1. 301.
    0
    rezervd
    ···
  2. 302.
    +2
    artık sedanın gitme vakti gelmişti.
    banada eve gidip odamda müzik dinleyip örgü örüp dans ve başka elit sosyal aktiviteler yapmak kalıyordu.
    ne yapalım amk serserilikten kurtulmaya çalışıyoz gece gezmeleri falan yoktu artık.
    (örgü ve dans şakaydı ama müzik dinliyordum)

    eve gidene kadar sedayı düşündüm. eve gidene kadarda sürekli mesajlaşıp günümüzün ne kadar geçtiğinden bahsettik.
    ben eve doğru giderken pos bıyıklı bakkal amcanın yolumu kesme eylemiyle karşı karşıya kaldım.

    -la abdullah olum niye uğramıyon yanıma
    -ne anlamda pakal amca
    -olum dükkan sana çalışıyordu içkin sigaran bitmiyordu eskiden hergün alıyordun
    -yok amca yok bıraktım ben
    -la de get münafıhk heheh
    -valla bıraktım amca töbe içmem daha
    -eyi öyle olsun bakalım iflas edersem senin yüzünden heheh

    ne tak bir adamdı amk. önden 2 dişi çürüktü, koltuk altı kılları gömleğinden görünüyordu. pis piste kokuyordu ammın oğlu
    o sırada beni neden ön dişleri sorunlu insanların bulduğunu düşündüm

    ama severdim aslında keratayı az veresiye yazmamıştı bana
    o yüzden küfretmeden yanından çekip gitmiştim

    eve geldiğimde annem tv izliyordu
    babam evde yoktu
    klagib bir gün daha geçireceğim belliydi
    tv izlemediğimden odama geçip sedayı düşündüm.
    biraz mesajlaştık sonra uyudum
    herşey yolundaydı.
    aşkımız çok güzel ilerliyordu

    aradan aylar geçti beyler.
    (8 yıl olmuş biraz özet geçiyorum idare edin)
    yaz tatili bitti. bir üst sınıfa geçtik.
    seda kolej hayatına iyice alışmış.
    zengin huurları gibi konuşmaya başlamış.
    onlar gibi giyinmeye başlamış.
    diğer tüm arkadaşlıklarına son verip sadece kolejden arkadaşlar edinmiş
    lüks mekanlardan çıkmaz olmuştu.

    gerek maddi durumum gerek arkadaş çevrem gerek okulum yüzünden sedaya ayak uyduramamaya başlamıştım.
    bu durum çok canımı sıkıyordu. biliyorum sedada fark ediyordu ama o da benim gibi ayrılmaktan korktuğundan bana tek kelime etmiyordu
    ···
  3. 303.
    +2
    ayrılmaktan korktuğumdan sedayı sürekli kıskanıp onu çok sıkmaya başlamıştım.
    sürekli buluşmak istiyor ve kolejdeki zengin huurlarıyla görüşmesini istemiyordum.
    dıbını gibtiğimin dünyasının adaletine boşaldığımın hayatının soktuğumun parası hayatım boyunca beni gibmişti
    ben sedanın bu hareketlerinden rahatsız olurken
    seda hayatından çok memnundu.
    zamanla attığı mesajlar azaldı!
    aşkım, seni seviyorum vb sevgi sözcükleri yok denecek kadar azaldı!
    böyle yapmasının nedenini bildiğim için hiç ses etmedim
    hiç bir zaman 4s kuralını uygulamadım neysem o olmaya devam ettim

    dayımın bir sözü vardı.
    sevgiline güvenme senin yaşındaki kızlar bakkala gider aşık olur markete gider başka birine aşık olur o yüzden çok kapılma.
    bense dayımı hiç dinlemedim. sedayla gerçekten lise bitinimde evlilik hayalleri kurarken onun bana kazık atma olasılığını hiç düşünmedim.
    sedayla aramız çok soğuktu.
    bi gün bana arkadaşlarımla kafede buluşucam dedi.
    onu 1 aya yakın görmüyordum.
    benimle buluşmak varken arkadaşlarıyla buluşmayı tercih etmişti.
    saygı duydum.
    buluşucakları kafenin adını öğrenip kafede beklemeye başladım.
    karşıma tesadüfen okuldan bir arkadaşım çıktı.
    otur sedayı görürsen bana haber et dedim.

