açık öğretim kayıtları

bu da tutmayacak biliyorum hatta tutmadı bile

ama sıkıntı yok ben anlatmaya devam edeyim

okuyorum lan ben bin

yaşım 26 tam 10 yaşındayken hayatın o gibik yüzüyle tanıştım ve ilk darbeyi yiyerek babamı kaybettim, o an dünyalar başıma yıkılmıştı ve babasız kaldığımdaki kadar ağladığım bir anı o daha hatırlamıyorum yani o kadar hiç üzülmemiştim, babam iri yarı göbekli sert mizaclı ama beni de çok seven bir adamdı bir anda pat diye hiç birşey yokken öldü hayat ondan sonrası için annem ve benim için daha zordu

annem babamın yurtdışından aldığı maaşın %40'ı kesilmesine rağmen almaya devam ediyordu ve bir taraftan da evlere temizliğe gitmeye başladı ben o sırada 5 sınıftaydım yaşadığım travma çok ağırdı, pgibolojim çok bozuktu ve bir kıza aşıktım ancak sınıfımız huur çocuğu doluydu ve bir kıza aşık olunması özellikle biz arka tarafta oturan kenar mahalle çocukları için yasaktı sanki, çünkü ön sıralarda oturanlar hep öğretmenler için daha değerliydi ve çalışkanlardı da, sırf o aşık olduğum kıza açıldığım için ertesi gün huur çocuğu bir arkadaşımın beni gammazlaması yüzünden daha 5. sınıftayken ilkokul hocam olan o muallakden tam 6 tane sağlı sollu tokat yemiştim ve tüm sınıfa karşı rezil edilmiştim

6 sınıfa geçtiğimde çok sönüktüm kendine güvenim hiç yoktu kavga ederdim döverdimde zira uzun boylu iri yapılıydım ancak o kadar korkutmuşlardı ki beni ilkokuldaki hocalarım ve babamın ölmesiyle artık sığınacak güvenecek birşeylerim yoktu korkuyordum ya da çekiniyordum işte ne derseniz deyin iyi bir 6 sınıf geçirdim, 7. sınıfa geldiğimde ilk dönem ingilizcem zayıftı ve ben ilk kez bir hocamı seviyordum o da ingilizce öğretmenimdi gerçekten çok idealist düzgün bir adamdı insana dersi sevdiriyordu sırf onun gazıyla ikinci dönem ingilizcemi 5 getirmiştim

8. sınıfa geçtiğimde bir gibim yoktu işte annem yine çalışmaya devam ediyordu biz de babamdan bize kalan ancak babamın önceki eşinden olan çocukların satmaya çalıştığı evimizde yaşıyorduk annem çalışmasaydı açtık aslında çalıştığı halde de çok farklı değildi karnımızı doyurabiliyorduk çok şükür, ortalama bir öğrencilik hayatı yaşıyordum 31 çekmeyi öğrenmiştim hergün 2*3 kez bunu yapıyordum, ders çalışmıyordum ama çok da geri değildim ve olduğum yerle hep övünmeyi seviyordum ama aslında bir gibimde değildim işin gerçeği

Lgsye girdim anadolu meslek lisesi diye bir okula başladım bilgisayar üzerine okuyacaktım hazırlık vardı iyi çocuklarla tanıştım hazırlıkta ingilizcemin üstüne koyduğum için ingilizcem iyiydi hazırlıkta da buınun üzerine koydum, çok iyi arkadaşlarım vardı halden anlayan, fakirliği paylaşmayı ne bileyim erdemle ilgili şeyleri bilen insanlardı güzel gidiyordu

ancak adapte olmakta sorun yaşıyordum çünkü ilkokulda böyle bir arkadaşlık ortamım hiç olmamıştı, herkes satıcı kahpeydi çok garipti insanlar neden bana yardım ediyorlardı ki neden benimle paylaşıyorlardı eskiden böyle değildi. eve hiç dolmuşla gitmezdik akşamları okul çıkışı hep otostop çekerdik ya da yürürdük saatlerce yürüyüp eve ulaşırdık

dinleyen var mı beni

çok da gibimde değil ben içimi döküyorum hikayemi anlatıyorum

Malsın

hazırlıkta bir kıza aşık olmuştum çok hayatımda hiç sevgilim olmamıştı ve olmaya çalıştığında da ben ters davranmıştım odun gibiydim bilmiyordum aşkın sevginin sevilmenin sevmenin nasıl birşey olduğunu sadece platonik aşklarım olmuştu ama onlarada ulaşamamıştım. bu kızı da öyle sevdim çok sevdim ancak bu seferki arkadaşlarım farklıydı ve bana yol gösterdiler odunluğumu üzerimden atmamı bir nebze de olsa sağlamışlardı

