Olay Eski yunanda geçer.O zamanın ünlü bir avukatı, bir öğrencisine özel ders olarak avukatlık öğretecektir. Ders ücreti konusunda şöyle anlaşır;"Dersler bitene kadar öğrenci ücret ödemeyecektir. Eğer öğrenci ilk davayı kazanırsa belli bi ücret verecek, kaybederse beleş".Dersler bitmiş öğrenci avukat olmuştur ama iş alamıyormuş amk öğretmenin sabrı tükenmiş öğrenciye dava açıp ücreti bu yolla ister. Hakime der eğer ben bu davayı kazanırsam karşı taraftan para almam lazım eğer kaybedersem öğrenci kazandığı için yine para almalıyım öğrenci de kalkıp der ki yanılıyorsunuz eger ben kazanirsam mahkeme kararinca ucret vermeyecem eger kaybedersem anlasma geregi yine vermeyecem amk demis

yalan beyler yunanlar türkçe konuşmaz. hele vermeyecem gelmeyecem hiç demez o türkçe bile değil

lakin şöyle bir durum var. eski yunanlılarda avukatlık mesleği onursal bir statü kabul edildiğinden para karşılığı yapılmadığı rivayet edilir. dolayısıyla öğrencisinin de amk, üstadının da amk...

hakimde yatırıp ikisinide çatır çutur gibmiş

güzelmiş sevdim

law her zaman prevails panpacığım.

kazanan kazanır, kazanmayan kazanmaz. aralarındaki anlaşma güme gider.

edit: lan ya peki anlaşma noter onaylıysa? oldu mu şimdi?

@3 yunanca yazsam anlacaktın sanki huur evladı

ah şu çılgın yunanlar