1. 151.
    0
    ANANIN AMI huur COCU BUNU OKUTUP ELiNE NE GECiCEK. BUNU YAZAN PARMAKLARININ ARASINDA GiDiP GELEYiM AMIN FERYADI
    ···
  2. 152.
    0
    özet pls
    ···
  3. 153.
    0
    reserved
    ···
  4. 154.
    0
    @23 üzülme panpa yazını geliştirmiş oldun.
    ···
  5. 155.
    0
    okudum lan hepsini ekşide de second life başlığında görmüştüm baya bi zaman önce. helal verdim şukuları. keşke ben de merak sarsam da 3-5 kuruş ek gelir olsa öle
    ···
  6. 156.
    0
    @124 ahahahah güldürdün
    ···
  7. 157.
    0
    adam haklı amk
    ···
  8. 158.
    0
    @127 teşekkürler,
    @128 eyv.
    ···
  9. 159.
    0
    deselerki 3 tane zenci seni zütünden gibecek aynı anda bi de okumam.
    ···
  10. 160.
    0
    @130 aksmldqwmdwqdasewfqwsasdf
    ···
  11. 161.
    0
    @132 kaç delik var kanka sende de ;))
    ···
  12. 162.
    0
    az önce ben bir tak yedim, dijital art üzerine çalışıyorum, oturduğum yerden çok da rahat geçiniyorum, çok merakeden olursa bir mesaj atsın anlatayım dedim. haliyle mesaj yağdı, saolsun arkadaşlar züt büyüterek geçinmenin nasıl olduğunu merak etmişler ilgisiz bırakmadılar. ancak baktım her birine mesaj yazmak zor oluyor, dedim ki kardeşlerime bir güzellik yapayım da şuraya yazayım rahatca okusunlar. vatana millete bir hayrımız olur belki (eso, bak olm milliyetci oldum ben)

    önce nereden geldik onu özet geçeyim bir bin olarak, sonra hangi yoldayız ve nereye gittiğimizi anlatırım.

    şimdi, (şimdi diye başladığın cümleyi gibeyim) -küfür ettim ki gibeyim diye küfürlü kelimeleri sansürleyenler okuyamasın bu bilgileri- ilkokul 4. sınıfta karikatür çizmeye başladım, ardından lise'den sonra resim çizmeye başladım. ama öyle ruh hastasıyım ki gidip eğitimini almadım resim sanatının. kendi kendimi eğittim, haliyle mükemmel çizmekten uzaktım. çocukluğumdan beri bilgisayara meraklıydım, commodore'da oyunları kırar sprite'larını değiştirir, kendi spritelarımla oynardım oyunları. en büyük hayalim de o yıllardan beri animasyon yapmak, bilgisayar oyunu yapmak vs vs idi. bir de ben takıntılı bir insanım, o yüzden bu hayallerden asla kopmadım. hep bu işleri nasıl hayatıma sokarım onu düşündüm ve yollarını aradım.

    ilerleyen yıllarda bir animasyon stüdyosunda açlışmaya başladım. ancak öncelikle animasyon yapmama izin vermediler elbet zaten istesem de yapamazdım. başka işler yaptım, stop motion setlerinde sabahlara kadar çalıştım derken bir gün çalıştığım stüdyonun bilgisyarlarından birisinde flash bir animasyon yaptım. hem stop motion hem de cut out yapan stüdyodakilerin bu flash işi hoşlarına gitti. ne de olsa cut-out tekniği ile bir stüdyo dolusu insana yığınla para akıtarak haftalarca sürecek bir projeye girmektense, yapılan hatanın düzeltilme şansının daha yüksek olduğu flash ortamında 1-2 kişiyle koca stüdyonun çıkardığı işi çıkarmak, kamera, ışık vs masrafından kurtulmak daha mantıklı geldi ve beni animatörlüğe terfii ettiler.

