1. 1.
    0
    Şakirt değilim, sorularınızı alayım..

    berkay hocaefendi
    ···
  2. 2.
    0
    up up up up
    ···
  3. 3.
    0
    dinimizi bilimle yok etmeye çalışın bende size çelişmediğini göstereyim
    ···
  4. 4.
    0
    @6 olmayan birşey hakkında soru sorabilirmi bir insan?
    ···
  5. 5.
    0
    @7 ben yanacaksınız derken ağzından salyalar akan hocalardan değilim sana şu kadar söyleyeyim, einstenin izafiyet teorisine göre hız artarsa zaman yavaşlar allahın sonsuz bir hızı var dersek zamanda sonsuz olur, ancak allahın hıza ihtiyacı yoktur. bu durumda zamanada ihtiyacı olamaz yani zaman bir yaratıkdır ben gibi.. sen gibi..
    ···
  6. 6.
    0
    sorularınızı bekliyorum ateistler ve şakirtler
    ···
  7. 7.
    0
    @13 allahın 99 bilinen isminden iki ismi

    el evvel
    el ahirdir

    başlangıcı ve sonu olmayan anlamlarına gelir, allah insan mantığıyla anlatılamayacağı gibi her makamdan ayrı tanınılır.
    ···
  8. 8.
    0
    @14 güzel bir soru sordun, bilimsel olarak kontrolsüz gerçekleşen her olay kaosa neden olur, big bang kontrolsüz gerçekleşseydi kusursuz kainatı nasıl oluştururdu?
    ···
  9. 9.
    0
    devam up up
    ···
  10. 10.
    0
    @18 neyse yarın okula gidiceksin ödevlerini yap
    ···
  11. 11.
    0
    Hicr suresi 22. ayet:

    "Ve aşılayıcılar olarak rüzgarları gönderdik... " - Ali Bulaç meali
    "Bir de aşılayıcı rüzgarlar gönderdik... " - Elmalılı Hamdi Yazır meali
    "Rüzgârları dölleyiciler olarak gönderdik... " - Yaşar Nuri Öztürk meali

    Bu ayette "aşılayıcı/dölleyici" manasına gelen sözcük "levâkıha"dır. Benim Arapçam yok tabi, bilen bir arkadaşıma sordum. Bu kelimenin kökü "lagaha"dır ve bu kelimenin de aşılamak, döllemek, hamile bırakmak gibi anlamları vardır. Yani ha aşılayıcı, ha dölleyici, pek de bir farkı yok fakat yine de emin olmak istedim bu kelimede sahiden de spesifik olarak "döllemek" anlamı var mıydı diye. Gördüm ki varmış.

    hz. muhafazid bunlarıda bilecekti 500-650 yılları arasında, birazmı mantığnız yok
    ···
  12. 12.
    0
    Yasin suresinin 39. ayeti üzerinde biraz beyin fırtınası yapacağım canlar. Şimdi aynı ayeti birkaç farklı mealden vereceğim, lütfen üşenmeden okuyun.

    "Ay'a gelince, biz onun için de birtakım uğrak yerleri takdir ettik; sonunda o, eski bir hurma dalı gibi döner." - Ali Bulaç meali
    "Ay için de birtakım menziller (yörüngeler) tayin ettik. Nihayet o, eğri hurma dalı gibi (hilâl) olur da geri döner." - Diyanet meali
    "Ay'a gelince, biz onun için de bir takım durak noktaları/birtakım evreler belirledik. Nihayet o, eski hurma sapının eğrilmişi gibi geri döner." - Yaşar Nuri Öztük

    Burada diyanet mealini ibret-i alem olsun diye koydum. Ben kesinlikle "parantez" kullanılmayan meallerin okunmasından yanayım, zira o parantezlerde çeviriyi yapan insanlar "kendi" anladıklarını, "kendi" yorumlarını kullanıyorlar ve bu kimi zaman yanlış sonuçlar doğurabiliyor. Zira diyanet mealinde belirtildiği gibi bu ayette hilalden falan bahsedilmemektedir.

    Şimdi, öncelikle ayetin ilk cümlesini ele alalım "Ay için bir takım durak noktaları/evreler belirledik" deniyor. Peki Ay'ın durak noktalarını birleştirdiğinizde ne elde edersiniz? Aynı soruyu değişik şekilde sorayım: Ay'ın evreleri ne zaman oluşur?

    Ay, yörüngesinde tam bir tur döndüğünde.
    ···
  13. 13.
    0
    Ay'ın evreleri (dolunay, hilal, ilkdördün, hedehödö vs) Ay, dünya etrafındaki yörüngesini tamamlarken oluşur. Esas dikkatinizi çekmek istediğim nokta, Ay'ın yörüngesinin şeklidir. Bu yörünge kesinlikle tam bir daire şeklinde değil, eliptiktir.

    Peki ayetin ikinci kısmındaki "Ay, eski ve eğri bir hurma dalı gibi geri döner" ifadesi neyi anlatmaktadır?

    Eski ve eğri hurma dalı demek, ağacından koparılmış, kurumuş, odun haline gelmiş eski bir dal değildir. Eski ve eğri hurma dalı; meyveleri yeterince olgulanmış ve bu meyvelerin ağırlığından ötürü sarkmış dal demektir.
    ···
  14. 14.
    0
    @26 kenara çekil abilerin konuşsun. yarın okul var
    ···
  15. 15.
    0
    tarık suresinin 12. ayetinde "çatlayışlarla/yarılışlarla dolu yere yemin olsun" denilir. eğer kuran'ın allah'ın sözü olduğuna inanmayan biriyseniz, bu ayet sizin için sadece şunu anlatmaktadır:

    http://2.bp.blogspot.com/ ... our_dry_earth_-_playa.jpg

    kurumuş ve çatlamış bir toprak parçasını...
    fakat eğer bu sözün allah'a ait olduğuna inanan biriyseniz, bu ayet size aynı zamanda şunu da ifade etmelidir:

    http://www.sayisalgrafik.com.tr/deprem/levhalar2.gif

    yani yeryüzündeki fayları ve levhaları. zira üstünde bulunduğumuz yer gerçekten de çatlaklarla ve levhalarla doludur.

    tabi bunun yanı sıra çok net olan ve herhangi bir yoruma göre değişmesi söz konusu olmayan ayetler de var. onlardan da örnek vereceğim. ama önce bir anlaşalım istedim, ben sadece neden müslüman olduğumun sebeplerini açıklayacağım bu yazıda. bu sayede belki kafanızda soru işaretleri varsa onlardan birkaçına cevap bulabilirsiniz, belki de yeni soru işaretleri oluşur kafanızda ki bu daha da iyi bir şey bana kalırsa. burada kuran hakkında daha önce keşfedilmemiş şeyleri de dile getirmeyeceğim. sadece bana mantıklı gelen ve aksi ispat edilemeyen ayetlerden örnekler vereceğim, sizin için de kolaylık olacaktır bu kadar şeyin bir arada, tek bir yazıda bulunması. neyse, ben ufaktan konuya girizliyorum
    ···