Gece gece böyle yazı yazacağımı düşünmezdim ama çok sinirlendirdin cevap vermek için girdim
Bak şimdi sayın dıbına koyduğum, öncelikle ateizm bir din değildir. Bu da demek oluyor ki bütün ateistlerin inanması gereken ortak bir olgu yoktur. Yani ateistlerin tamamı big bang teorisine inanır gibi bir genelleme yapamayız. Sonra, maddenin varlığından önce bir yokluk olmak zorunda değildir, zaten yoktur. Yoktan madde ve enerji var edilemez. Büyük patlama teorisi şu an bilimin evrenin başlangıcına dair fikirlerinden biridir ve en çok kabul göreni de budur. ilahi bir varlığın ol demesinden daha mantıklı olsa da ekgiblikleri vardır ancak bu ekgiblikler bir sorun teşkil etmez çünkü bilim siz arap yalayıcıların inancı gibi dogmatik değildir, sürekli gelişir. Newton'ın yerçekimi kanunu 300 yıl boyunca kabul görmüştür ancak einstein çıkıp bu böyle değildir demiştir, bu da bilimin böyle bir güzelliğidir. Bilim hataları kabul eder, deney ve gözleme dayanır. Yani big bangin mümkün olamayacağı kanıtlanırsa insanlar buna inanmaktan vazgeçer, sizin gibi "allah orda öyle demek istememiş." denmez. Yıldızlar ve sistemler nasıl oluştu demişsin. Öncelikle şunu fark etmiş olman lazım. 14,5 milyar yıl gerçekten çok çok uzun bir süredir. Yeterli madde ve enerjiyle birlikte bu uzun süreç, gökcisimlerinin oluşumunu çok rahat bir şekilde sağlayabilir. Zaten bunlar tesadüf eseri olmuştur. O kadar su dünyaya nasıl geldi diye sormuşsun, dünyanın oluştuğu ilk zamanlarda dünyaya düşen göktaşlarıyla. O sular nasıl oluştu diyeceksin, ben de sana elementlerin bileşik oluşturmaya meyilli olduğunu anlatmaya çalışacağım ancak nafile. Yeterli enerjiyle ve gerekli basınca sahip ortamda hidrojen ve oksijen bir araya gelerek suyu oluşturur. Peki her şey suda yaşayan bir organizmadan evrildiyse o nasıl oluştu? Bak şimdi güzel kardeşim, bu sorunun da ateizmle bir alakası yok aka ben yine de belki bir şeyler öğrenirsin de allahın(!) sana verdiği o güzel beynini birazcık kullanmış olursun diye anlatacağım. Evrim teorisi canlılığın başlangıcı hakkında bir fikir belirtmez ancak bütün canlıların ortak bir atadan evrildiğini öne sürer. Evrim teorisi bu konu hakkında bir görüş öne sürmese de bilim insanlarının bazı fikirleri yok değildir. Bunlardan en mantıklısı göktaşlarıyla dünyaya taşınan aminoasitlerin çok dengesiz bir iklime sahip olan genç dünyada denize düşen yıldırımlar sayesinde birleşerek(tamamen tesadüf, bunun olması 1 milyar yıl alıyor) ilk genetik kodu oluşturmasıdır. Yani ilk mikroorganizma böyle oluşmuştur. Yapısı çok basit olan bu prokaryot hücrenin işlevi sadece var olmaktır. Henüz çoğalamamaktadır. Daha sonra birtakım kazalar sonucu ( yine kaza diyorum ama çok çok uzun bir süreden bahsediyoruz ) bu hücrelerden biri bölünmüştür. Daha sonra yine kazalar sonucu bazı hücreler birleşmiştir ve çok hücreli mikroorganizmalar oluşmuştur. Sonra da bu organizmalar büyüyüp rastlantısal üremeyle çoğalarak sayılarını arttırmıştır. Yani ilk canlılar böyle oluşmuştur. Bu sadece teorilerden biridir. Zaten fosilleri incelediğimizde geçmişe gidildikçe canlı yapısının basitleştiğini görürüz. Evrim konusuna gelirsek, insanlar bugünkü maymunlarla ortak bir atadan türemiştir. Senin tüm maymunlar neden evrilmedş sorun zaten başlı başına bir saçmalıktır. insanın atası olan maymunlar ya evrilmiş ya da yok olmuştur. Zaten evrimin temeli budur. Ayak uyduramazsan yok olursun. insanlar neden evrim geçirmiyor demişsin, geçiriyorlar. Evrim sürekli devam eden bir süreçtir. insan bugünkü halini alana kadar birçok kez evrim geçirmiştir. Ancak dediğim gibi evrim süreci çok uzundur ve öyle 1000 yılda gözlenemez. Bugünkü insanın evrim geçirmesi için doğal seçilim gerekir. Ama insanlar zekaları sayesinde biyolojik sorunların üstesinden teknolojiyle gelebilmektedir. Protez bacak işitme cihazı vb. Bu tarz aletler olmasaydı sorunlu bireyler nesillerini devam ettiremeyip yok olurdu. Son iki sorun zaten saçmalık cin ve büyü diye bir şey olmadığı için ateistler de bunları cevaplamakla yükümlü değildir, zira ateistler böyle metafiziksel saçmalıklara inanmaz. Neymiş efendim ateşten bir şey varmış da dibimiz de geziyormuş ama biz göremiyormuşuz ekmek kırıntısına basınca geliyormuş ama hırsızlara katillere teröristlere bulaşmıyormuş vay yavrum vay