    2 dakikaya yakın bir süre sonra telefonuma mesaj geldi.
    -aşkım seni çoook seviyorum.

    cevap vermedim kafeye gelmesini bekledim.
    yarım saate yakın bi zaman geçtikten sonra seda geldi.
    yanında 1 erkek ve 1 kız vardı.

    yanındaki erkek o kadar tipsizdiki amk seda buna asla bakmaz diyerek kendimi avuttum.
    herhalde yanındaki arkadaşının sevgilisidir dedim.

    masaya oturdular.
    çocuk sedanın yanına oturdu.
    bu bile beni çıldırtmaya yeterdi.
    gidip çocuğun burnunu zütüne sokma planları yapıyordum.
    yanımdaki arkadaşım sayesinde mantıklı düşünmeye başladım.
    -lan çocuk oturdu ne var bunda.
    -oturamaz olum, benim sevgilimin yanına kimse oturamaz.
    -çok abartıyon amk
    -sanane lan yarram sana mı abartıyoz
    -olum sinirden ne dediğini bilmiyon sen otur bi bekle amk

    kafe 2 bölümden oluşuyordu. biz içeride sedada dışarıda oturduğundan beni görmesi imkansızdı.

    çocuk espri yapıyor. seda ve yanındaki arkadaşı kahkaha atıyordu.
    şimdi gibtim seni ammın oğlu diyerek kalktım ama yanımdaki yine tutup oturttu.
    ···
  4. 304.
    0
    reis devam et dök içini duygulandım amk devam et
    ···
  5. 305.
    +1
    biraz zaman geçtikten sonra kahveleri masaya geldi.
    seda kahvesini içmek için elini uzattığında çocuk sedanın elini tuttu.
    beynime kan sıçradı. gözlerimden lazer. kulaklarımdan ateş çıkmaya başladı.
    hemen kalktım. yanımdaki tutmaya çalıştı.
    kafanı o çocuğun zütüne sokmamı istemiyorsan karışma otur dedim.
    oturdu.

    hızlı hızlı masaya yürürken sedaya söyliyeceğim şeyleri ve huur çocuğunu nasıl gibeceğimi düşünüyordum.
    sedanın arkadaşı beni gördü.
    sedaya seslenicekken.
    elimle susmasını işaret edip sedanın kulağına eğildim.

    çocuk masanın altından sedanın elini tutuyordu.
    kafede çocuğu gibemezdim.
    laflarımla analarını gibmem gerekiyordu.

    -helal olsun sana midesiz kolej huursu.
    hiç bişey söylemedi.
    çocuğa dönüp
    -ananı ve tüm sülaleni gibecem herkesin içinde mi gibeyim yoksa ıssız bir yerde mi istersin
    -ne diyorsun sen ya
    -lan huur çocuğu yanındaki kız benim kaç aylık sevgilim lan
    yanındaki arkadaşı ayağa kalktı
    -seda seni sevmiyor abdullah merte az önce çıkmaya başladılar
    -hepinizin sülalesinin dıbına koyim, ammın oğlu arkaya gel lan kafanı zütüne sokucam

    seda tek kelime etmiyordu.
    sakin sakin kahvesini içip sadece beklitordu.
    -lan huur çocuğu gelsene arkaya

    yüzüme bile bakmıyorlardı amk.
    içtiği kahveyi suratına fırlatıp sandalyenin altından bacağına tekme attıktan sonra başka yerde karşıma çıkmayın diyerek ayrıldım ordan.