    tam kriz zamanları bu bahsettiğim, bir kaç iş ürettik ama sonunda kimi sebeplerle zütüme tekmeyi bastılar. bu beni öyle bozdu ki artık kimse için çalışmayacağım diye bir karar aldım. bir bilgisayar aldım kendime, daha önceden de pc'm vardı ama kıytırıklardı. bu sefer görece iyisini aldım. bir arkadaşım 3ds max getirdi bana. gittim piyasada ne kadar 3ds max öğreten kitap varsa topladım. photoshop bilgimi de geliştirmeye karar verdim ve oturup bu iki programın başından uyumak dışında kalkmamak suretiyle oturdum. internette o zamanlar şimdiki kadar çok tutorial yoktu haliyle, ya kitaptan çalışıyorduk, ya deneme yanılma yöntemi ile, ya da bu konu çalışan eş dost edinip onlarla muhabbet ederken öğreniyordun. başka çare yoktu.

    bir yıl boyunca 3ds max ile cebelleştikten sonra mevzuyu kaptım. ama nasıl kaptım. o bir yıl boyunca ilk başlarda gün boyu çalıştığımı gecenin sonunda anlıyor, akabnde mutlu mesut girdiğim yataktan anladıklarımı uutmuş şekilde kalkıyordum. öyle yabancı bir olaydı ki 3d, ilk başlarda epey zorlandım. ancak şu var ki öğrenmesi çok keyifliydi. öncelikle gördüm ki 3d evet teferruatlı, dikkat isteyen bir iş. ancak korkulduğu kadar zor değil. bilakis o yıllarda insanlar birbirtlerini 3d'ye karşı korkutacak denli garip yorumalrda bulunuyorlardı. ulan sanki uçak mühendisliği amk. alt tarafı 3d işte.

    ancak koçum, azimle sıçan betonu harbiden deliyor. öyle kastım ki kendimi kalkmadım bu işin başından. öğreneceğim ulan dedim ve deli gibi çalışıp zaman içinde iyice kaptım meseleyi. ancak bu sefer birkaç sorun çıktı karşıma. birincisi bu 3d engin bir deniz. model mi yapacaksın, animasyon mu, ışık ve render mı? hepsini öğrenmek zor. ben hepsini az çok öğrendim ilk yılalrda. ne de olsa türkiye'de yaşıyoruz ve burada stüdyolar seni tek potada eritmeye hevesli oluyorlar. her işi yapmanı istiyorlar. bilhassa reklam ve tv'ye çalışacaksan mecbursun her şeyi iyi kötü yapabileceksin 3d'de. ben de o yolda gittim ama beni asıl cezbeden 3d modellemeydi. bilhassa herkesin korkarak bahsettiği karakter modellemeyi öğrenmek istiyordum. artık nette de daha çok tutorial bulabildiğimiz bir döneme girmiştik. haliyle çalışıp öğrenme sürecim kolaylaşmış, hem de hızım artmıştı. bir yandan da ufak firmalara 3d modelleme yaparak para kazanmaya başlamıştım. ardından tv programları için jenerik yapmaya başladım ama dediğim gibi bunlar beni sıkıyordu.

    günün bişrinde bir arkadaşım saolsun bana bir site gödnerdi. içi iş ilanlarıyla dolu. ama hepsi yurt dışında. amerika, kanada, ingiltere vs... neden olmasın ki dedim, şansımı denemek istedim. oturdum bana uygun 10 tane firma buldum oradan. bir email yazdım 10'una da gönderdim. o zaman bir web sayfam vardı url'sini de ekledim. aa o da ne, aynı gece 10 firmanın 9'undan yanıt geldi. adamalr hemen gel görüşelim diyorlar. işlerimi çok beğenmişler. ulan nasıl geleyim, admalara yazmayı unutmuşum istanbul'da yaşadığımı. hepsine ortak bir mail yazdım. dedim babo ben istanbul'da yaşıyorum. nasıl geleyim oraya, siz gönderin işi yapayım. bana yanıt veren 9 şirketin 8 tanesi ddi ki hay amk senin genç, işlerin çok güzel ama alamayız seni oradan çok masraflı olursun ve zaman geçer. bize acil adam lazım. yarın öbürgün yolun buraya düşerse gel hemen başla çalışmaya ama dedim ya 9 şirketin 8'i dedi bunu. geri kalan bir şirket ise, ''olsun biz işlerini çok beğendik, eğer istersen sana internet üzerinden iş veririz, resimleri yollarız sen modelini texture'ını yapar gönderirsin iş ok'se wire transfer yaparız sana'' (o zamanlar pay pal yok burada) işte ben bu şirketle tam 3.5 yıl internet üzerinden çalışıp haftada 1000usd para kazandım. adamlar benim hızıma ve işi çıkarma kaliteme hayran oldular. ardı arkası kesilmedi verdikleri işin. öyle çok matrah bir şey de yapmadılar sonuçta ama iyi para kazandım. http://www.robotsofmars.com adresinde bulabileceğiniz işi yaptık adamlarla. imax filmi falan yapıyor bunlar. ancak şu var ki afganistan savaşı ile birlikte amerikan ekonomisi krize girdi. bunalr da çok büyük bir şirkety değiller. haliyle krizden etkilendiler ve proje bitince böyle bir işe giremediler. o yüzden 3.5 yılın bitiminde ben yine işssiz kaldım. ama adam dedi ki iş ararken gerekirse patron adaylarını bana yönlendir. ben övgü dolu bir referans veririm senin adına zira çok memnun kaldık vs.