@53 sebep

ama olmamıştı ne yaparsam yapayım kız istememişti bende bir süre daha platonik olarak ona aşık kalmıştım ancak sonradan saçmaladığımın aslında yaşadığım şeyin aşk olmadığının farkına varmıştım, ardından lise 1 e geçtik ve dersler falan bir garip gelmeye başlamıştı ama ilk kez sınıf halinde kopya çekmeyi sınıfa uymayanı dışlamayı öğrenmiştim, grupça hareket etmeyi öğrenmiştim, çok iyi bir hocamız vardı bize her zaman sahip çıkıyordu, asla okul yönetimine ya da bir başkasına bizi ezdirmiyordu

yine lise 1 deyken biyoloji hocamız vardı okul müdür yardımcısı kendisine ısrarla yazıyordu ve kendisi tam bir gerizekalıydı, yaklaşık 1.50 boyu vardı bu adamın bildiğiniz zenci kadar esmerdi o kadardı ve kemikleri sayılıyordu anca tüm bunlara rağmen adamın kendine aşırı derecede bir güveni vardı sırf bu yüzden de dünyanın en gerizekalı esprilerini yapsa da bunu farketmiyordu. Biyoloji hocamızla bir gün dersteyken ben ve benimle birlikte aslında grup olduğumuz 3 tartıştı biyoloji hocamızda bizi müdür kendisine asılan müdür yardımcısına şikayet etti müdür yardımcısı da bizden savunma yazmamızı ve disipline sevk edildiğimizi falan söyledi işte o gün o ilkokulda yaşadıklarımın bir sıkıntısını yaşamıştım ve ilk kez sahip olduğum arkadaş grubumu kaybetmiştim, çünkü benim arkadaşlarım savunmalarını oturup beraber yazarlarken ben tek başıma sadece kendimi savunan bir savunma yazmıştım ki bu hataydı, takım oyunu oynamayı öğrenememiştim kısacası ve çocuklarda bana tavır almışlardı bencillik yapmıştım

bencilliğimi grubumdan bir süre uzaklaşarak çektim ancak sonrasında onlardan özür diledim onlarda kabul ettiler fakat içlerinden bir tanesi beni anladığını ve benim bencil olduğumu bencilliğimin sebebinin de ilkokuldaki arkadaşsızlık ortamımdan kaynaklandığını söyledi ki bu bende bir uyanışa sebep oldu lise 1 i de öyle böyle bitirip lise 2 ye geçtik

lise 2 ye başladığımızda artık okulun büyükleriydik altımızda 2 sınıf vardı bizden küçük olan yeni gelenler o seneden itibaren hazırlık okumayacaklardı 9 sınıf olmuştu artık evet o sınıflardan birisiyle lise aşkım olacak kişiyle tanışmıştık ilk kez bir kızla yüzyüze konuşmuş ve onunla arkadaşlık kurmuştum sonrasında ona mektup yazmıştım ve o da bunu çok beğenerek benimle sevgili olmayı kabul etmişti o çok farklıydı bende öyle bu arada ben şakirttim o sıralar evet bildiğin abilere gidiyordum ve kız aleviydi sol görüşlü bir ailenin çocuğuydu neyse ben çok seviyordum zira geç bulmuştum ve dünyanın en güzel kızıyla birlikteydim

okuyan yok mu amk bi yorum yapın burada kimse var mı boşa yazmayayım

hayır okuyup okumamanız çok gibimde değil de en azından boşa yazmayalım burada itiraf yapıyoruz acısıyla tatlısıyla hayatımızı özet geçiyoruz