ben değildim ki en yakın dostuma ismi furkan, furkana
anlatırken de bir yabancı gibi anlatıyordum kendimi. furkan ın da yaşadığı acı olaylar vardı oda
anlatmayı severdi ikimize de iyi geliyordu . tam 3 ay geçmişti ben okula tekrar başladım hayata
atıldım eylülden 2 aydır haber almıyordum aramıyordum sormuyordum merak etmek istemiyordum
tam 3 ay sonra bir haber geldi beni ikinci kez yıkan -
83.
+2denge merkezim
kaybolmuştu sanki ellerim titriyordu aşk gerçekten var mıydı yoktu ne yazık ki yoktu o zamanlar tüm
dünyaya lanet etmiştim anlamıştım bazı anlamsızlıklarımı günler geçtikçe ne kadar kendimi bitirsem
de bir çıkış yolu olmadığını hayata devam etmem gerektiğini görmüştüm eski benliğimde .ayık
gezmesem de yinede düşünebiliyordum hayat bana bir tokat atmıştı hayatımın en büyük şerefsizliği
ile karşılaşmıştım kendi canıma bile kıyacaktım bu durumumdan dolayı ailem bana daha yakın olmaya
başladı kendimi toparlamanda uzun zamandır tatmadığım anne sevgisinin çok katkısı oldu bana
nasihat veren kucaklayan bir anne hayatımı toparladı azda olsa artık eylülü düşünmemeye başladım
alkolü azalttım günler geçtikçe anladım eylülsüzde yaşayabiliyormuşum artık eski bene dönmüştüm
rahat hiç bir şey takmayan -
82.
+1Evet beyler son partları atıyorum biraz geç oldu ama kusura bakmayın
-
81.
+1Rezervasyon
-
80.
+1RezZervaurvatuarium
-
79.
+2Ulan bekliyoruz hadi
-
-
1.
0Knk elimde hiç part yok anca yarına
-
1.
-
78.
+3Beyler bu akşamlıkta bu kadar dediğim gibi yarın hikayenin sonunu atacam sona yaklaştı hepinize iyi akşamlar rezleri alıın okuduğunuzuda belli edin lütfen
-
-
1.
0Rez panpa merak ettim sonunu
-
1.
-
77.
+3tüm kötü duyguları yazsam hepsinin bin beterini hissetmiştim bu aldığım en büyük yara içten içe
kanayan zamana bırakmaya karar verdim belki pişman olur döner bana diye o gitmişti kendimi alkole
vurdum sokaklarda sızdım hiç eve gitmedim onu hatırlamamak için gerçi hiç aklımdan çıkmıyordu
kafama duvarlar vurdum saatlerce alnımdan süzülen kanlar aldırış etmeden günler birbirini
kovalıyordu duş bile almıyordum hani o sokaklardaki insanlardan bahsetmiştim hepsinden bin
beterdim telefonu fırlattım denize ayakkabılarımı da attım yalın ayak sokaklarda geceleri soğuk
banklarda uyudum intiharın eşiğine gelmiştim ailemin yanına gittim silahı alacaktım babam engel
oldu bana fiske vurmayan adam en büyük dayağı atmıştı bana ağzım yüzüm perişan kendime gelmem
için... hastaneye zütürdüler yaralarım için en büyük yaram kalbimdeydi tedavisi yok ki son bir kez
eylül ile konuşacaktım aradan iki hafta geçmişti yüzüm tanınmayacak haldeydi yarısı pansuman duş
aldım tertemiz giyindim eylülün yanına gideceğim için belki barışır benle gittim konuşmak istemedi
yüzümün halini bile sormadı sadece git dedi işte o an hayat benim düşmanım oldu.. -
76.
+1ne kadar sövsem de öyle değildi her gün olduğu gibi yine eylülün
yanındaydım benle bir şey konuşmak istediğini söyledi konuşalım dedim anlattıkları benim için bir
kıyametti belki de ölüm sebebim olacaktı benden ayrılmak, istiyordu benden, ayrılmak benden
ayrılmak, ayrılmak ne demekti lan kafam almıyordu neden diyebildim sadece artık seni sevmiyorum
dedi sana yaşattıklarım için özür dilerim ama beni anla eskisi gibi olamayız olmakta istemiyorum dedi
öylece çekip gitti bir şey demedim ne diyebilirim bunca yaşandan sonra ne diyebilirim küfürler
yağdırsam gözyaşlarımın hesabını sorsam yüzüne karşı ama o hastaydı ağlardı belki hastalığı
yüzünden bir şey demedim üzülmesin diye ama ona söyleyemediklerimi duvarlar söyledim deliler gibi -
75.
