slm beyler ben bir textil sektörü çalışanıyım. ya amk konfeksiyon işçisiyim işte. adım Yarhan. atölyeye yeni işçiler alınmıştı. çoğu suriydi. tek kelime türkçe bilmiyolardı. o yüzden her birini birimizle eşleştirdiler bunlara işi öğretin dediler. aralarında taş gibi kapı gibi fişşek gibi bi hatun vardı. onu gözüme kestirmiştim.

15 şukuya devamı gelir..

o zaman yok skiş

evet bu kızı benim yanıma bırakıp gittiler buna bildiğin herşeyi öğret dedi patron. tabi efendim başüstüne efendim on numara işçi olucak efendim diyodum ama o anda aklımda kızı pozisyondan pozisyona sokuyordum.

kardeş kusura bakma da yarhan ne aq

hala 15 şuku olmamışş!

Iyy hastalıklıdır mk

Ayaklara bak ufff

yarrrrrrrrhan

Kürdi saxo 5 eveo

okuyan yoksa hiç kasmiyim beyler??

kıza adın ne dedim. mal mal suratıma bakıyo amk. dedimki ben Yarhan, sen sen?? filan yaptım. he "ene el esmeri hasan bin basan" dedi. hay amk bunu nasıl sölicez ikide bir. neyse ben sana esmer dicem ok? dedim. temem aiwa dedi. o günden sonra kız artık atölyede esmer aşağı esmer yukarı oldu.

Bitince uyandirin

ulan çok tatlı bişeydi kız. o kadar abaza olmasam aşık olurdum amk. ama yaroşum yakamı bırakmıyordu. kamışa kan yürümüştü bi kere. çakmam lazımdı

ilerleyen günlerde kıza işi öğretmeye başladım. son ütü kısmında çalışıyoduk. çıkmış gömlekleri buharla basıyoduk biraz sakat bi işti dikkat gerektiriyodu. kıza gösterdim bak dedim böle yapıyosun, çabuk öğreniyodu. baktım kendi yapıyo bıraktım işime döndüm. tam o sırada ayyyy diye çığırdı. herkes yanına toplanmıştı baktım elini yakmış buhar. başında o kadar işçi vardı ama geldi bana sarıldı. kızım korktum aq nası yaktın dedim. türkçeyi pek bi skim konuşamıyodu ama söyleneni anlıyodu artık yavaş yavaş. ene yandi dedi. elleri ellerimdeydi. eneni yerim senin dedim. millet güldü amk. kız bişe anlamadı bakıyo böle. neyse bi krem sürdük işe döndük

bu arada atölyede milletin diline düşmüştük. gelen geçen bakıp bakıp sırıtıyodu. kendi kendime olm bu iş artık olmalı, olacakkk! yoksa rezalet aq dedim. yemekhane yoktu amk dışardan poça simit mimit ne bulursak yiyoduk. tabiki kızın etrafında çakal sürüsü ekgib olmuyodu ama onu yavru bir tavşan gibi koruyordum. öğle molasında çektim yanıma gel dedim ne yicen sen dedim, ene aç dedi hay amk yandaki lokantaya gittim iki tane tavuk döner yaptırdım tabi kızın ekmeğindeki tavuktan biraz kendiminkine ilave ettim amk skerim parasını ben vermiştim

verdim döneri insan gibi yemiyor aq yutabilse çiğnemeden yicek. şükrann şükran şükran diyor. lan dedim esmer ye afiyet olsunda o nası bi yeme öyle, sevgilim olsan sana hergün döner alırdım dedim. bunu sölerken tırsmadım desem yalan olur. ilk defa kıza yürümüştüm. sonuçta kız suriydi. kız bi anda tepki verse eve söylese sülalesi gelip beni keleşle tarayıp zütümü roketlese filan hep bunlar aklımdan geçti. ama şansımı denemek zorundaydım..

bunu söylediğmde önce yine anlamadı bi baktı böle. sen, ben, habibi dedim. bi anda yüzü kızardı. azının kenarından turşu döküldü kız mala bağladı amk belliki ilk defa bi erkek kendisine böle bişey sölemişti. kalbim hızlı hızlı atıyordu. kız ne tepki vericek diye beklerken ölüp gidicektim amk. sonra aniden yanağıma bi öpücük kondurdu kikir kikir gülerek içeri kaçtı. işte bu! bu iş olucaktı galiba

yaz la bebe

Al bin hadi

nese ben yazıyorum