    beyler çocuk yemin ederim çok tipsizdi amk. hayatımda gördüğüm en güzel kızla çıkıyordu ama hayatımda gördüğüm en çirkin çocuktu annesi doğurmamış sıçmıştı amk.
    ···
  6. 306.
    +4
    yemin ederim buna benziyordu amk. yüzü de sivilce doludu http://www.hizliresimyukle.com/kL6f
    ···
  7. 307.
    -1
    Ağlayacağım amk ne güzel gidiyor amk benim isede hiç sevgilim olmadı üniversitede olmadı ama neyse amk offf
    ···
  8. 308.
    +2
    sinirden elim ayağım titriyordu.
    o kadar ki yolda doğru düzgün yürüyemiyordum hemen kaldırıma oturup sedayla nasıl bu duruma geldiğimizi düşündüm
    aslında bende suçluydum.
    çoktandır kendime hiç özen göstermiyordum.
    traş olmuyordum dişlerimi fırçalamıyordum yeni kıyafetler almıyordum
    gerçi zaten öyle güzel kıyafetler alamazdım pederin işleri kötüydü ama en azından bişeyler yapabilirdim

    ama her ne olursa olsun sedanın bu yaptığı huurluktu.
    hemde sağlam huurluk.
    fallafoşluktu lan amk.

    ne yapıcağımı bilmiyordum beyler.
    çok kötüydüm.
    kalbim sıkışıyordu.
    gözlerim doluyordu.
    ilk kez böyle oluyordum lan.
    ilk kez bu kadar acı çekiyordum.
    dönüp üçünüde gibmeyi düşündüm aslında ama değmezdi.

    o sırada sedanın bana attığı mesaj aklıma geldi.
    hay sokayım yalanına yazdım gönderdim amk.

    beni sevdiğini söyledikten yarım saat sonra binin biriyle el ele tutuşuyordu.
    bu düşünce beni çıldırtıyordu.
    hemen kalktım amk. ikisindende sağlam bi hesap sorucaktım
    ···
  9. 309.
    +2
    hemen kafeye gittim. bi kaç arkadaşları daha gelmişti.
    masanın başına dikilip
    -tüm huur çocukları burda toplanmış
    2 tane süt yüzlü erkek kalkıp ne diyorsun sen ya falan filan ettiler ama
    kesin amk hiç birinizde yürek yok o yüzden kesin sesinizi huur çocuğusunuz diyorsam huur çocuğusunuz dedim

    arka cebimdeki muşta aklıma geldi
    çıkartıp masanın üstüne attım.
    sedayı parmağımla göstererek
    sizin bu arkadaşınız tam bir huur dedim
    daha 1 saat önce bana beni sevdiğini söyledi
    şimdi ise maymunun biriyle el ele tutuşuyor diyerek attığı mesajı gösterdim

    aralarında yürekli bir kız çıktı
    -sedayla sen kendini aynı mı görüyorsunuz o nerde sen nerdesin
    -ben sadece sedayı huur sanıyordum ama arkadaşlarıda huurymuş

    hiç biri yüzüme bakmıyordu.
    giblemiyorlardı lan beni.

    sedayı tutup kolundan çektim köşeye.
    başta bırak kolumu falan dedi ama rezillik çıkmasın diye kalkmak zorunda kaldı.
    kafeden çıktık.

    -seda neden yaptın böyle bişeyi ?
    -ne yapmışım
    -ne mi yapmışsın kim o çocuk seda?
    -sevgilim abdullah
    -lan ben kimim o zaman
    -sen hiç kimsesin abdullah
    -seda tek bir şey sorucam sana
    -off sor
    -beni seviyormusun
    -sevmiyorum.
    -mutluluklar.