    neyse bu işl bitince sultanlık dönemim de sona erdi. yine para kazanacağım diye trım trım dolaşır, sağa sola mail atar oldum. ama ufak tefek işler dışında yurt dışından bu ayar bir iş yakalayamayınca kendimi verdim yurt içi projelere. reklam sektörünün eline düştük mü böylece. allah türkiyedeki reklam sektörünün belasını versin. ne kadar ayı varsa bu sektörü ele geçirmişler. başım defalarca belaya girdi, işimi yaptım parasını alamadım, aldım yarım aldım. hayvan gibi boca girdim çıktım derken batma noktasına geldim. millet burada hakkın olan parayı bile vermek istemiyor sana. haliyle ben başka bir formül aramam gerektiğini farkettim. bir de şöyle ki iş durumunun kötü olduğunu anlarlarsa etrafını vampirler zombiler sarıyor. böyle herkeste bir projeler var ama para yok. kanımı emdi millet o dönem gibilmedik yerim kalmadı.

    bir gün evde oturuyorum. o dönem amsız kalmayalım diye cihangir'e taşınmışım. kaç yıl önce eve veriyorum ayda 1000 lira para. yemesi içmesi karısı kızı derken eridikce eridim ben. neyse oturuyorum evde ( angutyus gibi anlattık ha ahahaha) ne diyordum evde otururken otisabi ile konuşuyorum msn'de. ya hacı dedi, sen bu second life işine neden girmiyorsun. millet tak gibi para kazanıyor o alemde. tam senin işin o yaparsın sen de bulursun bir yol'' dedi. ya harbiden dedim bir second life vardı, ben girip iş kurmak istemiştim ilk yılında ama o zaman hizli netim yoktu diye giremedim. şimdi mal mıyım neden denemiyorum diye düşünüp aynı gece second life'a girdim. ama iş kurmak icin paralı uye olmak lazım. para da ayda 9.95usd ha para degil aslında ama kredi kartım yok. kardesim dedi ki abi ben veririm o parayı kartımla, sen gir mutlaka. o gece ben daldım sl ortdıbına. ama nasil girdim biliyor musun, hani dedim ya saplantılıyım ben bişr konuya bas koyarsam kalkmam basından.
    http://www.secondlife.com
    Tümünü Göster
    ···
  13. 163.
    0
    @135 amaç ne?
    ···
  14. 164.
    0
    @136 hobin var mı bin? işkolik misin? - kendim için soruyorum. yanlış anlama. yaptığın işler süper.
    ···
  15. 165.
    0
    okuyanı gibsinler özet geç bin
    ···
  16. 166.
    0
    @1 mını gibim okudum bir gibim yok iyi sallamışsın. crytek,ubisoft,ea seni bekliyor koş kasıntı ecdadını yerçekimsin ortamda gibtigimin zengin bini oç.

    Not: Okudum binler sorularınızı alayım
    ···
  17. 167.
    0
    @1 biraz ayrıntıya insene
    ···
  18. 168.
    0
    @137 eyv kanka evet çok seviyorum o yüzden yaptım.
    ···
  19. 169.
    0
    @140 daha ne kadar ayrıntıya gireyim lan ahahaha
    ···
  20. 170.
    0
    şuku veren biri varmış teşekkürler ona.
    ···