+1saçları uzamaya başlamıştı yavaş yavaş en azından güldürebiliyordum artık annesi geldi
bir gün yanıma eylül hastaneden çıkacak dedi azda olsa sevindim doktorlar her şeyi zaman gösterecek
demiş bana anlatılan. bir ümit doğmuştu içime yeniden hayat dönmüştük eylül ile eylül dışarı
çıkamıyordu evdeydi bazen ufak yürüyüşler yapıyordu eylül kurtulmuş muydu illet kanserden eskisi
gibi olabilecek miydik bilmiyordum ama eylül yanımdaydı ya en büyük ödül benim için 1 ay geçmişti
eylül hastaneden çıkalı ama içim içimi yiyordu eylül eskisi gibi değildi zaten olamazdı da bana karşı
eskisi gibi değildi soğuk davranıyordu sarılmıyordu öpmüyordu belki ben kendimi kuruyordum eylül
çok büyük bir hastalığın eşiğindeydi kurtulmaya çalışıyordu pgiboloji alt üst olmuştu belki de ondandı
bana soğukluğu ama öyle değildi -
74.
+4eylül uyanmıştı konuşma şansı yakalamıştım ne konuşacaktım ne anlatacaktım yapmam
gereken şey hep moral vermem gerekiyordu yüzüne gülmem ama konuşamıyordum bile
ki kelimeyi zor bir araya getiriyordum yapmacık gülüşler istemiyordu dudaklarım gözlerim ağlamak
istiyordu eylülle konuştum kendimi toparlayıp yeniden hayata döneceğinden bahsettim biraz
sevgimden hep güzel şeyler anlatım hiç yüzü gülmüyordu ameliyat olacaktı o ameliyatta iken bir çok
kez öldüm sanki günlerce uyumamıştım dalmışım çıkmasını beklerken bir köşede sızmışım.
uyandırdılar beni ameliyat bitmiş doktor iyi geçtiğini söyledi kemoterapi gördü daha sonrasında bana
düzelecek diyorlardı ama günden güne eriyordu sanki eylülüm kemoterapi saçlarını dökmüştü hani o
aşık olduğum saçlarını her telini kokladığım zaman bu sefer katili mi olacaktı eylülün yoksa devası mı.
ah ben ayağımda pranga bir yere kıpırdayamıyordum ağzım bağlı bağıramıyordum hissediyordum
sadece hissizliğimi yıprandım o hastanede yıprandım 2 ay geçmişti eylül kemoterapiden güzel sonuçlar almıştı -
73.
+1beyninde tümör varmış sadece bunu duydum
bana yetti dünyalarımın yıkılmasına hastane duvarlarını yumrukluyordum en son, hiç acı hissetmeden
elim kırılana kadar bayılmışım oracıkta uyandığımda tam iki gün geçmişti elim alçıda uyandığım gibi
eylülün durumunu sordum annesi yanıma gelmişti o hoş kadın gitmiş gözleri şiş uykusuzluktan
ağlamaktan bitkin en yorgun kadın gelmişti karşıma. eylülün durumundan bahsetti o anlatıyordu ben
dinlemek bile istemiyordum her kelimesi bana küfür gibi geliyordu sanki eylülün beyninde tümör
büyümekte olan ameliyata girecekmiş kurtulma ihtimali varmış annesi anlatıyordu eylül için benim
ayakta durmam gerektiğini ona moral sağlamam gerektiğini anlatıyordu bende farkındaydım ama
nasıl dayanılır nasıl... sinirler alt üst dokunmaya kıyamadığım eylülüm, neden ben değil de o neden
isyanlar nedenlerle dolu bir çok cümle en mutlu günüm kabusum oldu ölmek istiyordum ruhum
dünyayı terk etsin ardı ardına yakılan sigaralar hani o dertlerimi dindiren dindiremiyordu hiç bir şey
dindiremezdi -
72.
+2ambulans çağırdım en
yakın hastaneden eylül öylece kollarımda uyanmasını istiyordum sarsıyordum ayılmadı korktum çok
korktum elim ayağım titriyordu ne oluyordu eylüle ne olmuştu. ambulans geldi hastaneye kaldırdılar
ailesine haber verdim ben hastanenin bir köşesinde çökmüş bir duvara yaslanmış merak endişe korku
kapanımda hapis olmuştum hiç bir şey yapamazdım beklemekten başka eylülün ailesi geldi onlarda
benim kadar korkmuştu eylülün kontrolleri yapıldı doktor geldi ailesinin yanına konuştu uzun uzun
gitmedim yanlarına korkuyordum öğrenmek istemiyordum ya kötü bir şey olduysa... oldu en kötüsü
en acısı dayanılmayacak kadar acı ağlamakla dinmeyecek bir acı beni bitiren ... doktor bir yandan
konuşuyor annesi çığlıklar içinde babası gözleri kızardı ağlamaktan en kırmızı ne olduğunu daha
bilmiyordum beynim durmuş gibiydi öylece yere bakıyordum kulağımda yankılanan feryatlar
gözyaşlarım ayaklarımı ıslatmışı dayanamadım gittim yanlarına doktor kanserden bahsediyordu
dünyanın dıbına koyayım ne kanseri ulan ne kanseri -
71.
+1Okuyan varmı pnplar
-
-
1.
0Var panpa
-
-
1.
0Knk yani partları attım iyi okumalar
-
2.
0var Okuyan
-
1.
-
1.