    ayakta duramıyordum.
    sanki kalbimi söküp avucuma vermişlerdi de senin zamanın buraya kadar demişlerdi.
    yarimin arkasına dönüp gittiğini gördüm sadece.
    elimde kokusu kalmıştı
    elimi yıkamasam ne kadar kalırdı acaba kokusu
    dolabıma asılı resmi indirmesem özlemim diner mi
    ya da geri gelirmi zamanı geriye alsam ?
    seni seviyorum seda desem bende aşkım dermi
    günün birinde tekrar severmi beni
    tekrar elimi tutar mı
    yanıma oturup elleriyle sakallarıma dokunur mu
    tekrar güler mi bana
    aslında bana güldüğü gibi onada güler mi?
    ···
  10. 310.
    +1
    vay ben senin ayak tabanını gibeyim o nasıl bir bacak lan.
    ···
  11. 311.
    +3
    bunları düşündüm.
    kalakaldım orda ve sadece bunları düşündüm
    başka bir şey düşünemiyordum zaten
    aldatmış olsada o hala benim aşkımdı.
    ben ona hala deliler gibi aşıktım.

    böyle bi durumda ne konuşucağınızı bilmiyorsunuz.
    o karşınızda duruyor. aklınızda söyleyecek tonlarca şey oluyor. her harf bastırıyor. her cümle beni söyle diyor. ve siz söylemek istediklerinizin hiç birini söylemiyorsunuz.
    bu son konuşmamızda sedayı biraz daha uzun görebilmek için herşeyi yapardım. ona hesap sormak yerine derslerinin nasıl olduğunu sorardım. çünkü biliyordum nasıl olsa gidicekti. ama en azından biraz daha uzun kalabilirdi. biraz daha görürdüm her santimetresini ezberlediğim yüzünü.
    seda gitme dedim.
    ama bu söylediğimi sadece ben duydum.
    güneşim batmıştı.
    seda gitmişti.

    donmuştum beyler. kıpırdıyamıyordum sadece bakalmıştım.
    o ise mutluydu.
    tek düşündüğüm şey buydu.
    sedanın mutluluğu

    adanalı genlerimin bana hiç etki etmediğini hissettim.
    ağlamayı her zaman zayıflık olarak görmüştüm.
    ama artık umrumda değildi.
    oraya oturup sessizce ağladım.
    içime ağladım.
    birden gözüm döndü ve önümdeki yanımdaki agaca yumruk attım.
    elimi kırdım.
    elimin acısı umrumda değildi hissetmiyordum. kalbimin acısı her tarafımı yakıyordu

    kalktım.
    her zaman gittiğim internet kafeye gittim.
    eski arkadaşlarımın hepsi ordaydı.
    onları aylardır aramamıştım.
    beni merak edip eve geldiklerinde anneme evde yok dedirtmiştim.
    hiç arkadaşım kalmamıştı.
    seda yüzünden tüm arkadaşlarımı kaybetmiştim.
    hiç olmuştum.
    bitmiştim.

    internet kafeye utana sıkıla girdim.
    eski arkadaşlarım yüzüme bile bakmadı.
    haklılardı.
    ama ben onların gönlünü almasını bilirdim.
    -hani yapmıyormuyuz bişeyler ?
    ···
  12. 312.
    +2
    hepsi gülümseyerek yüzüme baktı.
    aylardır arayıp sormamam umurlarında değildi.

    cebimden 5 lira çıkartıp mal sağlam olsun dedim.
    birisi alıp geldi.
    eski abdullahtan çok daha fazla içtim.

