ağda süreci gerçeğinden bihaber erkek

memeli bir hayvan olan insanın vücudunun belli bölgeleri kıllıdır. kadınların bu kılların bir kısmını ağda vb. yöntemlerle almaları beklenir. ancak son zamanlarda bu "kılsızlık" beklentisi pgibopatolojik boyutlara ulaştı. ayva tüyü tabir edilen tüyleri olan hatunların bile bu tüyleri aldırması isteniyor, aldırmayanlar katran ve tüye bulanıp kasaba meydanında teşhir ediliyor.

peki kim bekliyor kadınlardan her daim, yeni doğmuş fare yavrusu pembeliğinde kılsız olmasını?

hayatında kıllı zütüne, kıllı sırtına, kıllı taşaklarına, kıllı kasıklarına, kıllı göğsüne, kıllı boynuna, kıllı ensesine sımsıcak ağda yapıştırılıp hunharca çekilmemiş; incecik epilasyon iğnesi her bir kıl kökünün dibine zalimce batırılmamış; doğumundan ölümüne kadar geçen sürede sıfır model araba alınacak miktarda parayı ağda/epilasyona dökmek zorunda kalmayan; kıl denen şeyin nükleer savaş altındaki hamamböceği kadar dirayetli, yayılgan ve arsız bir hedö olduğunun farkında olmayan; bir kılı alayım derken hasbelkadar ağdanın o kılın mikromilimetre yanındaki ve aslında alınmak istemeyen kıla değmesi sonucu o lanet kılın da sertleştiğinden ve böylece her ağdadan sonra ağda yapılması gereken bölgenin geometrik olarak artarak genişlediğinden habersiz olan erkekler.

kıllarımızla sevin bizi ya da acıda ve mezalimde eşit olalım. tüysüz, mis gibi ağdalanmış bir taşşağa hiçbir kadın hayır demez.

(bkz: bacak kıllarının bir bölümünü alan kızlar)