ay ı ayakkabı dolabına benzetmek

@12 huriye

guzel uygulama vaktim olsa bende yapacam benzer tarzda bisiler ama bitirmem gereken projeler var hem makale hem alan kitaplari okumaktan kafayi yedim
ihsan oktay reyiz iki kitap yazdi benim ustume ben hala yedinci gun e baslayamadim

aya benzeeeeeeeeer yüreğim

ve bunu bu kadar gerçekçi bi şekilde nedenleriyle yapmak bana

vay monacoyum dedirten hadise

(bkz: sunay akın)

Su mac linki yolla liselisi heryerden cıkıyor amk

@14 hayırlısı azizim. kasma oluruna bırak.ben de yatıcam yatamıyorum kütüphanenin açılmasını bekliyorum kitap alıp oyle yatıcam. malum yarasa gibiyim şimdi yatarsam uyanamam.

gel barış çubuğu tüttürelim.

@15 sana kolay gelsin azizem. tutturmeye karsiyim baska zaman bir kahveni icerim ama istedigin kitap olursa da yaz bendeki kutuphane hepimizi kurtarir merak etme

@16 canımsın

@18 nasıl bi konu lan bu

@19 konular konular

@10 hasan

dediğini anladım zaten ben de sabahtan akşama dek böyle kitaplar okumuyorum.2 kitap okuyorum biri genelde bu tarz oluyo kafa dağıtabileceğim. diğeri sosyolojik tarihi siyasi vb tarzlar. aynı şeyi farklı şekilde söylüyoruz...

@10 gel beni al

@9 hatice
iste bunu diyorum siirsel konusma tarzi, romantik bakis acilari, gereksiz bir benzetme tutkusu bunlar degil benim gozumde okunabilecek eserler. zevkine saygim sonsuz ama siirsel konusacagiz diye kivranan edebi ekibi sevmiyorum
edebiyatta dogallik vardir dogal kalmali

ne ictin bacim sen

@2 içmedim okudum

@3 okurken ne ictin

@4 sigara ve kahve

@5 aferin sana ama birak okuma boyle seyler bazen diyorum ki sirf siirsel konusacagiz diye sacmaliyorlar

@6 kamil. sunay akın'ın bir çift ayakkabı kitabını oku. şiirle falan alakası yok. sadace ufak bi benzetme yapmış ki sebebini öğrenirsen vay be dersin.

@7 kezban. siir demedim siirsel konusacagiz diye dedim. hic okumayacagim bir yazar sunay akin

@8muhittin

"... Ay'a ilk ayak basan Armstrong, ayrılırken, araştırma yapılması için Ay taşları toplar. Ne var ki, bu taş örneklerinin ağırlığı Dünya'ya dönüş yolunda büyük bir engeldir. Armstrong, yanına aldığı taşlara karşılık uzay aracının ağırlığını dengelemek için ayakkabılarını çıkarır ve Ay'da bırakır!
Ay'da sadece Armstrong'un ayak izi değil, o izi bırakan 43,5 numara ayakkabıları da durmaktadır. Bu bilginin ışığı altında şunu söyleyebiliriz: Neil Armstrong bir Amerikalı olabilir ama evine, yani Dünya'ya dönerken bir Türk gibi davranmış ve ayakkabılarını kapıda çıkarmıştır. Armstrong'un açtığı yoldan giden dokuz astronot da, yanlarına aldıkları taşların ağırlığını dengelemek için aynı hareketi yapmış ve botlarını çıkararak Ay'da bırakmışlardır.
Onca sanat eserindeki romantizmi bozmak istemem ama, Dünya'nın giriş kapısındaki Ay, aslında tıpkı bir ayakkabı dolabı gibidir! "