    ama ne kadar içersem içeyim acım azalmıyordu.
    aksine daha da artıyordu.
    konuşamayacak bir hale gelince içlerinden birisi sordu.
    -olum bak yeni aklıma geldi seninki nasıl izin verdi
    -benimkinin dıbına koyim o huurdan bi daha bahse..
    cümlemi bitiremeden ağzımdan kusmuk fışkırmıştı
    her taraf pislik içindeydi ve ben sedanın ismini sayıklıyordum
    ağzımdan kusmuklar çıkarak
    sedanın bana neler yaptığını anlattım.
    sonra o halde uyudum.
    uyandığımda yattığım her dahil her taraf kusmuktu.
    benimle birlikte diğer arkadaşlarımda uyumuştu
    ama sanırım birisi altına sıçmıştı çünkü etraf tak kokuyordu
    ···
  13. 313.
    +1
    arkadaşımın biri kalkıp bişeyler hazırladı.
    garip bi şekilde seda aklımdan çıkmıştı.
    otun kafasıyla etrafa gülücükler saçıyor konuştukça ağzımdan kusmuk damlamaya devam ediyordu.
    bu sırada tak kokusunun nerden geldiğini çözmeye çalışıyordum.
    ekmek arasını getirip koydular önüme.
    peynir ve domates vardı.
    asla domates yemediğimden kuru ekmek ve peynir yemek zorunda kaldım.
    az sonra tak kokusunun nerden geldiğini anlıycaktım.

    ayağım tak içindeydi amk
    otun kafasıyla tuvalete gidip ayağım kayıp tak çukuruna girmişti.
    otun kafası geçince hatırlamıştım. evin her tarafı tak kokuyordu.
    halının bazı yerleri tak olmuştu.
    ama evin sahibi olan arkadaşımın durumu benden daha kötü olduğundan hiç bişey fark etmemişti

    biraz daha iyi olunca hemen evden çıktım.
    taklu çoraplarla ayakkabıyı giyemezdim
    çorabı çıkarıp hemen çöpe attım ve eve doğru gittim.

    eve girince yine her zaman yaptığım gibi kimseye selam vermedim.
    hemen odama gittim.
    üstümü bile çıkarmadan yatağa yattım.
    birden aklıma güzeller güzeli yarim geldi
    çok özlemiştim onu
    hemen telefonu çıkarıp mesaj yazmaya başladım.
    yarın buluşabilir miyiz diye sordum.

    dur bi dk
    ben ne yapıyorum amk
    ayrıldık lan biz
    terk etti lan o beni

    elimin acısınıda hissetmeye başlamıştım
    parmaklarımın üst tarafı mosmor olmuş ve şişmişti
    çok fena kırılmıştı amk
    canımı çıkartıcak kadar çok acıyordu
    çekmecemden atlet çıkarıp elimi sardım
    sonrada hemen uyudum
    ···
  14. 314.
    +1
    uyandığımda sabahın 5 bucuğuydu

    kalktığımda bir boşluk vardı
    sanki bişey eksilmişti
    kalbim durmuş gibiydi ama yaşıyordum
    beynim tüm fonksiyonlarını yitirmiş gibiydi ama düşünebiliyordum
    sedayı düşünüyordum
    yüzü gözümün önünden gitmiyordu
    gözleri gülümseyişi...
    bir türlü kurtulamıyordum sedadan
    başka bir şey düşünmeye çalışıyordum
    olmuyordu

    boşverip uyumaya çalıştım
    gözümü kapattığım an onu yanımda hissettim
    beni bırakması sorun değildi aslında ama başka birinin olmasını asla kaldıramazdım

    aklımda seda
    kalbimde aşk acısı
    elimde kırık sancısıyla kalktım yataktan
    mutfağa gidip bişeyler yemek istedim
    bizimkiler benim o saatte kalkmama alışkın olmadıklarından kaltılar hemen
    -oğlum ne yapıyorsun bu saatte
    -yemek yiycem
    -senin eline ne oldu
    -yeni mi fark ettiniz
    -ne yaptın eline çocuğum
    -düştüm kırıldı
    -nasıl oldu nerde düştün niye bize söylemedin doktora gittin mi
    -gitmedim yarın gidicem
    -hadi iyi geceler

    evdekilerle hiç konuşmazdım.
    hep uzaktım onlara neden bilmiyorum ama benim ailem olmadıklarını düşünüyordum
    onları öyle çok fazla sevmezdimde
    çektiğim acıları düşündükçe beni bu iğrenç dünyaya getirdikleri için kızıyordum onlara

    hiç doğmasaydım
    hiç günah işleyemezdim,
    hiç sevemezdim
    hiç ağlamazdım
    ne bilim lan mutsuz olmazdım işte
    o yüzden o an hiç bir zaman çocuk yapmıycağım kararını verdim
    ···
  15. 315.
    0
    reserved
    ···
  16. 316.
    +3
    her zaman yaptığım şeyi yaptım.
    odama geçip uzandım.
    neden böyleydim hiç bilmiyorum
    ailemin bana istediği her şeyi söylemeye hakkı vardı.
    hiç biriyle muhattap olmuyordum.
    derslerim tak gibiydi.
    her türlü pisliğim vardı.
    seda sayesinde biraz düzelmiştim annemle aram iyileşmişti
    oturup sohpet etmeye hayatım hakkında konuşmaya
    geceleri ailece televizyon izlemeye falan başlamıştım ama seda gidince her şey daha da kötü oldu

    gitmesi sorun değildi de ihaneti kaldıramıyordum
    bari yakışıklı olsaydı binin evladı da içim gitmeseydi

    ama olan olmuştu artık.
    sedayı ilk gördüğüm anda korktuğum şey başıma gelmişti
    lütfen kaşar olmasın diye dua etmiştim
    itin duası kabul olsa gökten kemik yağarmış
    yukardakiylede aram hiç bir zaman iyi olmadı
    sanki tüm hayat bana tersti ve insanların tek amacı bana acı vermekti amk

    odama geçip hiç istemediğim bir şeyi yapmak istedim.
    masama oturdum matematik dersi için aldığım defteri açtım ve yazmaya başladım.
    aklıma sedanın gözleri geldi, sanki derinliği asla bilinmeyen bir kuyuydu.
    merak edip içine bakmak istiyorsun.
    susuyorsun,su içmek istiyorsun.
    ama kuyuya düşmekten korktuğun için uzak kalıyorsun.

    sonra gülüşü.
    top oynarken düşüp kolunu kırıyorsun.
    acıdan yerde kıvranırken annen koşarak sana doğru geliyor.
    oğlum diyerek seni göğüsüne bastırıyor.
    o sırada anneni ne kadar sevdiğini anlıyorsun.
    ama annenin gülmesini istiyorsun, üzülmesine dayanamıyorsun.
    annen gülüyor ve ben sedayı görüyorum.

    bir ressamsın.
    en güzel çizimlerin hep bir kadın için.
    her resmine o kadını ekliyorsun.
    her güzelliğe onun yüzünü katıyorsun.
    şarkınızı dinliyorsun ilham alıyorsun çiziyorsun.
    manzaralar keşvediyorsun.
    bir flütün sesini resme dökmek istiyorsun.
    ben çiziyorum
    ve sadece sedanın yüzü oluşuyor kağıtta

    güneş güler mi lan.
    ay sana seslenir mi.
    rüzgar öper mi sen onu söyle.
    toprak başka kokar mı.
    bulutlar pempeleşir mi ?
    binalar yok olup her tarafı ağaç kaplar mı?
    ağlar mısın lan.
    utanmaz mısın hiç
    erkekliğe nasıl sığar gidenin arkasından ağlamak

    hayır.
    güneş yakar.
    ay faydasızdır.
    rüzgar üşütür.
    toprak pistir.
    bulutlar suyu yok eder.
    binalar kirliliktir.
    ve ağlanmaz çünkü erkekler ağlamaz...
    ···
  17. 317.
    0
    Ağlattın dıbınakoyim senin
    ···
  18. 318.
    +1
    gerçekse inci sözlüğün en iyi hikayesi
    ···
  19. 319.
    0
    uykumu kaçırdın dıbına koyim
    ···
  20. 320.
    0
    Panpa pm`ye bak ciddiyim ağladım lan hiçbir filmde gördüğü hastalarda ağlamayan ben
    ···